logo
25 NİSAN 2024

Arjantin ibretlik

22.12.2001 00:00:00
IMF'nin batırdığı Arjantin'den sonra gözler Türkiye'ye çevrildi

IMF'nin gözbebeği Arjantin'in topyekün çöküşü üzerine gözler Türkiye'ye çevirdi. Koalisyon ortakları, 1999 Kasım'ında IMF güdümlü bir program açıkladı. Bu program 1 yıl geçmeden iflas etti. Bankalar battı, gecelik faizler 6-7 binlere fırladı. Özellikle kamu bankaları olan Halk, Ziraat, Emlak ve VakıflarBankası gecelik bu faizlerle 20 katrilyon lira zarar ettirildi. Sonra ikinci program devreye sokuldu ve Kemal Derviş geldi. Ancak, onun da programı kısa sürede iflas etti. Hükümet, IMF ile ortaklaşa hazırladığı üçüncü programı Ocak ayından itibaren uygulamaya koyacak. Gelinen noktada Türkiye'de bu yıl içinde 125 bin firma kapandı. 2 milyon çiftçi, Ziraat Bankası'na olan borçları nedeniyle icralık oldu. 55 milyon kişinin açlık sınırının altında yaşıyor. Emekli, dul, yetim ve çalışan kesim, iki yıldan beri dolar karşısında eriyen emeğin ve yok olan alım gücünün zorluğuyla cebelleşiyor. Üretimi tahrik edecek hiçbir temel tebdir alınmadığı gibi, dışarıdan alınan borçların nasıl ödeneceği konusunda reel bir plan da sözkonusu değil. Bu da ülkenin üç-beş ay sonrasında veya IMF'nin bir bahane ile kredileri dondurmasının ardında güçlü bir sosyal patlamanın yattığı sinyallerini vermektedir.

Yüzde 4'lük iple bağlıyızBaşbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, dün ekonomide yüzde 6.5'lik faiz dışı fazlayı gerçekleştirecek tedbirlerin taviz vermeden alınması gerektiğini ifade ediyor. Yılmaz, 2002 yılını özelliştirme açısından bir halme yılı yapmaya mecbur olduklarını belirterek, bunun için yeni bir özelleştirme yasa değişikliğini bu hafta hükümete getireceklerini belirtiyor. Koalisyon ortakları ve ekonomi çevreleri maalesef Arjantin'le aramızda güçlü farklar ileri süremiyor. Yerel farlılıkları öne çıkartarak Türkiye'de sosyal patlamanın olmayacağı konusunda güven telkin etmeye çalışıyor. Nitekim Mesut Yılmaz, Arjantin'le Türkiye'yi birbirinden ayıran etkenlerden birini Türkiye'nin önemli bir dış kaynak garantisi alması olarak gösteriyor. Yılmaz'a göre, iki ülkeyi farklılaştıran en önemli husus, 2002 bütçe hedeflerinde Arjantin'in yüzde 2'lik bir faiz dışı fazla ile yetinmesine karşılık, Türkiye'nin yüzde 6.5'lik bir fazla hedeflemesi.

Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü: Yılmaz'a göre Arjantin, daha fazla fedakarlığa yanaşmadığı için bu hale düşmüştür. Bu da demektir ki Türkiye IMF'in istedigi istikamette daha çok fedakarlık yapacaktır.

IMF reçeteleri krizin kaynağıArjantin'de 'Bu noktaya nasıl gelindiği' sorusuna cevap bulmaya çalışan uluslararası finans uzmanları, 'yanlış önlemler' üzerinde yoğunlaşıyor. Kriz için 'göz göre göre' tanımlamasını kullanan uzmanlar, Arjantin'in yaptığı yanlışların diğer gelişmekte olan ülkeler için 'ders alınacak' iyi bir örnek olduğuna dikkat çekiyor. Ancak Türkiye'deki politikacılarımız, ders almak yerine korkuyu gizlemeyi tercih ediyor.

Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) 'Para Kurulu' modelinde ısrar etmesi, ekonominin sıcak para girişine bağımlı kalması, altyapısız ve hızlı özelleştirme, Arjantin'de 3 yıldan bu yana devam eden krizin daha da derinleşmesine neden oldu. Yani IMF politikaları, Arjantin'i çökertti.

Dolar oyunuArjantin, Nisan 1991'de Arjantin, parasını dolara endekslemiş ve Ocak 1992'de parasından dört sıfır silerek yeni para birimi Peso'yu piyasaya sürmüş, pesonun değerini ABD Doları'na eşitlemiş ve değerini korumak için elinde ne kadar dolar varsa, ancak o kadar para basmayı kabullendi. Ekonomide pastırma yazı türünden düzelmeler görüldü ise de sosyal sonuçlar farklı çıktı. Yeniden yapılanma sürecinde Arjantin, 1990 yılında vergi reformu, özelleştirme ve kamu sektörü reformundan oluşan bir reform paketini de uygulamaya soktu.

