Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, Sosyal Güvenlik Tasarısı'nda kıdem tazminatı, işgücü maliyeti, istihdam zorunluluğunun aynı şekilde devam etmesi durumunda ve mesleki eğitim sorununun çözüme kavuşturulmaması durumunda, tasarının, "IMF'e karşı bu düzenlemeyi yaptık" demenin dışında başarıya ulaşmayacağını söyledi. Çağlayan, tasarıda, bilgisayar altyapısının güçlendirilmesi ve sağlık primlerinin de gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti. Türkiye'deki sistemin dünyanın hiçbir yerinde olmadığını kaydeden Çağlayan, kıdem tazminatı yükünün 34 katrilyon lira olduğunu belirterek, kendilerinin kıdem tazminatına değil, şu andaki uygulama şekline karşı olduklarını kaydetti. Kıdem tazminatının uygulama esaslarının yeniden düzenlenmesini isteyen Çağlayan, "Kesinlikle işçi kesiminin kıdem tazminatları bir fonda toplanmalı ve emeklilik zamanı geldiği zaman bu fondan parasını almalı. Bu fonlar mutlaka tekrar ekonomiye dönecek fonlar olmalı" dedi.İŞGÜCÜ MALİYETİ VE PRİM YÜKÜ Çağlayan, OECD ülkelerinde bu kadar yüksek asgari ücretele karşı karşıya kalan işverenin bulunmadığını da anlatarak, işgücü maliyetindeTürkiye'nin şampiyon olduğunu söyledi. Türkiye'de yüzde 42 civarında prim yükü bulunduğunu, AB ülkelerinde ise bu oranın ortalama yüzde 27 olduğuna işaret eden Çağlayan, "aramızda 15 puan fark var. Bu farkla yabancı sermayeyi çekmek ancak hayal olur. Yerli firmalarımız yurt dışına kaçıyor. Prim yükleri mutlaka azaltılmalı" dedi. Çağlayan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Başesgioğlu ile bu konuya daha önce konuştuğunu ve Başesgioğlu'nun kendisine her bir 1 puanlık indirimin, devlete maliyetinin 500 trilyon olduğunu söylediğini kaydetti ve şöyle devam etti: "Bizim bir asgari ücretli için yılda devlete ödediğimiz prim ve sigorta tutarı, yaklaşık 3 milyar liradır. Prim yükü, 3 yıl içinde 5'er puan indirilmeli. Ben hesap yapıyorum, 1 puan indirim ve 500 trilyon için hesap yapıyorum.Bu 15 puanlık farkın 3 yıl içinde 5'er puan azaltılması devletin bir anda 2.5 katrilyon liralık gideri gibi gözükebilir. Ama 5 puanlık indirim de Türkiye'de kayıtdışı meselesini ciddi oranda çözer.""KALKINMIŞLIK FARKI ORTADAN KALDIRILMALI" ASO Başkanı Çağlayan, asgari ücretin sosyal politika aracı olarak görülmemesi gerektiğini belirtirken, 2.5 milyon insanın asgari ücretleçalıştığını ve bunun ancak 70 binin Doğu ve Güney Doğu Anadolu'da çalışanların oluşturduğunu söyledi. Dünyaya bakıldığında ise AB ülkelerinin 8'inde asgari ücret uygulamasının bulunmadığını, ABD'de her eyalete göre bölgesel, Japonya, Kanada'da yine bölgesel, Çin'de 38, Hindistan'da 33 ayrı asgari ücret uygulaması bulunduğunu anlattı ve bölgeler arası ve illerarası kalkınmışlık farkının ortadan kaldırılması gerektiğini kaydetti.PROBLEM, NİTELİKLİ ELEMAN SIKINTISI Türkiye'de ekonomik büyümenin işsizlik sorununu çözemediğini kaydeden Çağlayan, problemin nitelikli eleman sıkıntısı olduğunu söyledi. Çağlayan, Türkiye'de her üç üniversite mezunundan birinin işsiz olduğunu, ancak kendisinin ihtiyacı olan nitelikli elemanı bulamadığını belirtirken, mesleki eğitim konusunun bir şekilde çözülmesi gerektiğini belirtti.Zorunlu istihdam uygulamasının da özürlü, terör mağduru ve eski hükümlüler hariç yanlış olduğunu savunan Çağlayan, bunun sonucu olarakTürkiye'deki 247 bin sanayi işyerinin 242 binin, 1 ile 49 işçi arasında değişen sayılarda işçi istihdam ettiğini anlattı.