Örs, yaptığı açıklamada, geçen sezon Dörtlü Final oynayan sar-lacivertli ekibin bu başarıyla tecrübe kazandığını belirterek, "Bazı  yeni oyuncular geldi ama onların da vizyonu yüksek oyuncular. Obradovic gibi çok kaliteli ve tecrübeli koçları var. İyi takım kimyası oluşturdular. Başarı oldukça güven geldi. Şimdi doğru yolda, hedefleri doğrultusunda ilerliyorlar." dedi.
 
"Efes'in iskeleti yok"
Anadolu Efes'in durumuna değinen Aydın Örs, lacivert-beyazlı kulüpte  en önemli sorunun, bir iskelet oluşturulamaması olduğunu dile getirdi. Takımın başında Dusan Ivkovic gibi çok kariyerli bir çalıştırıcının  bulunduğuna dikkati çeken Örs, şunları kaydetti: "Çok kozmopolit bir kadro yapısına sahipler. Her sezon çok oyuncu değiştiriyorlar. Şimdi yeni oyuncular geldi. Altyapıdan yetişen Cedi Osman ve Furkan Korkmaz gibi oyuncular var. Onların da katılmasıyla kalite artıyor ama  verimi artıracak iskelet yapıya kavuşamadılar. 7-8 kişilik temel kadro olur, onların etrafında rol oyuncular olur. O kadroyu bir türlü oluşturamadılar. Bence istikrarsızlığın temelinde bunlar yatıyor. Çok rotasyon yapılıyor, her oyuncu  'ben oynayacak mıyım, ben çıkacak mıyım' tedirginliğinde oynadığı için randıman düşüyor."
 
"Kulüpler bazında başarılı olduğumuzu düşünüyorum"
 Aydın Örs, kulüpler bazında Türk basketbolunun başarılı olduğunu ancak altyapılara eskisi gibi gerekli önemin verilmediğini ifade etti. THY Avrupa Ligi'nde Fenerbahçe, Anadolu Efes ve Darüşşafaka Doğuş'un yoluna devam ettiğini ULEB Avrupa Kupası'nda da Galatasaray Odeabank'ın mücadelesini sürdürdüğünü hatırlatan Örs, sözlerini şöyle sürdürdü: Kulüplerin yatırımı arttı. Yabancı kısıtlaması da kalktığı için  kulüplerin bazı konularda sorunları azaldı. En önemli sorun eskisi gibi altyapılara yeteri özenin gösterilmemesi. Çok sayıda kaliteli oyuncunun çıkması gerekir. Bunların hem rekabete girmesi gerekir hem de önlerini açmak için federasyonun bazı kurallar getirmesi gerekir." Basketbolda hem kulüpler düzeyinde bir vizyonun ortaya konulduğunu hem de Türkiye Basketbol Federasyonun 1992'den itibaren belirlediği hedeflerin Türk basketbolunu bugünlere getirdiğini belirten Örs, "Bazı hedefler, organizasyonlar, kulüplerin  o dönemde altyapılara çok emek koyması, yatırım yapması bugünlere getirdi. Kolay gelinmedi." ifadelerini kullandı. Türk basketbolunun geldiği yere rağmen her şeyin bitmediğini anlatan Aydın Örs, "Çok başarılıyız. Diğer ülkelerden çok üstünüz diyemeyiz." diye konuştu.
 
Daha yapılması gereken çok şeyin olduğunu vurgulayan Örs, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bir ülkenin basketbol değeri sadece kulüplerin başarısıyla ölçülmez. Yetiştirdiği şöhretli ve kariyerli oyuncular, antrenörler, hakemler ve milli takımın büyük şampiyonalarda aldığı derecelerle ölçülür. Sırbistan belki kulüpler düzeyinde çok başarılı gözükmüyor ama hem yetiştirdiği oyuncu ve antrenörler hem de milli takımın büyük şampiyonalarda aldığı dereceler itibarıyla önemli basketbol ülkesi diye geçiyor. Kriter sadece kulüplerin başarısı değil ama  kulüplerin başarısı da önemlidir."
 
Erdenay ve Türkoğlu'nun yöneticiliği
Örs, antrenörlüğü döneminde milli takımdan oyuncusu olan Harun Erdenay  ile Anadolu Efes'te yetişmesinde pay sahibi olduğu Hidayet Türkoğlu'nun yönetici olarak Türk basketboluna hizmet vermelerini şans olarak gördüğünü söyledi. Türkiye Basketbol Federasyonu (TBF) Başkanı Harun Erdenay ile TBF Üst Yöneticisi Hidayet Türkoğlu'nun basketbolun içinden gelen isimler olduğuna dikkati çeken Örs, "Futbolcular, hiçbir zaman kariyerli bir oyuncunun veya antrenörün federasyon başkanlığına gelmediği yönünde öz eleştiri yaparlar. Halbuki basketbolda böyle bir gelenek oluştu. Turgay Demirel'den sonra Harun Erdenay'ın çok kariyerli bir geçmişi var. Basketbolun sorunlarını bilen kardeşimiz." şeklinde konuştu. Hidayet Türkoğlu'nun da NBA'de geçirdiği 15 yılın vizyonunu avantaj  olarak kullanacağını kaydeden Aydın Örs, "Hidayet Türkoğlu ve Harun Erdenay, Türk basketbolunun sorunlarını çok iyi biliyor. Geniş danışma perspektifi ile sorunlara çözüm bulacaklarını düşünüyorum." ifadelerini kullandı.