Meydanlarda söylenenler ile yapılanlara bakıyorsunuz bir birlerinin tam aksi yönde oldukları aşikar. Alkışlayanlara bakıyorsunuz hep aynı kitleler. Karşı çıkanlara bakıyorsunuz onlarda hep aynı kitleler. Evet, bu bir anlamda istikrar sayılabilir. Zaten iktidar partisinin, 'ülkede istikrarı biz sağladık' iddiasından kasıtta bu olsa gerek.
Ama çivi çıktı arkadaşlar. Bunu görmek zorundayız. İktidarda, muhalefette, bürokrasi de, devlet kurumları da, yandaş da, kardeşte bunu görmek zorunda. Bu gerçeği görenler kim olursa olsun ya haline çeki düzen vermeli, ya da işi ehline teslim etmelidir.
Hukukun üstünlüğü, bağımsız yargı vs. söylemleri, hatta Türkiye, bizim sayemizde yargı bağımsızlığına kavuştu gibi cümleleri hala devleti yöneten en yüksek rütbelerden dillendiriliyor. Onlara, Allah'ın (c.c) ayetini hatırlatıyorum;
"Ey iman edenler! Niçin yapmayacağınız şeyleri söylüyorsunuz? Yapmayacağınız şeyleri söylemeniz Allah katında çok çirkin bir davranıştır." (Saff 2-3)
Rezil olmuşuz. 3 bin uzmanın 110 bin hanede yüz yüze yaparak her yıl gerçekleştirdiği ankette ki, adı "2017 Hukukun Üstünlüğü Endeksi"nde (Rule of Law), iki sıra daha gerileyerek 113 ülke arasında 101'inci sırada yer almışız.
Bu anket gündem olsa, ülkeyi yönetenler, 'bizi çekemiyorlar, önümüzü kesmek istiyorlar, büyük Türkiye'nin önünde kimse duramayacak' gibi söylemlerle gerçek ile halk arasına perde çekerler. Bugüne kadar hep böyle oldu. Ama kaybeden gerçekler değil milletimiz oldu.
5 bin yıllık bir tarihi, bin yıllık bir İslam tarihi ve de liderliği olan bir milletin devleti ki, millet Müslüman, milleti yönetenler ise her şeyden önce imana, İslam'a kul hakkına, adalet önem verdiklerini iddia eden anlayış. Netice ise 113 ülke arasında 101. Olmak. Rezil olmuşuz resmen!
Merak edenler için hangi ülkelerden önde olduğumuzu da aktarayım; Bangladeş, Honduras, Uganda, Pakistan, Bolivya, Etiyopya, Zimbabve, Kamerun, Mısır, Afganistan, Kamboçya, Venezuela.
Aslında akıl ve mantıkla baktığımızda bu sonucun çıkması çok normal. Cumhurbaşkanı Erdoğan 2016 yılında bizzat Türkiye'nin en üst mahkemesi olan Anayasa Mahkemesi için 'kararlarına saygı duymuyorum' demişti.
Şimdi ana muhalefet partisi, 'Anayasa Mahkemesine zerre kadar güvenmiyoruz' açıklaması yapıyor.
İktidar partili milletvekili yargıda FETÖ borsası kurulduğunu iddia ediyor.
Ya! Daha geçen hafta Sarayda atanacak hakim ve savcılar toplandı. Dikkat edin Saray'da. Adaleti sağlayacak neferler kuralarını çekti. Tak, tak, tak yeni görev yerlerine atandılar. Atananların azıcık özgeçmişine bakıyorsun. O da ne! Bir çoğu iktidar partisinin bir neferi olarak çalışmış.
Hangi adaleti bekleyeceğin ben? O adalet bu duraktan geçer mi?
Ya! Danıştay Başkanı Zerrin Güngör'ün kızı, Yargıtay 6. Daire eski Başkanının oğlu. Biri Elazığ'a, diğeri Kilis'e atanıyor. Tak! İki saat sonra Ankara'dalar.
Adaletin batsın dünya!
İktidar milletvekili FETÖ borsasından bahsediyor. Delil gösteriyor. Hatta bu delillere Cumhurbaşkanını da şahit gösteriyor.
Bu delilleri inceleyecek olan yargı mensupları ama yargıda tık yok. Tıkı olan yine iktidar partisi. Başbakandan yardımcılarına kadar belgeli olduğu sözleri sarf eden milletvekiline, 'niye ulu orta konuşuyorsun' diyor ve gerekli işlemin yapılacağını söylüyorlar.
Ne diyelim? Adaletin batsın dünya.
Ama çivi çıktı arkadaşlar. Bunu görmek zorundayız. İktidarda, muhalefette, bürokrasi de, devlet kurumları da, yandaş da, kardeşte bunu görmek zorunda. Bu gerçeği görenler kim olursa olsun ya haline çeki düzen vermeli, ya da işi ehline teslim etmelidir.
