'Ali, benden sonraki vasimdir'
Hüseyin bin Beşir şöyle diyor: "Resûlullah (s.a.a), Gadir-i Hum günü Hz. Ali'yi kendi vasisi kıldığı gibi, İmam Kâzım (a.s) da oğlu Ali'yi (a.s) ayağa kaldırıp şöyle buyurdular: Ey Medine (veya ey mescit) halkı! Bilin ki bu (Ali), benden sonraki vasimdir"
09.01.2017 00:00:00
Haydar bin Eyyub şöyle diyor:
"Muhammed bin Yezid-i Haşimî şöyle dedi: 'Şimdi taraftarları Ali bin Mûsa (a.s)'ı kendilerine imam olarak seçecekler.'
Ben, 'Nasıl?' diye sordum.
'İmam Kâzım (a.s), onu (İmam Rıza'yı) yanına çağırarak vasiyette bulundu, onu kendine vasi tayin etti' dedi."
Yine, Haydar bin Eyyub'dan şöyle dediği naklediliyor:
"Medine şehrinde Kuba denilen yerde toplanmıştık; Muhammed bin Zeyd bin Ali de o mahallede oturuyordu. Muhammed, yanımıza her zamanki vaktinden geç gelince ona, 'Allah bize sana feda olmayı nasib etsin, neden bu kadar geciktiniz?' diye sorduğumuzda cevaben şöyle dedi: 'İmam Kâzım (a.s) bugün, Ali ve Fâtıma (s.a) evlatlarından benimle beraber on yedi kişiyi toplayarak hayatında ve ölümünden sonra oğlu Ali'nin onun vasisi ve vekili olduğuna dair sözlerini, ister yararına olsun, ister zararına, tamamıyla kabul ettiği hususunda bizleri şahit tuttu.'
Muhammed bin Zeyd, daha sonra, 'Ey Haydar! Allah'a and olsun ki, bugün imamet onun için karar kılındı ve taraftarları ondan (İmam Kâzım (a.s)'dan) sonra Rıza (a.s)'a uyacaklardır' dedi.
Bu sözü ondan duyunca şöyle dedim: 'Bu nasıl söz? Allah onu yaşatacaktır!'
Muhammed ise, 'Ey Haydar! Ona vasiyet etmesi, imameti ona bırakması demektir' dedi."
Ali bin Hakem diyor ki: "Haydar, İmam Rıza (a.s)'ın imamlığında şüphe ettiği bir halde dünyadan göçtü."
Abdurrahman bin Haccac şöyle diyor: "Ebu'l-Hasan Mûsa bin Ca'fer (a.s), oğlu Ali'ye vasiyet etti (onu kendine vasi kıldı) ve onun için bir yazı yazarak Medine büyüklerinden altmış kişiyi şahit tuttular."
Hüseyin bin Beşir şöyle diyor: "Resûlullah (s.a.a), Gadir-i Hum günü Hz. Ali'yi yüksek bir yere çıkararak onu kendi vasisi kıldığı gibi, İmam Kâzım (a.s) da oğlu Ali (a.s)'ı ayağa kaldırıp şöyle buyurdular: Ey Medine (veya ey mescit) halkı! Bilin ki bu (Ali), benden sonraki vasimdir."
Hasan bin Ali el-Hazzaz şöyle diyor:
"Ali bin Ebu Hamza ile birlikte Mekke'ye doğru hareket ettik. Ali kendisiyle birlikte mal ve eşya götürüyordu. Ona, 'Bunlar nedir?' diye sordum.
O, 'Bunlar salih kulun (İmam Kâzım (a.s)'ın) mallarıdır. Bunları oğlu Ali (a.s)'a ulaştırmamı emretmiştir. Çünkü onu kendi vasisi kılmıştır' dedi."
Şeyh Saduk şöyle diyor: "Ali bin Ebu Hamza, İmam Kâzım (a.s)'ın vefatından sonra bu meseleyi inkâr ederek malları İmam Rıza (a.s)'a ulaştırmadı."
(Uyun-u Ahbar'ir-Rıza (a.s), Şeyh Saduk İbn-i Babeveyh).
"Muhammed bin Yezid-i Haşimî şöyle dedi: 'Şimdi taraftarları Ali bin Mûsa (a.s)'ı kendilerine imam olarak seçecekler.'
Ben, 'Nasıl?' diye sordum.
'İmam Kâzım (a.s), onu (İmam Rıza'yı) yanına çağırarak vasiyette bulundu, onu kendine vasi tayin etti' dedi."
Yine, Haydar bin Eyyub'dan şöyle dediği naklediliyor:
"Medine şehrinde Kuba denilen yerde toplanmıştık; Muhammed bin Zeyd bin Ali de o mahallede oturuyordu. Muhammed, yanımıza her zamanki vaktinden geç gelince ona, 'Allah bize sana feda olmayı nasib etsin, neden bu kadar geciktiniz?' diye sorduğumuzda cevaben şöyle dedi: 'İmam Kâzım (a.s) bugün, Ali ve Fâtıma (s.a) evlatlarından benimle beraber on yedi kişiyi toplayarak hayatında ve ölümünden sonra oğlu Ali'nin onun vasisi ve vekili olduğuna dair sözlerini, ister yararına olsun, ister zararına, tamamıyla kabul ettiği hususunda bizleri şahit tuttu.'
Muhammed bin Zeyd, daha sonra, 'Ey Haydar! Allah'a and olsun ki, bugün imamet onun için karar kılındı ve taraftarları ondan (İmam Kâzım (a.s)'dan) sonra Rıza (a.s)'a uyacaklardır' dedi.
Bu sözü ondan duyunca şöyle dedim: 'Bu nasıl söz? Allah onu yaşatacaktır!'
Muhammed ise, 'Ey Haydar! Ona vasiyet etmesi, imameti ona bırakması demektir' dedi."
Ali bin Hakem diyor ki: "Haydar, İmam Rıza (a.s)'ın imamlığında şüphe ettiği bir halde dünyadan göçtü."
Abdurrahman bin Haccac şöyle diyor: "Ebu'l-Hasan Mûsa bin Ca'fer (a.s), oğlu Ali'ye vasiyet etti (onu kendine vasi kıldı) ve onun için bir yazı yazarak Medine büyüklerinden altmış kişiyi şahit tuttular."
Hüseyin bin Beşir şöyle diyor: "Resûlullah (s.a.a), Gadir-i Hum günü Hz. Ali'yi yüksek bir yere çıkararak onu kendi vasisi kıldığı gibi, İmam Kâzım (a.s) da oğlu Ali (a.s)'ı ayağa kaldırıp şöyle buyurdular: Ey Medine (veya ey mescit) halkı! Bilin ki bu (Ali), benden sonraki vasimdir."
Hasan bin Ali el-Hazzaz şöyle diyor:
"Ali bin Ebu Hamza ile birlikte Mekke'ye doğru hareket ettik. Ali kendisiyle birlikte mal ve eşya götürüyordu. Ona, 'Bunlar nedir?' diye sordum.
O, 'Bunlar salih kulun (İmam Kâzım (a.s)'ın) mallarıdır. Bunları oğlu Ali (a.s)'a ulaştırmamı emretmiştir. Çünkü onu kendi vasisi kılmıştır' dedi."
Şeyh Saduk şöyle diyor: "Ali bin Ebu Hamza, İmam Kâzım (a.s)'ın vefatından sonra bu meseleyi inkâr ederek malları İmam Rıza (a.s)'a ulaştırmadı."
(Uyun-u Ahbar'ir-Rıza (a.s), Şeyh Saduk İbn-i Babeveyh).