'Benim evimle Ali'nin evi birdir'
Resûlullah (s.a.a.), 'Tuba, Cennette bir ağaçtı. O ağacın kökü benim evimde, dalları ise cennet ehlini gölgelemektedir' buyurduğunda, biri, 'Ya Resûlallah, sana daha önce sorduğumuzda, Tuba'nın kökü Ali'nin evinde, demiştiniz' dedi. Resûlullah (s.a.a.), 'Benim evimle Ali'nin evi bir değil mi?' buyurdu.
15.12.2016 00:00:00
Kur'an'da Ehl-i Beyt hakkında pek çok müjde vardır. Onlardan bir tanesi de Cennetin kapılarının onlara açık olduğu gerçeğidir. Ayette şöyle buyuruluyor:
"Tuba (ne mutlu) onlara! Ahirette en güzel barınak da onlarındır." (Rad/29).
Sa'lebi, Büyük Tefsir'inde bu ayetin manasını verirken, Hz. Peygamber'e (s.a.a.) isnad ettiği şu tahrici yapıyor:
"Resûlullah (s.a.a.), 'Tuba, Cennette bir ağaçtı. O ağacın kökü benim evimde, dalları ise cennet ehlini gölgelemektedir' dediği zaman biri O'na, 'Ya Resûlallah, sana daha önce sorduğumuzda, Tuba'nın kökü Ali'nin evinde, demiştiniz' dedi. Resûlullah (s.a.a.), 'Benim evimle Ali'nin evi bir değil mi?' buyurdu.
Seçilmiş kişiler, Allah'ın izniyle hayırlar yapmakta ileri geçenler ve Allah'ın Kitabı'nın vârisleri de Ehl-i Beyt'tir ki, Cenab-ı Hak bu hususta onları şöyle tanımlamıştır:
"Sonra Biz Kitabı ( Kur'an-ı Kerim) seçtiğimiz kimselere miras olarak bıraktık. Bunların kimi nefislerine zulmedicidir, kimi muktasid, kimi de Allah'ın izniyle hayır yapmakta ileri geçendir. İşte bu çok büyük bir ihsandır." (Fatır/32).
Kuleyni, sahih bir senetle Salim'den şu tahrici yapmaktadır:
Salim diyor ki: "İmam Bâkır'a (a.s.) bu ayetin manasını sordum. Şöyle buyurdu: Hayırlar yapmakta ileri geçen İmam'dır (a.s.). Muktasid, İmam'ı tanıyan, nefsine zulmeden de İmam'ı tanımayandır."
Ayrıca İbn-i Merdeveyh, Hz. Ali'nin (a.s.) bu ayetin tefsirinde, "Kitabın vârisleri biziz" dediğini rivayet etmektedir.
Ehl-i Beyt'in faziletlerini içeren ayetlerin sayısı oldukça fazladır. İbn-i Abbas'ın dediğine göre sırf Hz. Ali hakkında üç yüz ayet nazil olmuştur. İbn-i Asakir'in İbn-i Abbas'tan tahric ettiği bu hadis, Savaik'te, Fasıl 3, Bab 9, s. 76'da kayıtlıdır.
Başkaları da der ki: "Onların hakkında inen ayetler, Kur'an'ın dörtte birini teşkil eder." Bunu da yadırgamamak lazım, zira onlar Kur'an'la kardeştirler.
(Kur'an'da Ehl-i Beyt, Allame Abdulhüseyin Şerefuddin).
"Tuba (ne mutlu) onlara! Ahirette en güzel barınak da onlarındır." (Rad/29).
Sa'lebi, Büyük Tefsir'inde bu ayetin manasını verirken, Hz. Peygamber'e (s.a.a.) isnad ettiği şu tahrici yapıyor:
"Resûlullah (s.a.a.), 'Tuba, Cennette bir ağaçtı. O ağacın kökü benim evimde, dalları ise cennet ehlini gölgelemektedir' dediği zaman biri O'na, 'Ya Resûlallah, sana daha önce sorduğumuzda, Tuba'nın kökü Ali'nin evinde, demiştiniz' dedi. Resûlullah (s.a.a.), 'Benim evimle Ali'nin evi bir değil mi?' buyurdu.
Seçilmiş kişiler, Allah'ın izniyle hayırlar yapmakta ileri geçenler ve Allah'ın Kitabı'nın vârisleri de Ehl-i Beyt'tir ki, Cenab-ı Hak bu hususta onları şöyle tanımlamıştır:
"Sonra Biz Kitabı ( Kur'an-ı Kerim) seçtiğimiz kimselere miras olarak bıraktık. Bunların kimi nefislerine zulmedicidir, kimi muktasid, kimi de Allah'ın izniyle hayır yapmakta ileri geçendir. İşte bu çok büyük bir ihsandır." (Fatır/32).
Kuleyni, sahih bir senetle Salim'den şu tahrici yapmaktadır:
Salim diyor ki: "İmam Bâkır'a (a.s.) bu ayetin manasını sordum. Şöyle buyurdu: Hayırlar yapmakta ileri geçen İmam'dır (a.s.). Muktasid, İmam'ı tanıyan, nefsine zulmeden de İmam'ı tanımayandır."
Ayrıca İbn-i Merdeveyh, Hz. Ali'nin (a.s.) bu ayetin tefsirinde, "Kitabın vârisleri biziz" dediğini rivayet etmektedir.
Ehl-i Beyt'in faziletlerini içeren ayetlerin sayısı oldukça fazladır. İbn-i Abbas'ın dediğine göre sırf Hz. Ali hakkında üç yüz ayet nazil olmuştur. İbn-i Asakir'in İbn-i Abbas'tan tahric ettiği bu hadis, Savaik'te, Fasıl 3, Bab 9, s. 76'da kayıtlıdır.
Başkaları da der ki: "Onların hakkında inen ayetler, Kur'an'ın dörtte birini teşkil eder." Bunu da yadırgamamak lazım, zira onlar Kur'an'la kardeştirler.
(Kur'an'da Ehl-i Beyt, Allame Abdulhüseyin Şerefuddin).