logo
14 MAYIS 2024

Avrupa'nın kapısı Türkiye'ye kapalı

28.05.2005 00:00:00


Samuel Huntington Medeniyetler Çatışması kitabını yazan, meşhur siyaset bilimci. Akbank'ın davetlisi olarak İstanbul'da ilginç bir konuşma daha yaptı. Bu konuşmada Huntington kışkırtıcı tezleriyle Batıcı Türk seçkinlerini hayli kızdırdı. Başlıktaki "hunting" (avlanıyor) sözcüğü de buradan geliyor. Malum ava giden avlanır. Huntington, İstanbul'da hayli avlandı.Huntington okşamadıHuntington'un Türkiye'ye gelip yüzümüze karşı "AB'ye girme olasılığınız sıfıra yakın" demesi, gerçekten yürek isteyen bir davranıştı. Çünkü aslında biz Türk aydınları okşanmaktan çok hoşlanırız: "Türkler çok Batılı", "Türkiye şöyle dinamik bir ülke", "Türkiye'siz AB, tuzsuz mutfağa benzer" vb komplimanlar bizi çok mutlu eder. Aksini söyleyenleri de Türk düşmanı görürüz. Huntington bunların hiçbirini yapmadı. Aklındakini söyledi. "Siz kendinizi Batılı sanıyorsunuz, ama değilsiniz" dedi. Daha doğrusu Avrupa'nın bizi Batılı görmediğini hatırlattı. Bol tepki topladı. Hatta bazıları Huntington'u vursa gam yemezdi.Huntington bu tezini Batı'nın giderek kimlik bilincine kavuşmasına ve Hıristiyan olduğunu kavramasına bağladı. Yani bizzat Batı giderek Doğu'dan uzaklaşıyor. Huntington'un haklılığına gelince: Gerçekten Batı'da Türkiye'yi Avrupa'nın bir parçası olarak görmeyen geniş bir kamuoyu var. Öte yandan, Türkiye seçkinlerinin de neredeyse yüzyılı aşan bir Avrupalı olma hülyası var. Üstelik bu hülya belli bir mesafe aldı, halka indi. Bu nedenle Türklerin "Avrupa'dan vazgeçiyoruz" deme olanağı yok. Avrupa'nın kapısı kapalıHuntington diyor ki, "Avrupa'nın kapısı kapalı. Kapıyı vurup duruyorsunuz ama sonuç yok. Küçük düşüyorsunuz!" Ne yapacaktık yani, dönüp vaz mı geçecektik? Üstelik bu çabalar Türkiye'de siyasal sistemin demokratikleşmesi ve modernleşme sürecini hızlandırdı. Bu konuyu Huntington'a ilettiğimizde ise karşı çıkmadı. Huntington İslam dünyasını bir bütün görmemesine rağmen, bu blokla ilişkilerimizi güçlendirmeyi önerdi. Tabii bu çok zor. Huntington'a sorduk: Arap dünyasının elinde petrol olmasaydı, Batı'yla çatışma olasılığı düşer miydi? O da "düşerdi" diye cevapladı. İşte Huntington tam burada avlandı. Çünkü çatışmalar ekonomik nedenlerden kaynaklanıyorsa, uygarlıkla da pek fazla bir ilişkisi aranamazdı. Nitekim, değerli tarihçi İlber Ortaylı da İsrail, Türkiye ve ABD arasındaki güçlü ittifakın üç ayrı uygarlığa uzandığını hatırlattı. Üç ayrı dine sahip ülke, jeopolitik ve stratejik çıkarlar çerçevesinde yan yana gelmişlerdi. Huntington buna da cevap veremedi. Huntington'un konuşmasının en tedirgin edici tarafı, ABD'yi dünyada tek hegemonik güç olarak