'Gece olunca Ben dostlarıma bakarım'
İmam Sâdık (a.s) buyurdu ki: "Şüphesiz Aziz ve Celil olan Allah'a en sevimli kul; doğru konuşan, namazına ve Allah'ın kendisine farz kıldığı şeylere dikkat gösteren ve emanete riayet eden kimsedir." (Emali es-Saduk, 243/8).
Allah sevgisinin kul üzerindeki etkileri hususunda Kur'an'da şöyle buyuruluyor: "De ki: Allah'ı seviyorsanız bana uyun. Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah affeder ve merhamet eder." (Âl-i İmran, 31).
Aynı hususta İmam Ali (a.s), "Allah bir kulu sevince ona güzel ibadeti ilham eder" buyrudu. (Gurer'ul-Hikem, 4066).
İmam Sâdık (a.s) da, "Her kim Allah'ın kendisini sevdiğini bildiği takdirde sevinirse o halde Allah'a itaat üzere amel etmeli ve bizlere uymalıdır. Aziz ve Celil olan Allah Teala'nın Peygamberine (s.a.a) şöyle buyurduğunu duymadı mı: De ki eğer Allah'ı seviyorsanız..." (el-Kafi, 8/14/1).
Kulun Allah katındaki makamının ölçüsü hakkında İmam Sâdık (a.s) buyurdu ki: "Her kim Allah katındaki makamının nasıl olduğunu bilmek isterse Allah'ın kendi yanındaki makamına baksın. Zira şüphesiz Allah kuluna, kendisine verdiği makam gibi bir makam verir." (el-Bihar, 71/156/74).
Resûlullah (s.a.a), insanın Allah'ı sevmesinin nişanesi hakkında şöyle buyuruyor: "Allah-u Teâlâ'nın sevgisinin alameti; Allah'ın zikrini sevmektir. Allah-u Teâlâ'nın nefretinin alameti de Aziz ve Celil olan Allah'ın zikrinden nefret etmektir." (Kenz'ul-Ummal, 1776).
Aynı hususta İmam Sâdık (a.s) da buyuruyor ki: "Allah-u Teâlâ Hz. Musa'ya şöyle vahyetmiştir: Gece olunca Benden gaflet edip uyuduğu halde Beni sevdiğini söyleyen kimse yalan söylemektedir. Her aşık maşukuyla baş başa kalmak istemez mi? Ey İmranoğlu! Gece olunca Ben dostlarıma bakarım. Kalp gözlerini açarım. Gözlerinde azabımı şekillendiririm ve adeta Beni görür gibi Bana hitap ederler ve huzurumda Benimle konuşurlar." (Emali es-Saduk, 292/1).
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyuruyor: "Allah şöyle buyurmuştur: Kulum farzlardan daha sevimli hiçbir şeyle Bana sevimli olmamıştır. O müstehablarla Benim sevgimi elde etmeye çalışır. Sevgilim olunca ve Ben de kendisini sevince onun duyan kulağı, gören gözü, konuşan dili, tutan eli ve yürüyen ayağı olurum. Beni çağırdığında icabet ederim ve Benden bir şey istediğinde kendisine veririm." (el-Mehasin, 1/454/1047).
Allah sevgisi ile dünya sevgisi bir araya toplanmaz. Bu konuda
Resûlullah (s.a.a), "Allah ve dünya sevgisi asla bir kalpte yer almaz" buyurdu. (Tenbih'ul-Havatir, 2/122).
İmam Sâdık (a.s) da, "Allah'a and olsun ki Allah, dünyayı ve bizden başkasını seven kimseyi sevmez" buyurdu. (el-Kafi, 8/129/98). (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
OKAN EGESEL