Kadir Has Üniversitesi Medeni Usul, İcra ve İflas Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Selçuk Öztek "Kapanan her işletme milli ekonomiye zarar veriyor. Zor durumdaki şirketlerin kurtarılmasında şu veya bu kişinin ya da işletmenin menfaati diye değil, ülke menfaati diye bakmak gerekir. Ancak klasik araçların dışında yeni bir hukuki menanizmaya ihtiyaç var" dedi. Türkiye Tekstil Sanayi İşverenleri Sendikası ile Kadir Has Üniversitesi Hukuk Fakültesi işbirliğiyle düzenlenen 'Finansal Güçlük Yaşayan İşletmelerin Kurtarılmasına İlişkin Hukuki Çareler' konulu konferansta bir değerlendirme yapan Prof. Dr. Selçuk Öztek, "şirketlerin kurtarılması" yerine "borçların yeniden yapılandırılması" kavramının daha çok benimsendiğini ifade ederek şöyle konuştu: 'Biz hukukçular yargıya intikal eden konularla şirketlerin veya ekonominin iyi bir durumda olup olmadığını anlarız. Ekonominin iyiye gittiği söyleniyor ama, icra takibi başlatılan şirket sayısında iki misli, iflas erteleme talebinde bulunan işletme sayısı da misli artmış durumda. Kurulan ve kapanan şirket sayılarına bakınca da pek pozitif bir görüntü izlenmiyor. Ekonomistler de bu tabloyu teyid edince, biz hukukçular da artık ekonomide işlerin iyiye gitmediği yorumunda bulunabiliyoruz.""Şirketleri kurtaracak gerçek hukuk yok"Prof. Dr. Öztek mevcut İcra ve İflas Kanunu'nu "yorgun" diye niteleyerek, finansal olarak zor durumdaki şirketlerin kurtarılmasına yönelik Türkiye'de sağlam bir hukuki zemin bulunmadığını savundu. Öztek 'Şirket kurtarma süreçlerine yönelik mevcut hukukumuz yetmiyor. Hakimlerin gerekirse alacaklıların alacak tutarlarına ve vade yapısına müdahale edebileceği, alacakların özüne dokunabileceği kararlar alabilmesi lazım' dedi. Öztek finansal darboğaza düşerek faaliyetlerini sürdüremez hale gelen işletmeleri yeniden ekonomiye kazandırmanın ekonomik olduğu kadar hukuki mekanizmalarının da yaratılmasının gereğine işaret etti.İflas ertele, icra takipten beş yıl kurtulProf. Dr. Öztek zor duruma düşen şirketlerin artık konkordato yoluyla borçlarını yeniden yapılandırma ve iflastan kurtulma arayışlarını terk ettiklerini savunarak ' Artık bütün borçlular iflas ertelemeye yüklendiler. 5 yıl boyunca icra takipleri duruyor. Valla fıstık gibi bir kurum' yorumunda bulundu. İflasın ertelemesi başvurusunun kabul edilebilmesi için iki şartın bulunduğunu, bunlardan birinin dış finansman kaynağı temin edilmesi, diğerinin de borca batıklık şartının olduğunu belirten Prof. Dr. Öztek 'Dış finansman bulmadan eldeki araç gereçleri satarak ya da yeni siparişler alırız iddiasıyla iflastan kurtulmak mümkün değil' dedi.