logo
19 MART 2024

Atatürk milliyetçiliği

21.01.2017 00:00:00
Bir önceki yazımızda gençliğin dini ve milli değerler bütünlüğünde yetiştirilmesi hususuna değinmiştik. Gençlik, kıyamet sabahına kadar medeniyetimizin en önemli sermayesidir. O halde gençliğin tabiatında doğal olarak kopan fırtınaları ve eğilimleri iyi okumalı, ona sahip çıkabilmeliyiz.
İnsanlık tarihi kadar eski olan ve en çok istismar edilen değerlerin başında "milli değerler" veya "milliyetçilik" anlayışı gelmektedir. Dini ve milli bütünlüğümüz üzerinden hesabı olan emperyalist güçlerin yıllardan beri çıkartmak istediği Kürt-Türk savaşı bu istismarın neticesi ve amacıdır.
Peki, doğru milliyetçilik anlayışı ne olmalıdır?
Gerek beş bin yıllık kültürel ve siyasi tarihimizin, gerekse bin dört yüz yıllık tevhid inancımızın bize verdiği birikimle milli değerleri, manevi duygular ile harmanlayarak Türkiye Cumhuriyeti Devletini kuran ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün, Ehl-i Beyt'in fikir ve gönül dünyasının izdüşümü olan ilkelerinden "Atatürk Milliyetçiliği" içimizdeki her türlü zehirli fikir ve düşüncenin panzehiridir.
Atatürk milliyetçiliği, her sahada ırk ayrımı gözetmeksizin, "ulus" kavramını dil, kültür ve siyasi birliktelik değerleriyle bağdaştıran milliyetçilik anlayışıdır. Bu anlayış ırk ve etnik milliyetçilikten uzak, temelde İslam kardeşliğini esas alan "kültür milliyetçiliği"dir. Bu manada millet ise siyasi ve içtimai bir camiadır.
Atatürk; "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir" diyerek, milli bir kimlik yaratmaya çalışmıştır.
Atatürk Milliyetçiliği; millî benlik, millî birlik, millî ahlâk, millî ekonomi, uygarlık ahlâkı, millî duygu ve insanî duygunun birleşmesinden meydana gelmiştir. Tüm bu duyguların Türk milletinin düşünce yapısı içinde güçlü bir şekilde bilinçlendirilmesi esastır. Bu duygulara sahip olan milletler, millî çıkarlar doğrultusunda bir ve beraber yaşama ihtiyacı ve imkânı bulabilirler. Ancak, bu ihtiyaç ve imkânın tümünün, "milli devlet" eliyle, milletin tamamını kuşatacak şekilde ekonomi, eğitim, sosyal ve kültürel sahalarda toplumda yaşanılır kılınması gerekir. Aksi halde bu duygu ve düşünce birikiminden yoksun bırakılan insanların bir ve beraber olarak, haklı ve hakkına sahip çıkarak yaşamalarına ve yönetilebilmelerine imkân yoktur.
1700'lü yıllarda İngiliz Sömürgeler Bakanlığı'nın el kitabında; "Müslümanların zihinlerine özgürce düşünme fikrini, niçin ve nedenleri yerleştirmeliyiz. Herkes özgürce düşünebilir. İstediği her işi yapabilir" vurgusu da yapılarak, her etnik kimliğe, "sorumsuzca özgürlük" vaat edilmiştir. Bu istikamette siyasi, ekonomik ve sosyal alanlardaki boşlukları iyi kullanan emperyalizmin maksadında ne kadar başarılı olduğu günümüz Türkiye'sinde ortadadır.
Oysa Atatürk'ün bakış açısı ile söz konusu özgürlük, "sosyal ve uygar insan" özgürlüğüdür. Atatürk Milliyetçiliği bu konuda kendine özgü bir sınır çizmektedir. Bu sınır 'başkalarının özgürlük sınırı' ile 'milletin genel çıkarları' yani toplum menfaatidir.
Toplum ile iç içe yaşamayan bireylerin özgürlüğü hiçbir anlam ifade etmez. Bu nedenle insanlar bir araya gelerek, milletler halinde yaşamak zorundadır. Binlerce yıllık Türk Milliyeti böylece vücut bulmuştur.
Atatürk, milliyetçiliğin temel ilkesi olarak, "Bilmeli ki millî benliğini bilmeyen milletler, başka milletlerin avıdır" demektedir.
Atatürk Milliyetçiliği, her milletin kendi gelenek ve göreneklerini toplum menfaatini bozmadan hür bir şekilde yaşamasının formülüdür. Kürt Kürtlüğünden, Laz Lazlığından, Çerkez Çerkezliğinden, Türk Türklüğünden bihaber olmayacak, dilini, geleneğini, göreneğini iyi bilecektir. Ona bu değerleri bilme, yaşama ve yaşatma noktasında da "milli devlet" hâmilik yapacaktır.
Atatürk Milliyetçiliği, devlet ile millet arasındaki bu sosyo-kültürel etkileşimin zaman ve mekân fark etmeksizin yaşanabilmesi fikri, "milli devlet" ise bu fikrin tezahürüdür. Zaten toplumların bozulması ve tarih sahnesinden silinmesi bu dengenin bozulması ile olmuyor mu?
Tarih en acı örneklerle önümüze koyuyor ki fertler; toplum yararına olan işleri kendi kişisel çıkarlarıyla karıştırmaya başladıktan sonra o milletler, özgürlük ve bağımsızlıklarını yitirmişlerdir. Bu çöküşün temel sebebi de milli ve manevi değerlerin emanet ve sorumluluğunun liyakatsiz ellere teslim edilerek, yetişen neslin bu kültür mirasından payını alamamasıdır.
Bu nedenle Atatürk, Türk Milletinde "millî benlik" duygusunun temeline bir de "millî ahlâk"ı koymuştur. "Millî ahlâkın, millet teşkilinde yeri çok büyüktür, çok önemlidir" diyen Atatürk;
"Efendiler! Yetişecek çocuklarımıza ve gençlerimize, görecekleri tahsilin hududu ne olursa olsun, en evvel ve her şeyden evvel Türkiye'nin istiklâline, kendi benliğine, an'anat-ı milliyesine (milli değerlerine) düşman olan bütün anâsırla (sebeplerle) mücadele etmek lüzumu öğretilmelidir. Dünyanın milletlerarası durumuna göre böyle bir cidalin (savaşın) lüzumlu kılacağı unsurlar ile donatılmamış olan fertlerle ve bu özellikte fertlerden meydana gelmiş toplumlara hayat ve istiklâl yoktur" demiştir.
Milliyetçilik bugün maalesef birtakım liyakatsiz kişilerin elinde ve dilinde 'vatan, millet, Sakarya' söylemine indirgenmiş, Atatürk'ün bilimsellik arz eden inkılâp yöntemi ise ithal ve felsefi olarak görülmüş, aslından ve ruhundan uzak bir mantıkla açıklanmak veya algılanmak istenmiştir. Mezhepçilik, şovenizm veya sosyalizm maskesi takan çıkarcılar bu şekilde Türk gençliğinin düşünce ve gönül dünyasına sirayet ederek onu birbirine karşı kutuplaşmaya itmiş ve bölmeye çalışmıştır.
Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in buyurduğu gibi; "Dini bütünlüğümüz milli bütünlüğümüzün, milli bütünlüğümüz de dini bütünlüğümüzün teminatıdır. Türkümüz, Kürdümüz, Lazımız, Çerkezimiz, Arabımız, Boşnağımız, hatta Rumumuz, Ermenimiz var. Müslüman oldukları için bunların hepsine 'Türk Milleti' denir. Biz buyuz. Ama kimi Kürt halkıdır, kimi Çerkez, kimi Arap, kimi Boşnak... Halk olarak bu kadar grubuz ama millet olarak Müslüman-Türk kimliğiyiz."
 
