logo
29 MART 2024

Mülk sorunu kan çıkarır

11.05.2005 00:00:00
Rauf Denktaş, KKTC hükümetinin Rumların mülk davaları konusunda müdafaa kararı aldığını ve hükümetin bu kararın arkasında duracağını belirterek, Kıbrıs Türklerinin Rumların oyununu görmesini ve artık buna göre kendine bir yol çizmesini istedi. Denktaş, "O yol da devleti ve egemenliği korumak yoludur. Türkiye'den kopmamak yoludur" dedi.

Denktaş, eski Rum yönetimi lideri Glafkos Klerides döneminde, Türkiye kökenli KKTC vatandaşlarıyla ilgili bilgilerin, İçişleri Bakanlığı'ndaki bir kişi tarafından, Rumlara para karşılığında satıldığını ve bu durumu rapor ettiğini söyledi.

Daha rahat bir ortamda olduğunu ifade eden Denktaş, İngiliz arşivlerini inceleyerek, Türkçe'ye çeviriyor. Denktaş, gazetelere yazıyazdığını ve Anadolu'nun her yerinden, "yürüdüğü yolun doğru yol olduğunu" teyit eden mesajlar aldığını belirtti. 2.5 yıldan sonra ilk kez hafta sonu Karpaz Burnu'na kadar gittiğini ve iki köyü ziyaret ettiğini anlatan Denktaş, "Bu da bana büyük bir ferahlık verdi" dedi.

Köylülerin, Rumların mülk davaları nedeniyle büyük endişe duyduğunu ifade eden Denktaş, köylülere, Rum tarafından bu yönde gelensesleri umursamamalarını, devletlerine ve tapularına sahip çıkmalarınısöylediğini aktardı.

Mal-mülk konusunun siyasi masada oturup halledileceğini kaydeden Denktaş, Rum tarafının Türk mallarını ya tahrip ettiğini ya da mecburiistimlak adı altında el koyduğunu söyledi. Denktaş, "Bunların tazminatını vermezken, Kıbrıslı Türkleri takip etmesi, AB'yi arkasına alarak bu çözümü yapması niyetlerini göstermiş olur, halkımızı da uyandırmış olur. Rum aklını değiştirmelidir, siyasetini değiştirmelidir. Bu akıl, 'Kıbrıs benimdir' aklıdır. Kıbrıs iki halkınvatanıdır" dedi.

Uzlaşmaya hazır olduklarını, ancak tapuların ayrı olması gerektiğini kaydeden Denktaş, "Bir daha bizi yeniden istilaya kalkamasınlar ve anlaşma kalıcı olsun. Bunu istiyoruz" ifadesini kullandı.

Rum tarafının, Türk askerinin adadan çıkması yönündeki talebine dedeğinen Denktaş, "Rum tarafı kuzeyi istila etmek niyetinden vazgeçtiğini, kuzeyi tanımakla ispat ettiği gün tabiatıyla askerin sınırlarımızı koruması ihtiyacı ortadan kalkar, ona göre yeni bir anlaşma yapılır. Ama 'benim kuzeye gelmek hakkımdır, kuzeyi Türkten arındıracağım, bütün emlakımı gelip alacağım, bunlar hep haktır' diye diye silahlanan Rum tarafı karşısında Türk tarafı garantörlük göreviniyapıyor" diye konuştu.

Türk halkının "aman ne oldum ne oluyorum" dememesi gerektiğini, ne olduklarının ortada olduğunu kaydeden Denktaş, devlet olduklarını, ekonomik olarak geçmişi bilmeyenlerin bugünü takdir etmeyebileceğini söyledi. Denktaş, ancak halkın verdiği mücadele ile bağımsızlığa kavuşulduğunu ve Türkiye'nin yardımları sayesinde hayal edilemeyecek yere gelindiğini ifade etti.

