Tarih pek çok yüz karası olaylarla doludur. Bazılarına göre yorumlar değişik, alınan dersler sınırlıdır. Aslında ders almak için öncelikle kişinin özelliklerinin olması şarttır.
En başta Allah (c.c) korkusunun ve vatan sevgisinin her şeyin üstünde olması şarttır. Her şeyin yaratanın olduğu bir gerçektir. Şu anda üzerinde yaşanan veya bize tahsis edilen toprakların, dinimizde, emanetlerin, korunması inancımıza göre, kutsal olduğu bir gerçektir. Bir zerresi dahi savaşmadan terk edilemez. Kimsenin babasının malı değildir. 15 yıldan beri Ege'de Yunan'a terk edilen 18 adanın hesabını neden bu millet sormuyor.
BOP'la paramparça edilen Ortadoğu'da, çapulcuların, teröristlerin peşine düşüp oraları parçalayan, kendi esas vatanına sahip çıkmayan devletimiz, tarihte hangi vasıflarla anılacak dersiniz. Bunu düşünmek, vatansever bir Türk için utancın ta kendisidir.
Annan planının üzerinde hala tartışılması kadar büyük ihanet olamaz.
Yaratan bizi uyardı. Kıbrıs'ımızı bize bağışladı. Bu durumda hala birleştirme çabalarına devam etmek, akıl, mantık, inanç dışıdır. AB uğruna yapılmış olan bu davranışların, derhal son bulması şarttır.
Kıbrıs bağımsız bir devlettir. Bir çakıl taşı bile veremezsiniz. Annan planı milanı artık geçersizdir. Hiçbir şekilde birleşme olmamalıdır.
Kimse buna karışamaz.
Komşularımızı bölmeye çalışanlar, Kıbrıs'ı birleştirmeye uğraşamazlar. Hangi mantıkla bunu iddia edecekler. AB sevdası, Yani Atatürk'ün Cumhuriyetini Hıristiyanlığın uşağı yapacak zihniyet aklını başına almalıdır. "Biz AB ye yük olmaya değil yükünü almaya gireceğiz" sözü bu ülkede söylenmiştir. Bunu biraz açıklığa kavuşturalım. Ne demeye çalışılmış, neler ima edilmiştir. Yorum sizin.
1- Herkes biliyor ki, AB bir Hıristiyan topluluğudur ve bu kendilerince de defalarca söylenmiştir.
2- Gümrük birliği ile kayıplarımızın haddi hesabı yoktur. Resmen kapitülasyon devri çok daha etkili yaşanmıştır.
3- Siyasetimiz, ticaretimiz, savunmamız her türlü iç ve dış hareketlerimiz, paramız, toprağımız sınırlarımız her şeyimiz, AB'nin içine katılmış olacaktı.
4- 110000 sayfalık uyum paketi imzalanmıştır. Bu nedenle AB kanunları, AB Anayasa hükümleri geçerli hale getirilmiştir. Bu nedenle
Domuz etinin kasaplık et, zinanın suç olmaması, idamın kaldırılması vs. yüzlerce kanun değişikliği yapılmıştır.
5- Dinlerarası Diyalogların (Dinimizde Küfür), kültürlerarası diyalogların ve pek çok ayetlerin hutbelerden kaldırılması (Papalık emri ile) AB sebebi iledir.
6- AB'nin maden kaynakları tükenmiştir. Bizim ise sınırsız yer altı kaynaklarımız vardır.
Atatürk'ün batıdan Lozan ile kurtardığı Bağımsız devletimizi, Tek dişi kalmış canavarlara teslim etmek için çırpınanların haline bakıp ürpermemek mümkün mü?
Kur'an'daki ayetlerde "Hıristiyanlar ve Museviler sizin düşmanlarınızdır.
Onlarla dost olmayın yoksa onlardan olursunuz" diyen Allah (c.c), inanan kullarının dualarını kabul ederek, düşmanları eliyle, Kıbrıs'ta olduğu gibi devletimizi şimdilik AB'den kurtardı. Yorum sizin ne dersiniz.
Bu ülkenin hiçbir yabancıya ihtiyacı yoktur. Kaynaklarımız sınırsız ve modelimiz eşsizdir. Ancak Prof. Dr. Haydar Baş'a kulak vermeyenler.
Yukarıda verdiğim cümle ile inşaallah artık uyanırlar.
Annan senin ne babandır, ne anan!
Dünya kimseye kalmaz. Benden söylemesi kurtulur anlayan.
En başta Allah (c.c) korkusunun ve vatan sevgisinin her şeyin üstünde olması şarttır. Her şeyin yaratanın olduğu bir gerçektir. Şu anda üzerinde yaşanan veya bize tahsis edilen toprakların, dinimizde, emanetlerin, korunması inancımıza göre, kutsal olduğu bir gerçektir. Bir zerresi dahi savaşmadan terk edilemez. Kimsenin babasının malı değildir. 15 yıldan beri Ege'de Yunan'a terk edilen 18 adanın hesabını neden bu millet sormuyor.
