logo
27 NİSAN 2024

Bağımlı yaşayamayan bir millet; "Çeçenler'in direnişi"

28.10.2002 00:00:00
Ruslar'a karşı 19'uncu yüzyıldaki direnişiyle tarihe geçen Şeyh Şamil'in en büyük destekçisi ise Çeçenler oldu. Kafkas halklarının Ruslara karşı mücadelesinde efsanevi üç isim dikkat çekiyor: İmam Mansur, İmam Şamil ve Cevher Dudayev. Kuzey Kafkasya'da siyasi birliği sağlayan İmam Mansur döneminde mücadele büyük ivme kazanırken, 35 sene bilfiil ordularının başında savaşmış olan İmam Şamil, elindeki tüm kuvvet kaynakları tükendikten sonra, 6 Eylül 1859 tarihinde beraberindeki kırk askeri ile teslim olmak zorunda kaldı. 27 Ekim 1991'de yapılan seçimlerde oyların yüzde 85'ini alarak Cumhurbaşkanı seçilen Cevher Dudayev ise, 1996 yılının 21 Nisan'ında bir suikast sonunda şehit oldu.

ÇeçenistanRusya arasındaki büyük mücadelenin temelini teşkil eden olayların başlangıcı, 16. yüzyıla uzanıyor. Kazan ve Astrahan hanlıklarının ilhakı ile bölgede büyük güç haline gelen Rus İmparatorluğu, 16. yüzyıl sonlarında Kuzey Kafkasya sınırlarına kadar dayandı.

Ruslar'la ilk savaş

Nihai hedefi sıcak denizlere inmek olan Çarlık Rusyası, bu hedef dahilinde tasarladığı Kuzey Kafkasya'yı istila planlarını nihayet uygulama imkanı buldu ve bunun neticesinde dönemin ilk savaşını tarih, 1595 senesinde 'Tarki Muharebesi' olarak kaydetti. Dönemin ticaret merkezi Tarki şehrine (bugün Dağıstan Cumhuriyeti sınırları içerisinde Mahaçkale'nin kuzeyi) Rus tüccarları korumak bahanesi ile gönderilen Rus istila ordusu Dağıstan, Adige ve Çeçenlerden müteşekkil Kuzey Kafkasya ordusu tarafından yok edildi. Takip eden dönemde aralıklarla devam eden Kafkas-Rus savaşları, 18. yüzyıl başlarında yeniden şiddetlendi ve şiddeti her geçen gün daha da artarak 19. yüzyılın ikinci yarısına kadar kesintisiz devam etti.

İmam Mansur'un, 1791 senesinde Anapa savunması sırasında esir düşmesinin ardından, önce İmam Gazi Muhammed daha sonra da İmam Hamzat Beg dönemlerinde mücadele şiddetlenerek devam etti. Nihayet 1834 yılında Şamil, İmam (Devlet Başkanı) seçildiğinde, mücadele zirve noktasına çıktı.

Vahim son

Ancak Rus işgal kuvvetlerinin, 1822 yılında Kuzey Kafkas ortak savunma hattını yarmayı başararak Ahdi Askeri yolu üzerinde elde ettikleri hakimiyet, Kuzey Kafkasyalı kuvvetlerin tekrar birleşmelerini engelledi. Ve mücadele iki ayrı cephede, doğuda İmam Şamil, batıda Geriyukua Şemız, Degumuko Berzeg, Hacı ?uz-Beg gibi liderlerin komutasında devam etti. Ancak, dünyadan tecrit edilen ve kendi imkanlarıyla güç dengesinin olmadığı bu savaşı yüzyıllardır sürdüren Kuzey Kafkasya, 19. yüzyılın ikinci yarısında vahim sona doğru yaklaştı.

35 sene bilfiil ordularının başında savaşmış olan İmam Şamil, elindeki tüm kuvvet kaynakları tükendikten sonra, 6 Eylül 1859 tarihinde, beraberindeki kırk askeri ile teslim olmak zorunda kaldı ve böylece Kuzey-Batı Kafkasya, mücadelenin tek merkezi konumuna geldi.

