logo
19 MART 2024

Çanakkale'yi zafere dönüştüren komutan: MUSTAFA KEMAL

18.03.2018 00:00:00
Bugün Çanakkale Zaferi'nin 103'üncü yıldönümü? Dünyaya Müslüman Türk'ün mührünün vurulduğu tarihi bir zaferin yıldönümü? Cenab-ı Hak, tüm şehitlerimize rahmet eylesin. Savaşlar, dağınık orduların mücadelesiyle asla zafere dönüşemez. Eğer "Çanakkale Zaferi iman gücüyle kazanıldı" diyorsak ki herkes bu noktada hemfikirdir, o halde Çanakkale'de destan yazan Türk ordusunu tek bilek tek yürek yapan komutandır bu destanı asıl yazdıran? Ve o günlerde ve sonrasında dost da düşman da açıkça belirtmiştir ki bu komutan Mustafa Kemal Paşa'dır.
Üstelik Mustafa Kemal, bu tarihi başarıyı, başına yerleştirilen Alman komutanlara rağmen, onların maksatlı yanlış kararlarına karşı çıkarak elde etmiştir. Yani mücadelesi, hem düşmana hem de yanında gözükene karşıdır. Mustafa Kemal Gelibolu'ya atandığında yarbay rütbesinde idi, Conk Bayırı ve Anafartalar'da düşmanı geri püskürtmesi ve savaşı zafere dönüştürmesiyle albay rütbesine yükseldi.
Mermisi bittiği için geri çekilen askerleri durdurup, yeniden onları toparlayan, morallerini yükselten ve onlara "Size ölmeyi emrediyorum" diyen bir komutan sizce nasıl bir iman gücüne sahiptir? İmansız bir insan hem en önde savaşıp, hem de böyle bir emri verebilir mi?
 Mustafa Kemal Paşa, 10 Ağustos 1915'te gerçekleşen Conk Bayırı taarruzunu şöyle anlatıyor: "Bütün askerler, subaylar her şeyi unutmuşlar, bakışlarını, kalplerini verilecek işarete yöneltmiş bulunuyorlardı. Süngüleri ve bir ayakları ileri uzatılmış olan askerlerimiz ve onların önünde tabancaları kılıçları elinde subaylarımız kırbacımın aşağı inmesiyle demirden bir kitle halinde aslanca bir saldırıyla ileri atıldılar. Bir saniye sonra düşman siperleri içinde gökyüzüne yükselen bir sesten başka bir ses işitilmiyordu: Allah, Allah, Allah?" (Prof. Dr. Haydar Baş, Hoş Geldin Atatürk, s.189)
Atatürk Çanakkale Savaşı'nı zafere dönüştüren ruhu şöyle anlatıyor: "Biz ferdî kahramanlık sahneleriyle meşgul olmuyoruz. Yalnız size Bombasırtı vakasını anlatmadan geçemeyeceğim. Mütekabil siperler arasındaki mesafemiz 8 metre. Yani ölüm muhakkak, muhakkak? Birinci siperdekilerin hiçbiri kurtulamamacasına kâmilen düşüyor, ikincidekiler onların yerine gidiyor. Fakat ne kadar şayan-ı gıpta bir itidal ve tevekkülle biliyor musunuz? Öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor, hiç ufak bir futur bile göstermiyor; sarsılmak yok. Okuma bilenler ellerinde Kur'an-ı Kerim cennete girmeye hazırlanıyor. Bilmeyenler kelime-i şehadet çekerek yürüyorlar. Bu, Türk askerindeki ruh kuvvetini gösteren şayan-ı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale muharebesini kazandıran bu yüksek ruhtur." (Prof. Dr. Baş, a.g.e, s.190)
Prof. Dr. Haydar Baş, Hoş Geldin Atatürk kitabında, Atatürk'ün bu sözlerini aktardıktan sonra şu tespitte bulunuyor: "Siz hem gözlerinizin önünde vatan evlatlarının bir bir şehit olduğuna şahitlik edeceksiniz, hem de diğerlerini savaşmak için moral olarak diri tutabileceksiniz; bu, imandan başka neyle izah edilebilir." (Prof. Dr. Baş, a.g.e, s.193)
