logo
27 NİSAN 2024

Pazarın büyümesi, fertlerin gelir artışına bağlıdır

19.08.2008 00:00:00


Ekonomilerde pazarın büyümesi, yani tüketimin artması toplumdaki fertlerin gelirlerini dengeli bir şekilde artırmaktan geçmektedir. Bu manada en temel ihtiyaçlarını bile alamayan dar gelirli insanların desteklenmesi, sadece gelir dağılımındaki dengesizliği gidermemekte, tüketim artışına sebep olduğu için sürekli büyümeye de imkan tanımaktadır.

Hiçbir dönemde bütün insanların gelirleri birbirine eşit olmamıştır, zaten ideal olan da bu değildir. Gelir düzeyi yüksek olan bireylerin yanında daha düşük gelire sahip bireylerin toplumdaki varlığı yaşanan bir gerçektir. Önemli olan bireylerin gelirleri arasında toplumsal dokuyu zedeleyecek bir uçurumun oluşmamasıdır. Ancak mevcut ekonomi modellerinin yanlış uygulamaları açlık sınırının altında yaşamaya çalışan bireylerle şatafatlı bir tüketim çılgınlığı içinde olan bireylerin iç içe olduğu çarpık bir toplum modeli meydana getirmiştir. Yanlış olan budur.

Toplumun geniş bir kesiminin gıda, giyim, konut, sağlık, ulaşım, eğitim gibi temel ihtiyaçlarının gelir dağılımındaki bozukluk sebebiyle karşılanmaması, gelirin büyük bir kısmının mutlu bir azınlık tarafından türlü şekillerle elde edilmesi, ekonomik bir sorun teşkil etmesinin yanında sosyal tahribatlara yol açmaktadır.

Örneğin Türkiye'de 2003 yılı itibari ile nüfusun en yoksul % 10 kesimi gelirin % 1.9'unu alırken; en zengin % 10'un aldığı pay, % 34.6'ya kadar çıkmaktadır. Bu tabloya göre en zengin ve en fakir % 10'luk dilimlerin gelirden aldığı paylar arasında 18 kat fark vardır.

Milli Ekonomi Modeli'nin sahibi /BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş

MİLLİ EKONOMİ MODELİ İÇİN NE DEDİLER:Prof. Dr. Ömer Saracoğlu İstanbul ÜniversitesiÇözüm Milli Ekonomi Modeli'ndedir

