122 milyonluk komik ücretle mutfak ihtiyacını bile doğru dürüst karşılayamayan ve bu nedenle yarı aç, yarı tok yaşayan asgari ücretli, Ramazan ayında "çifte oruç" tutmaya hazırlanıyor
Hayatını yarı aç, yarı tok geçirmeye alışan asgari ücretli, kriz orucu ve Ramazan orucu olmak üzere "çifte orucu" birlikte götürmeye hazırlanıyor. Türk geleneğinde özel bir yeri olan iftar sofraları, asgari ücretle geçinme mücadelesi veren 4 kişilik bir aileye, mucize formüllerle en az 2 milyon liraya mal olabilecek. Aylık net 122 milyon 186 bin 500 lira ücret alan asgari ücretlinin, evine bir kilo et götürebilmek için ücretinin 18 ile 25'te birini feda etmesi gerekiyor.Bir kilo bol cevizli, antep fıstıklı ve tereyağlı tatlı alabilmesi için ise 2 tam gün alınteri dökmek zorunda kalıyor. Kira, giyecek, yakacak, eğitim, elektrik, su gibi zorunlu masraflar bile hesap edilmediği durumda, eline günlük 4 milyon lira ücret geçen asgari ücretlinin kilo fiyatı ortalama 6 milyon lira olan hurma, 7 milyon lira olan sucukla ve 2 ile 3.5 milyon lira arasındaki zeytinle iftarını açma şansı bulunmuyor.
İftar sofrası bomboş
Bir tanesi 75 bin liraya gelen hurma, bir parmağı 700 bin liraya gelen sucuk, tanesi 15 bin lira olan zeytin yerine, su ile iftarını açmayı planlayan asgari ücretli bir aile, iftar sofrasını ancak sakatatçılar sayesinde zenginleştirebilecek. Yaklaşan Ramazan ile birlikte sakatat dükkanlarını doldurmaya başlayan dargelirli aileler, kilosu 1 milyon lira olan akciğer ile kavurma yapıp, kilo fiyatı 750 bin ile 1.5 milyon lira arasında olan yürek, hayvan siniri gibi sakatat ürünleri ile yemeğine et lezzeti katabilecek. Çorbaya 400 bin, sebze yemeğine 800 bin, tanesi 100 bin lira olan tulumba tatlısından 4 tane alarak 400 bin lira ödeyecek olan asgari ücretli, 200 bin liralık belediye ekmeğinden iki tane alıp, en az 2 milyon liraya iftar sofrasını hazırlayacak. Bu şartlarda bile bir aylık Ramazan'da sadece iftar sofrası için aylık bütçesinin yarısını gözden çıkaracak.
Hayatını yarı aç, yarı tok geçirmeye alışan asgari ücretli, kriz orucu ve Ramazan orucu olmak üzere "çifte orucu" birlikte götürmeye hazırlanıyor. Türk geleneğinde özel bir yeri olan iftar sofraları, asgari ücretle geçinme mücadelesi veren 4 kişilik bir aileye, mucize formüllerle en az 2 milyon liraya mal olabilecek. Aylık net 122 milyon 186 bin 500 lira ücret alan asgari ücretlinin, evine bir kilo et götürebilmek için ücretinin 18 ile 25'te birini feda etmesi gerekiyor.Bir kilo bol cevizli, antep fıstıklı ve tereyağlı tatlı alabilmesi için ise 2 tam gün alınteri dökmek zorunda kalıyor. Kira, giyecek, yakacak, eğitim, elektrik, su gibi zorunlu masraflar bile hesap edilmediği durumda, eline günlük 4 milyon lira ücret geçen asgari ücretlinin kilo fiyatı ortalama 6 milyon lira olan hurma, 7 milyon lira olan sucukla ve 2 ile 3.5 milyon lira arasındaki zeytinle iftarını açma şansı bulunmuyor.
İftar sofrası bomboş
Bir tanesi 75 bin liraya gelen hurma, bir parmağı 700 bin liraya gelen sucuk, tanesi 15 bin lira olan zeytin yerine, su ile iftarını açmayı planlayan asgari ücretli bir aile, iftar sofrasını ancak sakatatçılar sayesinde zenginleştirebilecek. Yaklaşan Ramazan ile birlikte sakatat dükkanlarını doldurmaya başlayan dargelirli aileler, kilosu 1 milyon lira olan akciğer ile kavurma yapıp, kilo fiyatı 750 bin ile 1.5 milyon lira arasında olan yürek, hayvan siniri gibi sakatat ürünleri ile yemeğine et lezzeti katabilecek. Çorbaya 400 bin, sebze yemeğine 800 bin, tanesi 100 bin lira olan tulumba tatlısından 4 tane alarak 400 bin lira ödeyecek olan asgari ücretli, 200 bin liralık belediye ekmeğinden iki tane alıp, en az 2 milyon liraya iftar sofrasını hazırlayacak. Bu şartlarda bile bir aylık Ramazan'da sadece iftar sofrası için aylık bütçesinin yarısını gözden çıkaracak.