logo
29 MART 2024

Bölünmenin ayak sesleri

21.02.2011 00:00:00


Devlet ve millet olarak bir ve beraber kalabilmenin önemli etkenlerinden belki de birincisi dilde birliktir. Bu gerçek ortada olduğu halde son aylarda dil tartışması Türkiye'nin gündemine suni bir şekilde sokuşturuldu. Bu gündem suni bir şekilde sokuşturuldu diyorum, çünkü aslında vatandaşlarımızın böyle bir derdi yok ve hiçbir zaman da olmadı. Kimse anadilini kullandığı için aşağılanmıyor bu ülkede. Kimsenin anadilini konuşma hakkı elinden alınmış değil. Ama sanki Türkiye'de böyle bir sorun varmış gibi ısrarla milletimizin arasına fitne tohumları ekilmek isteniyor.Öncelikle bu tohumları ekenlerin milletimizin asli unsurlarından biri olan Kürt kardeşlerimizin haklarını savunmak gibi bir dertlerinin olmadığını ifade etmek isterim. Bu ayrılıkçı söylemlerin arkasında kim ne derse desin ecnebilerin Anadolu coğrafyası üzerinde bitmeyen emelleri gizlenmektedir.Çok dil tartışmalarının daha önceki yıllarda da zaman zaman gündeme geldiği olmuştu ama günümüzde olduğu kadar şiddetli tartışmalar asla yaşanmamıştı. Bu konunun artık eskisinden daha yüksek sesle tartışılabiliyor olması ve hatta fiiliyata intikal edebiliyor olmasında siyasilerin AB ve ABD talimatlarıyla son dönemde attıkları açılım adımlarının çok büyük payı vardır. Siyasiler ortaya koyduğu açılımlar maalesef ayrılıkçı söylemlerin cüretkâr bir hal almasına çanak tutmuştur ve de tutmaya devam etmektedir.Bir devlet için dilde birlik olmanın ne kadar hayati bir konu olduğunun daha iyi anlaşılmasına faydalı olmak amacıyla çok dilli yapıya sahip bazı ülkelerin yaşadıkları sorunları ortaya koymak istiyorum. Ayrıca Türkiye'ye çok dilli olmayı dayatan batılı ülkelerin dil konusuna yaklaşımlarının nasıl olduğuna bakmanın da önümüze önemli bir ufuk açacağını düşünüyorum.

Bolivya'da 37 resmi dil var

Çok dilli bir durumda ülkelerin içine düşecekleri vahim duruma en çarpıcı örnek Bolivya'dır.Bolivya'da tam olarak 37 resmi dil var. Bu kadar çok resmi dile sahip olması Bolivya'yı daha huzurlu yapmadı. Bilakis Bolivya darbelerden ve çatışmalardan kendini kurtaramadı. Bolivya ulusal bağımsızlığını kazandığı 1825 yılından günümüze değin; 180'e yakın darbe, ondan fazla değişik anayasa ve seksen civarında cumhurbaşkanı gördü. Cumhurbaşkanlarından bazıları yönetimi kan dökerek ele geçirdiler ve yine aynı şekilde kaybettiler. Altı cumhurbaşkanı görev başındayken öldürüldü.Ülke çeşitli iç karışıklıklar içinde uzun müddet çalkalandı. Bir ara madenler 1952'de devletleştirildi ise de 1966'da tekrar özel sektöre devredildi. 1974'te yapılan fiyat ayarlamaları ülkede büyük karışıklıklar çıkmasına sebep oldu. Yüzlerce yerli Bolivyalı öldürüldü. Çok sayıda resmi dili kabul etmesi görüldüğü gibi Bolivya'ya huzur getirmedi. Bilakis 37 farklı resmi dile sahip Bolivya halkı huzurlu bir ülkeye hasret kaldı.

