2006 yılı Ocak-Ağustos döneminde otomotiv sektörü ihracatı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 19 artarak 9 milyar dolar oldu. Otomotiv Sanayi Derneğinin Ağustos verilerine göre, döviz kurlarının düşük seyretmesi sonucunda aşırı değerlenen YTL'nin etkisi ve tüketici kredi faiz oranlarının cazip olması nedeniyle yılın ilk yarısında artış gösteren taşıt araç satışları, dalgalanmanın etkisi ile geriledi.Ağustos 2006 satışlarının 2005 yılının aynı ayına göre toplamda yüzde 31, otomobilde ise yüzde 36 azaldığı belirtilen açıklamada, buna karşın Ağustos ayında, Temmuz ayına göre talepte hareketlilik gözlendiği ifade edildi.Raporda, 2006 yılı Ocak-Ağustos döneminde sektör ihracatının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 19 artarak 9 milyar dolar olarak gerçekleştiği, Türkiye ihracatında birinci sırada olan sanayinin, toplam ihracattaki payının yüzde 19 olarak gerçekleştiği belirtildi.Ocak-Ağustos döneminde 265 bin adedi otomobil olmak üzere toplam 435 bin adet taşıtın aracının ihraç edildiği ifade edilen değerlendirmede, bu rakamın 2005 yılının aynı döneme göre yüzde 20 oranında arttığı bildirildi.Taşıt aracı ihracatının yüzde 18, yan sanayi ihracatının ise yüzde 20 oranında arttığı belirtilen raporda, ilk 8 ayda toplam hafif araç ihracatının 428 bin adet olduğu kaydedildi. Raporda, şu görüşlere yer verildi:"Orta Doğu'da yaşanan gerginliklerin yaygınlaşmaması ve ABD'de ara verilen faiz artırımlarına Japonya'nın da temkinli davranması, uluslararası piyasayı olumlu etkilemiştir. Bu durumda, Mayıs ve Haziran döneminde yaşanan dalgalanmaların ardından Türkiye'nin de aralarında bulunduğu gelişmekte olan ülkelere sermaye girişleri yeniden başlamıştır.Yılın ilk yarısındaki büyüme ile Merkez Bankasının enflasyon hedeflemesi uygulamasına kararlıkla devam etmesi, hisse senedi piyasasında ve döviz kurlarında oynaklığın azalmasına ve göreceli bir istikrarın oluşmasını sağlamıştır. Ancak enflasyondaki artış eğilimi, yüksek cari açık ve işsizlik temel sorunlar olmaya devam etmektedir.Yükselen faiz oranlarına bağlı olarak önümüzdeki dönemde iç talepte yaşanması muhtemel yavaşlama, enflasyon ve cari açık üzerindeki yukarı yönlü baskıyı hafifletecektir. Ancak yatırımlarda ve büyümede oluşabilecek ivme kaybı, işsizlik sorununun derinleşmesine ve ihracatımızı olumsuz etkileyecek YTL'nin yeniden değer kazanmasına neden olacaktır."