'Üç şeyden vazgeçemeyiz'
İngiltere'de faaliyet gösteren KKTC bağlantılı sivil toplum örgütlerinin temsilcileriyle Londra'da bir araya gelen KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı, "KKTC'nin herhangi bir çözümde vazgeçemeyeceği üç şey var. Birisi özgürlüğümüzdür. İkincisi siyasi eşitliğimizdir. Üçüncüsü güvenliğimizdir" şeklinde konuştu.
24.11.2017 00:00:00
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, İngiltere'de faaliyet gösteren KKTC bağlantılı sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve Kıbrıslı Türklerle bir araya geldi.
Londra'nın kuzeyinde Kuzey Kıbrıs toplumunun yoğun olarak yaşadığı Wood Green bölgesinde gerçekleşen toplantıda Akıncı, adada çözüme yönelik müzakerelerle ilgili bilgi verdi. Kıbrıs Rum tarafının temel amacının Türkiye'nin KKTC ile bütün bağını koparmak olduğunu belirten Akıncı, "Bu mümkün değildi. Anlattık. Başkaları da anlatmaya çalıştı" ifadesini kullandı.
Fransa ve Almanya'nın orada toplumları bile olmadığı halde Kıbrıs'ta donanmalarına yer aradığını anlatan Akıncı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye'nin herşeyiyle Kıbrıs'tan elini eteğini çekebileceğini hayal ettiler. Bu gerçekçi değildi. Ama Türkiye'nin Kıbrısla ilişkilerini makul bir düzeyde tutmak mümkündü. Biz de bunu önerdik. Bunu masanın başında olan herkes de gördü, teslim ediyor, Kıbrıs Türk tarafı da Türkiye'de makul ve gerçekçi davrandı. Ancak 'sıfır asker, sıfır garanti söylemi' maksimalist söylem, bir uzlaşma fırsatı bize vermedi."
Ne Birleşmiş Milletler'in (BM) ne Avrupa Birliği'nin ne de İngiltere'nin müzakerelerin sonuçsuz kalmasından dolayı KKTC'yi suçlamadığına dikkati çeken Akıncı, "Kimin çözümü engellediği çok net görüldü ama sonra çıkan raporlar bu gerçeği dillendirmekte aciz kaldı" diye konuştu. Akıncı, BM raporunun sorumluluğu eşit paylaştırdığını ve KKTC'ye haksızlık yaptığını kaydetti.
Çözümsüzlüğün nedeni Rumlar
"Bugün, 2004'ten daha zor bir halde Kıbrıs sorununu çözmek" diyen Akıncı, "2004'te Annan Planı'na bizler yüzde 65 'evet' dedik, onlar yüzde 75 'hayır' dedi. Şimdi günümüze geldik, bizde daha şimdi yüzde 65 evet oyunun olup olmadığı ciddi bir tartışma. Bunu da samimiyetle söylememiz lazım. Çok uğraşmamız lazım" ifadesini kullandı.
"Artık BM parametreleri öldü çöpe attık diyecek durumumuz yok" ifadesini kullanan Akıncı, şunları kaydetti: "Suç BM parametrelerinde değil. Yıllar içinde bizim liderlerimizin de uğraşılarıyla iki kesimlilik, siyasi eşitlik, en son bizim de çabalarımızla Guterres'in söylemine giren dönüşümlü cumhurbaşkanlığı, bütün bunları biz elimizin tersiyle itemeyiz. Bu konudaki sıkıntı oralarda değil, o ilkelere uyum sağlayamayan, inanmayan ve gereğini yapmayan Rum zihniyetidir. Her kim ki Kıbrıs'ta bir çözüm ister, Kıbrıs'ta eşit bir varlığın olduğunu, tanınmamış olsa bile kurumlarıyla bir varlık odluğunu kabul edecek." KKTC'nin herhangi bir çözümde vazgeçemeyeceği üç şey olduğunu ifade eden Akıncı, "Birisi özgürlüğümüzdür. Kimsenin tahakkümü altına giremeyiz. İkincisi siyasi eşitliğimizdir. Üçüncüsü güvenliğimizdir" ifadesini kullandı.
Londra'nın kuzeyinde Kuzey Kıbrıs toplumunun yoğun olarak yaşadığı Wood Green bölgesinde gerçekleşen toplantıda Akıncı, adada çözüme yönelik müzakerelerle ilgili bilgi verdi. Kıbrıs Rum tarafının temel amacının Türkiye'nin KKTC ile bütün bağını koparmak olduğunu belirten Akıncı, "Bu mümkün değildi. Anlattık. Başkaları da anlatmaya çalıştı" ifadesini kullandı.
Fransa ve Almanya'nın orada toplumları bile olmadığı halde Kıbrıs'ta donanmalarına yer aradığını anlatan Akıncı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye'nin herşeyiyle Kıbrıs'tan elini eteğini çekebileceğini hayal ettiler. Bu gerçekçi değildi. Ama Türkiye'nin Kıbrısla ilişkilerini makul bir düzeyde tutmak mümkündü. Biz de bunu önerdik. Bunu masanın başında olan herkes de gördü, teslim ediyor, Kıbrıs Türk tarafı da Türkiye'de makul ve gerçekçi davrandı. Ancak 'sıfır asker, sıfır garanti söylemi' maksimalist söylem, bir uzlaşma fırsatı bize vermedi."
Ne Birleşmiş Milletler'in (BM) ne Avrupa Birliği'nin ne de İngiltere'nin müzakerelerin sonuçsuz kalmasından dolayı KKTC'yi suçlamadığına dikkati çeken Akıncı, "Kimin çözümü engellediği çok net görüldü ama sonra çıkan raporlar bu gerçeği dillendirmekte aciz kaldı" diye konuştu. Akıncı, BM raporunun sorumluluğu eşit paylaştırdığını ve KKTC'ye haksızlık yaptığını kaydetti.
Çözümsüzlüğün nedeni Rumlar
"Bugün, 2004'ten daha zor bir halde Kıbrıs sorununu çözmek" diyen Akıncı, "2004'te Annan Planı'na bizler yüzde 65 'evet' dedik, onlar yüzde 75 'hayır' dedi. Şimdi günümüze geldik, bizde daha şimdi yüzde 65 evet oyunun olup olmadığı ciddi bir tartışma. Bunu da samimiyetle söylememiz lazım. Çok uğraşmamız lazım" ifadesini kullandı.
"Artık BM parametreleri öldü çöpe attık diyecek durumumuz yok" ifadesini kullanan Akıncı, şunları kaydetti: "Suç BM parametrelerinde değil. Yıllar içinde bizim liderlerimizin de uğraşılarıyla iki kesimlilik, siyasi eşitlik, en son bizim de çabalarımızla Guterres'in söylemine giren dönüşümlü cumhurbaşkanlığı, bütün bunları biz elimizin tersiyle itemeyiz. Bu konudaki sıkıntı oralarda değil, o ilkelere uyum sağlayamayan, inanmayan ve gereğini yapmayan Rum zihniyetidir. Her kim ki Kıbrıs'ta bir çözüm ister, Kıbrıs'ta eşit bir varlığın olduğunu, tanınmamış olsa bile kurumlarıyla bir varlık odluğunu kabul edecek." KKTC'nin herhangi bir çözümde vazgeçemeyeceği üç şey olduğunu ifade eden Akıncı, "Birisi özgürlüğümüzdür. Kimsenin tahakkümü altına giremeyiz. İkincisi siyasi eşitliğimizdir. Üçüncüsü güvenliğimizdir" ifadesini kullandı.