Çiftçiden 8 mühim talep
TZOB Genel Başkanı Bayraktar, tarımın modası geçmeyen bir sektör olduğuna işaret ederek, "Tarım önemi tartışılmaz bir sektör... Çiftçiyi rahatlatmak için mazot, gübre, yem, elektrik, tohum, ilaç gibi girdi maliyetleri makul düzeylere çekilmeli" dedi
13.05.2018 00:00:00
YENİ MESAJ/ANKARA
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, çiftçinin bu ülkenin temel direği olarak 81 milyonluk ülke nüfusunu, 5 milyonu aşkın mülteci, sığınmacı ve yabancıyı, 40 milyona yakın turisti beslediğini, 6 milyona yakın kişiye istihdam sağladığını, işsizliği 2 puan düşürdüğünü, 17 milyar dolarlık gıda ve tarım ihracatı yapılmasına imkân tanıdığını bildirdi.
Bayraktar, "2017 yılı verileriyle, milli hasılaya 51.7 milyar dolarlık katma değer ekliyor, üretici fiyatlarıyla 88 milyar dolarlık üretim yaptık. Çiftçimiz, zor tabiat koşullarında, yağmur, çamur demeden, gecesini gündüzüne katarak üretiyor, tarlasından, bağından, bahçesinden, ahırından, ağılından kopmuyor, ormanda, denizde üretimini sürdürüyor, sofralardan üç öğün hiçbir şeyi eksik bırakmıyor. Bu ülkeye hizmeti de ibadet gibi görüyor. Buna karşın kıymetinin bilinmesini, yaptığı işin öneminin idrak edilmesini istiyor" dedi.
Tarımın önemi tartışılmaz
Tarımın önemi tartışılmaz bir sektör olduğuna işaret eden Bayraktar, "Tarım modası geçmeyen tek sektördür.
Önemi hiçbir zaman azalmamış, aksine her geçen gün artmıştır ve artmaya da devam edecektir. Tarımsal potansiyel açıdan cennet gibi bir ülkede yaşıyoruz.
Dünyanın en eski tarım merkezlerinden biri olan Anadolu ve Trakya'ya sahibiz. Ülkemizde tarımsal çeşitlilik kıtalarla karşılaştırılabilecek kadar zengin. 55 üründe dünyada ilk 10 sırada yer alıyoruz" şeklinde konuştu.
Potansiyelimizi kullanamıyoruz
Türkiye'nin var olan tarımsal potansiyelini kullanamadığına işaret eden Bayraktar, "Çünkü; tarımın, arazi parçalanması ve işletme ölçek sorunu, tarım arazilerinin amaç dışı kullanımı, küresel ısınmadan kaynaklı iklim değişiklikleri, tarım sigortasının yeterince yaygınlaşamaması, sulama, girdi maliyetleri, finansman, örgütlenme, üretim planlaması, fiyat istikrarı, eğitim, kırsalda nüfus kaybı gibi çeşitli sorunları bulunmaktadır. Bu sorunları çözmek zorundayız. Çözüm bekleyen sorunların en önemlileri yapısal sorunlar olan arazi parçalılığı, sulama altyapı eksikliği ve örgütlenmedir" dedi.
Çiftçilerin önemli talepleri
Çiftçiyi rahatlatmak için mazot, gübre, yem, elektrik, tohum, ilaç gibi girdi maliyetleri makul düzeylere çekilmesi gerektiğini belirten Bayraktar, çiftçinin öncelikli taleplerini ise şöyle sıraladı:
- Tarımda kullanılan elektrik, tohum, fide ve ilaçtan alınan KDV sıfırlanmalı, elektrikteki enerji fonu ve TRT payı kaldırılmalıdır.
- Hayvancılık işletmelerinde kullanılan elektriğe tarımsal sulama abone grubu tarifesi uygulanmalıdır.
- Çiftçimizin düşük faizli kredi talebi karşılanmalı, tarımsal kredilerde kredi masrafları alınmamalı, sigorta mecburiyeti kaldırılmalıdır.
- Çiftçilerimize yeni finansman olanakları sağlanmalı, takibe düşmüş kredi borçları faizsiz ve uzun vadeli olarak yapılandırılmalıdır.
- Dekar başına 1 liradan 5 liraya yükseltilen yeraltı suyu kullanım ücreti yeniden 1 liraya düşürülmelidir.
- 2017 yılında olduğu gibi, 2018 yılında da doğal afetlerden zarar gören çiftçilerimizin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçları ertelenmelidir.
- Tarım sigortalarında primler çiftçimizin ödeyebileceği seviyelere çekilmeli, sigorta kapsamı genişletilmelidir.
