Türkiye toprağını kaybediyor
Tarımı gerileyen Türkiye'de artık toprağa da değer verilmiyor. Bir yandan ilgisizlik, öte yandan çoraklaşma ve erozyon topraklarımızı alıp götürüyor. Türkiye, dünyada toprak rezervi azalan 20 ülkeden biri konumunda
16.03.2015 00:00:00
YUSUF KARACA/ANKARATürkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, insanlığın doğal kaynak olarak en önemli varlığının toprak olduğunu vurgulayarak, "Toprağa gereken önemi vermeyerek onu kaybediyoruz" dedi. Bayraktar, Türkiye'nin dünyada toprak rezervi azalan 20 ülkeden biri olarak topraklarını çok dikkatli ve doğru kullanmak zorunda olduğunu belirterek kaybedilen toprakların yeniden kazanılmasının çok zor olduğu, 1 santimetre kalınlıktaki kaybolan toprağı yerine koymak için birkaç yüzyıl geçmesi gerektiği bilgisini verdi. Şemsi Bayraktar, Birleşmiş Milletlerin toprağa yönelik farkındalığı artırmak ve kritik öneme sahip bu kaynağın sürdürülebilir kullanımını teşvik etmek için 2015 yılını Uluslararası Toprak Yılı ilan etmesi vesilesiyle yaptığı açıklamada, toprağın, canlıların yaşamsal ihtiyaçları için gerekli besin maddelerini temin ettikleri, barındıkları ortam olduğunu belirtti.Türkiye'de tarım alanlarına değer verilmiyorBayraktar, şöyle devam etti: "Dünyadaki küresel ısınma ve gelişmekte olan ülkelerin artan gıda ihtiyacı, günümüze kadar önemli bulunmayan, sanayi ve turizm amaçlı kullanımının özendirildiği tarım arazilerinin önemini bir anda gündemde ilk sıralara çıkarmıştır. Ülkemizde ise, toprağın ve özellikle tarım topraklarının önemi halen kavranabilmiş değildir. Her ne kadar özellikle İkinci Dünya Savaşı'ndan sonraki yıllarda çok sayıda traktörün yurdumuza girmesiyle işlenen tarım arazileri nüfus artışı ve nüfus artışına bağlı olarak büyüyen ülke ihtiyaçları, tarımsal alanların büyümesini ve üretimin artırılmasını zorlamışsa da daha sonraki yıllarda tarım topraklarımız azalış sürecine girmiştir." Risk altındaki bölgelerBirleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tahminlerinin dünyadaki toprakların üçte birinin erozyon, sıkışma, tuzlaşma, topraktaki organik ve besleyici maddelerin azalması, asitleşme, kirlilik ve betonlaşma gibi sürdürülebilir olmayan arazi yönetim uygulamaları yüzünden verimsizleştiğini gösterdiğini vurgulayan Bayraktar, şöyle devam etti: "Ülkemiz topraklarının en önemli sorunları, tarımsal arazilerimizin amaç dışı ve yanlış arazi kullanımından kaynaklanan erozyon, tuzluluk ve çoraklaşmadır. Türkiye'de amaç dışı arazi kullanımları özellikle Trakya, Bursa, Kocaeli, Adapazarı, Gediz, Menemen, Salihli, Kemalpaşa, Büyük Menderes, Küçük Menderes, Antalya, Tarsus, Çukurova ve Düzce gibi verimli tarım alanlarının bulunduğu bölgelerde yoğunlaşıyor. Böylece verimli tarım alanları kaybolurken, bu alanlarda daha önce büyük masraflarla yapılmış sulama ve tarımsal altyapı yatırımları da heba olmaktadır. Verimli tarım arazilerini yapılaşmaya açarsak, gelecek nesilleri bu topraklar besleyemez hale gelir." Bayraktar, yapılması gerekenler konusunda ise şunları kaydetti: "Toprağın korunması, geliştirilmesi, tarım arazilerinin sınıflandırılması, asgari tarımsal arazi ve yeter gelirli tarımsal arazi büyüklüklerinin belirlenmesi ve bölünmelerinin önlenmesi, tarımsal arazi ve yeter gelirli tarımsal arazilerin çevre öncelikli sürdürülebilir kalkınma ilkesine uygun olarak planlı kullanımını sağlayacak olan 6537 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanununda değişiklik yapan kanunun yönetmeliği bir an evvel çıkarılmalıdır." Erozyon ve çoraklaşma yaygın* Türkiye topraklarımızın yaklaşık yüzde 90'ında, tarım alanlarının yüzde 59'unda, meraların yüzde 64'ünde, orman arazilerinin ise yüzde 54'ünde çeşitli derecelerde erozyon belirlendi. Yapılan araştırmalara göre; her yıl erozyonla kaybedilen 1 milyar 400 milyon ton toprağın yaklaşık 500 milyon tonu tarım alanlarından gitmektedir.* Ülkesel Toprak Etütleri'ne göre 2.78 milyon hektar arazide tuzluluk ve drenaj, 1.5 milyon hektarda ise çoraklaşma problemi bulunuyor. Çoraklaşan bu arazi toplam işlenen tarım arazilerinin yüzde 5.48'ine eşdeğer... * GAP'ın sulamaya açılması ile birlikte yapılan yanlış sulama, toprak ve bitki yönetiminden dolayı bugüne kadar 15 bin hektar alan tuzlulaştı. Konya Ovası'nda aşırı şekilde çekilen yeraltı sularının yarattığı olumsuz etkiler ve azalan su miktarı ile birlikte başlayan Tuz Gölü'nün kuruması, önümüzdeki dönemlerde İç Anadolu'da başlayacak olan kuraklık ve çölleşmenin de etkisiyle birlikte tarım toprakları elden çıkacak.