İsrail bu defa sivil bir gemiye saldırdı. Akdeniz'in sularına Yahudi kasapların açtığı kan bulaştı bu defa. Gelen bilgiler 10 kişinin öldüğünü, bunlardan 6'sının Türk olduğunu gösteriyor. Gemiler sadece insani amaçlı olarak yola çıkmış yardım gemileriydi. Gemideki hiçbir personelin silahı yoktu. 6 gemilik filo başta Mavi Marmara olmak üzere aniden saldırıya uğradı. Bilanço ağır oldu.Şu sıralarda Türkiye'deki İsrail elçiliklerinin önü protestocularla dolu. Binlerce vatandaşımız İsrail'i kınamak için Ankara'daki İsrail büyükelçiliğinin ve İstanbul Levent'teki İsrail konsolosluğunun önüne dolmuş durumda. Bu saldırı öncesi AKP hükümeti çok değil iki hafta önce İsrail'in OECD'ye girmesine izin verdi. Gelen bütün tepkilere rağmen geri adım atmayan AKP hükümeti İsrail'in yıllardan beri arzuladığı OECD üyeliğini gerçekleştiren ülke olarak tarihe geçti.İsrail'in GAP'ta satın aldığı sulanabilir toprakların 500 bin dönüme ulaştığı ve bu rakamın AKP döneminde zirve yaptığı da biliniyor. Geçtiğimiz yıl Doğu sınırımızdaki mayınlı arazilerin İsrail'e temizletilip 50 yıllığına onların kullanımına verilmesi son dakikada önlenmişti.Devam edelim: "İsrail'e 800 milyonluk ticari anlaşma imzalama, İsrail'den akıllı Anam füzelerini, gece uçuş sistemleri olan Litening sistemini, elektronik savaş dürbünlerini, casusluk ve saldırı pilotsuz uçakları satın alma müzakerelerini AKP kadroları sürdürdü. İsrail'de yayınlanan Haaretz ve Urşalim Post gazeteleri 19 Nisan 2003 tarihli haberlerinde İsrail Hava Sanayi şirketinin Türk ordusunun 200 milyon dolarlık pilotsuz saldırı uçakları ihalesini kazandığını yazdılar. Bu anlaşma uyarınca İsrail 30 ila 40 casusluk uçağı, 12 adet yer istasyonlarını kapsayan komuta kontrol ağı Türk ordusuna satılıp devredilecek. İsrail'in Ankara Başkonsolosu Amira Arnon'un 14 Eylül 2003 tarihli Milliyet gazetesine verdiği demeçte belirttiği gibi "İsrail Türkiye ilişkileri AKP döneminde geçmişe kıyasla daha da gelişmiş, AKP'nin iktidar olmasından dolayı ikili ilişkilerde hiçbir olumsuz durum yaşanmamıştır." Geçtiğimiz yılın Mayıs ayında İsrail'i ziyaret eden Erdoğan "Terörle mücadele ve silah sanayi" alanlarında yeni anlaşmalar imzaladı. Anlaşmalarla birlikte 700 milyon dolarlık tank modernizasyonu ihalesi İsrail'e verilirken, savaş uçaklarının modernizasyonu ile ilgili yeni anlaşmalar imzalandı. Yine bu ziyaret sırasında Akdeniz'in altından İsrail'e petrol, su ve elektrik hattı geçişi sağlayacak proje konusunda anlaşmaya varıldı. Yine bu ziyaret sonrasında Erdoğan "Türkiye'nin hiçbir yerden icazet almaya ihtiyacı yok. İsrail ile siyasi, ekonomik, askeri ilişkiler kurmaya hiçbir mani yok" açıklamasını göğsünü gerer gere yapıyordu. AKP hükümeti, İsrail uçaklarının güvenliğini sağlamak için, bütün İsrail uçaklarında bulunan MOSSAD ajanlarının her türlü silah v.s aramasından muaf tutularak Türkiye'ye girişine izin veren protokole de çekinmeden imza atmıştı. Bu anlaşma ile ellerini kollarını sallayarak Türkiye'ye giren İsrail ajanlarının ülkemize ne gibi silahları soktukları ve "bu silahların herhangi bir olayda kullanılıp kullanılmadığı" ise meçhul." (Muharrem Bayraktar, 27.07.2006)Erdoğan, arada sırada kamuoyundaki İsrail karşıtı gazı almak için İsrail karşıtı konuşmalar yapıyorsa da gerçekte İsrail'in en samimi müttefiki durumunda.Onbeş güne evvel İsrail'in OECD'ye girmesine izin veren AKP,'nin bugün insani yardım gemilerini saldırı düzenlenmesine tepki göstermeye hakkı yoktur.Çünkü bu desteği ve cesareti İsrail'de veren kendileridir.Bu ülkenin Müslümanları da suçluyu boşu boşuna İsrail büyükelçiliğinin önünde aramasınlar.
Muharrem Bayraktar/ mbayraktar@yenimesaj.com.tr