logo
12 MAYIS 2024

AZINLIK KAFASI

21.02.2005 00:00:00
"Lozan'ın değiştirilmesini talep eden" Azınlıklar Raporu'nu kaleme alan Prof. Dr. Baskın Oran'ın Hükümet tarafından Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu'na yeniden atanmasına çok sayıda sivil toplum kuruluşu tepki gösterdi.

Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu (İHDK) üyesi Türkiye KamuSen, Toplumsal Düşünce ve Türk Dünyası İnsan Hakları dernekleri, "Ülkeyi aydınlık yarınlara değil, aydınlık adına karanlığa götürecek anlayış içinde bulunanları, yeniden Kurul üyeliğine seçen anlayışı protesto ediyoruz" açıklamasında bulundular.

-Azınlıkçıya hayır

Açıklamada, Prof. Dr. Oran tarafından hazırlanan Azınlık Raporu eleştirilerek, "Son dönemde Prof. Dr. Oran'ın başını çektiği anlayış yeni azınlıklar yaratarak ve bunları AB konseptiyle birleştirerek, azınlığın çoğunluk üzerine tahakküm kurması anlayışını hakim kılacak faşist bir süreci başlatma çabalarına 'hayır' diyoruz" görüşüne yer verildi. Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu (İHDK) üyesi Türkiye Kamu-Sen, Toplumsal Düşünce ve Türk Dünyası İnsan Hakları dernekleri, "Ülkeyi aydınlık yarınlara değil, aydınlık adına karanlığa götürecek anlayış içinde bulunanları, yeniden Kurul üyeliğine seçen anlayışı protesto ediyoruz" açıklamasında bulundular. Türkiye-Kamu-Sen adına Fahrettin Yokuş, Toplumsal Düşünce Derneği adına Fethi Bolayır ve Türk Dünyası İnsan Hakları Derneği adına Abdullah Buksur, Prof. Dr. Baskın Oran'ın yeniden Kurul üyeliğine atanmasıyla ilgili ortak basın açıklamasında bulundular.

Azınlıkçıya hayır

Açıklamada, Prof. Dr. Oran tarafından hazırlanan Azınlık Raporu eleştirilerek, "Son dönemde Prof. Dr. Oran'ın başını çektiği anlayış yeni azınlıklar yaratarak ve bunları AB konseptiyle birleştirerek, azınlığın çoğunluk üzerine tahakküm kurması anlayışını hakim kılacak faşist bir süreci başlatma çabalarına 'hayır' diyoruz" görüşüne yer verildi. "Vatandaşlık anlayışını yeniden gözden geçirerek, 'çağdaş Avrupa'daki çok kimlikli, çok kültürlü demokratik özgürlükçü ve çoğulcu bir toplumsal modelden' bahseden ve bunu Avrupa'nın bir modeliymiş gibi sunanlara" bir çağrı yapmak istenildiği bildirilen açıklamada, şöyle denildi:

" Türkiye'nin AB üyeliği yolunda yara alacağı korkusu; Düşünce ve ifade özgürlüğünün yasalarda değil, uygulamada da var olduğunu göstermek; AB'nin desteklediğini ifade ettiği Kurul'da özgür tartışma ortamı olduğunu göstermek; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde Türkiye'yi sıkıntıya sokmamak' gibi akla ve mantığa uymayan gerekçelerle ülkeyi aydınlık yarınlara değil, aydınlık adına kararlığagötürecek anlayış içinde bulunanları, yeniden Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu üyeliğine seçen anlayışı protesto ediyoruz."

Hükümet neden atama yaptı?