nitelemesiydi. Oysa ABD bu tür tutumuyla dünyada sürekli kredi yitiriyor. Huntington ise kaygısız; anti-Amerikancı ittifaklar, hedef ülke güç yitirmedikçe başarılı olamazlar, diyor.Huntington, Avrupa seçeneğine ulaşamaz, ABD seçeneğinden de kaçınırsa, Türkiye'nin Rusya ekseninde milliyetçi ve üçüncü dünyacı bir ittifakla yoluna devam edebileceğini belirtti. ABD'nin ise Türkiye'yi AB'ye zorlayarak onu zayıflatmaya, Avrupalıları da kızdırmaya çalıştığını söyledi. Oysa aksine Türkiye'yi içeren bir AB dünya lideri demek!İyi avlar Sayın Huntington! Akbank'a teşekkürler...
"Mourinho'yu Fenerbahçe'nin başına getireceğim"
6 sene sonra yeniden aday!
En kısa ziyaret
Jetle geldi, jet hızıyla döndü
Aziz Yıldırım'dan açıklama
'Henüz liste hazırlamadım'
Kamuda tasarruf paketini kim hazırladı?
Şimşek artık 'vizyonsuz' mu?
'Bir gece ansızın...' terörle mücadelede işbirliği yapabiliriz!
Miçotakis'le buzları erittiler
Çiftçi nasıl ayakta kalsın?
Dicle Elektrik çiftçilere hayatı zehir ediyor
CHP lideri kazanın 10. yılında Soma'da konuştu
Soma davası yeniden görülmeli
İzmir'de CHP-AK Parti yakınlaşması
'Birlikte çalıştığımız bir dönem olacak'
Şimşek'in tasarruf paketine CHP'den ilk tepki
Krizin faturası emekçiye ödetiliyor
15 gündür sürüyor, tatmin edici açıklama yok
Doğal afet değil insan eliyle felaket
3 ayda 2 milyon 167 bin ton buğday ithal edildi
İthalatla çiftçiyi ezmeye devam!
Y kuşağı ile Z kuşağı karşılaştırıldı
Kuşaktan kuşağa zorluk artıyor
İran ile Rusya arasında milli paralarla ticaret başlıyor
İran petrolünü riyal ile satacak
İsrail boşalta boşalta ilerliyor
360 bin Filistinli Refah'tan ayrıldı
"Mourinho'yu Fenerbahçe'nin başına getireceğim"
6 sene sonra yeniden aday!
En kısa ziyaret
Jetle geldi, jet hızıyla döndü
Aziz Yıldırım'dan açıklama
'Henüz liste hazırlamadım'
Kamuda tasarruf paketini kim hazırladı?
Şimşek artık 'vizyonsuz' mu?
'Bir gece ansızın...' terörle mücadelede işbirliği yapabiliriz!
Miçotakis'le buzları erittiler
Çiftçi nasıl ayakta kalsın?
Dicle Elektrik çiftçilere hayatı zehir ediyor
CHP lideri kazanın 10. yılında Soma'da konuştu
Soma davası yeniden görülmeli
İzmir'de CHP-AK Parti yakınlaşması
'Birlikte çalıştığımız bir dönem olacak'
Şimşek'in tasarruf paketine CHP'den ilk tepki
Krizin faturası emekçiye ödetiliyor
15 gündür sürüyor, tatmin edici açıklama yok
Doğal afet değil insan eliyle felaket
3 ayda 2 milyon 167 bin ton buğday ithal edildi
İthalatla çiftçiyi ezmeye devam!
Y kuşağı ile Z kuşağı karşılaştırıldı
Kuşaktan kuşağa zorluk artıyor
İran ile Rusya arasında milli paralarla ticaret başlıyor
İran petrolünü riyal ile satacak
İsrail boşalta boşalta ilerliyor
360 bin Filistinli Refah'tan ayrıldı