Çift dillilik Yunanistan'ın başına da dert oldu

Çok dil tartışmalarında Yunanistan'ın yaşadıklarından da çıkarılacak dersler var. Yunanistan kurulduğunda devletin resmi dili Kathareuousa olarak ilan edildi. Okullar ve resmî dairelerde sadece bu diyalekt kullanıldı. Ancak halk bu diyalekte yabancı olduğundan evlerde ve sokaklarda Halk Yunancası (Demotiki) konuşulmaya devam edildi. Demotiki'de birtakım bozulmalar olunca 1964'de okullarda Demotiki'nin de okutulmasına izin verildi.Bu kararla birlikte Yunanistan resmen çift dilli bir yapıya geçmiş oldu. Bu çift dillilik 1976 yılına kadar 12 yıl boyunca devam etti. İlginç olan şey aslında ikisi de Yunanca olan Kathareuousa ile Demotiki'nin aynı anda kullanılması Yunanistan'da çok büyük sorunlar doğurdu. Eğitim dilinin de tek dil yerine çift dilli olması da Yunanistan'ın başına içinden çıkılmaz problemler açtı. Ortaya çıkan sorunlardan tek kurtuluş çaresi dilde birlik sağlamak olduğunu fark eden Yunanistan 1976'da bir kanun ile Kathareuousa devletin resmi dili olmaktan çıkardı. Demotiki resmi dil hâline getirildi böylece okul, resmî daire ve evlerde konuşulan dilin aynı olması sağlandı.  Türkiye'de çift dilli yapıya geçişi savunanlar, Yunanistan'ı örnek göstermektedirler. Ama Yunanistan bu yanlışı yapmış, faturasının çok ağır olduğunu bizzat yaşamış ve bu yanlıştan 12 yıl sonra da olsa vazgeçmiş olduğunu dile getirmemektedirler.Türkiye'ye çok dilli olmayı tavsiye eden ülkeler kendileri entegrasyonu teşvik etmekte ve dil birliğini pekiştirecek adımlar atmaktadırlar. Almanya'da resmi olarak eğitim verilen tek dil Almancadır. Herkesin Almanca öğrenmesi devlet tarafından mecburi tutulmakta ve bununla da yetinilmeyip kültürel olarak da azınlıklardan entegrasyon istenmektedir. Türk siyasilerin bile Almanya'yı her ziyaret ettiklerinde oradaki Türklere Almanya'ya entegre olmayı tavsiye etmeleri Almanya'nın bu konuya ne kadar ciddi baktığının göstergesidir. Avrupa Birliği'nin bir diğer önemli ülkesi Fransa'nın da resmi eğitim dili bir tanedir ve elbette ki Fransızcadır. Amerika Birleşik Devletleri'nde resmi dil tanımlaması yapılmamış olmasına rağmen fiilen İngilizce tek resmi dildir. Dünya üzerinde 200'e yakın sayıda ülke var. Bu ülkelerin büyük çoğunluğu tek dilli bir yapıyı tercih etmiştir. Resmi dil sayısını artırmayı denemiş olan ülkeler ya Bolivya örneğinde olduğu gibi huzura hasret kalmış yahut da Yunanistan örneğinde olduğu gibi çok geçmeden bu yanlıştan vazgeçmiştir.Netice olarak deriz ki;Bugün iki dil taleplerinin dile getirilmesine sebep olan siyasilerdir. Bilerek ya da bilmeyerek siyasilerin bu tartışmalara çanak tutması sonucu ortaya çıkan ayrıştırma projeleriyle milleti tefrikaya düşürmenin hiç kimseye faydası yoktur. Kimsenin anadilini konuşmasına engel olunamaz ve niye anadilini konuştun diye kimseye hesap sorulamaz. Bunların hepsi doğrudur ama çok önemli bir doru daha var. Devletin bir tane dili vardır. Çünkü bir tane devlet vardır?
 
Orhan Dede / diğer yazıları
Murat Ağırel'den iki yeni belge
Gizli servet deştikçe fışkırdı!
'Mazlumlara yaptığımız yardım için mimlendik'
Erdoğan da Gazze istismarı yaptı
Türkiye'nin en genç başkan adayı BTP'den
BTP Kadirli Adayı 18 yaşında
İsrail, Gazze'de önüne geleni öldürdü
171 BM çalışanı hayatını kaybetti
Mehmetçikin yolunu açma çalışması
Kar kalınlığı 7 metreyi buldu
Mansur Yavaş, Haymana'da vatandaşlarla buluştu
"Bir oy çok önemli"
Vatandaş geçim için karta yüklendi
Yüzde 122 artış!
Moskova'daki terör saldırısı
Can kaybı 144'e yükseldi
Patlamanın ardından yangın çıktı
Villanın bodrumunda ceset bulundu
AKP'li başkan 2 bin lira için halkı sıraya dizdi
Paralar seçimden sonra yatacak!
İsrail bu kez Suriye'ye saldırdı
38 kişi hayatını kaybetti
Seçil Erzan davasında önemli gelişme
Belgedeki imza sahte çıktı
Otomobilini park edip dilenmeye gitti
Yaşı daha da şaşırttı
Seçim zoruyla çevreci oldu
'Gündemimizde yok'
Murat Ağırel'den iki yeni belge
Gizli servet deştikçe fışkırdı!
'Mazlumlara yaptığımız yardım için mimlendik'
Erdoğan da Gazze istismarı yaptı
Türkiye'nin en genç başkan adayı BTP'den
BTP Kadirli Adayı 18 yaşında
İsrail, Gazze'de önüne geleni öldürdü
171 BM çalışanı hayatını kaybetti
Mehmetçikin yolunu açma çalışması
Kar kalınlığı 7 metreyi buldu
Mansur Yavaş, Haymana'da vatandaşlarla buluştu
"Bir oy çok önemli"
Vatandaş geçim için karta yüklendi
Yüzde 122 artış!
Moskova'daki terör saldırısı
Can kaybı 144'e yükseldi
Patlamanın ardından yangın çıktı
Villanın bodrumunda ceset bulundu
AKP'li başkan 2 bin lira için halkı sıraya dizdi
Paralar seçimden sonra yatacak!
İsrail bu kez Suriye'ye saldırdı
38 kişi hayatını kaybetti
Seçil Erzan davasında önemli gelişme
Belgedeki imza sahte çıktı
Otomobilini park edip dilenmeye gitti
Yaşı daha da şaşırttı
Seçim zoruyla çevreci oldu
'Gündemimizde yok'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.