"Hükümet, raporu sahiplenmemişti. Neden tekrar atama yapıyor?" şeklindeki bir başka soru üzerine Buksur, Prof. Dr. Oran'ın yeniden atanmasının gerekçesini kendilerinin bilmediğini söyledi. Türkiye Kamu-Sen adına Kurul üyesi Fahrettin Yokuş da Azınlık Raporu'ndaki talepler ile AB İlerleme Raporu'nun siyasi taleplerinin birbirleriyle örtüştüğünü savunarak, "Hükümet öncelikle kamuoyundan korktuğu için sahip çıkmama eğilimi gösterdi. Daha sonra raporun AB ile örtüşmesi nedeniyle şu anda sıkıntıya düştü ve tekrar bu insanı Kurul'a aldı" dedi.
'Sinan Ateş cinayeti başka bir yere evrilecek'
BTP lideri gündemi değerlendirdi
Gökyüzünde eşsiz manzara
Kuzey Işıkları Kuzeyce'de
Erdoğan'ın çağrısına Ostim'den cevap geldi
Togg zırhla kaplandı
UNRWA bildirdi
Refah'tan 300 bin kişi zorla göç ettirildi
Anneler gününde anne cinneti
9 yaşındaki çocuğunu öldürdü
Açık artırma ile satılacak
Sahibinden satılık kilise!
Yunanistan'dan iade-i ziyaret
Miçotakis yarın Ankara'ya geliyor
'10 ailenin anneler gününü kutlamıyorum'
Acılı annenin buruk günü
Bugün Anneler Günü
Anneler Günü'nüz kutlu olsun
4 milyon kişiyle yapılan araştırma
Kanser ile obezitenin bağlantısı var
BM raportöründen İsrail'e Gazze tepkisi
'Holokost'u çağrıştırıyor'
Kazanandan çok protestolar damga vurdu
İsrail için kabul gibi Eurovision
Lastiği patlayan tıra başka ir tır çarptı
Feci kazada 2 kişi öldü
'Bir çanta para getirdiler, kabul etmeyince öldürdüler'
Ayşe Ateş'ten çarpıcı açıklamalar
CHP'den belediyelere yeni genelge
Şatafat ve israftan kaçının
'Sinan Ateş cinayeti başka bir yere evrilecek'
BTP lideri gündemi değerlendirdi
Gökyüzünde eşsiz manzara
Kuzey Işıkları Kuzeyce'de
Erdoğan'ın çağrısına Ostim'den cevap geldi
Togg zırhla kaplandı
UNRWA bildirdi
Refah'tan 300 bin kişi zorla göç ettirildi
Anneler gününde anne cinneti
9 yaşındaki çocuğunu öldürdü
Açık artırma ile satılacak
Sahibinden satılık kilise!
Yunanistan'dan iade-i ziyaret
Miçotakis yarın Ankara'ya geliyor
'10 ailenin anneler gününü kutlamıyorum'
Acılı annenin buruk günü
Bugün Anneler Günü
Anneler Günü'nüz kutlu olsun
4 milyon kişiyle yapılan araştırma
Kanser ile obezitenin bağlantısı var
BM raportöründen İsrail'e Gazze tepkisi
'Holokost'u çağrıştırıyor'
Kazanandan çok protestolar damga vurdu
İsrail için kabul gibi Eurovision
Lastiği patlayan tıra başka ir tır çarptı
Feci kazada 2 kişi öldü
'Bir çanta para getirdiler, kabul etmeyince öldürdüler'
Ayşe Ateş'ten çarpıcı açıklamalar
CHP'den belediyelere yeni genelge
Şatafat ve israftan kaçının

Sınır güvenliği devletlerin bekası için hayati önem taşıyor

Sınır güvenliği, bir devletin egemenliğinin en temel göstergelerinden biridir
12.05.2024 12:18:00
Hasan Parlak
Sınır güvenliği devletlerin bekası için hayati önem taşıyor
Sınır güvenliği devletlerin bekası için hayati önem taşıyor
Sınır güvenliği, bir devletin egemenliğinin en temel göstergelerinden biridir. Sınır güvenliği, bir ülkenin toprak bütünlüğünü, egemenliğini ve halkının güvenliğini koruma açısından hayati öneme sahiptir.

Ulusal güvenliğin sağlanması, ekonomik istikrarın korunması ve toplumsal huzurun devamı için kritik bir öneme sahiptir.

Küreselleşen dünyada, sınırların korunması daha da zorlaşmakta ve devletler bu meydan okumaya karşı yeni tedbirler geliştirmek zorunda kalmaktadır.

