Enerjide dışa bağımlı olmamak elimizde

Türkiye dünyada elektrik üretimini en pahalı şekilde temin eden ülkelerin başında geliyor. Çünkü elektrik üretimi yurt dışından gelen doğalgazın elektrik enerjisine dönüştürülmesi ile yapılıyor.
Biz, doğalgaz ihtiyacımızı Rusya ve İran’dan boru hatlarıyla, Cezayir ve Nijerya’dan ise sıvılaştırılmış şekilde tankerler vasıtası ile sağlıyoruz. Elektrik ise Rusya’dan gelen doğalgaz ile üretiliyor.
Marmara’nın 6 ilini etkileyen elektrik kesintisi de Bursa’daki doğalgaz çevrim santralinde meydana gelen arızadan kaynaklanmıştı.
Ve sonra, megaşehir İstanbul’da metro hatları durdu, trafik birbirine girdi, insanlar bulundukları yerlerde mahsur kaldı, fabrikalarda üretim kesildi, evlerde ve işyerlerinde vatandaşlar soğuktan dondular.
21. yüzyıl Türkiye’sinde bu çağla ilgisi olmayan manzaralar yaşadık.
Dışarıya bağımlı olmak hangi sahada olursa olsun, bir ülke için çok tehlikeli bir durum. Enerji konusu da hayatın pek çok sahasını etkilediği için dışa bağımlı bir enerji politikası, ciddi riskler taşıyor.
Bir düşünün, arıza yerine doğalgazı veren ülke ile anlaşmazlıktan kaynaklanan bir doğalgaz kesintisi olsa idi ne yapacaktık? Veya kesinti 6 saat değil de 24  saat sürse idi, telafisi imkansız ne kadar zarar meydana gelecekti?
Türkiye gibi enerji üretimi konusunda Allah vergisi pek çok imkana malik bir ülkenin dışa bağımlı bir enerji politikasına ihtiyacı yoktur.
Ancak bu konu hükümetlerin izlediği programlarla ilgili bir hassasiyettir.
Dünyanın enerji ihtiyacı 2030 yılına kadar yüzde 53 artacaktır. Bu bağlamda 2030 yılına kadar 20.2 trilyon dolar enerjiye yatırım yapılması gerekmektedir. (Prof. Dr. Haydar Baş, Sosyal Devlet - Milli Devlet, sayfa 449)
Milli politikaların devreye girmesi ile her ülke, hem ucuz hem de kesintisiz enerji kaynaklarına sahip olabilir. Türkiye için değerlendirirsek, bu konuda detaylı çalışmayı parti programına alan tek parti olarak Bağımsız Türkiye Partisi kadrolarını görüyoruz.
Parti programına göre, elektrik için kömürle çalışan termik elektrik santralleri, fueloil ile çalışan termik elektrik santralleri, doğalgaz ile çalışan termik elektrik santralleri ve su ile çalışan termik elektrik santralleri ile elektrik üretimi yapılmaktadır.
BTP’nin programına göre;
1- Her yerleşim yerinin kenarına yağılacak ufak maliyetli hidroelektrik santralleri enerji kaybı olmadan ülkenin elektrik enerjisini sağlayacaktır,
2-  Rüzgarlı olan bölgelerde, rüzgar enerjisinin devreye gireceği rüzgar gülü projeleri ile elektrik enerjisi temin edilebilir.
3- Hem sanayi, hem de hane halkları elektriği, ülke şartlarında gerekli yatırım ve hazırlık süresi dikkate alındığında 18 ay sonra bedava kullanabilecektir.
4- Doğalgaz konusunda ise, Azerbaycan doğalgaz boru hattının bir an önce planlanmasını sağlayarak 26 milyar metreküp gazın temini ve Irak petrol boru hattına paralel döşenecek doğalgaz boru hattının inşası ile on milyar metreküp gazın temini sağlanacak,
Böylece sadece Rusya’ya bağımlılığın önüne geçilmeyecek, doğalgaz da ucuzlayacaktır.
5- Alternatif enerji kaynaklarının kullanımı da yaygınlaştırılacaktır.
Nükleer enerji santralleri kurulması, güneş enerjisi, jeotermal enerjisi, bio - mass enerji, yakıt hücreleri (alevsiz gaz yakılması, metan - hidrojen enerji yakımı), akıntı enerjisi, dalga enerjisi ile de milli politikalarla enerji temin edilecektir.
Enerji kaynaklarına ulaşım için yapılan savaşların devam ettiği günümüzde, enerjiye milli politikalar ile ulaşmak stratejik bir meseledir.
Hem dışa bağımlılıktan kurtulmak hem de bedava elektriğe kavuşmak için BTP’nin bu programları hayata geçirilmelidir.