Üye ülkeler tarafından uygulanması istenen çeşitli düzenlemeler öngören 40 karar ile öncül suç kapsamı genişletiliyor ve bu suçun tespitinde 2 yaklaşım getiriliyor. Bu çerçevede, ülkelerin sınır aşan örgütlü suçlara karşı BM sözleşmesini ve Uyuşturucu ve Psikotrop Maddeler Kaçakçılığına karşı BM sözleşmesini temel alarak karapara aklamayı suç haline getirmeleri amaçlanıyor.
Aynı şekilde öncül suçları en geniş bir şekilde kapsayacak bir yaklaşım ile karapara aklama suçunu tüm ağır suçlamalara uyarlamaları hükme bağlanıyor.
Öncül suçlar
Mali Eylem Görev Grubu, üye ülkelerden belirlenmiş suç kategorileri listesindeki suçları kapsayacak şekilde öncül suçlar oluşturmalarını talep ediyor. FATF'ın liste yaklaşımı kapsamında belirlediği öncül suçlar ise şöyle sıralanıyor:
Organize suç örgütünde yer alma ve şantaj, terörün finansmanı dahil terör suçları, insan ticareti ve göçmen kaçakçılığı, çocukların cinsel istismarı dahil cinsel istismar, uyuşturucu ve piskotrop maddelerin yasa dışı ticareti, yasa dışı silah ticareti, çalıntı ve diğer eşyaların yasa dışı ticareti, yolsuzluk ve rüşvet, dolandırıcılık, kalpazanlık, eşyaların sahteciliği ve korsan üretim, çevre suçu, cinayet, adam kaldırma, yasa dışı zapt ve rehin tutma, hırsızlık, gümrük kaçakçılığı, gasp, sahtecilik, korsanlık, içerden öğrenenler ticareti ve manipülasyon.
MİB kurulmalı
-Her ülkede Mali İstihbarat Birimi (MİB) kurulmalı. Bu birim, şüpheli işlem bildirimlerinin analiz edilmesi de dahil, fonksiyonlarını uygun şekilde yerine getirilebilmek için ihtiyacı olanmali, idari ve polisiye bilgiye doğrudan veya dolaylı olarak zamanındaerişebilmeli.
-Paravan bankaların kurulması önlenmeli. Ülkeler, paravan (shell) bankaların kurulmasını veya devam eden işlemlerinin kabul edilmesini onaylamamalı, mali kuruluşların, paravan bankalarla muhabir banka ilişkisine girmesi ya da böyle bir ilişkinin devamını reddetmeleri, hesaplarının paravan bankalar tarafından kullanımına izin veren muhatap yabancı mali kuruluşlarla iş ilişkisi kurmaktan sakınmaları sağlanmalı.
-Karapara da müsadereye tabi tutulmalı.
Ülkeler aklanan mal varlığı yanında öncül suçtan ya da karapara aklama suçundan elde edilen gelirleri de müsadere etmeli. Ülkeler, iç mevzuatlarının elverdiği ölçüde mahkumiyet şartı olmaksızın, varlıkların veya vasıtaların müsaderesini mümkün kılacak ve suçlunun müsadereye tabi olduğu iddia edilen varlığın yasal kaynağını göstermesini gerektirecek önlemleri almalı.
Karşılıklı yardım
-Uluslararası konvansiyonlar onaylanıp uygulanmalı. Ülkeler, Viyana Konvansiyonu, Polermo Konvansiyonu ve Terörizmin Finansmanının Önlenmesine Yönelik 1999 BM Konvansiyonuna taraf olmalı ve tam olarak uygulamak için acil önlemler almalı. Aynı şekilde Strasbourg Konvansiyonu ile 2002 Terörizme Karşı Inter-Amerikan Konvansiyonu gibidiğer ilgili uluslararası konvansiyonları onaylanmalı ve uygulanmalı.
-Karşılıklı Yasal Yardım konusunda ülkeler, yasal yardım taleplerini mantıksız gerekçelerle ya da gereksiz kısıtlayıcı koşullarnedeniyle reddetmemeli. Suçun mali unsurlar içerdiğini veya gizlilik hükümlerini öne sürerek yasal yardım taleplerini geri çevirmemeli.
Fiilin her 2 tarafta suç olmaması durumunda bile ülkeler mümkün olduğunca karşılıklı yasal yardımlaşmayı yerine getirmeli. Karşılıklı yasal yardımlaşma veya suçluların iadesinde kategoriye bakılmadan eylemin her 2 ülkede de suç sayılması yeterli görülmeli.