Hem ülkeden ülkeye hem de ülke içinde kesimden kesime değişen birbirinden farklı eğilimler göze çarpıyor. Hükümet düzeyinde Almanya, İngiltere, İtalya, İspanya, Portekiz, Fransa ve Yunanistan Türkiye'nin üyeliğine destek veriyor Türkiye'ye müzakere tarihi konusunda yanıt verileceği 17 Aralık Zirvesi için geri sayım başlarken Avrupa Birliği hala bu konuda ortak bir tutum sergileyemiyor. Peki, gündemin Türkiye olduğu AB ülkelerinde 17 Aralık öncesi nasıl bir tablo var?
Avrupa Birliği ülkeleri Türkiye konusunda bölünmüş bir tablo sergiliyor. Hem ülkeden ülkeye hem de ülke içinde kesimden kesime değişen birbirinden farklı eğilimler göze çarpıyor. Hükümet düzeyinde Almanya, İngiltere, İtalya, İspanya, Portekiz, Fransa ve Yunanistan Türkiye'nin üyeliğine destek veriyor.
Fransa'da Cumhurbaşkanı Jacques Chirac Türkiye'nin üyeliğine destek veriyor gibi görünüyor, ancak ülke içinde Türkiye'ye karşı büyük bir çoğunluk var. Bu konuda yalnız bir tutum sergileyen Chirac dışında, kendi partisi dahil, Fransız politikacıların çoğu Türkiye'nin AB üyeliğini istemiyor. Bu nedenle Fransa'nın zirvede nasıl görüş sergileyeceği kilit önemde. Chirac, son yaptığı açıklamalarda Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediğini, ancak müzakerelerin ucunun açık olması gerektiğinin altını çizdi. Bu arada Fransa Ermeni iddialarıyla ilgili tartışmalarına açıklık getirdi ve bunun müzakereler için ön koşul olmayacağını belirtti.
Türkiye tartışmalarının en yoğun yaşandığı bir diğer ülke ise Almanya. Helsinki Zirvesi'nde Türkiye'nin üye adayı olarak kabul edilmesine destek veren Almanya, hükümet düzeyinde Türkiye'ye tam destek veriyor. Almanya Başbakanı Gerhard Schröder ve Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, Türkiye'nin üyeliğini her fırsatta desteklediklerini yinelese de ana muhalefet Hristiyan Birlik partileri Türkiye'ye şiddetle karşı çıkıyor. Hristiyan Demokratlar'ın lideri Angela Merkel'ın üyelik yerine "imtiyazlı ortaklık" öneriyor. Merkel'ın ortaya attığı bu öneriye Avrupa'nın diğer ülkelerinden de destek geliyor. Başta Fransa'daki Türkiye karşıtları bu öneriye oldukça sıcak bakıyor.
ABD'nin yakın müttefiği İngiltere de Türkiye'ye destek veren ülkelerin başında geliyor. İngiltere'nin bu desteğinin ise Türkiye'nin üyeliğiyle birlikte Avrupa Birliği'nin sübvansiyon ve diğer destek fonları sisteminde köklü bir değişikliğe gidilmesini sağlayacağından kaynaklandığı belirtiliyor. İngiltere'de Almanya ve Fransa olduğu kadar Türkiye'nin üyeliğine karşı yükselen sesler göze çarpmıyor.
İtalya da Türkiye'nin yanında görünüyor. İtalya Dışişleri Bakanı Gianfranco Fini, Avrupalı liderlerin 16-17 Aralık'taki zirvede Türkiye ile müzakerelerin başlatılması için yeşil ışık yakılacağına inandığını belirterek, 2005'in ikinci yarısında Ankara ile üyelik müzakerelerine başlanabileceğini söyledi. Ayrıca İtalya'nın Türkiye'yi destekleceğinin de altını çizdi. Diğer yandan Muhalefetteki Kuzey Birliği ise, Türkiye' üyeliğini kabul etmiyor. Polonya, İspanya ve Portekiz de Ankara'ya destek veren ülkeler arasında sayılıyor. Yunanistan da Türkiye'ye destek vereceğini belirtirken, Güney Kıbrıs da veto kullanmayacağını ifade ediyor. Bu arada Kıbrıs konusunun çözümü de AB liderlerine bırakıldı.
