Dövizde deprem devam ediyor. Darbelerin suçunu ona buna atan iktidar döviz darbesinin altından kalkmak için milleti yardıma çağırıyor. İktidar, FETÖ olayında sorumlulardan olduğu gibi dövizin yükselmesinden de sorumludur. "Cari açık finanse edilebiliyorsa sorun yok" ifadesindeki aymazlık, ihmal ve tedbirsizlik ülkeyi çıkmaza getirmiştir.
14 yıllık AKP iktidarı, 1 trilyon 465 milyar 376 milyon dolar ihracat, 2 trilyon 300 milyar 188 milyon dolar ithalat yapmış, 881 milyar 53 milyon dolar açık vermiştir. AKP ile IMF direktörlerinin imzaladığı 19. Stand-by anlaşması, çıkarılan uyum yasaları, uygulanan ekonomik parametreler üretim ve ihracatın çökmesine, ithalatın patlamasına ve dengenin ecnebiden yana bozulmasına sebep olmuştur.
Dış ticarette sürekli açık vermiştir. 14 yıllık toplam açık 881 milyar 53 milyon 260 bin dolardır. Buna resmi, ithalatta kaçak ve düşük fatura hilekârlığı; ihracatta ise hayali dış satış sahtekârlığı nedeniyle ülkeye girmiş görünen ama aslında girmemiş dövizler hesap edildiğinde zarar 1.3 trilyon dolardan fazladır. Milletin 1.3 trilyon dolarını İthal ürünlere akıttıktan sonra, yastık altında bir şey kalmış mı diye yoklama çeken bir iktidarın 'tulumbaya su' feryadı, iflasın ilanıdır.
Bu açıklar nasıl ödendi, ötelendi? Demirel'in "60 cente muhtaç", Erdoğan'ın "enkaz devraldık" ifadeleriyle resmettiği ekonomimize, AK Parti ne katmıştır? Kira yardımı alan Erdoğan, Hazine'ye ne koymuştur? Bilmediğimiz gömü mü bulup millete arz etmiştir? Matbaada dolar basamadıklarına göre kaynak, satılan varlıklar, peşkeş çekilen madenler ve vadesi 40 yıla varan alınmış borçlardır.
Bu yıl vadesi gelmiş 168 milyar dolar borç ötelense bile her ay 5-6 milyar dolar ithalat açığı için döviz lazım. Dünyadaki para bolluğuna güvenip dış ticaret açığı sorununu sürdürülebilir borçlanma ile öteleyen AK Parti'nin imdat tehdidi ile toplayabildiği 10 milyar doların çöküşü durduramayacağı açıktır.
Prof. Dr. Haydar Baş'ın, "Yanlış yoldasın, dön" uyarılarını dinlemeyen AK Parti, tercih ettiği IMF reçeteleriyle tarım, hayvancılık, turizm ve üretim sanayinin çökmesine, baskılanmış dövizle ithalatın patlamasına, dövizlerin akıp gitmesine yol vermiş, ülkeyi borç çukuruna düşürmüştür.
15 yıldır uyarılarımıza kulağını tıkayan iktidar ve yandaşları ülkemizi neo-liberalizme mahkûm ederken, 4 milyar nüfuslu BRICS ülkeleri, basiretli idarecileri sayesinde Milli Ekonomi Modeli baharı yaşıyorlar. Ümit ederiz ki; dövizdeki deprem "Zor oyunu bozar" gerçeğinden hareketle iktidarın gözünü sahte ekonomistlerden çevirir, Üstad'ına döndürür.
Okumayan, araştırmayan, bilim ve teknoloji ile gelişmelerden haberdar olmayan, önüne konulan bilgilerin doğruluğunu dahi analiz edemeyen, sunduğumuz gerçek bilgilere ise inatla karşı duran ilginç toplum var.
14 yıllık AKP iktidarı, 1 trilyon 465 milyar 376 milyon dolar ihracat, 2 trilyon 300 milyar 188 milyon dolar ithalat yapmış, 881 milyar 53 milyon dolar açık vermiştir. AKP ile IMF direktörlerinin imzaladığı 19. Stand-by anlaşması, çıkarılan uyum yasaları, uygulanan ekonomik parametreler üretim ve ihracatın çökmesine, ithalatın patlamasına ve dengenin ecnebiden yana bozulmasına sebep olmuştur.
