Almanya'da yeni koalisyon hükümetini kurmak için müzakereleri yürüten liderliğini Başbakan Angela Merkel'in üstlendiği Hırıstiyan Birlik Partileri (CDU/CSU) ile Guido Westerwelle'nin genel başkanlığını yürüttüğü Hür Demokrat Parti (FDP), Türkiye'nin AB süreci konusunda uzlaşmaya vardı. Dışişleri ve savunma alanındaki koalisyon çalışma grubu, Türkiye ile AB müzakerelerinin sürdürülmesini öngören bir taslağı benimsedi. Buna göre, Türkiye ile yapılan katılım müzakerelerinin 'ucu açık' olduğu, müzakerelerin sonucunun baştan belirli olmadığı vurgulanıyor. Sürecin başarısız olması durumunda ise, Türkiye'ye "imtiyazlı ortaklık" önerilmesi görüşü ifade ediliyor.
CSU gerilime neden olmuştu Koalisyon müzakerelerinde Hırıstiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU), Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğine kapıyı kapatacak sert ifadelerin yer almasını talep etmiş, FDP buna karşı çıkmıştı. Liberal FDP, Türkiye'nin AB sürecinin, tam üyelik seçeneğini de içerecek şekilde sürmesini savunuyor. İki parti arasında anlaşılan metnin, 2005 yılında CDU/CSU ile Sosyal Demokrat Parti (SPD) arasında imzalanan koalisyon sözleşmesindeki paragrafları içerdiği belirtiliyor. 2005 yılındaki koalisyon sözleşmesinde de Türkiye ile yürütülen AB müzakerelerinin "ucu açık" olduğu vurgulanıyor ancak alternatif bir öneri olarak "imtiyazlı ortaklık" ifadesi belirgin bir şekilde yer almıyordu.