Savaşlar kuzeybatıda 5 yıl daha devam etti. Ancak, bitip tükenen kaynaklar, doğuda olduğu gibi batıda da yüzyıllardır süregelen bu bağımsızlık savaşının devam etmesine izin vermedi. Kuzey-Batı da yenilgiyi kabul etmek zorunda kaldı. Ve 1864 yılı, Kuzey Kafkasya bağımsızlık savaşlarının büyük raundunun Ruslar tarafından kazanılması ve insanlık tarihinin en kara sayfalarından birisi ile, Kuzey Batı Kafkasya nüfusunun 3/4'ünün vatanlarından sürülmesi ile sonuçlandı.

Abhazlar'a sürgün

Büyük sürgüne rağmen 'Kuzey Kafkasya Bağımsızlık Davası' sona ermedi. Bundan sonra anavatan ve diasporada yaşayan Kuzey Kafkasyalılar, bağımsızlıkları için çalışmayı sürdürdüler. 1877 Osmanlı-Rus savaşının oluşturduğu fırsat, Abhazya'yı diasporadan aldığı destek ile harekete geçirdi. Ancak, başarısızlık ile sonuçlanan bu hareket sonrası Abhazların büyük kısmı da vatanlarından sürgün edildi.

Kuzey Kafkasya

Cumhuriyeti'nin ilanı

Birinci Dünya Savaşı sürerken Rusya'da baş gösteren iç karışıklıklar, Kuzey Kafkasya'nın bağımsızlığa ulaşabilmesi için uygun bir zemin hazırladı. Kuzey Kafkasya halkları (bugünkü Çeçenistan, İnguşetya, Dağıstan, Adigey, Abhazya, Osetya, Karaçay-Çerkesya, Kabardey-Balkarya) birleşerek, 3 Mayıs 1917 tarihinde Terekkale (Vladikavkaz) şehrinde Birinci Büyük Halk Kurultayı ve 18 Eylül 1917'de İkinci Büyük Halk Kurultayı'nı topladı. Ve bu kurultaylarda alınan kararlar doğrultusunda, 11 Mayıs 1918 tarihinde "Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti" adı altında bir devlet kurulduğu, bir nota ile tüm dünyaya ilan edildi.

Osmanlı Devleti tarafından da tante 'Tarki Muharebesi' olarak kaydetti.ınan genç cumhuriyet, daha ilk yılını doldurmadan, 'Beyaz Ordu'yla savaşmak zorunda kaldı. Ardından da iç karışıklıklarını atlatarak, Brest-Litovsk Antlaşması ile de batıda durumunu sağlamlaştıran Bolşeviklerin Kızıl Ordu'su, Kuzey Kafkasya'ya saldırdı ve 1921 yılı haziran ayında bölgeyi tamamen istila etti. Böylece, hayatına son verilen cumhuriyet ilk önce iki, daha sonra da yedi ayrı yönetim birimine bölündü.

Bir çeyrek asır sonra yaşananlar ise, sanki İkinci Dünya Savaşı'nın sorumluları Kuzey Kafkasyalılarmış gibi, bu insanların çocuk, yaşlı, kadın ayırmaksızın topluca Sibirya ve Kazakistan'a sürülmeleri ile dünya tarihine yine kara bir leke olarak kazındı.

İlk Bağımsız Abhazya

1980'li yıllar içerisinde değişen dünya şartları dahilinde kredisini dolduran, taşıdığı yükü kaldıramayan sistem, yeni bir değişim ihtiyacını talep etti. 1980'lerin sonuna gelindiğinde ise yenilik ve değişim hareketleriyle Rusya yeni bir süreç içerisine girdi. Bu sürecin sonu, 1991 yılında Sovyet sisteminin çöküşü ve SSCB'nin dağılışı ile noktalandı. Sovyet sisteminin yerini, federatif yapı dahilinde demokratik ilkelere dayandığı iddia edilen Rusya Federasyonu aldı. Sovyet sisteminin çöküşüyle beraber, eski SSCB cumhuriyetlerinde başlayan bağımsızlık hareketleri, kısa zaman içerisinde Kuzey Kafkasya'yı da etki alanı içerisine aldı. İlk önce Abhazya, 1922 anayasasına dayanarak Gürcistan'dan ayrıldı.

