Türkiye, yeraltındaki yaklaşık 2 trilyon dolar değerindeki toryumu yatırıma dönüştürebilse ikidebir IMF'ye el açma zorunda kalmayacak
40 yılda dünya petrol rezervlerinin tükenecek olması nedeniyle, tüm dünya alternatif enerji kaynakları arayışına hızla devam ederken, Türkiye'de bu konuda yeterli çalışma yapılamıyor.
Birçok ülkede hidrojenle çalışan araçlar, Toryum ile çalışan reaktör teknolojisi üzerine yoğun araştırmalar yapılırken, Türkiye'nin en büyük zenginliklerinden toryum gelecek nesilleri bekliyor.
Dünya nüfusunun yüzde 1'nden fazlasını oluşturmasına rağmen, toprakları yüzde 0,6, hidrolik kaynakları yüzde 0,5, yenilenmeyen enerji kaynakları yüzde 0,2 oranlarında olan Türkiye, hızla artan nüfusuyla 21. yüzyılda ekonomik ve sosyal problemleri çözümsüzlüğe doğru giden ilk 20 ülkeden biri olarak görülürken, bu durumdan kurtulması için en önemli şansı toryum teknolojisine dayalı enerji üretimi olduğu belirtiliyor.
Kullanılabilir rezerv 300 bin tonTürkiye'de varlığı kanıtlanan 384 bin ton toryum rezervinin yaklaşık 300 bin tonunun kullanılabilir rezerv olduğu kaydediliyor.
Almanya ve Amerika'da 1967 yılından buyana bütün ayrıntıları ile denenmiş yakıt teknolojilerinden edinilen tecrübelere göre, Th-U çevrimli nükleer reaktörlerde yüzde 7'lere varan dönüşüm elde etmek mümkün oluyor.
Yakıtların yüzde 75 oranında kullanıldığı ve termikelektrik veriminin yüzde 40 olduğu varsayıldığında Türkiye'nin toryum yataklarının toplam elektrik enerji eşdeğeri 40 trilyon kilovatsaat olarak hesaplanıyor. Bu potansiyelin mali karşılığı ise 0,05 dolar/Kwh hesabıyla 2 trilyon doları buluyor.
Bu enerjiyi kullanmak için gerekli madencilik, kimyasal teknolojiler, yakıt teknolojileri, çevre ve güvenlik teknolojileri, araştırma-geliştirme faaliyetleri, yüksek sıcaklık nükleer santrallarının kurulması için yaklaşık 100 milyar dolarlık yatırım yapılması gerekiyor.
Yıllık kişi başına elektrik tüketiminin 5 bin kilovatsaat, 80 milyon nüfuslu bir Türkiye'nin en az 100 yıllık enerji ihtiyacını karşılayabilecek düzeydeki toryum yatakları, bütün yatırım ve işletim giderlerinin dışında, yılda 50 bin dolar ücretle 100 bin kişilik bir istihdam potansiyelini de beraberinde getiriyor.
Dünyada toryum yakıtlı nükleer santralların kullanılmadığı, bu teknolojiye sadece Amerika, Almanya, Japonya ve Hindistan'ın sahip olduğu, özellikle Toryum Reaktörü için gerekli saf U veya Pu yardımcı yakıtların temininde sorun yaşanabileceği ve en önemlisi yaklaşık 100 milyar dolarlık bir yatırımın mümkün olamayacağı belirtiliyor.
40 yılda dünya petrol rezervlerinin tükenecek olması nedeniyle, tüm dünya alternatif enerji kaynakları arayışına hızla devam ederken, Türkiye'de bu konuda yeterli çalışma yapılamıyor.
Birçok ülkede hidrojenle çalışan araçlar, Toryum ile çalışan reaktör teknolojisi üzerine yoğun araştırmalar yapılırken, Türkiye'nin en büyük zenginliklerinden toryum gelecek nesilleri bekliyor.
Dünya nüfusunun yüzde 1'nden fazlasını oluşturmasına rağmen, toprakları yüzde 0,6, hidrolik kaynakları yüzde 0,5, yenilenmeyen enerji kaynakları yüzde 0,2 oranlarında olan Türkiye, hızla artan nüfusuyla 21. yüzyılda ekonomik ve sosyal problemleri çözümsüzlüğe doğru giden ilk 20 ülkeden biri olarak görülürken, bu durumdan kurtulması için en önemli şansı toryum teknolojisine dayalı enerji üretimi olduğu belirtiliyor.
Kullanılabilir rezerv 300 bin tonTürkiye'de varlığı kanıtlanan 384 bin ton toryum rezervinin yaklaşık 300 bin tonunun kullanılabilir rezerv olduğu kaydediliyor.
Almanya ve Amerika'da 1967 yılından buyana bütün ayrıntıları ile denenmiş yakıt teknolojilerinden edinilen tecrübelere göre, Th-U çevrimli nükleer reaktörlerde yüzde 7'lere varan dönüşüm elde etmek mümkün oluyor.
Yakıtların yüzde 75 oranında kullanıldığı ve termikelektrik veriminin yüzde 40 olduğu varsayıldığında Türkiye'nin toryum yataklarının toplam elektrik enerji eşdeğeri 40 trilyon kilovatsaat olarak hesaplanıyor. Bu potansiyelin mali karşılığı ise 0,05 dolar/Kwh hesabıyla 2 trilyon doları buluyor.
Bu enerjiyi kullanmak için gerekli madencilik, kimyasal teknolojiler, yakıt teknolojileri, çevre ve güvenlik teknolojileri, araştırma-geliştirme faaliyetleri, yüksek sıcaklık nükleer santrallarının kurulması için yaklaşık 100 milyar dolarlık yatırım yapılması gerekiyor.
Yıllık kişi başına elektrik tüketiminin 5 bin kilovatsaat, 80 milyon nüfuslu bir Türkiye'nin en az 100 yıllık enerji ihtiyacını karşılayabilecek düzeydeki toryum yatakları, bütün yatırım ve işletim giderlerinin dışında, yılda 50 bin dolar ücretle 100 bin kişilik bir istihdam potansiyelini de beraberinde getiriyor.
Dünyada toryum yakıtlı nükleer santralların kullanılmadığı, bu teknolojiye sadece Amerika, Almanya, Japonya ve Hindistan'ın sahip olduğu, özellikle Toryum Reaktörü için gerekli saf U veya Pu yardımcı yakıtların temininde sorun yaşanabileceği ve en önemlisi yaklaşık 100 milyar dolarlık bir yatırımın mümkün olamayacağı belirtiliyor.