KKTC'nin vatandaşları arasında ayrım olmadığını belirten Denktaş, "Papadopulos'un tahriklerine, Yunanistan'ın AB'yi Türkiye aleyhine elaltından kullanmasına alışmalıyız. Bunlar karşısında soğukkanlı olmalıyız ve sağlam durmalıyız" dedi.

KKTC'nin 1. Cumhurbaşkanı Denktaş, Rumların Kıbrıslı Türkler aleyhine açtığı mal-mülk davalarının, Kıbrıs sorununu çözümsüzlüğe götüreceğine işaret ederek, "Çözüm olmaz, hiçbir şey yapamazlar" dedi. Denktaş, Rumların, Rum tarafında alacakları kararları kuzeyde icra edemeyeceğini, Rum tebligat memurlarının da kuzeyde görev yapamayacağını söyledi. Rumların celpnameleri mektupla da gönderdiğineişaret eden Denktaş, "Eğer herhangi bir kimse taahhütlü mektup beklemiyorsa ve şimdiye kadar hiç almamışsa bundan sonra da gelen taahhütlü mektubu almasın, iade etsin. Böylelikle Rumların oyununa gelmeyelim" dedi. Tazmin komisyonu kurduklarını ve Rum yönetiminin, Rumların bu komisyona başvurmasını engellediğini belirten Denktaş, Rumların uzlaşma istemediğini, Kıbrıs'ın tümünü istediğini söyledi. Kıbrıs Türklerinin bunu görmesini ve artık buna göre kendine bir yol çizmesini isteyen Denktaş, "O yol da devleti ve egemenliği korumak yoludur. Türkiye'den kopmamak yoludur" dedi.

KKTC'de son günlerde asayiş olaylarının artması bahane edilerek heyecana kapılmanın ve Türkiye'den kimlikle girişlerin eleştirilmesinin doğru olmadığını ifade eden Denktaş, "Pasaport istensin gibi devamlı Türkiye'ye yönelik edebiyat ayıptır, günahtır veyersizdir" diye konuştu. Denktaş, "KKTC hükümetinin, Rumların Kıbrıslı Türklere açtığı mülk davalarındaki tavrını nasıl buluyorsunuz?" sorusuna karşılık, hükümetin konuyu değerlendirerek bir karar aldığını ve bunun da arkasında duracağını belirterek, şunları söyledi:

"Yani teslimiyet kararı değildir, müdafaa kararıdır. Hükümetin temas ettiği avukatların gösterdiği yoldan bir müdafaa hattı çizilmiştir. Bunu görelim nereye gidecek. Benim kendilerine önerim, bizim zamanımızda bu konularda temas ettiğimiz İngiliz avukatlar vardır. Özellikle yabancıları İngiltere'de taciz edebilecekleri için, bu avukatlarla teması sürdürmelidirler. Bunların görüşlerini almalıdırlar. Bunları hatta Kıbrıs'a davet ederek, buradaki durumu göstermelidirler."

Hafta sonu Karpaz'a giderken etrafa, bir Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) hakimi gözüyle baktığına işaret eden Denktaş, mal-mülk konusunun mahkeme yoluyla halledilmesinin mümkün olmadığını vurguladı ve "Ancak insanları silahlı kavgaya götürür" dedi. Denktaş, her yerin değiştiğini, tarlaların apartmana dönüştüğünü, bu konunun karşılıklı tüm malların masaya getirilmesi suretiyle çözüleceğini söyledi. Denktaş, bunun için yıllar önce toplu değerlendirme, takas ve teminat önerdiklerini anımsattı. Denktaş, Türktarafının, Rumlardan alacağının peşine düşmesi gerektiğini vurguladı. Rauf Denktaş, Rumların mülk davalarında, Kıbrıslı Türklerin kimlikkartı almak için verdiği bilgileri kullandığı yönündeki haberlerin anımsatılması üzerine, Rumların ellerine geçen her bilgiyi değerlendireceğini söyledi.

