Öcalan infaz edilmeyecek
Sözkonusu yasal düzenlemeler uyarınca, PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan'a verilen idam cezası hiç bir şekilde infaz edilmeyecek. Genel Kurulu'nda kabul edilen AB Uyum Yasa teklifiyle, savaş ve yakın savaş tehdidi halleri dışında idam cezasını kaldırıyor. Türk Ceza Yasası'nda (TCK) öngörülen değişiklikle terör suçlarında ölüm cezası kaldırılıyor ve bu ceza müebbet ağır hapis cezasına dönüştürülüyor. Ancak, savaş ve yakın savaş tehdidi hallerinde işlenmiş suçlara verilen ölüm cezaları korunuyor. İdam cezaları müebbet ağır hapse dönüştürülen terör suçluları ceza indirimlerinden ve şartla salıvermeye ilişkin hükümlerden yararlanamayacaklar. Bunlar hakkında müebbet ağır hapis cezası ölünceye kadar devam edecek.
Cemaat vakıfları mal edinebilecek
Vakıflar Kanunu'nda yapılan değişiklikle, cemaat vakıfları, Bakanlar Kurulu'nun izniyle ihtiyaçlarını karşılamak üzere taşınmaz mal edinebilecekler, bu malları üzerinde tasarrufta bulunabilecekler. Bu vakıfların tasarrufu altında bulunan taşınmaz mallar, düzenlemenin yürürlüğünden itibaren 6 ay içinde başvurulması halinde vakıf adına tescil olunacak.
Yeniden yargılamanın yolu açılıyor
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'na (HUMK) ilave edilen bir madde ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) verdiği kararlarda, yargı kararının tazminatla giderilemeyecek sonuçlar doğurduğu anlaşılırsa kararın kesinleştiği tarihten itibaren 1 yıl içinde Yargıtay Birinci Başkanlığı'ndan yargılamanın yenilenmesinin istenmesine imkan sağlanıyor. Bu istem Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nda ele alınacak. Buna paralel olarak Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nda (CMUK) da bazı değişiklikler öngörülüyor.
AİHM kararlarına yeniden yargılama yolu açılmasına ilişkin hükümler kanunun yayımından bir yıl sonra yürürlüğe girecek. Teklifte yer alan geçici maddeyle de yeniden yargılamaya ilişkin hükümlerin geçmişe dönük uygulanması da engelleniyor. Bu hüküm, yasa yürürlüğe girdikten bir yıl sonra AİHM'e yapılacak başvurulara ilişkin kararlar için geçerli olacak.
Kürtçe yayın ve eğitim serbest
Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun'da yapılan değişiklikle, Türk vatandaşlarının günlük yaşamlarında geleneksel olarak kullandıkları farklı dil ve lehçelerde de yayın yapılabilmesine olanak sağlanıyor. Yabancı Dil Eğitimi ve Öğretimi Kanunu'nun adı "Yabancı Dil Eğitimi ve Öğretimi ile Türk Vatandaşlarının Farklı Dil ve Lehçelerinin Öğrenilmesi Hakkında Kanun" şeklinde değiştiriliyor. Türk vatandaşlarının günlük yaşamlarında geleneksel olarak kullandıkları farklı dil ve lehçelerin öğrenilmesi için Özel Öğretim Kurumları Kanunu hükümlerine tabi olmak üzere özel kurslar açılabileceği hükme bağlanıyor.