Bir ülkede uygulanan ekonomik modelin, halkın refah düzeyi ve o ülkenin her anlamda kalkınmasıyla çok yakından ilişkili olduğu bilinen bir gerçektir. Bu nedenle bir memlekette iktidara talip olanlar, iktidara geldiklerinde uygulayacakları ekonomik modellerin refah ve kalkınmayı en iyi şekilde sağlayacağını ileri sürerler. Ancak yeryüzündeki hemen bütün ülkelerde, bugüne kadar iktidara gelenlerin uyguladıkları kapitalist, liberal, ırkçı ve benzeri ekonomik modeller, küçük bir azınlığı mutlu edecek şekilde, kasten hileli veya yanlış uygulanmış ve bugün dünya nüfusunun büyük bir çoğunluğunu açlık ve sefalet içine sürüklemiştir. Zenginleşen ve güçleşen mutlu azınlık ise, iktidarları kontrolleri altına alarak, yasaları, bilimi ve teknolojiyi kendilerini güvence altına alacak şekilde yorumlamış, yönlendirmiş ve kullanmışlardır. Bu problemlerin çözümü, ancak insani duyguları kendisine rehber alan bir Milli Ekonomi Modeli'nin ortaya koyacağı ilke ve kuralların harfiyen uygulanması ile mümkün olabilir. İşte böyle bir model, bugün "Milli Ekonomi Modeli" adlı eserle, sayın Prof. Dr. Haydar Baş tarafından ortaya konulmuştur.
Derbide Fenerbahçe'nin kaybını beklemeye başladılar
Aslan hata yapmadı
KKTC Başbakanı sanık avukatı ile tartıştı
'Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al'
Bazı yorumcular 'kesin olacak' demişti
Erdoğan ters köşe yaptı
Görenleri kahreden kaza
Birinden kaçtılar diğeri çarptı
Erdoğan'dan Rutte'ye AB mesajı
'Hollanda'nın desteğini bekliyoruz'
'Birilerinin bitmiş olan kredilerini...'
Kılıçdaroğlu'na imalı yanıt
Haftalar sonra yeniden başlamıştı
Aramalarda yeni bulgu
İstiklal Caddesi bombacısının cezası belli oldu
7 kez ağırlaştırılmış müebbet
ABD Dışişleri Bakanlığı'nda kritik istifa
Ülkesinin Gazze politikasına tepki olarak
KKTC Başbakanı İsias Otel davası için Adıyaman'da
'Bu artık KKTC'nin davasıdır"
Kurulan şirket sayısı azaldı
Mart ayında 1678 şirket kapandı
Son operasyon Hakkı Saral çetesine
10 ayda 454 suç örgütü çökertildi
Özgür Özel disiplin için harekete geçiyor
Partiden kesin ihraç edilecekler
323 gayrimenkul için ihale yapılacak
Kızılay taşınmazlarını satıyor
'Katliamınıza dikkat çekmek antisemitizm değildir'
Sanders'tan Netanyahu'ya sert yanıt
Derbide Fenerbahçe'nin kaybını beklemeye başladılar
Aslan hata yapmadı
KKTC Başbakanı sanık avukatı ile tartıştı
'Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al'
Bazı yorumcular 'kesin olacak' demişti
Erdoğan ters köşe yaptı
Görenleri kahreden kaza
Birinden kaçtılar diğeri çarptı
Erdoğan'dan Rutte'ye AB mesajı
'Hollanda'nın desteğini bekliyoruz'
'Birilerinin bitmiş olan kredilerini...'
Kılıçdaroğlu'na imalı yanıt
Haftalar sonra yeniden başlamıştı
Aramalarda yeni bulgu
İstiklal Caddesi bombacısının cezası belli oldu
7 kez ağırlaştırılmış müebbet
ABD Dışişleri Bakanlığı'nda kritik istifa
Ülkesinin Gazze politikasına tepki olarak
KKTC Başbakanı İsias Otel davası için Adıyaman'da
'Bu artık KKTC'nin davasıdır"
Kurulan şirket sayısı azaldı
Mart ayında 1678 şirket kapandı
Son operasyon Hakkı Saral çetesine
10 ayda 454 suç örgütü çökertildi
Özgür Özel disiplin için harekete geçiyor
Partiden kesin ihraç edilecekler
323 gayrimenkul için ihale yapılacak
Kızılay taşınmazlarını satıyor
'Katliamınıza dikkat çekmek antisemitizm değildir'
Sanders'tan Netanyahu'ya sert yanıt

KKTC Başbakanı Üstel, İsias Otel Davası'nda sanık avukatı ile tartıştı

İsias Otel davasının 2. duruşmasın yeni bilirkişi raporu istenmesine karar verildi. Duruşma sırasında KKTC Başbakanı Ünal Üstel ile sanık avukatı arasında tartışma yaşanırken Üstel, bazı iddialarda bulunan sanık avukatına 'yalan söylüyorsun' diyerek tepki gösterdi.
26.04.2024 21:45:00 / Güncelleme: 26.04.2024 21:50:31
İhlas Haber Ajansı
KKTC Başbakanı Üstel, İsias Otel Davası'nda sanık avukatı ile tartıştı
KKTC Başbakanı Üstel, İsias Otel Davası'nda sanık avukatı ile tartıştı
Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, saat 10.00'da başlayan ve saat 18.15'de sona eren duruşmada mahkeme heyetinin ara kararıyla, tutuklu sanıklar Ahmet Bozkurt, Mehmet Fatih Bozkurt ve Erdem Yıldız'ın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Tutuksuz sanıklar Efe B., Halil B., Hasan A., Mehmet G., Şule Ö. ve Ulviye B.'nin adli kontrollerin devam etmesine karar verildi. Mahkeme ayrıca, dosyayı yeniden bilir kişi heyetine tebliği edildi. Davanın bundan sonraki duruşmasının 12 Haziran 2024 tarihinde saat 09.00'da görülmesine karar verildi.

