Toplumda, kitleler üzerinde algı oluşturmak için harcanan zaman ve harcanan para katmerli israftır.
Sonucu itibariyle, olmayan şeyleri olmuş gibi göstermek ve bu tür yalanları topluma kabul ettirmek için yine topluma ait olan kaynakları boşu boşuna harcamaktır.
'Algı' ile 'olgu' arasında sadece bir harf farkı var ama her biri bir birine zıt iki dünyaya açılan kapılar gibidirler.
Algı oluşturmak için sarf edilen zaman, kullanılan insan ve sermaye kaynakları, gerçek olgu için, işin gerçeğini oluşturmak, üretmek için harcansa belki kat kat daha fazla ve daha müspet neticeler alınacak.
Toplumda şöyle bir algı operasyonu yapalım, işin sonunda zihinlerde şöyle bir algı oluşturalım diye yola çıkıp kaynak ayırmak yerine, o yalanın gerçeğini ortaya koymak için emek sarf edilse hem o işte görev alanlar kazanacak hem de toplum kazanacak.
Hesapsız paralar harcanıyor, zamanlar heba ediliyor, insan gücü kullanılıyor, belki hedeflenen algı da oluşuyor ama ortada olgu yok, oluş yok, olan bir şey yok, meşhur ifadesi ile "sıfıra sıfır elde var sıfır".
Algı operasyonları için harcanan zamanları, kullanılan insan kaynaklarını ve para kaynaklarını hesap ederseniz, bu korkunç israfı ifade etmek için 'katmerli' demenin bile yetersiz kaldığını görürsünüz.
Görselinden yazılısına, sosyalinden normaline tüm basın-yayın organlarını ve bu organların yayınlarının devamı için harcanan paraları ve heba edilen ömür sermayesini düşündüğümüzde nasıl bir kısır döngü içerisinde olduğumuzu daha iyi anlarız.
Bizim paralarımızla üretilen yalanları yine kendi paramızla satın alıyoruz.
Yıkama-yağlama tarzında, boyalama-cilalama vaziyetinde program yapanlar, yazı yazanlar ve yorum yapanlar ücretlerini alıyorlar, bu tarz program yaptıranlar ve yazı yazdıranlar da kitleleri istedikleri tarafa yönlendirip ram ediyorlar, kitleler ise süslü yalanlarla kandırılmış olmaları yetmezmiş gibi bir de dönüp bu kandırılmaların bedelini ödüyorlar.
İnsanlık tarihi boyunca yaşanan tecrübeler de, günümüzde yaşanan örnekler de gösteriyor ki, algı ile avunan, algı operasyonlarına aldanan toplumlara günün sonunda pişmanlıktan ötürü avuçlarını ovuşturmaktan, boş kalan avuçlarını yalamaktan başka bir seçenek kalmıyor.
Algıya inanmaya hazır, algı operasyonlarına müsait toplumlar için bu işin tezgâhtarları hiçbir zaman eksik olmazlar.
- Ne olursa ‘yeter artık’ diyeceksiniz? / 27.03.2024
- Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar / 26.03.2024
- Bende her yaradan var / 24.03.2024
- Ramazan’ın ortasında faizin tam ortasına… / 23.03.2024
- 'Yusuf’u kurt yedi' yalanı devam ediyor / 22.03.2024
- Kaç Yusuf kuyulara atılıyor? Kaç Yusuf pazarlarda satılıyor? / 21.03.2024
- Hayatı pürdikkat yaşamanın mevsimidir Ramazan / 20.03.2024
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024