Haraç-mezat özelleştirmeArjantin, yabancı sermayeden daha çok pay alabilmek için IMF ve Dünya Bankası'nın tavsiyeleri doğrultusunda, 'rekor düzeyde' bir özelleştirme sürecine başladı. Özelleştirme, hiçbir hukuki altyapısı sağlanmadan ve hiçbir kuruluş 'stratejik' sayılmadan 'haraç mezat' satıldığı bir politikayla gerçekleştirildi. Denetimsiz yapılan bu özelleştirme sonucunda, elde edilmesi beklenen, 'serbest rekabet, üretim-verimlilik artışı, uygun fiyat ve kalite' sağlanamazken fiyatlar arttı ve denetimsiz 'karteller' oluşmaya başladı.

Sıcak para ortalığı sildi süpürdüYabancı sermaye, özellikle de 'sıcak para' olarak isimlendirilen kısa vadeli sermaye girişi rekor düzeylere ulaştı. Örneğin, Türkiye'ye, 1990-2000 yılları arasında yaklaşık olarak toplam 10 milyar dolar doğrudan yabancı sermaye girerken Arjantin'e 80 milyar dolar doğrudan yabancı sermaye, yaklaşık 150 milyar dolar da sıcak para girişi oldu.

Üretim ve istihdamın daraldı. Kemer sıkma politikaları başladı. Yıllarca süren kemer sıkma politikaları, artan işsizlik ve insanların umutlarını kaybetmesi, yolsuzlukların artmasında en önemli unsurlar oldu. 1989'da yüzde 6 olan ortalama işsizlik oranı daha sonra yüzde 17'ye fırladı. Ülkenin bazı yerlerinde işsizlik oranı, yüzde 40'lara kadar yükseliyor.

Arjantin'de büyük umutlarla işbaşına getirilen IMF güdümlü 'süper ekonomi bakanı' Domingo Cavallo, ülkedeki krizi aşabilmek için her yolu denediyse de başarılı olamadı. Bütçe ve kamu gelirlerini arttırıcı ve ekonomik durgunluktan çıkıp, rekabet artışı yoluyla canlanma sağlayıcı tedbirler açıkladı. Vergi ödeme ve toplama sistemini, kaçakları önlemek için yeniden yapılandırdı. Kamu harcamalarındaki kesintiye gitti.

Cavollo bir tek 'devalüasyon' ve 'moratoryum' seçeneklerini denemedi. Zaten dolar karşısında eriyen parası, gizli gizli devalüe oluyordu. Döviz rezervleri 15 milyar dolar düzeylerine indi. Borçlarını ödeyememe riski doğunca, IMF'nin kredi dilimlerini dondurdu. Ve beklenen son geldi. Arjantin, IMF'den 1.3 milyar dolarlık kredi dilimini alamadığı için çok sıkışık bir durumda kaldı.

'Sabit kur' politikasını, bir yıl öncesine kadar şiddetle Arjantin'e öneren IMF, Türkiye'de, 'çıpa' uygulamasının ardından meydana gelen iki krizden sonra Arjantin'in de 'Para Kurulu' uygulamasından vazgeçip, Türkiye gibi kurunu dalgalanmaya bırakmasını önerdi. Önce sabit kur, sonra çıpa, para Kurulu derken IMF Arjantin'i üretimden uzaklaştırıp para ve kur oyunlarıyla oyaladı.

IMF'nin, 'Yeni İflas Planı' da Arjantin'e yetişmedi.

IMF güdümünde ve global mandacı olmayan ekonomistler ve siyasiler, Arjantin'in bu noktaya gelmesinden başta IMF ve Dünya Bankası olmak üzere uluslararası finans kuruluşlarını sorumlu tutuyor. Uzmanlar, bu kuruluşların ülke farkı ve toplumsal ihtiyaçları gözetmeden tek bir yaklaşık sergilemesinin krizi iyice derinleştirdiğini savunuyor.

Dolayısıyla tüm ülkelerde ve özellikle Türkiye'de Milli Ekonomik Modelleri dönülmeden global senaryolarla kalkınmanın mümkün olmayacağı, bilakis çöküşlerin artacağı Arjantin örneği ile bir kez daha ortaya çıktı.

IMF'nin desteği ile Türkiye'de yapılan ekonomik düzenlemeler ve özelleştirme manevraları Arjanti'inkinden farklı değil. Ekonomik göstergeler bakımından da Arjantin daha avantajlı durumdu idi. Kişi başına milli gelir 10.000 dolar civarındaydı. Türkiye'de ise kişi başına milli gelir, 2. 800 dolar civarında. Bu tablo bir şeyler söylemiyor mu?
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler

Çorlu tren kazası duruşması başladı

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasının duruşması başladı.
25.04.2024 10:49:00
İhlas Haber Ajansı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 2018'de 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin davanın duruşması başladı.