KKTC Başbakanı Ünal Üstel, sanık avukatına 'yalan söylüyorsun' tepkisi

6 Şubat depreminde yıkılan ve 72 kişiye mezar olan İsias Otel davasıyla ilgili duruşmada, KKTC Başbakanı Ünal Üstel ve Sanık Avukatı Fuat Göktaş arasında gerginlik yaşandı. Sanık avukatları savunmasında, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Gazi Üniversitesi raporlarına itiraz ederek, usule uygun alınmadığı ve laboratuvarlarda testin düzgün yapılmadığını söyledi.
Otel sahibi tutuklu sanık Ahmet Bozkurt'un Avukat Fuat Göktaş, Gazi Üniversitesi'ne gönderilen numunelerin gitmesinden iki gün sonra KKTC'de bulunan Doğu Akdeniz Üniversitesi'yle Gazi Üniversitesi'nin 'kardeş üniversite' olduğunu yönünde haberler çıktığını belirtti. Göktaş, bunun yanında Gazi Üniversitesi heyetinin Kıbrıs başbakanıyla görüştüğü yönünde haberlerin servis edildiğini ancak bu görüşmelerin rutin olabileceğini düşündüklerini söyledi.



Bunun üzerine salonda bulunan KKTC Başbakanı Ünal Üstel, ziyareti yalanlayarak avukata hitaben, 'Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al' dedi. Başbakanın bu sözleri üzerine, avukat KKTC'de medyaya yansıyan ziyaret haberini gösterdi.

Sanık Avukatı Fuat Göktaş son olarak, çıkan bu haberleri kendisine gösteren müvekkil yakınlarına, 'Bu ziyaretlerle ilgili olumsuzluk düşünmeyin, bu rutin bir ziyaret olabilir. Bu tür haberlere itibar etmeyin' dediğini söyledi.

Mahkeme başkanı uyardı

Mahkeme Başkanı, salonda yaşanan sözlü sataşma nedeniyle tarafları sakin olmaya davet ederek, mahkemenin düzenini bozdurmayacağını vurguladı.

Mahkemede tutuklu sanık Ahmet Bozkurt savunmasında, 'Otelimin statiği 14 kata göre yapılmıştır. Otelim 9 kat olarak yapılmıştır. Statiğinde, taşıyıcısında herhangi bir eksiklik olduğunu düşünmüyorum. Ben burayı yap-sat için yapmadım, burayı kendime yaptım. Malzemelerin en iyisini kullandım. Benim buraya yaptığım para ile aynı şekilde iki bina yapabilirdim. Ben malzemeden çalmadım. Adıyaman dördüncü derece deprem bölgesindeyken, ikinci derece deprem bölgesinin şartlarını karşılayacak şekilde otel yaptım. Ben suçsuzum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi talep ediyorum' dedi.

'Ben sadece dekorasyon yaptım'

Tutuklu sanık Mehmet Fatih Bozkurt ise savunmasında, 'Otelin yapıldığı yıllarda, 1993-1999 yılları arasında Kıbrıs'taydım. Benim mesleğim otomotiv sektörüdür. Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Yüce mahkemenizden tahliyemi talep ediyorum' ifadelerini kullandı.

Diğer tutuklu sanık Erdem Yıldız ise, 'Ben sadece dekorasyon yaptım. Benden öncekini bilmem. Benden sonra yapılan şeylerle hiçbir ilgim yok. Benim yaptığım musluğun, asma tavanın binanın yıkımında etkisi yoktur' şeklinde konuştu.