Dudayev Çeçenistan

Cumhurbaşkanı

1989'da Sovyetler Birliği dağılınca, Çeçen-İnguşlar, Rusya Federasyonu içinde özerk cumhuriyet halinde kaldılar. Ancak, bir süre sonra, eski Sovyetler Birliği coğrafyasında esen milliyetçilik ve bağımsızlık rüzgarları Çeçenleri de etkiledi. Bunun sonucunda Çeçenistan'da, 27 Ekim 1991'de Parlamento ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri yapıldı ve Cevher Dudayev, oyların yüzde 85'ini alarak Cumhurbaşkanı seçildi. Ardından, 1 Kasım 1991'de Çeçen Cumhuriyeti'nin Rusya Federasyonu'ndan bağımsızlığı ilan edildi. Ancak Rusya, ne Abhazya'nın ne de Çeçenistan'ın bağımsızlık ilanını tanıdı.

Rusya Federasyonu, 7 Kasım'da olağanüstü hal uygulaması başlattı ve 8-9 Kasım'da çıkan olaylardan sonra Rus ordu birlikleri Çeçenistan'a gönderildi ise de geri çekilmek zorunda kaldı.

Rus ordusu Çeçenistan'da

Kendi toprakları olduğu iddiasıyla, 1994 yılı sonunda Rus ordusu Çeçenistan'a girdi. Dünyayı hayrete düşürecek, Rusya'nın mağlubiyeti ile sonuçlanacak savaş iki sene devam etti. Savaş sonrası Rus ve Çeçen hükümetleri temsilcileri arasında imzalanan antlaşmalar, Çeçenistan'ın cephede kazandığı savaşı siyasi arenaya taşıdı.

Fakat Rusya, antlaşma hükümlerini yerine getirmeyi değil, üç yıl süresince Çeçenler aleyhinde propaganda yapmayı ve Çeçenistan'ı ilhak edebilmek amacıyla ordusunu revize etmeyi tercih etti. Üç yıl boyunca yapılan hazırlık, 1999 yılı sonunda bütün uluslararası hukuk kuralları ihlal edilerek Rus ordusunun Çeçenistan'a yeniden girmesi ile sonuçlandı.

Esasında Rusya, Çeçenistan'ın bağımsızlığının kendi içinde yaşayan diğer etnik gruplar için kötü örnek oluşturacağını düşünüyor ve Kuzey Kafkasya'daki siyasi ve ekonomik çıkarlardan da vazgeçmek istemiyordu. Bunu iyi bilen Çeçen lider Cevher Dudayev, Rusya ile aralarındaki meselenin siyasi olarak çözümünü teklif etti ve hatta petrol boru hatları ile demiryollarının ortak işletilmesinden bahsetti. Rusya'nın buna cevabı, muhalif Çeçenler'i silahlandırmak şeklinde oldu. Çeçen muhaliflerin kurduğu Geçici Konsey'in lideri Umar Avturkhanov, 23 Temmuz 1994'de Rusya lideri Boris Yeltsin'e başvurarak, Çeçenistan'ın tek meşru yönetimi olarak kendi yönetiminin tanınmasını istedi.

Genel seferberlik ilanı

24 Temmuz'da Geçici Konsey'in, "Yeniden Doğuş hükümeti" olarak Rusya tarafından tanındığı TASS Haber Ajansı'nca duyuruldu. Bundan cesaret alan Çeçen muhalifler, Moskova yönetiminin emriyle, üç yönden başkent Grozni'ye saldırdılar. İlk aşamada pek varlık gösteremeyen bu muhalif güçler, zaman içinde etkili olmaya başladı. Bunun üzerine 24 Kasım 1994'te Çeçenistan Genelkurmay Başkanı, genel seferberlik ilan etti.

