Bir diğer konu da verimlik meselesidir. Paranın bloke edilmesi sadece paranın belli ellerde bulunmasına sebep olduğu için isteyen herkes kendi kabiliyetini ortaya koyacak sermayeye sahip olamamaktadır.
Üretim bu paraya maliyetini ödeyerek ulaşanlar tarafından yapılabilmektedir. Yani siz faizini ödemeye razı olsanız bile eğer belli bir teminat gösteremezseniz mesela 1 trilyon lira para alamazsınız. Bu durumda siz çok çalışkan ve çok başarılı bir sanayici ve tüccar olabilecekken günümüz şartlarında iş bulmakta bile zorlanacaksınız. Bu şuna benzer babadan oğula geçen krallık sistemi mi daha verimli bir sistemdir, yoksa demokratik sistem mi?
Faiz, kabiliyetleri de bloke ederBirinci şıkta, ne kadar kabiliyetli olursanız olun, eğer siz kralın oğlu değilseniz başa geçemezsiniz; aynen bu şekilde günümüz şartlarında siz belki dünyanın en başarılı iş adamı olacakken bu sermayeden mahrum kaldığınız için kendinize iş bile bulamayacaksınız. Dolayısı ile faiz ile bloke edilen sadece piyasada dolaşan para değil aynı zamanda milletin kabiliyetidir. Parayı özgürlüğüne kavuşturmak gizli olan bu kabiliyetleri açığa çıkaracağı için ekonomilerde verimliliği arttıracaktır.
Faiz, faiz alana da darbe vururEsasında faiz, sadece faiz verene değil aynı zamanda faiz alana da zarar vermektedir. Çünkü zaman içerisinde piyasa dengelerini bozan faiz piyasa aktörlerinin tamamını etkileyecek bir çarpık yapılanmayı da beraberinde getirmektedir. Bugün dünyayı haraca bağlayan global sermaye adeta kendi bindiği dalı kesmiş, dünya halklarının fakirleşmesi diğer mutlu azınlık için de bir felaket olmuştur. Bu çarpık yapılanmanın sonucu artık dünya ekonomileri hem ürettikleri mala pazar bulmakta zorlanıyor, hem de toplam üretimin kat kat fazlası para yeryüzünde bulunuyor.
Modelimiz parayı özgürlüğüne avuşturacakMilli Ekonomi Modeli'miz faizi tamamı ile sistemin dışında tutmaktadır. Böylelikle para özgürlüğüne kavuşturulacak, hem gelir dağılımında denge sağlanacak, hem de üretimin önündeki engeller kaldırılacaktır. Paranın piyasaya sunuluşu tamamı ile maliyetsiz bir şekilde sağlanacağı için ne enflasyona zemin hazırlanacak, ne de para faizle piyasanın dışına çekildiği için talep daralması ve onun sonucunda deflasyon ile karşılaşılacaktır.
Milli Ekonomi Modeli'nin sahibi /BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş
MİLLİ EKONOMİ MODELİ İÇİN NE DEDİLER:Prof. Dr. Saykal Junuşova / Kırgızistan Devlet ÜniversitesiBir sosyolog olarak modeli çok beğendimŞu an bizler derin sosyal, ekonomik ve manevi kriz yaşamaktayız. Sovyetler sonrası bölgedeki krizin toplumsal hayatın bütün alanlarını sistemli bir şekilde sardığını söyleyebiliriz. Özel mülkiyet, serbest piyasa ve bağımsızlık teorilerinin uygulamadan ve yaşamdan uzak oldukları ortaya çıkmıştır ve nüfusun büyük bir kısmının işsizlik, fakirlik ve sosyal korumalardan mahrumiyet ile sonuçlanmıştır. Ülkemizde reformların yapılmasına yardım eden ve doğrudan önerilerde bulunan yatırımcı ülkelerin samimiyetlerinden kuşkular oluşmaya başladı. Çağımızdaki süreçlerin yeni hudutlarını saran çalışmaların, keza Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nin ortaya çıkması gayet doğaldır. Prof. Dr. Haydar Baş'ın çalışmasında, devlet yapısını ve insanlık kültürünü korumak için aydınların, müteşebbislerin ve vatanseverlerin gayretlerinin birleşmesi gerektiği düşüncesi önemle vurgulanmıştır. Prof. Dr. Haydar Baş'ın ortaya koyduğu ekonomik tezin amacı ve görevi insandır. Tezdeki İnsanın İhtiyaçları ve Kaynaklar Bölümünü, bir sosyolog olarak çok beğendim. O, insanın özelliklerini ve ihtiyaçlarını hesaba katmadan şekillenen hiç bir model başarıya ulaşamaz demektedir.