Öğretmeni yumruklayan velinin ifadesi: Bir anlık ebeveynlik duygusuyla vurdum

Sarıyer'deki bir ortaokulda oğlunun okul davranışlarıyla ilgili olarak görüşmeye davet ettiği öğretmenini, yüzüne yumruk atmak suretiyle darp eden ve tutuklanarak cezaevine gönderilen şüpheli velinin ifadesine ulaşıldı.
26.04.2024 18:40:00
İhlas Haber Ajansı
Öğretmeni yumruklayan velinin ifadesi: Bir anlık ebeveynlik duygusuyla vurdum
Öğretmeni yumruklayan velinin ifadesi: Bir anlık ebeveynlik duygusuyla vurdum


Sarıyer'deki bir ortaokulda 25 Nisan 2024'de iddiaya göre Türkçe öğretmeni olarak görev yapan Necla Ö., öğrencisi E.S.Ç.'nin okul davranışlarıyla ilgili olarak velisi olan şüpheli Ali Ç.'yi (51) görüşmeye davet etmiş, okula gelen şüpheli veli Ali Ç. ise müşteki öğretmeni okul koridorunda görerek herhangi bir diyaloğa girmeden öğretmenin yüzüne yumruk atmıştı. Olayın ardından gözaltına alınan şüpheli, emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi. Şüpheli veli Ali Ç., Savcılık işlemlerinin ardından çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe 'kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten yaralama' suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.

''Oğlum 'baba çabuk gel, beni bir odaya kapattılar kaçtım, bana bir şeyler imzalatmaya çalışıyorlar' dedi''

Öte yandan şüphelinin ifadesine ulaşıldı. Kimlik tespitinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) İSBAK A.Ş.'de dijital arşiv personeli olarak çalıştığını söyleyen şüpheli Ali Ç. ifadesinde, "Okul yönetimi ve sınıf öğretmeni Necla Ö.'den 26 Mart 2024'de Sarıyer Çocuk Büro Amirliği'nde 'kötü muamele' konusundan adli olarak şikayetçi olmuştuk. 25 Nisan günü Kaymakamlık müfettişleri ile konuyla ilgili görüşmedeydim. Bu sırada eşim Neslihan Ç. beni aradı, kendisini okulun bir hizmetlisinin aradığını ve oğlumuzla ilgili bir sıkıntının olduğunu söyledi. Ardından eşimden hizmetlinin numarasını alarak durumun ne olduğunu sordum. Bana oğlumun atak geçirdiğini, öğretmenlerin yukarı almaya çalıştığını ancak oğlumun çıkmak istemediğini söyledi. Oğlumu telefona isteyince, 'baba çabuk gel, beni bir odaya kapattılar kaçtım, bana bir şeyler imzalatmaya çalışıyorlar' dedi. Sonrasında hizmetli 'müdür bey geliyor' diyerek telefonu yüzüme kapattı'' dedi.

''Dalga geçer gibi 'beni şikayet etmenin bedelini ödeyeceksin' dedi, bir anlık sinir harbi ile vurdum''

İfadesinin devamında, okula gittiğinde hizmetliye çocuğunun nerede olduğunu sorduğunu söyleyen şüpheli, ''Hizmetli bana, müdür beyin oğlumu yukarı çıkardığını söyledi. Ben de müdürün odasına çıktım. Bu sırada oğlum yanıma panik halinde ağlayarak geldi. Bana 'baba buradan çabuk çıkalım, eve gidelim' dedi. Korkusundan sürekli aynı şeyleri tekrarlıyordu. Müdür beyi odasına doğru yürürken Necla hocanın elinde çay bardağı ile gülerek bize doğru geldiğini gördüm. Dalga geçer gibi 'beni şikayet etmenin bedelini ödeyeceksin' dedi. Ben de o anda istem dışı çocuğumun da yanımda ağlamasından dolayı bir anlık kızgınlık ve ebeveynlik duygusuyla hocaya vurdum. Sonra okulun dışına çıktım, çok pişmanım. Bir anlık sinir harbi ile vurdum, bu sinir harbini ise hem şahsın tahrik edici eylemlerinden hem de babalık içgüdüsünden dolayı yaşadım'' şeklinde konuştu.