Yeltsin'den saldırı emri

Daha sonra 26 Kasım 1994 tarihinde, Moskova'nın emrindeki Çeçen muhalifler, en büyük saldırılarına girişerek, Grozni'nin büyük kısmını ele geçirdi. Fakat bu üstünlük geçici oldu ve Dudayev'e bağlı kuvvetler, muhalifleri bozguna uğrattılar. Buna rağmen Yeltsin, Çeçenistan hükümetine silahları bırakmaları için ültimatom verdi. Bu gelişmeler üzerine Rusya Savunma Bakanı Pavel Graçov ile Çeçen Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Cevher Dudayev, Vladikafkas'ta bir araya geldiler ve 12 Aralık 1994'te yeniden görüşmeyi kararlaştırdılar. Ne yazık ki bu barış ümidi, Yetsin'in 11 Aralık 1994'te ani olarak Rus ordularına Grozni'ye saldırı emrini vermesiyle son buldu.

Basayev'den büyük eylem

Çeçenistan yönetiminin Rusya'ya karşı verdiği silahlı mücadele, üstün Rus askeri gücü karşısında mecburen bir gerilla hareketine dönüşmüştü. 14 Haziran 1995'de Şamil Basayev komutasında 100 silahlı Çeçen, Rusya'nın Budenovsk kasabasına girerek, bu hastanede yüzlerce rehine almış ve daha sonra başarılı şekilde Çeçenistan'a dönmüştü. Çeçenlerin bu ilk büyük ve yankı uyandıran gerilla eyleminden sonra Rus ve Çeçen taraflar, 30 Temmuz 1995'te ateşkes anlaşması imzaladılarsa da siyasi çözüme ulaşamadılar. Bunun sonucunda Çeçenistan'da çatışmalar yeniden başlardı. Çeçenler, 14 Aralık 1995'de, daha önce terkettikleri Çeçenistan'ın ikinci büyük kenti Gudermes'e yeniden girdiler. Fakat, yüzlerce kişinin öldüğü çatışmalardan sonra bir kez daha geri çekildiler.

Mashadov yeni Başkan

31 Ağustos 1996'da, savaşın bitmesi, Rus askerlerinin Çeçenistan'dan çıkarılması, keza uluslararası prensipler doğrultusunda devletler arası bir resmi anlaşma yapılmasına hazırlık hususunda Hasavyurt Sözleşmeleri imzalandı. Bağımsız devletin anayasasına uygun olarak, uluslararası kuruluşların, dünyanın 60 ülkesinden gelmiş olan bağımsız gazetecilerin ve gözlemcilerin gözetiminde, Çeçen İçkeriya Cumhuriyeti Başkanlık parlamento seçimleri yapıldı. Aslan Mashadov, başkan oldu. Eylül 1999'da, Rusya'nın çeşitli bölgelerinde ve Dağıstan'da meydana gelen esrarengiz bombalama olaylarında 250 kişi öldü. Rusya, bu olaylardan sorumlu tutarak askeri harekata başladı. Ancak daha sonra patlamaların Rus gizli haber alma örgütü FSB (KGB) tarafından gerçekleştirildiği ortaya çıktı.
Derbide Fenerbahçe'nin kaybını beklemeye başladılar
Aslan hata yapmadı
KKTC Başbakanı sanık avukatı ile tartıştı
'Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al'
Bazı yorumcular 'kesin olacak' demişti
Erdoğan ters köşe yaptı
Görenleri kahreden kaza
Birinden kaçtılar diğeri çarptı
Erdoğan'dan Rutte'ye AB mesajı
'Hollanda'nın desteğini bekliyoruz'
'Birilerinin bitmiş olan kredilerini...'
Kılıçdaroğlu'na imalı yanıt
Haftalar sonra yeniden başlamıştı
Aramalarda yeni bulgu
İstiklal Caddesi bombacısının cezası belli oldu
7 kez ağırlaştırılmış müebbet
ABD Dışişleri Bakanlığı'nda kritik istifa
Ülkesinin Gazze politikasına tepki olarak
KKTC Başbakanı İsias Otel davası için Adıyaman'da
'Bu artık KKTC'nin davasıdır"
Kurulan şirket sayısı azaldı
Mart ayında 1678 şirket kapandı
Son operasyon Hakkı Saral çetesine
10 ayda 454 suç örgütü çökertildi
Özgür Özel disiplin için harekete geçiyor
Partiden kesin ihraç edilecekler
323 gayrimenkul için ihale yapılacak
Kızılay taşınmazlarını satıyor
'Katliamınıza dikkat çekmek antisemitizm değildir'
Sanders'tan Netanyahu'ya sert yanıt
Derbide Fenerbahçe'nin kaybını beklemeye başladılar
Aslan hata yapmadı
KKTC Başbakanı sanık avukatı ile tartıştı
'Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al'
Bazı yorumcular 'kesin olacak' demişti
Erdoğan ters köşe yaptı
Görenleri kahreden kaza
Birinden kaçtılar diğeri çarptı
Erdoğan'dan Rutte'ye AB mesajı
'Hollanda'nın desteğini bekliyoruz'
'Birilerinin bitmiş olan kredilerini...'
Kılıçdaroğlu'na imalı yanıt
Haftalar sonra yeniden başlamıştı
Aramalarda yeni bulgu
İstiklal Caddesi bombacısının cezası belli oldu
7 kez ağırlaştırılmış müebbet
ABD Dışişleri Bakanlığı'nda kritik istifa
Ülkesinin Gazze politikasına tepki olarak
KKTC Başbakanı İsias Otel davası için Adıyaman'da
'Bu artık KKTC'nin davasıdır"
Kurulan şirket sayısı azaldı
Mart ayında 1678 şirket kapandı
Son operasyon Hakkı Saral çetesine
10 ayda 454 suç örgütü çökertildi
Özgür Özel disiplin için harekete geçiyor
Partiden kesin ihraç edilecekler
323 gayrimenkul için ihale yapılacak
Kızılay taşınmazlarını satıyor
'Katliamınıza dikkat çekmek antisemitizm değildir'
Sanders'tan Netanyahu'ya sert yanıt