Rumların Türk tarafından parayla bilgi aldığına işaret eden Denktaş, şunları söyledi:

Klerides ile Annan planını zamanında konuşurken, 'Türkiye'den gelenler şu kadardır' dediğimde, 'Denktaş, senin söylediğinin çok üstündedir, şimdi istersen sana mahalle mahalle listelerini getirebilirim' dedi. Bizim de bilgimiz, bizim İçişleri Bakanlığı'ndan birisi bu bilgileri satmıştır. Bu gerçektir. Ben o günden bunun raporunu verdim. İçişleri Bakanlığı'ndan bir kişi o bilgileri maalesefRumlara satmıştır." Denktaş, "Annan planı kapsamında BM'ye verilen Türkiye kökenli KKTC vatandaşlarının listesinin de Rumların eline geçtiği yönünde" iddialar olduğunun anımsatılması üzerine ise şöyle konuştu:

"(BM Genel Sekreteri'nin eski Kıbrıs Özel Temsilcisi Alvaro) de Soto vermiş olabilir. Hiç şaşmam. Bizim elde edemediğimiz bu isim listesini de Soto Rumlara vermiş olabilir, yahut de Soto'nun etrafındaki bir memuru. Onun da etrafında bir hayli kaypak insan vardı çünkü."

Bunların mesele yapılmamasını isteyen Denktaş, "Esas mesele bu devlete, bu egemenliğe sahip çıkmaktır. Şunu bunu neden ederek kendi moralimizi bozmayalım. Neyi müdafaa ettiğimizi, niçin müdafaa ettiğimizi bilelim" dedi.

Denktaş, Alvaro de Soto'nun BM'nin Ortadoğu Özel Temsilcisi olduğunun anımsatılması üzerine, "Kendisini kutlarım. Ortadoğu'ya Allah yardımcı olsun. İnşallah bize yaptığını Ortadoğu'ya yapmaz" ifadesini kullandı.
Patlamanın ardından yangın çıktı
Villanın bodrumunda ceset bulundu
AKP'li başkan 2 bin lira için halkı sıraya dizdi
Paralar seçimden sonra yatacak!
İsrail bu kez Suriye'ye saldırdı
38 kişi hayatını kaybetti
Seçil Erzan davasında önemli gelişme
Belgedeki imza sahte çıktı
Seçim zoruyla çevreci oldu
'Gündemimizde yok'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Namazın hikmeti
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Patlamanın ardından yangın çıktı
Villanın bodrumunda ceset bulundu
AKP'li başkan 2 bin lira için halkı sıraya dizdi
Paralar seçimden sonra yatacak!
İsrail bu kez Suriye'ye saldırdı
38 kişi hayatını kaybetti
Seçil Erzan davasında önemli gelişme
Belgedeki imza sahte çıktı
Seçim zoruyla çevreci oldu
'Gündemimizde yok'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Namazın hikmeti
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!

AKP'li başkan, 2 bin lira yardım için halkı sıraya dizdi

Sancaktepe Belediye Başkanı ve başkan adayı Şeyma Döğücü, emeklilere market alışverişi için her ay 2 bin TL bütçe içeren 'Sancaktepe Emekli Kart' vaadinde bulundu. Kart için oluşturulacak isim listesine adını yazdırmak isteyen vatandaşlar izdiham yarattı.
29.03.2024 11:50:00
Haber Merkezi
AKP'li başkan, 2 bin lira yardım için halkı sıraya dizdi
AKP'li başkan, 2 bin lira yardım için halkı sıraya dizdi

Geçtiğimiz günlerde Sancaktepe'nin AK Partili Belediye Başkan Adayı Şeyma Dövücü, seçildiği takdirde her ay kadınlara yarım gram altın vereceğini ileri sürdü.

Dövücü, vaadini gerçekleştireceği takdirde bunun belediyeye maliyeti ortalama olarak aylık 56 milyon 250 bin lira, yıllık 675 milyon lira olacak. Başkan adayı Dövücü'nün vaadi tartışma konusu olurken Sancaktepe'den yeni görüntüler geldi.



İKİ BİN LİRALIK YARDIM KARTI

Sokakta isim almak için kurulan çadırın önünde onlarca insanın kuyruk oluşturduğu görüntülerde gerilimin yaşandığı görüldü.