Kazada hayatını kaybeden vatandaşların yakınları şehirde yürüyüş yaparak duruşmanın görüleceği Çorlu Halk Eğitim Merkezindeki mahkeme salonuna giriş yaptı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'de duruşmayı takip ediyor.

Çorlu tren kazası duruşması başladı

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasının duruşması başladı
25.04.2024 10:48:00
İhlas Haber Ajansı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasının duruşması başladı.



Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 2018'de 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin davanın duruşması başladı. Kazada hayatını kaybeden vatandaşların yakınları şehirde yürüyüş yaparak duruşmanın görüleceği Çorlu Halk Eğitim Merkezindeki mahkeme salonuna giriş yaptı.


Gar katliamı davasında mütalaa açıklandı

Yargıtay’ın bozma kararı sonrası tekrar görülen terör örgütü DEAŞ’ın Ankara Garı önünde 10 Ekim 2015’te düzenlediği ve 101 kişinin öldüğü saldırıyla ilgili 10’u tutuklu 26 sanığın yargılandığı davada esas hakkındaki mütalaa açıklandı.
25.04.2024 09:41:00
İhlas Haber Ajansı
Gar katliamı davasında mütalaa açıklandı
Gar katliamı davasında mütalaa açıklandı
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılırken, taraf avukatları salonda hazır bulundu.

Avukatlar, kovuşturmanın genişletilmesini ve terör saldırısından önce ihmali bulunan kamu görevlileri hakkındaki belgelerin mahkemece değerlendirilmesini talep etti.

Beyanların ardından esas hakkındaki görüşünü açıklayan savcı, sanık Erman Ekici'nin "anayasal düzeni ihlal" suçundan 1, "101 kişiyi kasten öldürme" suçundan da 101 kez olmak üzere toplam 102 kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını talep etti.

Ekici'nin 379 kişiyi kasten öldürmeye teşebbüs suçundan da 6 bin 822 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep eden savcı, diğer sanıklar Abdülmubtalip Demir, Talha Güneş, Metin Akaltın, Yakub Şahin, Hakan Şahin, Halil İbrahim Alçay, Resul Demir, Hacı Ali Durmaz ve Hüseyin Tunç için de "kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis talebinde bulundu.

Söz alan sanık Ekici, savunmasını hazırlamak için süre talep etti.

Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına hükmederek, duruşmayı 26 Haziran'a erteledi.

Grip vakaları arttı, servisler doldu

Trabzon'da havaların son günlerde bir sıcak bir serin seyretmesi ile birlikte gribal enfeksiyonların artış gösterdiği ve geçtiğimiz yıl Eylül ayından beri aktif olan grip salgının sürdüğü belirtildi.
25.04.2024 09:12:00
İhlas Haber Ajansı
Grip vakaları arttı, servisler doldu
Grip vakaları arttı, servisler doldu
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, 'Influenza salgını bir türlü bitmedi; Eylül ayında başlayan salgın halen devam etmekte' dedi.

Bugünlerde havaların değişkenlik göstermesi ile enfeksiyonların da arttırdığını kaydeden Yılmaz, 'Hava değişimleri zamanı enfeksiyonların en yoğun olduğu zamanlardır. Şu anda hava değişimi zamanı olduğu için enfeksiyon hastalıkları servisinde yer bulamıyoruz. Bu değişim ile birlikte her türlü enfeksiyon karşımıza çıkıyor. Influenza salgını bir türlü bitmedi; Eylül ayında başlayan salgın halen devam etmekte. Yazın inşallah olmayacağını düşünüyoruz. Koronavirüs kışın da vardı ancak Influenza'nın altında kaldı. Influenza daha ön planda karşımıza çıktı. Koronavirüs'ü yine göreceğiz ancak daha az karşılaşacağız diye düşünüyorum. Hijyen kurallarına uyulması gerekiyor, hasta olan kişi ile temasta bulunmamak gerekiyor, hasta olan kişinin maske kullanması gerekiyor. Artık dünya çok küçüldü seyahatlerin kolaylaşması ile birlikte. Hemen her yerde insan olabiliyor. Türkiye'den Çin'e giden de var, Çin'den Türkiye'ye gelenler de. Virüs çok kolaylıkla yayılabiliyor. Dünya genelinde değişik virüsler ile karşı karşıya kalınabiliyor ama toplum içinde belli bir bağışıklık oluştuğu için önceki kadar yayılmıyor, yayılanlar da o seviyede azalıyor ve kayboluyor' diye konuştu.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.