İzmir'deki DEAŞ operasyonunda 8 kişi tutuklandı

İzmir'de düzenlenen DEAŞ operasyonunda 11 kişiden 8'i tutuklanarak cezaevine gönderildi.
26.04.2024 19:21:00
İhlas Haber Ajansı
İzmir'deki DEAŞ operasyonunda 8 kişi tutuklandı
İzmir'deki DEAŞ operasyonunda 8 kişi tutuklandı
İzmir İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, DEAŞ terör örgütü içerisinde olduğu tespit edilen 13 şüpheliye yönelik operasyon düzenledi.

Düzenlenen operasyonda 11 kişi yakalanarak gözaltına alındı.

İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüphelilerden 8'i tutuklanarak cezaevine gönderilirken, 2 şüpheli adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Öte yandan diğer 1 şüphelinin mükerrer soruşturma nedeniyle serbest bırakıldığı, firar olan 2 şüpheli hakkında ise yakalama kararı çıkartılması talebinde bulunulduğu öğrenildi.

Kazada şehit olan polis memuru son yolculuğuna uğurlandı

İstanbul'da görevi başındayken motosikletle kaza geçirerek şehit olan polis memuru Emrah Büke, memleketi Konya'nın Ereğli ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı.
26.04.2024 18:36:00 / Güncelleme: 26.04.2024 18:40:19
İhlas Haber Ajansı
Kazada şehit olan polis memuru son yolculuğuna uğurlandı
Kazada şehit olan polis memuru son yolculuğuna uğurlandı
İstanbul'un Ümraniye ilçesinde Atatürk Mahallesi Bağ Sokak üzerinde meydana gelen trafik kazasında polis memuru Emrah Büke, görevi esnasında motosikletle virajı alamayarak kaza yaptı.

Kazada ağır yaralanan polis memuru olay yerine ulaşan sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı.

Polis memuru Emrah Büke, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Görevi esnasında şehit olan polis memuru Emrah Büke'nin cenazesi düzenlenen törenin ardından uçakla memleketi Konya'ya gönderildi.



Şehidin cenazesi defnedilmek üzere Konya'dan Ereğli ilçesine bağlı Kamışlıkuyu Mahallesine götürüldü. Şehit olan polis memuru Emrah Büke için ikindi namazını müteakip Kamışlıkuyu Mahallesinde cenaze namazı kılındı.

Şehit Büke'nin cenazesi namazın ardından Kamışlıkuyu Mezarlığında dualarla defnedildi. Şehit Emrah Büke'nin 4 ay önce göreve başladığı öğrenildi.