"İNSANLARI ORADAN ORAYA KOŞTURUYORSUNUZ"

İBB Meclis üyesi İbrahim Özkan, görüntülere tepki gösteren isimlerden biri oldu. Sosyal medyadan paylaşım yapan Özkan, "Sancaktepe Belediyesi Emeklilere 2.000 TL lik yardım kartı vereceğim diye insanları oradan oraya koşturuyorsunuz. Mübarek ramazan ayında; Yazıktır, günahtır, ayıptır" ifadelerini kullandı.



'SONRA VERECEĞİZ' DEYİP İSİM ALDILAR

Gazeteci Şaban Sevinç de konuyla ilgili paylaşımda bulunurken, belediye çalışanlarının vaat edilen parayı vermek yerine, "Sonra vereceğiz" deyip isim aldıklarını belirtti.

Konuyla ilgili olarak, Sevinç, "İnsanlar belediyenin önüne koştu. Ancak parayı vermek yerine, sonra vereceğiz denilerek gelenlerin isimleri listeye yazıldı" dedi.

Seçil Erzan davasında mahkemeye sunulan belgedeki imza sahte çıktı

Seçil Erzan tarafından Selçuk İnan'a verilen ve üzerinde Denizbank yetkilisinin imzası olduğu iddia edilen belge sahte çıktı!
29.03.2024 11:14:00
12 Punto
Seçil Erzan davasında mahkemeye sunulan belgedeki imza sahte çıktı
Seçil Erzan davasında mahkemeye sunulan belgedeki imza sahte çıktı
Türkiye'de gündem yaratan olaylardan biri olan Denizbank'ın eski Levent Şube Müdürü Seçil Erzan'ın davasına yeni bir rapor girdi.

8 Mart'ta yapılan ve 13 saat süren son duruşmada bazı kararlar alındı. 24 Mayıs'a ertelenen duruşma için, müştekilerden Selçuk İnan'ın ifadesinin alınması için Gaziantep Ağır Ceza Mahkemesi'ne yazı yazılmasına hükmeden heyet, Fatih Terim'in tanık olarak dinlenmesi talebinin daha sonra değerlendirilmesine hükmedildi.

Alınan kararlar arasında "Müşteki Selçuk İnan vekilinin talep ettiği belgelerde sanıklardan Asiye Öztürk'e ait imzalarının Sanık Asiye 'ye ait olup olmadığı hususunda ATK 'dan ek rapor alınmasına," dair kararda yer aldı.

ADLİ TIP KURUMU "İMZA SAHTE" DEDİ

12 Punto'dan Müslim Sarıyar'ın haberine göre, mahkemeye sunulan Seçil Erzan ve yardımcısı Asiye Öztürk'ün imzası yer aldığı iddia edilen ıslak imzalı antetli Denizbank yazısı Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.

Adli Tıp Kurumu belgede iddia edilen banka şube müdür yardımcısı Asiye Öztürk'ün imzası olduğu belirtilen imzayı inceledi. Yapılan incelemede sözde belgede atılan imzanın, Asiye Öztürk'ün imzası olmadığını belirtti.

BU RAPOR DAVA DOSYASINA GİRDİ

Hazırlanan raporda şöyle denildi:

"Fotokopi belgeler, bilgisayar ortamında hazırlanmış belgeler, faks çıktısı ve karbon suret belgelerde bazı tanı unsurları kayba uğrayabileceği gibi bu tür belgelerin sair usullerle elde edilebilme olasılığının da bulunduğu, ayrıca belgeye imza, yazı ya da artefakt gibi harici unsurlar eklenebileceğinden fotokopi belgeler üzerinde inceleme yapılması sakıncalı olup genel olarak belge asılları üzerinde inceleme yapılmasının gerekli olduğu, söz konusu belgelerin orijinal belgelerden elde edilmiş olduğunun kabulü halinde tersim biçimi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir bakımından yapılan incelemede; İnceleme konusu belgelerdeki imzalar ile Asiye Öztürk'ün mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediği hususlarını bildirir KANAAT RAPORUDUR."

