Cihat Müslüman'ı Atatürk

"Belki ibadet Müslüman'ı olamadım; ama ben bir Cihat Müslüman'ıyım." (Mustafa Kemal Atatürk)
Hadis-i Şerif 1: Denildi ki: "Ey Allah'ın Resulü! Allah yolunda cihat etmek neye denktir?" "Onu ölçmeğe gücünüz yetmez." Ona iki ya da üç kere aynı soruyu yönelttiler, her seferinde: "Onu takdir etmeye gücünüz yetmez" diye cevap verdi. Sonra şöyle buyurdu: "Allah yolunda savaşan kişi, cihadından geri dönünceye dek namaz ve oruçtan yana fütur göstermeden devamlı oruç tutan, devamlı gece namazı kılan, sürekli Kur'ân ayetlerini okuyan kimse gibidir."
Hadis-i Şerif 2: "Bir gün ve bir gece sınırda nöbeti tutmak, gündüzü oruçlu gecesi ibadetli geçirilen bir aydan daha hayırlıdır. Şayet kişi bu nöbet esnasında vazife başında iken ölürse, yapmakta olduğu işin ecri ve sevabı kıyamete kadar devam eder, şehit olarak rızkı da devam eder ve kabirdeki sorgu meleklerinden güven içinde olur."
Allah yolunda savaşmanın, vatanı müdafaa etmenin ve bu uğurda nöbet tutmanın faziletleri ayan beyan ortada sevgili okurlar...
Bizlere bu güzelim vatanı armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten, cihat Müslüman'ı bir liderden bahsediyoruz. 18 yaşından itibaren cephelerin, savaşların, mitralyözlerin, bombaların, mermilerin içinde yaşayarak askerliğin en üst rütbesini hak etmiş bir Mustafa Kemal'den... Ömrü gençliğinden beri cephelerde, sınır boylarında geçmiş bir başkomutandan bahsediyoruz. Kimsenin savaşma umudu kalmamışken fakr u zaruret içindeki millete ışık olan, umut olan, iman olan eşsiz bir askerdir Gazi Paşa... Savaş meydanlarında ortaya koymuş olduğu üstün kahramanlıkları bugün dahi dünya milletlerinin dilindedir. Bugün tüm dünya büyük bir hayranlıkla O'nu anıyor ve O'ndan bahsediyor. Atatürk sadece Türk Milleti'nin değil; dünyanın hemen her yerinde zalimlere karşı mücadele eden hemen herkesin feyiz kaynağıdır.
Elbette Mustafa Kemal bu üstün başarılara imza atarken, arkasında zamanın Ehl-i Beyt âşıkları, Allah dostları, hacısı, hocası ve müftüsüyle ağzı dualı bir iman ordusu vardı. Hoca Atatürk'ümüz, Baştürk Haydar Baş hocamızın deyişiyle; "İmam Ali Efendimizin eli Gazi Paşa'nın başı üzerindeydi."
Denilebilir ki, Mustafa Kemal Atatürk tüm hayırları toplayıp alıp gitmiştir. Neredeyse tüm ömrü cephelerde küffarla savaşta geçmiş bir Türk büyüğü gösterebilir misiniz?.. Hayatında en büyük ibadeti yaparak bu cennet vatanı bizlere toka etmiştir Gazi Paşa Hazretleri? Amel defteri kıyamet sabahına kadar açıktır. Genç Türkiye Cumhuriyeti O'nun bizlere bir sadakası cariyesidir.. Her gün binlerce insan kabrinde yüce bir saygıyla kendilerine Fatiha'lar, Yasin'ler okumaktadırlar... Bizlerin adı sanı silinebilir ama kurmuş olduğu Cumhuriyeti ve şahsı manevileri ilelebet yaşayacaklardır.
Bu meyanda bu yüce insana, bu cihat Müslüman'ı Atatürk'ümüze dil uzatanlar elbette nesebi gayri sahihlerdir ve damarlarında kâfir kanı dolaşmaktadır. İşgal yıllarında Kuvayı Milliye'nin bayraklaşan isimlerinden Sütçü İmam Ali'nin deyişiyle: "Her kim ki Mustafa Kemal Paşa ve Kuvayı Milliye aleyhine fetva verip düşmanlık yapar, bilin ki onların damarlarında kâfir kanı akar?"
Türk milletini yeniden dindar, seyyit ve cihat Müslüman'ı Atatürk'le buluşturan, kaynaştıran, sevdiren; Baştürk, Hocatürk, Haydar Baş hocamıza sonsuzcasına kucak dolusu sevgiler ve saygılar? İyi ki varsınız.