Şehidin cenaze namazına ailesi, yakınları, Konya Valisi Vahdettin Özkan, askeri ve mülki erkan ile vatandaşlar katıldı.

Korhan Berzeg'i arama çalışmalarında yeni bir bulgu

Kayıp Ekonomist Korhan Berzeg'i arama çalışmaları kapsamında bir kemik parçası daha bulundu.
26.04.2024 17:24:00 / Güncelleme: 26.04.2024 19:29:34
İhlas Haber Ajansı
Korhan Berzeg'i arama çalışmalarında yeni bir bulgu
Korhan Berzeg'i arama çalışmalarında yeni bir bulgu
Balıkesir'in Gönen ilçesine bağlı Armutlu Kırsal Mahallesi'ndeki dere yatağında bulunan kemik parçalarının Ekonomist Korhan Berzeg'e (83) ait olma ihtimali üzerine yoğunlaşan arama çalışmalarında 3'üncü gün geride kalırken bölgede bir kemik parçası daha bulundu.

JASAT, asayiş jandarma ekipleri, komando timleri ile beraber 3 kadavra arama köpeği eşliğinde devam eden Fındıklı Deresi mevkiindeki arama çalışmalarında, henüz insan veya bir hayvana ait olduğu belirlenemeyen yaklaşık 10 santimetre büyüklüğünde bir kemik daha bulundu.



Jandarma ekiplerinin tırmıklarla yaptıkları aramalar sonucu bulunan kemik parçası, diğer kemik parçaları gibi incelenmek üzere İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü'ne gönderildi.

52 milyonluk para trafiğinin zanlıları adliyede

Kocaeli merkezli 11 ilde sahte ilanlarla ve çağrı merkezleri aracılığıyla ürün satma vaadinde bulunup çok sayıda vatandaşı dolandıran, hesaplarında 52 milyon TL para giriş çıkışı olduğu tespit edilen 56 şüpheliden 49'u adliyeye sevk edildi
26.04.2024 10:26:00
İhlas Haber Ajansı
52 milyonluk para trafiğinin zanlıları adliyede
52 milyonluk para trafiğinin zanlıları adliyede
Kocaeli merkezli 11 ilde sahte ilanlarla ve çağrı merkezleri aracılığıyla ürün satma vaadinde bulunup çok sayıda vatandaşı dolandıran, hesaplarında 52 milyon TL para giriş çıkışı olduğu tespit edilen 56 şüpheliden 49'u adliyeye sevk edildi.

Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerinin, siber suçların men ve takibine yönelik yürüttüğü soruşturmada, liderliğini Serkan Kınalı isimli şahsın yaptığı suç örgütü üyelerinin E-ticaret ve ilan platformlarına sahte ilanlar koyarak, kurulan çağrı merkezine ait açık hatlar üzerinden müştekiler ile güven verici ve aldatıcı görüşmeler yaptıkları belirlendi. Kaparo, kargo bedeli, nakliye bedeli ve sigorta bedeli gibi bahanelerle para alan örgüt üyelerinin elde ettikleri parayı kripto para platformlarına aktardıkları ve sanal kripto para birimlerine çevirerek izini kaybettirmeye çalıştıkları tespit edildi.

52 milyonluk para trafiği

Belirtilen yöntemlerle yöntemlerle aralarında deprem mağduru aileler ile engelli vatandaşların da bulunduğu 37 şahsın dolandırıldığı, suç örgütü üyesi şahısların hesaplarına 52 milyon 675 bin 400 TL para giriş çıkışı olduğu tespit edildi. 5 ayrı bölgede çağrı merkezi oluşturan suç örgütü üyelerinden üçünün toplam 23 ayrı suçtan 25 yıl kesinleşmiş cezalarının bulunduğu belirlendi.

Kocaeli merkezli 11 ilde düzenlenen eş zamanlı operasyonda 56 şüpheli yakalandı. 5 şüphelinin değişik suçlardan cezaevinde olduğu, 2 şüphelinin ise ifadelerinin ardından savcılık talimatıyla serbest bırakıldığı bildirildi. 49 şüpheli ise Kocaeli Emniyet Müdürlüğündeki işlemlerinin ardından Gebze Adliyesine sevk edildi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.