Çanakkale'yi zafere dönüştüren en önemli öngörü, Mustafa Kemal Paşa'ya aittir. Bütün komutanların aksine sadece o, düşmanın Arıburnu'na ve Anafartalar'a çıkacağını aylar öncesinden öngörmüştür ve tüm itirazlara rağmen hazırlığını buna göre yapmıştır. Prof. Dr. Baş, bu noktada şunu ifade etmektedir: "Feraset, başarı ve iman Mustafa Kemal'de birleşmişti." (Prof. Dr. Baş, a.g.e, s.191)
Çanakale Zaferi'ni kazandıran komutanın Mustafa Kemal olduğu Atatürk düşmanlığıyla tanınan kişiler tarafından da açıkça itiraf edilmiştir: "Sabaha karşı 03.00'de Mustafa Kemal siperlerden çıktı, yürüyerek ilerledi. İngilizler ateş açtı. Bir kurşun saatini parçaladı. Fakat kendisine yine bir şey olmadı. Yaralanmış olsaydı, hücum asla gerçekleşmeyecekti. Türklere zaferi kazandıran ve yarımada ile İstanbul'u kurtaran, eldeki bu bir avuç asker ile Mustafa Kemal'in olağanüstü kişiliğiydi." (H.C. Armstrong, Bozkurt, s. 47)
Mustafa Kemal yıllar sonra da bu eşsiz zaferi düşmana büyük bir gururla hatırlatmıştır, sahadaki zaferi, masabaşında da düşmana bir kez daha yaşatmıştır:
"İtilaf Devletleri kumandanlarının şerefine sarayda bir ziyafet verilmişti. Bu ziyafete bütün Fransız, İngiliz, İtalyan, Yunan kumandanları ile bizim paşa ve kumandanlardan bazıları da davet edilmişti. İtilaf Devletleri kumandan ve generalleri bu davete büyük üniformaları ile iştirak etmişler. Bizimkiler ise, küçük üniforma ile gelmişlerdi. Yalnız Mustafa Kemal Paşa, büyük üniformasını giyerek gelmiş, icap edenlerle selamlaşıp, ayak üzerinde kısaca görüştükten sonra, işgal orduları başkumandanının masasına karşı bir masaya yerleşmişti.
Mustafa Kemal Paşa'nın bu davete büyük üniforma ile iştirak etmesi derhal İngiliz başkumandanının nazar-ı dikkatini cep etmiş; miralay rütbesi taşıyan başyaverini çağırarak ona bir emir vermişti. Bu başyaver aldığı emri ifa etmek için derhal Mustafa Kemal Paşa'nın önüne gelmiş; dimdik durup bir resmî tazim ifa ettikten sonra, 'Galip ordular kumandanları şerefine verilen bir ziyafette, mağlup bir memleket ordusuna mensup bir generalin büyük üniforma ile bulunmasının doğru bulunmayacağı, başkumandanımdan telakki ettiğim emre binâen zat-ı âlilerinize arza mecbur oluyorum' demişti. O anda, koca salonda ses seda kesilmiş; bütün gözler Mustafa Kemal Paşa'ya çevrilmişti? Mustafa Kemal Paşa söylenen sözleri büyük bir dikkatle dinledikten sonra, ağır ağır gayet fasih, her taraftan duyulacak ve işitilecek derecede berrak bir sesle şu cevabı vermişti: 'Yaver efendi, başkumandanınıza tebliğ ediniz ki, bu salonda resmî üniforması ile oturan Mustafa Kemal Paşa, mağlup edilmiş bir kumandan değildir. Kendileri de bilirler ki, Mustafa kemal Paşa, Anafartalar'da İtilaf ordularını mağlup etmiş, her yerde olduğu gibi burada da üniformasını taşımak hakkını ihraz etmiştir.'
