Asgari Ücret Tepsit Komisyonu'nun yılın ilk altı ayında net 303 milyon lira olarak uygulanan asgari ücrete, ikinci altı ay için 15 milyon lira zam yapılarak net 318 milyon liraya çıkarılmasına ilişkin kararı Resmi Gazete'de yayımlandı. Kararda, 16 yaşını doldurmuş işçilerin bir günlük normal çalışma karşılığında alacakları asgari ücretin 1 Temmuz-31 Aralık 2004 tarihleri arasında brüt 14 milyon 805 bin lira olarak, işçi kesiminin katılmamasına rağmen oy çokluğu ile tespit edildiği belirtildi. Kararla, aylık brüt asgari ücret 423 milyon liradan 444 milyon 150 bin liraya yükseldi. SSK primi, gelir vergisi ve diğer kesintilerden sonra işçinin eline geçen aylık net asgari ücret ise 303 milyon 79 bin 500 liradan, 318 milyon 233 bin 475 liraya yükseldi. Günlük asgari ücret 16 yaşını doldurmamış işçiler için de brüt 12 milyon 600 bin lira, aylık ise 378 milyon lira olarak belirlendi. Kararın gerekçesinde, asgari ücretin ödenmesi zorunlu olan en az ücret olduğuna ve bir pazarlık ücreti olmadığına dikkat çekilerek Komisyonun, bu çerçevede bir karar alınması için çalıştığı, geçmiş yıl kayıpları, işçilerin geçim koşulları ve 2004 yılı enflasyon hedefi gibi faktörlerin değerlendirildiği belirtildi.

Karşı karar da yayımlandı

İşçi kesiminin karara karşı oy yazısı da yayımlandı. Karşı oy yazısında Asgari Ücret Tespit Komisyonunun bağımsız çalışması gerekirken dışardan yapılan yönlendirmeler sonucu, hükümet ve işveren kesimlerinin oylarıyla asgari ücreti belirlediği ileri sürüldü. Ülkede geçim koşullarının giderek ağırlaşmasına rağmen, asgari ücrette, yoksulluk içerisinde yaşamını sürdüren milyonlarca çalışanı hayal kırıklığına uğratan bir artış yapıldığı vurgulanan karşı oy yazısında, kararın sosyal diyaloga ve komisyon ilkelerine uymadığı belirtildi.

Asgari ücretin belirlenmesinde işçinin geçim koşullarının ve geçindirmekle yükümlü olduğu aile bireylerinin dikkate alınması yönündeki çabaların sonuçsuz kaldığı belirtilen karşı oy yazısında hesaplamalarda hiç bir bilimsel kriterin değerlendirilmediği, dışarıdan yapılan yönlendirmelerle sonuca gidildiği bildirildi. Karar alınırken işçinin tek başına yaşadığının varsayıldığı hatırlatılan karşı oy yazısında, son üç yılda asgari ücret belirlenirken ileri sürülen koşulların inandırıcı olmadığı, bu dönemde işçi verimliliği artarken ücret artışınn verimlilik artışının çok gerisinde kaldığı belirtildi. Belirlenen asgari ücretin genel ücret yapısını da olumsuz etkileyeceği ve gelir dağılımındaki eşitsizliği daha da artıracağı ileri sürüldü.