Sınırlar, yalnızca coğrafi çizgiler değil, aynı zamanda kültürel, ekonomik ve siyasi etkileşimlerin merkezidir. Sınır güvenliği, kaçakçılık, yasa dışı göç, terörizm gibi tehditlere karşı koruma sağlar ve ulusal güvenlik için stratejik bir rol oynar.

Alınacak Tedbirler

Fiziki Güvenlik Önlemleri: Sınır hattı boyunca duvarlar, çitler ve gözetleme kuleleri gibi fiziki engellerin inşası.

Teknolojik Yatırımlar: İleri gözetleme teknolojileri, dronlar, termal kameralar ve hareket dedektörleri gibi teknolojik araçların kullanımı.

Eğitim ve İstihbarat: Sınır güvenlik personelinin eğitimi ve istihbarat kapasitesinin artırılması.

Uluslararası İş Birliği: Komşu ülkelerle iş birliği ve koordinasyon içinde çalışarak sınır güvenliğini artırmak.

Hukuki Düzenlemeler: Sınır ihlallerine karşı caydırıcı yasal düzenlemelerin yapılması ve uygulanması.

Entegre Sınır Yönetimi: Sınır yönetiminde kurumlar arası ve uluslararası iş birliğinin güçlendirilmesi.

Sınır güvenliği, devletlerin bekası için kritik bir öneme sahiptir. Çeşitli tehditlere karşı etkili bir koruma sağlamak için fiziki, teknolojik, eğitim ve hukuki tedbirlerin yanı sıra, uluslararası iş birliği ve entegre sınır yönetimi yaklaşımları da büyük önem taşır.

Bu tedbirler, sınırların ve devletlerin güvenliğini sağlarken, aynı zamanda insan, sermaye ve malların yasal serbest geçişlerini kolaylaştırarak refah ve ekonomiye katkı sağlar.

TESK Başkanı Palandöken, Fransa'dan örnek verdi

Gıda ürünleri, temizlik ve hijyen ürünlerine gramaj standardı getirilmesinin gerekliliğine vurgu yapan TESK Genel Başkanı Palandöken, 'Başta Fransa gibi Avrupa ülkelerinde gıda fiyatları düşmesine rağmen etik gerekçelerle gramaj hilelerine karşı tedbir alınmasına yönelik yasal düzenlemeler yapılıyor' dedi
12.05.2024 11:14:00
İhlas Haber Ajansı
TESK Başkanı Palandöken, Fransa'dan örnek verdi
TESK Başkanı Palandöken, Fransa'dan örnek verdi
Gıda ürünleri, temizlik ve hijyen ürünlerine gramaj standardı getirilmesinin gerekliliğine vurgu yapan TESK Genel Başkanı Palandöken, 'Başta Fransa gibi Avrupa ülkelerinde gıda fiyatları düşmesine rağmen etik gerekçelerle gramaj hilelerine karşı tedbir alınmasına yönelik yasal düzenlemeler yapılıyor' dedi.

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, çok sayıda paketli üründe gramaj düşürülüp fiyat artırılarak çifte zam yapıldığını vurguladı.
Vatandaşın market alışverişlerinden tereyağı, yoğurt, peynir, salça gibi gıda ürünlerinde, deterjan, şampuan, çamaşır suyu gibi temizlik ürünlerinde ve çok sayıda paketli üründe gramaj hileleri yapıldığına dikkat çeken Palandöken şöyle konuştu:

'Yıllardır her yerde 5 kilogram, 1 kilogram ve 500 gram olarak satılan ürünler bir anda küsuratlı gramajlarla satılırken fiyatı da eskiye nazaran yükseldi. 150 gram şeklinde satılan kaşar peyniri nerede görülmüş' Sırf daha ucuz algısı oluşturmak için yapılan gramaj hileleri tüketicinin kafasını karıştırıyor ve farklı markalardaki aynı ürünü kıyas yapma imkanı ortadan kalkıyor. Daha önce gramaj hileleriyle ilgili Ticaret Bakanlığı tarafından çok sayıda firmaya cezai hüküm uygulanmıştı. Ancak cezaların caydırıcı olmadığı aşikâr. Sorunun çözümü ceza vermek değil, belli başlı ürünlerde tüm markaların uyacağı gramaj standardı getirmektir.'

