'Ben bu işi ölüme tercih ettim'
İmam Rıza, veliahtlığı kabul etmesiyle oluşan dedikodu üzerine buyurdu ki: "Ölümle bu iş arasında seçim yapmak zorunda kaldım ve ben de bu işi ölüme tercih ettim. Bu işe, bu işten çıkan bir kimse gibi girdim. Ben şikâyetimi kendisinden yardım dilenilen Allah-u Teâlâ'ya ediyorum"
25.07.2017 00:00:00
Şeyh Saduk, Uyun-u Ahbari'r-Rıza isimli eserinde şöyle anlatıyor:
Ahmed bin Ziyad el-Hemedanî, Ali bin İbrahim'den, o da babasından, babası da Rayyan bin Salt'tan şöyle dediğini naklediyor:
Ali bin Mûsa er-Rıza (a.s)'ın yanına giderek kendisine, "Ey Allah Resûlünün oğlu! Halk diyor ki: Dünyaya karşı zahid olduğunu söylediği halde Memun'un veliahtlığını kabul etti!"
İmam (a.s) buyurdu ki: "Allah-u Teâlâ benim bu işten ne kadar nefret ettiğimi biliyor. Ama ölümle bu iş arasında seçim yapmak zorunda kaldım ve ben de bu işi ölüme tercih ettim. Yazıklar olsun onlara! Acaba onlar Yûsuf (a.s), nebi ve resul olduğu halde mecburluğundan dolayı Mısır padişahına, 'Beni hazinelerinin başına getir; çünkü ben onları iyi korur ve (yönetimini) iyi bilirim' dediğini bilmiyorlar mı? Bütün nefretime rağmen beni de mecburluk bu işe soktu. Ölümle karşı karşıya kaldıktan sonra nefretime rağmen bu işi kabul ettim. Bu işe, bu işten çıkan bir kimse gibi girdim. Ben şikâyetimi sadece kendisine şikâyet edenlere ve kendisinden yardım dilenilen Allah-u Teâlâ'ya ediyorum."
Ahmed bin Yahya el-Mükettib, Ali bin Muhammed en-Nevfelî'den şöyle dediğini naklediyor:
Memun, İmam Rıza (a.s)'ı kendine veliaht yaptığı zaman şairler Memun'un yanına gelerek İmam Rıza (a.s)'ı öven şiirler okuyordu. Memun da, kendi seçtiği veliahdı övücü şiirler okuma suretiyle kendisini tasdik eden bu şairlere hediye veriyordu. Ama Ebu Nuvas gelip de şiirleriyle İmam'ı methetmedi.
(Bir vakit Memun'un yanına vardığında) Memun ona dönerek şöyle dedi: "Ey Ebu Nuvas! Sen Ali bin Mûsa'nın bana nispetle olan mevkiini ve benim ona şu anda ikram ettiğim makamı biliyorsun. Öyleyse neden onun methini geciktirdin? Oysa sen zamanının şairlerinden ve efendilerindensin."
Ebu Nuvas cevap olarak şu şiiri okudu:
"Bana dediler ki, sen etkin söz söyleme sanatında herkesten daha üstünsün.
Kelamın en güzeli senin yanındadır; senin kelamın dinleyene inci saçmaktadır.
Öyleyse neden İbn-i Mûsa'nın methini terk ettin; oysa onda güzel hasletler toplanmıştır.
Dedim ki: Ben İmam'ı methetmeye bir yol bulamadım; çünkü o, öyle bir imam ki, Cebrail onun ceddinin hizmetçisiydi."
Memun bu güzel şiiri duyunca ona "aferin" dedi ve bütün şairlere verdiği hediyenin miktarınca ona da hediye vererek onu bütün şairlerden daha üstün tuttu.
OKAN EGESEL
Ahmed bin Ziyad el-Hemedanî, Ali bin İbrahim'den, o da babasından, babası da Rayyan bin Salt'tan şöyle dediğini naklediyor:
Ali bin Mûsa er-Rıza (a.s)'ın yanına giderek kendisine, "Ey Allah Resûlünün oğlu! Halk diyor ki: Dünyaya karşı zahid olduğunu söylediği halde Memun'un veliahtlığını kabul etti!"
İmam (a.s) buyurdu ki: "Allah-u Teâlâ benim bu işten ne kadar nefret ettiğimi biliyor. Ama ölümle bu iş arasında seçim yapmak zorunda kaldım ve ben de bu işi ölüme tercih ettim. Yazıklar olsun onlara! Acaba onlar Yûsuf (a.s), nebi ve resul olduğu halde mecburluğundan dolayı Mısır padişahına, 'Beni hazinelerinin başına getir; çünkü ben onları iyi korur ve (yönetimini) iyi bilirim' dediğini bilmiyorlar mı? Bütün nefretime rağmen beni de mecburluk bu işe soktu. Ölümle karşı karşıya kaldıktan sonra nefretime rağmen bu işi kabul ettim. Bu işe, bu işten çıkan bir kimse gibi girdim. Ben şikâyetimi sadece kendisine şikâyet edenlere ve kendisinden yardım dilenilen Allah-u Teâlâ'ya ediyorum."
Ahmed bin Yahya el-Mükettib, Ali bin Muhammed en-Nevfelî'den şöyle dediğini naklediyor:
Memun, İmam Rıza (a.s)'ı kendine veliaht yaptığı zaman şairler Memun'un yanına gelerek İmam Rıza (a.s)'ı öven şiirler okuyordu. Memun da, kendi seçtiği veliahdı övücü şiirler okuma suretiyle kendisini tasdik eden bu şairlere hediye veriyordu. Ama Ebu Nuvas gelip de şiirleriyle İmam'ı methetmedi.
(Bir vakit Memun'un yanına vardığında) Memun ona dönerek şöyle dedi: "Ey Ebu Nuvas! Sen Ali bin Mûsa'nın bana nispetle olan mevkiini ve benim ona şu anda ikram ettiğim makamı biliyorsun. Öyleyse neden onun methini geciktirdin? Oysa sen zamanının şairlerinden ve efendilerindensin."
Ebu Nuvas cevap olarak şu şiiri okudu:
"Bana dediler ki, sen etkin söz söyleme sanatında herkesten daha üstünsün.
Kelamın en güzeli senin yanındadır; senin kelamın dinleyene inci saçmaktadır.
Öyleyse neden İbn-i Mûsa'nın methini terk ettin; oysa onda güzel hasletler toplanmıştır.
Dedim ki: Ben İmam'ı methetmeye bir yol bulamadım; çünkü o, öyle bir imam ki, Cebrail onun ceddinin hizmetçisiydi."
Memun bu güzel şiiri duyunca ona "aferin" dedi ve bütün şairlere verdiği hediyenin miktarınca ona da hediye vererek onu bütün şairlerden daha üstün tuttu.
OKAN EGESEL