KKTC Başbakanı Üstel, İsias Oteli davası öncesi konuştu: Bu artık KKTC'nin davasıdır

Beraberindeki heyetle İsias Oteli davasının ikinci duruşması için kente gelen KKTC Başbakanı Ünal Üstel Adıyaman Adliyesi önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, "Bu artık KKTC'nin davasıdır. Onların acıları hepimizin acısıdır. Çocuklarımızı unutmadık, unutturmayacağız." dedi.
26.04.2024 11:15:00
Anadolu Ajansı
KKTC Başbakanı Üstel, İsias Oteli davası öncesi konuştu: Bu artık KKTC'nin davasıdır
KKTC Başbakanı Üstel, İsias Oteli davası öncesi konuştu: Bu artık KKTC'nin davasıdır

KKTC Başbakanı Ünal Üstel, 6 Şubat 2023'teki Kahramanmaraş merkezli depremlerde Adıyaman'da yıkılan İsias Oteli'nde hayatını kaybedenlere ilişkin mahkeme sürecini takip ettiklerini belirterek, "Türkiye Cumhuriyeti'nin adaletine güveniyoruz." dedi.

Beraberindeki heyetle İsias Oteli davasının ikinci duruşması için kente gelen Üstel, Adıyaman Adliyesi önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, 6 Şubat 2023'teki depremlerde yaşamını yitirenlere Allah'tan rahmet diledi.

Üstel, KKTC olarak hayatını kaybedenlerin ailelerinin yanında olduklarını belirterek, şöyle konuştu:

"Bu depremde biz de çocuklarımızı, yavrularımızı kaybettik ve o günden bugüne kadar adalet arayışımız devam ediyor. Biz Türkiye Cumhuriyeti'nin adaletine güveniyoruz. Birinci duruşma bundan bir müddet önce başladı ve sonuçlandı. Bugün ikinci duruşma için KKTC olarak bütün kesimlerimizle buradayız. Hükümet olarak buradayız, bakan arkadaşlarımızla buradayız. Muhalefet başkanıyla, milletvekilleriyle, yavrularımızın anneleriyle, yakınlarıyla, halkımızla Adıyaman'a geldik ve ikinci duruşma olacak ve salona gireceğiz. Bu artık KKTC'nin davasıdır. Onların acıları hepimizin acısıdır. Çocuklarımızı unutmadık, unutturmayacağız."

Kesin karar çıkana kadar mahkeme sürecini takip edeceklerini, aileleri yalnız bırakmayacaklarını dile getiren Üstel, şunları kaydetti:

"Biliyorsunuz geçen duruşmada uzman kişilerin bir görüşüne başvurduk. Gazi Üniversitesinin raporu çıktı, mahkememize intikal etti. Bunun dışında, 3 üniversitemizden ve onların oluşturduğu Türkiye Cumhuriyeti çapındaki bu işlerin sorumlusu olan uzman kişilerin görüşlerine müracaat ettik. Onların hazırladığı 3 rapor da mahkememize verildi. Gazi Üniversitesinin raporunu bizim hukukçu arkadaşlarımız incelediği zaman gördük ki, orada tam neticelendirilmemiş bir rapor ortada durdu. Bizim bugün Barolar Birliğimiz de hukukçularımız da burada. Milletvekili hukukçularımızın, Cumhuriyet Meclisinin oluşturduğu hukukçular, Ankara'da devletin tuttuğu hukukçular ve Türkiye Cumhuriyeti'nin Barolar Birliği ve yardımcıları ile özel avukatlarımızla bunlar incelendikten sonra bugünkü mahkemeden bizim hukukçularımızın talep edeceği yeni bir üçüncü rapor ve bu rapor ışığında adaletin tecelli etmesini bekleyeceğiz."