Adli Tıp Kurumu tarafından mahkemeye gönderilen bu rapor dava dosyasına konuldu.

Küçükçekmece'de faciadan dönüldü

Küçükçekmece'de halı fabrikasında yangın çıktı
29.03.2024 10:32:00
İhlas Haber Ajansı
Küçükçekmece'de faciadan dönüldü
Küçükçekmece'de faciadan dönüldü
Küçükçekmece'de halı fabrikasında yangın çıktı. Fabrikadan alevler yükselirken, yangına müdahale etmeye çalışan bir işçinin yaralandığı öğrenildi. Büyük çapta hasar gören fabrika dron ile görüntülendi.

Küçükçekmece, Mehmet Akif Mahallesi Bahariye Caddesi'nde üzerinde bulunan 2 katlı halı fabrikasının 2. katında bulunan depo bölümünde saat 06.00 sıralarında bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Yangın kısa sürede büyürken, olay yerine çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi.

Fabrikadan işçiler hemen tahliye edildi. Fabrika alev alev yanarken bölgeye gelen itfaiye ekipleri yangını söndürmek için çalışma başlattı. Yaklaşık 2.5 saatlik çalışmanın ardından yangın söndürüldü. Fabrikada işçilerden birinin yangına müdahale ederken yaralandığı öğrenildi. Yaralı işçi hastaneye kaldırılırken, itfaiye ekipleri içeride kimsenin olup olmadığına yönelik arama çalışması yaptı. Öte yandan büyük çapta hasar gören fabrika havadan görüntülendi.

Yangınla ilgili konuşan gece bekçisi, 'Fabrikanın yukarı bölümü yandı. Fabrikada mahsur kalan yok. Fabrikanın itfaiye ekibinden bir arkadaş müdahale ederken dumandan etkilenmiş, şuan hastanede. Gece çalışanlar aşağı taraftaydı, yangın yukarıda çıktı. Malzeme ambarı denilen bir yer var orada çıktı' dedi.

YSK: Oy sayımında iftar molası olmayacak

Yüksek Seçim Kurulu (YSK), Bahçe İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı'nın yaptığı Ramazan ayı nedeniyle oy sayımı sırasında iftar saatinde kısa bir mola verilmesi talebinin reddedildiğini ve sayımın aralıksız yapılacağını açıkladı.
29.03.2024 07:40:00 / Güncelleme: 29.03.2024 07:42:27
İhlas Haber Ajansı
YSK: Oy sayımında iftar molası olmayacak
YSK: Oy sayımında iftar molası olmayacak
Bahçe İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı'nca Yüksek Seçim Kurulu'na gönderilen yazıda, sandık kurullarınca saat 17.00 itibarıyla sayım ve döküm işlemlerine başlanacağı ancak Ramazan ayı içerisinde bulunulması nedeniyle sadece su ile orucun açılması durumunda sağlıklı bir oy sayımının yapılamayacağı, sandık kurulu görevlilerinin iftar saatinde kısa bir mola verip veremeyeceği konusu gündeme belirtildi.

Konuyu inceleyen ve kararını açıklayan YSK, Bahçe Seçim Kurulunun talebinin, 298 Sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun'un 'Zarfların açılması, oyların sayım ve dökümü' başlıklı 100'üncü maddesinin birinci fıkrasında, 'Oyların sayım ve dökümüne derhal başlanır, açık ve aralıksız yapılır' hükmü bulunduğu hatırlatıldı. YSK'nın Sandık Kurullarının Görev ve Yetkilerine Dair 138 Sayılı Genelgesinde de aynı yönde düzenleme bulunduğuna dikkati çeken kurul, bu sebeple 'oy sayım ve döküm işlemlerinin aralıksız yapılması gerektiğine' oy birliğiyle karar verildiği paylaşıldı.

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.