Avrupa Birliği ülkeleri Türkiye konusunda bölünmüş bir tablo sergiliyor. Hem ülkeden ülkeye hem de ülke içinde kesimden kesime değişen birbirinden farklı eğilimler göze çarpıyor. Hükümet düzeyinde Almanya, İngiltere, İtalya, İspanya, Portekiz, Fransa ve Yunanistan Türkiye'nin üyeliğine destek veriyor.
Fransa'da Cumhurbaşkanı Jacques Chirac Türkiye'nin üyeliğine destek veriyor gibi görünüyor, ancak ülke içinde Türkiye'ye karşı büyük bir çoğunluk var. Bu konuda yalnız bir tutum sergileyen Chirac dışında, kendi partisi dahil, Fransız politikacıların çoğu Türkiye'nin AB üyeliğini istemiyor. Bu nedenle Fransa'nın zirvede nasıl görüş sergileyeceği kilit önemde. Chirac, son yaptığı açıklamalarda Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediğini, ancak müzakerelerin ucunun açık olması gerektiğinin altını çizdi. Bu arada Fransa Ermeni iddialarıyla ilgili tartışmalarına açıklık getirdi ve bunun müzakereler için ön koşul olmayacağını belirtti.
Türkiye tartışmalarının en yoğun yaşandığı bir diğer ülke ise Almanya. Helsinki Zirvesi'nde Türkiye'nin üye adayı olarak kabul edilmesine destek veren Almanya, hükümet düzeyinde Türkiye'ye tam destek veriyor. Almanya Başbakanı Gerhard Schröder ve Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, Türkiye'nin üyeliğini her fırsatta desteklediklerini yinelese de ana muhalefet Hristiyan Birlik partileri Türkiye'ye şiddetle karşı çıkıyor. Hristiyan Demokratlar'ın lideri Angela Merkel'ın üyelik yerine "imtiyazlı ortaklık" öneriyor. Merkel'ın ortaya attığı bu öneriye Avrupa'nın diğer ülkelerinden de destek geliyor. Başta Fransa'daki Türkiye karşıtları bu öneriye oldukça sıcak bakıyor.
ABD'nin yakın müttefiği İngiltere de Türkiye'ye destek veren ülkelerin başında geliyor. İngiltere'nin bu desteğinin ise Türkiye'nin üyeliğiyle birlikte Avrupa Birliği'nin sübvansiyon ve diğer destek fonları sisteminde köklü bir değişikliğe gidilmesini sağlayacağından kaynaklandığı belirtiliyor. İngiltere'de Almanya ve Fransa olduğu kadar Türkiye'nin üyeliğine karşı yükselen sesler göze çarpmıyor.
İtalya da Türkiye'nin yanında görünüyor. İtalya Dışişleri Bakanı Gianfranco Fini, Avrupalı liderlerin 16-17 Aralık'taki zirvede Türkiye ile müzakerelerin başlatılması için yeşil ışık yakılacağına inandığını belirterek, 2005'in ikinci yarısında Ankara ile üyelik müzakerelerine başlanabileceğini söyledi. Ayrıca İtalya'nın Türkiye'yi destekleceğinin de altını çizdi. Diğer yandan Muhalefetteki Kuzey Birliği ise, Türkiye' üyeliğini kabul etmiyor. Polonya, İspanya ve Portekiz de Ankara'ya destek veren ülkeler arasında sayılıyor. Yunanistan da Türkiye'ye destek vereceğini belirtirken, Güney Kıbrıs da veto kullanmayacağını ifade ediyor. Bu arada Kıbrıs konusunun çözümü de AB liderlerine bırakıldı.