BOP'la paramparça edilen Ortadoğu'da, çapulcuların, teröristlerin peşine düşüp oraları parçalayan, kendi esas vatanına sahip çıkmayan devletimiz, tarihte hangi vasıflarla anılacak dersiniz. Bunu düşünmek, vatansever bir Türk için utancın ta kendisidir.
Annan planının üzerinde hala tartışılması kadar büyük ihanet olamaz.
Yaratan bizi uyardı. Kıbrıs'ımızı bize bağışladı. Bu durumda hala birleştirme çabalarına devam etmek, akıl, mantık, inanç dışıdır. AB uğruna yapılmış olan bu davranışların, derhal son bulması şarttır.
Kıbrıs bağımsız bir devlettir. Bir çakıl taşı bile veremezsiniz. Annan planı milanı artık geçersizdir. Hiçbir şekilde birleşme olmamalıdır.
Kimse buna karışamaz.
Komşularımızı bölmeye çalışanlar, Kıbrıs'ı birleştirmeye uğraşamazlar. Hangi mantıkla bunu iddia edecekler. AB sevdası, Yani Atatürk'ün Cumhuriyetini Hıristiyanlığın uşağı yapacak zihniyet aklını başına almalıdır. "Biz AB ye yük olmaya değil yükünü almaya gireceğiz" sözü bu ülkede söylenmiştir. Bunu biraz açıklığa kavuşturalım. Ne demeye çalışılmış, neler ima edilmiştir. Yorum sizin.
1- Herkes biliyor ki, AB bir Hıristiyan topluluğudur ve bu kendilerince de defalarca söylenmiştir.
2- Gümrük birliği ile kayıplarımızın haddi hesabı yoktur. Resmen kapitülasyon devri çok daha etkili yaşanmıştır.
3- Siyasetimiz, ticaretimiz, savunmamız her türlü iç ve dış hareketlerimiz, paramız, toprağımız sınırlarımız her şeyimiz, AB'nin içine katılmış olacaktı.
4- 110000 sayfalık uyum paketi imzalanmıştır. Bu nedenle AB kanunları, AB Anayasa hükümleri geçerli hale getirilmiştir. Bu nedenle
Domuz etinin kasaplık et, zinanın suç olmaması, idamın kaldırılması vs. yüzlerce kanun değişikliği yapılmıştır.
5- Dinlerarası Diyalogların (Dinimizde Küfür), kültürlerarası diyalogların ve pek çok ayetlerin hutbelerden kaldırılması (Papalık emri ile) AB sebebi iledir.
6- AB'nin maden kaynakları tükenmiştir. Bizim ise sınırsız yer altı kaynaklarımız vardır.
Atatürk'ün batıdan Lozan ile kurtardığı Bağımsız devletimizi, Tek dişi kalmış canavarlara teslim etmek için çırpınanların haline bakıp ürpermemek mümkün mü?
Kur'an'daki ayetlerde "Hıristiyanlar ve Museviler sizin düşmanlarınızdır.
Onlarla dost olmayın yoksa onlardan olursunuz" diyen Allah (c.c), inanan kullarının dualarını kabul ederek, düşmanları eliyle, Kıbrıs'ta olduğu gibi devletimizi şimdilik AB'den kurtardı. Yorum sizin ne dersiniz.
Bu ülkenin hiçbir yabancıya ihtiyacı yoktur. Kaynaklarımız sınırsız ve modelimiz eşsizdir. Ancak Prof. Dr. Haydar Baş'a kulak vermeyenler.
Yukarıda verdiğim cümle ile inşaallah artık uyanırlar.
Annan senin ne babandır, ne anan!
Dünya kimseye kalmaz. Benden söylemesi kurtulur anlayan.
Prof. Dr. Ata Selçuk / diğer yazıları
- Yanlıştan, yanlışla kurtuluş olmaz / 12.09.2021
- Bir hayal peşinde -2- / 18.02.2021
- Bir hayal peşinde -1- / 17.02.2021
- Aşının özü / 22.12.2020
- Temelsiz demokrasi / 22.10.2020
- Demokrasi çamuru / 25.09.2020
- Tecelli / 27.03.2020
- Kaynayan kazan / 06.01.2018
- Hedef yalanı / 31.12.2017
- Vatanım sen yaşa / 27.12.2017
- Bir hayal peşinde -2- / 18.02.2021
- Bir hayal peşinde -1- / 17.02.2021
- Aşının özü / 22.12.2020
- Temelsiz demokrasi / 22.10.2020
- Demokrasi çamuru / 25.09.2020
- Tecelli / 27.03.2020
- Kaynayan kazan / 06.01.2018
- Hedef yalanı / 31.12.2017
- Vatanım sen yaşa / 27.12.2017