- Tarım Bağ-Kurlularda aylık prim ödeme gün sayısı 25 günden, 2008 yılında olduğu gibi yeniden 15 güne indirilmelidir.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, çiftçinin bu ülkenin temel direği olarak 81 milyonluk ülke nüfusunu, 5 milyonu aşkın mülteci, sığınmacı ve yabancıyı, 40 milyona yakın turisti beslediğini, 6 milyona yakın kişiye istihdam sağladığını, işsizliği 2 puan düşürdüğünü, 17 milyar dolarlık gıda ve tarım ihracatı yapılmasına imkân tanıdığını bildirdi.
Bayraktar, "2017 yılı verileriyle, milli hasılaya 51.7 milyar dolarlık katma değer ekliyor, üretici fiyatlarıyla 88 milyar dolarlık üretim yaptık. Çiftçimiz, zor tabiat koşullarında, yağmur, çamur demeden, gecesini gündüzüne katarak üretiyor, tarlasından, bağından, bahçesinden, ahırından, ağılından kopmuyor, ormanda, denizde üretimini sürdürüyor, sofralardan üç öğün hiçbir şeyi eksik bırakmıyor. Bu ülkeye hizmeti de ibadet gibi görüyor. Buna karşın kıymetinin bilinmesini, yaptığı işin öneminin idrak edilmesini istiyor" dedi.
Tarımın önemi tartışılmaz
Tarımın önemi tartışılmaz bir sektör olduğuna işaret eden Bayraktar, "Tarım modası geçmeyen tek sektördür.
Önemi hiçbir zaman azalmamış, aksine her geçen gün artmıştır ve artmaya da devam edecektir. Tarımsal potansiyel açıdan cennet gibi bir ülkede yaşıyoruz.
Dünyanın en eski tarım merkezlerinden biri olan Anadolu ve Trakya'ya sahibiz. Ülkemizde tarımsal çeşitlilik kıtalarla karşılaştırılabilecek kadar zengin. 55 üründe dünyada ilk 10 sırada yer alıyoruz" şeklinde konuştu.
Potansiyelimizi kullanamıyoruz
Türkiye'nin var olan tarımsal potansiyelini kullanamadığına işaret eden Bayraktar, "Çünkü; tarımın, arazi parçalanması ve işletme ölçek sorunu, tarım arazilerinin amaç dışı kullanımı, küresel ısınmadan kaynaklı iklim değişiklikleri, tarım sigortasının yeterince yaygınlaşamaması, sulama, girdi maliyetleri, finansman, örgütlenme, üretim planlaması, fiyat istikrarı, eğitim, kırsalda nüfus kaybı gibi çeşitli sorunları bulunmaktadır. Bu sorunları çözmek zorundayız. Çözüm bekleyen sorunların en önemlileri yapısal sorunlar olan arazi parçalılığı, sulama altyapı eksikliği ve örgütlenmedir" dedi.
Çiftçilerin önemli talepleri
Çiftçiyi rahatlatmak için mazot, gübre, yem, elektrik, tohum, ilaç gibi girdi maliyetleri makul düzeylere çekilmesi gerektiğini belirten Bayraktar, çiftçinin öncelikli taleplerini ise şöyle sıraladı:
- Tarımda kullanılan elektrik, tohum, fide ve ilaçtan alınan KDV sıfırlanmalı, elektrikteki enerji fonu ve TRT payı kaldırılmalıdır.
- Hayvancılık işletmelerinde kullanılan elektriğe tarımsal sulama abone grubu tarifesi uygulanmalıdır.
- Çiftçimizin düşük faizli kredi talebi karşılanmalı, tarımsal kredilerde kredi masrafları alınmamalı, sigorta mecburiyeti kaldırılmalıdır.
- Çiftçilerimize yeni finansman olanakları sağlanmalı, takibe düşmüş kredi borçları faizsiz ve uzun vadeli olarak yapılandırılmalıdır.
- Dekar başına 1 liradan 5 liraya yükseltilen yeraltı suyu kullanım ücreti yeniden 1 liraya düşürülmelidir.
- 2017 yılında olduğu gibi, 2018 yılında da doğal afetlerden zarar gören çiftçilerimizin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçları ertelenmelidir.
- Tarım sigortalarında primler çiftçimizin ödeyebileceği seviyelere çekilmeli, sigorta kapsamı genişletilmelidir.
- Tarım Bağ-Kurlularda aylık prim ödeme gün sayısı 25 günden, 2008 yılında olduğu gibi yeniden 15 güne indirilmelidir.