Üretim bu paraya maliyetini ödeyerek ulaşanlar tarafından yapılabilmektedir. Yani siz faizini ödemeye razı olsanız bile eğer belli bir teminat gösteremezseniz mesela 1 trilyon lira para alamazsınız. Bu durumda siz çok çalışkan ve çok başarılı bir sanayici ve tüccar olabilecekken günümüz şartlarında iş bulmakta bile zorlanacaksınız. Bu şuna benzer babadan oğula geçen krallık sistemi mi daha verimli bir sistemdir, yoksa demokratik sistem mi?
Faiz, kabiliyetleri de bloke ederBirinci şıkta, ne kadar kabiliyetli olursanız olun, eğer siz kralın oğlu değilseniz başa geçemezsiniz; aynen bu şekilde günümüz şartlarında siz belki dünyanın en başarılı iş adamı olacakken bu sermayeden mahrum kaldığınız için kendinize iş bile bulamayacaksınız. Dolayısı ile faiz ile bloke edilen sadece piyasada dolaşan para değil aynı zamanda milletin kabiliyetidir. Parayı özgürlüğüne kavuşturmak gizli olan bu kabiliyetleri açığa çıkaracağı için ekonomilerde verimliliği arttıracaktır.
Faiz, faiz alana da darbe vururEsasında faiz, sadece faiz verene değil aynı zamanda faiz alana da zarar vermektedir. Çünkü zaman içerisinde piyasa dengelerini bozan faiz piyasa aktörlerinin tamamını etkileyecek bir çarpık yapılanmayı da beraberinde getirmektedir. Bugün dünyayı haraca bağlayan global sermaye adeta kendi bindiği dalı kesmiş, dünya halklarının fakirleşmesi diğer mutlu azınlık için de bir felaket olmuştur. Bu çarpık yapılanmanın sonucu artık dünya ekonomileri hem ürettikleri mala pazar bulmakta zorlanıyor, hem de toplam üretimin kat kat fazlası para yeryüzünde bulunuyor.
Modelimiz parayı özgürlüğüne avuşturacakMilli Ekonomi Modeli'miz faizi tamamı ile sistemin dışında tutmaktadır. Böylelikle para özgürlüğüne kavuşturulacak, hem gelir dağılımında denge sağlanacak, hem de üretimin önündeki engeller kaldırılacaktır. Paranın piyasaya sunuluşu tamamı ile maliyetsiz bir şekilde sağlanacağı için ne enflasyona zemin hazırlanacak, ne de para faizle piyasanın dışına çekildiği için talep daralması ve onun sonucunda deflasyon ile karşılaşılacaktır.
Milli Ekonomi Modeli'nin sahibi /BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş
MİLLİ EKONOMİ MODELİ İÇİN NE DEDİLER:Prof. Dr. Saykal Junuşova / Kırgızistan Devlet ÜniversitesiBir sosyolog olarak modeli çok beğendimŞu an bizler derin sosyal, ekonomik ve manevi kriz yaşamaktayız. Sovyetler sonrası bölgedeki krizin toplumsal hayatın bütün alanlarını sistemli bir şekilde sardığını söyleyebiliriz. Özel mülkiyet, serbest piyasa ve bağımsızlık teorilerinin uygulamadan ve yaşamdan uzak oldukları ortaya çıkmıştır ve nüfusun büyük bir kısmının işsizlik, fakirlik ve sosyal korumalardan mahrumiyet ile sonuçlanmıştır. Ülkemizde reformların yapılmasına yardım eden ve doğrudan önerilerde bulunan yatırımcı ülkelerin samimiyetlerinden kuşkular oluşmaya başladı. Çağımızdaki süreçlerin yeni hudutlarını saran çalışmaların, keza Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nin ortaya çıkması gayet doğaldır. Prof. Dr. Haydar Baş'ın çalışmasında, devlet yapısını ve insanlık kültürünü korumak için aydınların, müteşebbislerin ve vatanseverlerin gayretlerinin birleşmesi gerektiği düşüncesi önemle vurgulanmıştır. Prof. Dr. Haydar Baş'ın ortaya koyduğu ekonomik tezin amacı ve görevi insandır. Tezdeki İnsanın İhtiyaçları ve Kaynaklar Bölümünü, bir sosyolog olarak çok beğendim. O, insanın özelliklerini ve ihtiyaçlarını hesaba katmadan şekillenen hiç bir model başarıya ulaşamaz demektedir.