Hukukun üstünlüğü, bağımsız yargı vs. söylemleri, hatta Türkiye, bizim sayemizde yargı bağımsızlığına kavuştu gibi cümleleri hala devleti yöneten en yüksek rütbelerden dillendiriliyor. Onlara, Allah'ın (c.c) ayetini hatırlatıyorum;
"Ey iman edenler! Niçin yapmayacağınız şeyleri söylüyorsunuz? Yapmayacağınız şeyleri söylemeniz Allah katında çok çirkin bir davranıştır." (Saff 2-3)
Rezil olmuşuz. 3 bin uzmanın 110 bin hanede yüz yüze yaparak her yıl gerçekleştirdiği ankette ki, adı "2017 Hukukun Üstünlüğü Endeksi"nde (Rule of Law), iki sıra daha gerileyerek 113 ülke arasında 101'inci sırada yer almışız.
Bu anket gündem olsa, ülkeyi yönetenler, 'bizi çekemiyorlar, önümüzü kesmek istiyorlar, büyük Türkiye'nin önünde kimse duramayacak' gibi söylemlerle gerçek ile halk arasına perde çekerler. Bugüne kadar hep böyle oldu. Ama kaybeden gerçekler değil milletimiz oldu.
5 bin yıllık bir tarihi, bin yıllık bir İslam tarihi ve de liderliği olan bir milletin devleti ki, millet Müslüman, milleti yönetenler ise her şeyden önce imana, İslam'a kul hakkına, adalet önem verdiklerini iddia eden anlayış. Netice ise 113 ülke arasında 101. Olmak. Rezil olmuşuz resmen!
Merak edenler için hangi ülkelerden önde olduğumuzu da aktarayım; Bangladeş, Honduras, Uganda, Pakistan, Bolivya, Etiyopya, Zimbabve, Kamerun, Mısır, Afganistan, Kamboçya, Venezuela.
Aslında akıl ve mantıkla baktığımızda bu sonucun çıkması çok normal. Cumhurbaşkanı Erdoğan 2016 yılında bizzat Türkiye'nin en üst mahkemesi olan Anayasa Mahkemesi için 'kararlarına saygı duymuyorum' demişti.
Şimdi ana muhalefet partisi, 'Anayasa Mahkemesine zerre kadar güvenmiyoruz' açıklaması yapıyor.
İktidar partili milletvekili yargıda FETÖ borsası kurulduğunu iddia ediyor.
Ya! Daha geçen hafta Sarayda atanacak hakim ve savcılar toplandı. Dikkat edin Saray'da. Adaleti sağlayacak neferler kuralarını çekti. Tak, tak, tak yeni görev yerlerine atandılar. Atananların azıcık özgeçmişine bakıyorsun. O da ne! Bir çoğu iktidar partisinin bir neferi olarak çalışmış.
Hangi adaleti bekleyeceğin ben? O adalet bu duraktan geçer mi?
Ya! Danıştay Başkanı Zerrin Güngör'ün kızı, Yargıtay 6. Daire eski Başkanının oğlu. Biri Elazığ'a, diğeri Kilis'e atanıyor. Tak! İki saat sonra Ankara'dalar.
Adaletin batsın dünya!
İktidar milletvekili FETÖ borsasından bahsediyor. Delil gösteriyor. Hatta bu delillere Cumhurbaşkanını da şahit gösteriyor.
Bu delilleri inceleyecek olan yargı mensupları ama yargıda tık yok. Tıkı olan yine iktidar partisi. Başbakandan yardımcılarına kadar belgeli olduğu sözleri sarf eden milletvekiline, 'niye ulu orta konuşuyorsun' diyor ve gerekli işlemin yapılacağını söylüyorlar.
Ne diyelim? Adaletin batsın dünya.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor / 19.03.2024
- Hüseyin Baş’tan, Ebu Zer duruşu / 18.03.2024
- Ne yereli! Genel seçim bu genel! / 17.03.2024
- Erdoğan ‘bırakıyorum’… ‘Valla bırakmayız’ / 16.03.2024
- Ehli Beyt’e imanımız, Hz Muhammed’e imandır / 15.03.2024
- CHP’nin kimlik arayışı İsmet İnönü ile başladı / 14.03.2024
- Erdoğan’ın dilinde bu sefer ‘kul hakkı’ var / 13.03.2024
- İnsan kıymetini bildiği şeye sahiplenir / 11.03.2024
- Ramazan’da ahir zaman siyasetçilerine ve hocalarına dikkat / 10.03.2024
- Erdoğan’ın korku ve açlıkla terbiye siyaseti / 09.03.2024
- Hüseyin Baş’tan, Ebu Zer duruşu / 18.03.2024
- Ne yereli! Genel seçim bu genel! / 17.03.2024
- Erdoğan ‘bırakıyorum’… ‘Valla bırakmayız’ / 16.03.2024
- Ehli Beyt’e imanımız, Hz Muhammed’e imandır / 15.03.2024
- CHP’nin kimlik arayışı İsmet İnönü ile başladı / 14.03.2024
- Erdoğan’ın dilinde bu sefer ‘kul hakkı’ var / 13.03.2024
- İnsan kıymetini bildiği şeye sahiplenir / 11.03.2024
- Ramazan’da ahir zaman siyasetçilerine ve hocalarına dikkat / 10.03.2024
- Erdoğan’ın korku ve açlıkla terbiye siyaseti / 09.03.2024