İstanbul'un iki yakasını buluşturan tünel: Avrasya Tüneli

İstanbul, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, iki kıtayı birleştiren stratejik konumuyla dünyanın en önemli şehirlerinden biri olmuştur. Günümüzde ise bu tarihi dokunun yanı sıra, modern mühendislik projeleriyle de dikkat çekiyor. Bu projelerin en dikkat çekicilerinden biri de şüphesiz Avrasya Tüneli’dir
13.05.2024 20:28:00
Ahmet Haydar Tarhanlı
İstanbul'un iki yakasını buluşturan tünel: Avrasya Tüneli
İstanbul'un iki yakasını buluşturan tünel: Avrasya Tüneli
Avrasya Tüneli, Asya ve Avrupa kıtalarını denizin altından birleştiren, dünyanın ilk iki katlı karayolu tünelidir. İstanbul'un yoğun trafiğine çözüm sunmak amacıyla inşa edilen bu tünel, Kazlıçeşme'den Göztepe'ye 14,6 kilometrelik bir güzergah üzerinde yer alır. Tünel, sadece araç trafiğini hafifletmekle kalmaz, aynı zamanda zamandan tasarruf sağlar ve çevre kirliliğini azaltır.

Tünelin yapımında kullanılan ileri teknoloji, İstanbul'un zorlu jeolojik koşullarına uygun olarak tasarlanmıştır. Deprem riski göz önünde bulundurularak inşa edilen tünel, güvenlik ve dayanıklılık açısından en yüksek standartlarda olup, İstanbul sakinlerine ve ziyaretçilerine güvenli bir geçiş imkanı sunar.

Avrasya Tüneli, sadece bir ulaşım projesi değil, aynı zamanda İstanbul'un simgelerinden biri haline gelmiştir. Tünel, şehrin modern yüzünü yansıtan bir yapı olarak, İstanbul'un tarihi ve kültürel mirasını modern mühendislikle harmanlayarak geleceğe taşır.

Bu mühendislik harikası, İstanbul'un dinamik yapısına uyum sağlayarak, şehrin iki yakasını birbirine daha da yakınlaştırmış ve kıtalararası seyahati kolaylaştırmıştır. Avrasya Tüneli, İstanbul'un gelişimine katkıda bulunmanın yanı sıra, dünya mühendislik tarihinde de önemli bir yer edinmiştir.

Devlet destek verecek yerde köstek oluyor

 
 
Türkiye'de çiftçilik zor iş, Güneydoğu'da çok daha zor bir iş. Hele hele sulamalı tarım yapıyorsanız hepten zor. Zira elektrik giderleri çok para tutuyor. Devlet çiftçilerin sulamayla karşılaştığı sorunu çözmek yerine garibanların üzerine Dicle Elektrik'in elemanlarını salıyor. Gariban çiftçiler üretimle yüksek elektrik faturaları arasında kalıyor. 
13.05.2024 19:00:00 / Güncelleme: 13.05.2024 20:16:18
AHMET TURAN YİĞİT
Devlet destek verecek yerde köstek oluyor
Devlet destek verecek yerde köstek oluyor

Dicle Elektrik; Şanlıurfa, Mardin, Diyarbakır, Batman, Siirt ve Şırnak'ta 2.2 milyon aboneye hizmet veriyor. Bölge kaçak elektrik kullanımının Türkiye'de en yaygın olduğu bölge konumunda. 2013 yılındaki özelleştirme öncesinde kayıp kaçak oranı yüzde 76'lar civarındaydı. Geçen sene itibarıyla yüzde 42'lere indi.

Kaçak elektrik kullanımının büyük bölümü tarımsal sulama faaliyetleri esnasında gerçekleşiyor. Çünkü bölgede hüküm süren kuraklık nedeniyle çiftçi ihtiyaç duyduğu suyu 700 metreye varan sondajlardan temin etmek zorunda kalıyor. Güneydoğu; Türkiye'nin pamuk, buğday, mercimek, nohut deposu... Oysa çiftçinin tarlasına suyu devlet getirmek zorunda. Ne gezer! Aksine çiftçinin kapısına jandarma ya da polis eşliğinde Dicle Elektrik'in (DEDAŞ) bodyguardları gidiyor. Hükümet sorunu çözmek yerine meseleyi özel sektöre havale ediyor.

DEDAŞ'a göre 6 ilin tamamında kayıtlı 140 bin çiftçiden yaklaşık 65 bini sulu tarım yapıyor. Bölgede 9.8 milyon dönüm sulu tarım alanı bulunurken toplam sulamanın yüzde 79'u aşırı elektrik tüketen motopomplarla gerçekleştiriliyor. Örneğin kırmızı mercimeğiyle ünlü Mardin Kızıltepe'de kuyudan motopompla su çekmek dışında başka alternatif yok.


