Tarafların olmazsa olmazlarına takılan Annan Planı'na yeni bir şekil daha verildi. 9 bin sayfalık yeni planda, Rum tarafına toprak, mülkiyet ve Kuzey'e dönecek göçmenler konusunda daha büyük tavizler veriliyor. Yamalı bohçaya dönen Planın tutması zor görünüyor.
Sözde Kıbrıs sorununa çözüm bulmayı amaçlayan Annan Planı'nın son şekli, dörtlü toplantıda, BM Kıbrıs özel temsilcisi Alvaro De Soto tarafından, anahatlarıyla tarafların bilgisine sunuldu.
Dördüncü Annan Planı, ekleriyle birlikte 9 bin sayfadan oluşuyor. resmen taraflara sunulacak planda, Türk ve Rum taraflarının Kıbrıs'taki görüşmelerde sunduğu ve 'olmazsa olmazlar' diye bilinen yaşamsal kriterler arasında hassas bir denge kurulmaya çalışılıyor. Ssözde Türk tarafının hassasiyetle üzerinde durduğu 'siyasi eşitlik' konusunda, Kıbrıslı Türklere, Rumlarla eşit siyasi haklar sunulması mantığıyla hareket ediliyor. Planın ilgili bölümünde, kurucu Türk devletinin ayrı hükümeti, ayrı parlamentosu ve ayrı mahkemeleri olacağına dikkat çekiliyor. Annan Planı'nda siyasi eşitliğin korunması amacıyla, Türk parça devleti vatandaşı olarak kuzeye gelecek Rumların seçme seçilme haklarıyla ilgili bazı tedbirler alınıyor. Ankara'nın üstünde titizlikle durduğu garantiler ve güvenlik konusunda da, Türkiye'nin Ada'daki etkin ve fiili garantörlüğünün devam etmesi öngörülüyor.
Kıbrıs sorunun temelini oluşturan mülkiyet konusunda ise, güneyde mülkleri bulunan Kıbrıslı Türklerin kuzeyde mal mülk sahibi olmalarıyla ilgili düzenlemeler yapılıyor. Önceki planların öngördüğü mülkiyet oranları aynen korunurken, kuzeyde yer değiştirecek Kıbrıslı Türkler için yeni yerleşim imkanları sağlancağı vurgulanıyor. Mülkiyet konusunda ayrıca AB'den derogasyonlar, yani istisnai uygulamalar da talep ediliyor.
Sözde Kıbrıs sorununa çözüm bulmayı amaçlayan Annan Planı'nın son şekli, dörtlü toplantıda, BM Kıbrıs özel temsilcisi Alvaro De Soto tarafından, anahatlarıyla tarafların bilgisine sunuldu.
Dördüncü Annan Planı, ekleriyle birlikte 9 bin sayfadan oluşuyor. resmen taraflara sunulacak planda, Türk ve Rum taraflarının Kıbrıs'taki görüşmelerde sunduğu ve 'olmazsa olmazlar' diye bilinen yaşamsal kriterler arasında hassas bir denge kurulmaya çalışılıyor. Ssözde Türk tarafının hassasiyetle üzerinde durduğu 'siyasi eşitlik' konusunda, Kıbrıslı Türklere, Rumlarla eşit siyasi haklar sunulması mantığıyla hareket ediliyor. Planın ilgili bölümünde, kurucu Türk devletinin ayrı hükümeti, ayrı parlamentosu ve ayrı mahkemeleri olacağına dikkat çekiliyor. Annan Planı'nda siyasi eşitliğin korunması amacıyla, Türk parça devleti vatandaşı olarak kuzeye gelecek Rumların seçme seçilme haklarıyla ilgili bazı tedbirler alınıyor. Ankara'nın üstünde titizlikle durduğu garantiler ve güvenlik konusunda da, Türkiye'nin Ada'daki etkin ve fiili garantörlüğünün devam etmesi öngörülüyor.
Kıbrıs sorunun temelini oluşturan mülkiyet konusunda ise, güneyde mülkleri bulunan Kıbrıslı Türklerin kuzeyde mal mülk sahibi olmalarıyla ilgili düzenlemeler yapılıyor. Önceki planların öngördüğü mülkiyet oranları aynen korunurken, kuzeyde yer değiştirecek Kıbrıslı Türkler için yeni yerleşim imkanları sağlancağı vurgulanıyor. Mülkiyet konusunda ayrıca AB'den derogasyonlar, yani istisnai uygulamalar da talep ediliyor.