Dış ticarette sürekli açık vermiştir. 14 yıllık toplam açık 881 milyar 53 milyon 260 bin dolardır. Buna resmi, ithalatta kaçak ve düşük fatura hilekârlığı; ihracatta ise hayali dış satış sahtekârlığı nedeniyle ülkeye girmiş görünen ama aslında girmemiş dövizler hesap edildiğinde zarar 1.3 trilyon dolardan fazladır. Milletin 1.3 trilyon dolarını İthal ürünlere akıttıktan sonra, yastık altında bir şey kalmış mı diye yoklama çeken bir iktidarın 'tulumbaya su' feryadı, iflasın ilanıdır.
Bu açıklar nasıl ödendi, ötelendi? Demirel'in "60 cente muhtaç", Erdoğan'ın "enkaz devraldık" ifadeleriyle resmettiği ekonomimize, AK Parti ne katmıştır? Kira yardımı alan Erdoğan, Hazine'ye ne koymuştur? Bilmediğimiz gömü mü bulup millete arz etmiştir? Matbaada dolar basamadıklarına göre kaynak, satılan varlıklar, peşkeş çekilen madenler ve vadesi 40 yıla varan alınmış borçlardır.
Bu yıl vadesi gelmiş 168 milyar dolar borç ötelense bile her ay 5-6 milyar dolar ithalat açığı için döviz lazım. Dünyadaki para bolluğuna güvenip dış ticaret açığı sorununu sürdürülebilir borçlanma ile öteleyen AK Parti'nin imdat tehdidi ile toplayabildiği 10 milyar doların çöküşü durduramayacağı açıktır.
Prof. Dr. Haydar Baş'ın, "Yanlış yoldasın, dön" uyarılarını dinlemeyen AK Parti, tercih ettiği IMF reçeteleriyle tarım, hayvancılık, turizm ve üretim sanayinin çökmesine, baskılanmış dövizle ithalatın patlamasına, dövizlerin akıp gitmesine yol vermiş, ülkeyi borç çukuruna düşürmüştür.
15 yıldır uyarılarımıza kulağını tıkayan iktidar ve yandaşları ülkemizi neo-liberalizme mahkûm ederken, 4 milyar nüfuslu BRICS ülkeleri, basiretli idarecileri sayesinde Milli Ekonomi Modeli baharı yaşıyorlar. Ümit ederiz ki; dövizdeki deprem "Zor oyunu bozar" gerçeğinden hareketle iktidarın gözünü sahte ekonomistlerden çevirir, Üstad'ına döndürür.
Okumayan, araştırmayan, bilim ve teknoloji ile gelişmelerden haberdar olmayan, önüne konulan bilgilerin doğruluğunu dahi analiz edemeyen, sunduğumuz gerçek bilgilere ise inatla karşı duran ilginç toplum var.
Mahmut Erdem / diğer yazıları
- Fakirleşerek büyüme / 18.06.2022
- Bu kaçıncı operasyon? / 25.12.2021
- 2020’de yüzde 1.8 büyürken, meğer küçülmüşüz! / 05.05.2021
- Mesele sadece 128 milyar dolar mı? / 23.04.2021
- Ak Parti’nin 18 yıllık enkazı / 08.01.2021
- Dolar kazanç aparatı olunca... / 25.11.2020
- Büyüdük ama negatif / 05.09.2020
- İSO 2019 raporu / 16.07.2020
- Fason tartı aleti / 29.06.2020
- Tefeciye yılda 4 milyon konut / 13.04.2020
- Bu kaçıncı operasyon? / 25.12.2021
- 2020’de yüzde 1.8 büyürken, meğer küçülmüşüz! / 05.05.2021
- Mesele sadece 128 milyar dolar mı? / 23.04.2021
- Ak Parti’nin 18 yıllık enkazı / 08.01.2021
- Dolar kazanç aparatı olunca... / 25.11.2020
- Büyüdük ama negatif / 05.09.2020
- İSO 2019 raporu / 16.07.2020
- Fason tartı aleti / 29.06.2020
- Tefeciye yılda 4 milyon konut / 13.04.2020