Mustafa Doğan / diğer yazıları
"Akıllı tarım uygulamalarıyla verimi 40'a katlayacağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
İsrail duyuru yapmadan Refah'a saldırı başlattı
Çok sayıda Filistinli hayatını kaybetti
AB'den fanatik Yahudilere yaptırım kararı
İsrailli bakandan 'genişletme' çağrısı
'Açılış' adı altındaki mitingler Meclis gündeminde
Maliyeti ne kadar?
Geçen hafta alan kaybetti
Bitcoin'de sert düşüş başladı
Davul çalan kendini başka ilçede buluyor
Bu mahallede yüz yıllardır davul çalınmıyor
Yüklü miktarda para ve külçe altınla yakalandı
FETÖ'den aranıyordu
İhracat azalıyor, ithalat katlanıyor
Sorun derinleşiyor, atölyeler kapanıyor
'Önce Atamızdan sonra Türk halkından özür dilesin'
Aytekin Şef'ten AKP'li başkana çağrı
Bir ayda 145 bin 480 emekli maaşı harcandı
Emekliye cefa, Saray'a sefa!
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
"Akıllı tarım uygulamalarıyla verimi 40'a katlayacağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
İsrail duyuru yapmadan Refah'a saldırı başlattı
Çok sayıda Filistinli hayatını kaybetti
AB'den fanatik Yahudilere yaptırım kararı
İsrailli bakandan 'genişletme' çağrısı
'Açılış' adı altındaki mitingler Meclis gündeminde
Maliyeti ne kadar?
Geçen hafta alan kaybetti
Bitcoin'de sert düşüş başladı
Davul çalan kendini başka ilçede buluyor
Bu mahallede yüz yıllardır davul çalınmıyor
Yüklü miktarda para ve külçe altınla yakalandı
FETÖ'den aranıyordu
İhracat azalıyor, ithalat katlanıyor
Sorun derinleşiyor, atölyeler kapanıyor
'Önce Atamızdan sonra Türk halkından özür dilesin'
Aytekin Şef'ten AKP'li başkana çağrı
Bir ayda 145 bin 480 emekli maaşı harcandı
Emekliye cefa, Saray'a sefa!
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.