Borç, Ağrı Dağı'nı da aştı

Güneydoğu'da çiftçiler yılda yaklaşık 7 milyar kilovat/saat elektrik tüketiyor. Türkiye'de tüketilen elektriğin yüzde 2.4'üne denk geliyor bu. Bölgede tarlaların yüzde 50'sinde sulu tarım yapılıyor. Bölgedeki çiftçilerin elektrik borcu 30 milyar liraya ulaşmış... Bu sadece ana para, bir de bunun faizi var! Bırakın ürünlerini servetlerini satsalar ödeyemezler. Peki çiftçiler bu şartlarda ne yapsın? İki şık var: ekmeyecek, biçmeyecek, borcunu da ödemeyecek ya da susuz tarım yapacak. Susuz tarım yaparsa pamuk üretimi sıfırlanacak. Türkiye'nin pamuk ithalatı fırlayacak. Zaten çiftçiler zor şartlarda üretim yapıyor.

Bitirin çiftçiyi bakalım, ne yiyeceksiniz?

Şanlıurfa'dan bir ziraat mühendisi, çiftçilerin hep zarara uğradığına işaret ederek, "Çünkü ektikleri pamuk ve tahıl çok ucuza satıldı. Çiftçi zarar ettiğinde borçlarını ödeyemiyor. Dicle Elektrik ayrıca borçlarını ödemeyen çiftçilere elektrik verilmeyeceğini de söylüyor. Şirket elektrik sağlamazsa tarım olmaz. Bugün bölgemizde insanların geçimi tarıma bağlı" ifadeleriyle durumu özetliyor. Güneydoğu'da çiftçi yıllarca fahiş elektrik faturalarının altında eziliyor. Sulama meselesine hükümet el atmadıkça da bu sorun giderek derinleşecek. 

Kırıkkale'de OSB'deki iş yerine operasyon

Kırıkkale'de polis ekiplerince kargo aracında yapılan aramada 10 litre kaçak etil alkol, OSB'de bulunan bir iş yerinde de 2 bin 641 adet uzun namlulu silah fişeği ve ruhsatsız tabanca ele geçirildi
13.05.2024 11:58:00
İhlas Haber Ajansı
Kırıkkale'de OSB'deki iş yerine operasyon
Kırıkkale'de OSB'deki iş yerine operasyon
Kırıkkale'de polis ekiplerince kargo aracında yapılan aramada 10 litre kaçak etil alkol, OSB'de bulunan bir iş yerinde de 2 bin 641 adet uzun namlulu silah fişeği ve ruhsatsız tabanca ele geçirildi. Operasyonlarda 2 şüpheli gözaltına alındı.

Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerince, kaçak ürün ticareti yapan ve bulunduran şahıslara yönelik çalışmalar sürüyor. Edinilen bilgiye göre, polis ekiplerince yapılan teknik ve fiziki takip neticesinde, şehirler arası taşımacılık yapan kargo firmasına ait araçta kaçak alkol olduğu tespit edildi. Kargo aracında yapılan aramada, 10 litre etil alkol ve 3 adet alkol yapım kiti ele geçirildi.

Öte yandan, Organize Sanayi Bölgesi'nde faaliyette olan bir iş yerine düzenlenen operasyonda da 2 bin 641 adet uzun namlulu silah fişeği ve ruhsatsız tabancaya el konuldu. Polis ekiplerince yapılan operasyonlarda gözaltına alınan 2 şüpheli hakkında adli ve idari işlem başlatıldı.

Yargıtay Başkanı 36. turda da belirlenemedi

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılan başkanlık seçimlerinin 36. tur oylamasında da hiçbir aday seçilme yeterliliğini sağlayamadı

13.05.2024 11:54:00 / Güncelleme: 13.05.2024 11:57:23
AA
Yargıtay Başkanı 36. turda da belirlenemedi
Yargıtay Başkanı 36. turda da belirlenemedi

Yargıtay Başkanlığı görevine 24 Mart 2020'de seçilen Akarca'nın 4 yıllık görev süresi 24 Mart itibarıyla doldu.

Bu kapsamda Yüksek Mahkemenin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay üyeleri 25 Mart Pazartesi günü sandık başına gitti.

Seçimin ilk 35 turunda hiçbir adayın, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamaması nedeniyle 36. tur oylaması yapıldı.

Oylama sonucu, Akarca 111, 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez ise 169 oy aldı. Seçime katılım 327 olarak kayıtlara geçerken, 36 oy geçersiz sayıldı. Boş oy rakamı ise 11 oldu.

Salt çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle seçimin 37. tur oylaması yarın yapılacak.

Seçimlerde üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması gerekiyor. 

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.