O anda salonun her tarafından sürekli bir alkış kopmuş, yüksek sesle söylenen sözleri işiten İngiliz başkumandanı herkesle beraber bu hakikati kabul ederek kadehini kaldırmaya mecbur olmuştu" (Prof. Dr. Baş, a.g.e, s.195)
Prof. Dr. Baş bu hadiseyi aktardıktan sonra "Müthiş bir iman gücü" değerlendirmesini yapıyor ve ardından şu tespiti ekliyordu: "Mustafa Kemal, tek bir Müslüman ülkeye karşı savaşmamış, Hıristiyan Batı'ya karşı Müslüman Türk'ü yüceltmek için mücadele vermiştir." (Prof. Dr. Baş,  a.g.e, s.195)
Mustafa Kemal her yıl Çanakkale Şehitleri için Mevlid okutmuştur. Gerçekler bu kadar ortadayken, bugün hazırlanan Çanakkale filmlerinde ve dizilerinde Mustafa Kemal Atatürk'ün ismi bile geçmemektedir.
Bize bu eşsiz zaferi kazandıran ve ardından da Kurtuluş Savaşı ve de bağımsız Türkiye Cumhuriyeti ile Türk milletini işgalden ve kölelikten kurtaran Ata'mıza yapılan bu terbiyesizliklere artık dur denmeli ve tarihi gerçekler gün yüzüne çıkartılmalıdır.
İnşallah bu yılki Çanakkale Zaferi kutlamaları bunun bir miladı olur. Bu noktada da yol haritamız Prof. Dr. Baş'ın belgelerle önümüze koyduğu Hoş Geldin Atatürk eseri olmalı.
 
Murat Çabas / diğer yazıları
"Akıllı tarım uygulamalarıyla verimi 40'a katlayacağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
İsrail duyuru yapmadan Refah'a saldırı başlattı
Çok sayıda Filistinli hayatını kaybetti
AB'den fanatik Yahudilere yaptırım kararı
İsrailli bakandan 'genişletme' çağrısı
'Açılış' adı altındaki mitingler Meclis gündeminde
Maliyeti ne kadar?
Geçen hafta alan kaybetti
Bitcoin'de sert düşüş başladı
Davul çalan kendini başka ilçede buluyor
Bu mahallede yüz yıllardır davul çalınmıyor
Yüklü miktarda para ve külçe altınla yakalandı
FETÖ'den aranıyordu
İhracat azalıyor, ithalat katlanıyor
Sorun derinleşiyor, atölyeler kapanıyor
'Önce Atamızdan sonra Türk halkından özür dilesin'
Aytekin Şef'ten AKP'li başkana çağrı
Bir ayda 145 bin 480 emekli maaşı harcandı
Emekliye cefa, Saray'a sefa!
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
"Akıllı tarım uygulamalarıyla verimi 40'a katlayacağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
İsrail duyuru yapmadan Refah'a saldırı başlattı
Çok sayıda Filistinli hayatını kaybetti
AB'den fanatik Yahudilere yaptırım kararı
İsrailli bakandan 'genişletme' çağrısı
'Açılış' adı altındaki mitingler Meclis gündeminde
Maliyeti ne kadar?
Geçen hafta alan kaybetti
Bitcoin'de sert düşüş başladı
Davul çalan kendini başka ilçede buluyor
Bu mahallede yüz yıllardır davul çalınmıyor
Yüklü miktarda para ve külçe altınla yakalandı
FETÖ'den aranıyordu
İhracat azalıyor, ithalat katlanıyor
Sorun derinleşiyor, atölyeler kapanıyor
'Önce Atamızdan sonra Türk halkından özür dilesin'
Aytekin Şef'ten AKP'li başkana çağrı
Bir ayda 145 bin 480 emekli maaşı harcandı
Emekliye cefa, Saray'a sefa!
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.