Suçluların gerekli cezayı alacağına inandığını vurgulayan Üstel, adaletin tecelli edeceğini söyledi.

Aileler de basın açıklaması yaptı

Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Karakaya da davada yeni bir sürece girildiğini ve ikinci duruşma için Adıyaman'a geldiklerini ifade etti.

Davanın sonuçlanmasına kadar süreci takip edeceklerini dile getiren Karakaya, "Bu davada bilimin yol göstericiliğine güveniyoruz. Hukukun üstünlüğü kadar toplum vicdanının gücüne de inanıyoruz." dedi.

Depremlerde oğlunu kaybeden anne Hilal Düzgünce ise davanın takipçisi olacaklarını belirtti.

Kahramanmaraş merkezli depremlerde, KKTC'den sporcuların da aralarında yer aldığı 72 kişinin yaşamını yitirdiği İsias Oteli'ne ilişkin 5'i tutuklu 11 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması 3 Ocak'ta yapılmıştı. Tutuklu sanıklardan 2'si, 3. Ağır Ceza Mahkemesince yapılan tutukluluk incelemesi sonucunda adli kontrol şartıyla tahliye edilmişti. 

52 milyonluk para trafiğinin zanlıları adliyede

Kocaeli merkezli 11 ilde sahte ilanlarla ve çağrı merkezleri aracılığıyla ürün satma vaadinde bulunup çok sayıda vatandaşı dolandıran, hesaplarında 52 milyon TL para giriş çıkışı olduğu tespit edilen 56 şüpheliden 49'u adliyeye sevk edildi
26.04.2024 10:26:00
İhlas Haber Ajansı
52 milyonluk para trafiğinin zanlıları adliyede
52 milyonluk para trafiğinin zanlıları adliyede
Kocaeli merkezli 11 ilde sahte ilanlarla ve çağrı merkezleri aracılığıyla ürün satma vaadinde bulunup çok sayıda vatandaşı dolandıran, hesaplarında 52 milyon TL para giriş çıkışı olduğu tespit edilen 56 şüpheliden 49'u adliyeye sevk edildi.

Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerinin, siber suçların men ve takibine yönelik yürüttüğü soruşturmada, liderliğini Serkan Kınalı isimli şahsın yaptığı suç örgütü üyelerinin E-ticaret ve ilan platformlarına sahte ilanlar koyarak, kurulan çağrı merkezine ait açık hatlar üzerinden müştekiler ile güven verici ve aldatıcı görüşmeler yaptıkları belirlendi. Kaparo, kargo bedeli, nakliye bedeli ve sigorta bedeli gibi bahanelerle para alan örgüt üyelerinin elde ettikleri parayı kripto para platformlarına aktardıkları ve sanal kripto para birimlerine çevirerek izini kaybettirmeye çalıştıkları tespit edildi.

52 milyonluk para trafiği

Belirtilen yöntemlerle yöntemlerle aralarında deprem mağduru aileler ile engelli vatandaşların da bulunduğu 37 şahsın dolandırıldığı, suç örgütü üyesi şahısların hesaplarına 52 milyon 675 bin 400 TL para giriş çıkışı olduğu tespit edildi. 5 ayrı bölgede çağrı merkezi oluşturan suç örgütü üyelerinden üçünün toplam 23 ayrı suçtan 25 yıl kesinleşmiş cezalarının bulunduğu belirlendi.

Kocaeli merkezli 11 ilde düzenlenen eş zamanlı operasyonda 56 şüpheli yakalandı. 5 şüphelinin değişik suçlardan cezaevinde olduğu, 2 şüphelinin ise ifadelerinin ardından savcılık talimatıyla serbest bırakıldığı bildirildi. 49 şüpheli ise Kocaeli Emniyet Müdürlüğündeki işlemlerinin ardından Gebze Adliyesine sevk edildi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.