Bütüncül politika şarttır

Doç. Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi Beyin çok hoşuma giden bir tespiti ile konuya giriş yapmak istedim. "Yaşanan krizlerin sebep ve sonuç ilişkisini bütüncül politikalarda aramak lazımdır. Uygulanacak bir metot, yaşanan bir hadisenin tahlili; tedbir, tedavi meseleleri bütüncül politikalar uygulanmadığı taktirde sonuç elde etmek mümkün değildir. Bugün doğru gibi görünen bir hareket, bütüncül olarak düşünülmemiş ise yarın mutlaka çok ciddi sorunlarla karşılaşırız."

Bu fikrini uzmanlık alanı olan insan vücudundan örnekler vererek izaha çalışır bazen TV programlarında ya da makalelerinde. Ben de edindiğim bilgileri kendi dağarcığımda oluştuğu şekliyle aktarmak istedim.

Vücut bir bütündür, kan grubuyla, kalple, damarla, ciğerle, böbrekle, cinsiyetle vs. Bu bünyeyi Allah nasıl yarattıysa bir bütünlük içerisinde çalışırsa sağlıklı bir yaşam sürer. 

Bir vücutta vazgeçilecek hiçbir organ yoktur. İnsanın 10 parmağının biri olmasa o elin sahibi her istediğini yapamaz. O vücudun kan grubunu Allah nasıl belirlediyse o gruba ait kanla çalışır, vücut denilen bütünlük. Elin yerine ayağı ayağın yerine eli koyamazsınız. Sistem çalışmaz. 

Toplumun bünyesi de sistemler de modeller de hemen her işi kendi içinde bütüncül politika ve program sayesinde düzenli çalışır.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk ortaya koyduğu Türkiye Cumhuriyeti Devletini bu bütüncül politika içerisinde ele alarak; ibadetten kültüre, ticaretten siyasette, ekonomiden dış siyasete; Türk milletine yaraşır bir devlet yapısı oluşturmuştur. 

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten sonra gelen siyasiler her biri bütüncül politikanın bir tarafıyla oynadı ve bütüncül politikalar hayalde kaldı. Devlet yapısı gittikçe yıpratılınca da Cumhuriyetin temelleriyle oynama cüretini gösterenler oluştu. 

Bütüncül politikayla devlet yönetilmesinin gereğini "Milli Ekonomi Modeli "ve "Sosyal Devlet Milli Devlet" projeleriyle yeniden ele alan Prof. Dr. Haydar Baş hocamız Türkiye dışında birçok ülke için umut oldu. 

Türkiye Cumhuriyeti Devletini bu yapıya tekrar kavuşturmak için kadrolar yetiştirdi. Kadrosuna en ince detaylarını öğretti."Ben Evlat Atatürk olacağım" diyen genç, yürekli ve imanlı Hüseyin Baş evladını milletine ikram etti. 

Sayın Hüseyin Baş, sosyal adaletin yeniden inşası, hukukun daha üstün bir hale gelmesi, kadın haklarına ve bağımsızlık karakteri taşıyan herkese gönlünü kucağını partisinin kapılarını sonuna kadar açarak umutlarımızı tazeledi. 

İnanıyorum ki bütüncül politika anlayışı hâkim olduğunda millet olarak hayatımızın yeni bir baharını yaşayacağız. Yolun bahtın açık olsun Sayın "Evlat Atatürk" Hüseyin Baş!