'Tüketiciler gramaj hilelerini alo 175 tüketici hattına bildirsin'

Piyasadaki fırsatçılığa karşı vatandaşların da bilinçli tüketim yapması gerektiğini ifade eden Palandöken, 'Gıda, temizlik ve kişisel bakım ürünlerine gramaj standardının getirilmesi alışveriş yaparken ürünlerin daha doğru değerlendirilmesine imkân sağlar.

Ayrıca bu standartlar tüm üreticileri belirli bir ürün için ortalama fiyat skalası belirlemeye yönlendirir. Bu da adil bir rekabet ortamı oluşturur. Öte yandan bu standartlar sağlık ve beslenme konusunda da önemli bir işleve sahip.

Çünkü ambalajlardaki net gramaj bilgileri, tüketicilerin alım yaptıkları ürünlerin içerdiği kalori, besin değeri ve diğer özellikleri daha iyi anlamalarını sağlar. Vatandaşlarımız alışveriş yaparken fırsatçılığa karşı uyanık olmalı ve piyasayı kontrol etmeli. Ayrıca bir hile veya haksız uygulamaya maruz kaldığında tüketici haklarını korumak için Ticaret Bakanlığı'nın ALO 175 tüketici hattına şikayette bulunmaktan çekinmemeli' şeklinde konuştu.

Yunanistan Başbakanı Miçotakis, yarın Ankara'ya geliyor

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, yarın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın davetine icabetle Türkiye'yi ziyaret edecek

 
12.05.2024 11:10:00 / Güncelleme: 12.05.2024 11:19:56
AA
Yunanistan Başbakanı Miçotakis, yarın Ankara'ya geliyor
Yunanistan Başbakanı Miçotakis, yarın Ankara'ya geliyor

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'in yarınki Ankara ziyaretinde, başta ekonomi olmak üzere ulaştırma, bilim, teknoloji, tarım, turizm, sağlık ve beşeri ilişkiler gibi çeşitli alanlardaki işbirliğinin devam ettirilmesi gündeme gelecek.

Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Miçotakis, yarın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın davetine icabetle Türkiye'yi ziyaret edecek.

Ziyarette, iki ülke arasındaki 6 milyar dolara yaklaşan ticaret hacminin, her iki ülke liderinin koyduğu ortak hedef çerçevesinde 10 milyar dolara çıkarılmasına yönelik atılabilecek adımlar değerlendirilecek.

Batı Trakya Türk Azınlığı ile Rodos, İstanköy ve Selanik'teki Türk soydaşları ilgilendiren konuların gündeme getirilmesi öngörülüyor.

Türk vatandaşlarının, 10 Yunan adasına seyahatlerinde 30 Mart'tan itibaren uygulanan kolaylaştırılmış kapıda vize prosedürünün de görüşüleceği ziyarette, sürecin devam ettirilmesi konusu da ele alınacak.

İki ülkenin önde gelen iş insanlarının, yeni kurulacak "Ortak İş Konseyi" çatısı altında bir araya gelmesi planlanıyor.

Görüşmelerde, başta ekonomi olmak üzere ulaştırma, bilim, teknoloji, tarım, turizm, sağlık ve beşeri ilişkiler gibi çeşitli alanlardaki işbirliğinin olumlu gündem temelinde geliştirilmesine yönelik Ortak Eylem Planı'nın devam ettirilmesi hedefleniyor.

Terörle mücadelede işbirliğinin ve bu konulardaki beklentilerin gözden geçirilmesi planlanan ziyarette, düzensiz göçle ortak mücadele ve bu alandaki işbirliği konuları ele alınacak.

İsrail-Filistin sorunu başta olmak üzere bölgesel ve uluslararası gelişmelerle ilgili Türkiye'nin görüşlerinin aktarılması öngörülüyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 7 Aralık 2023'te Yunanistan ziyaretinde, çeşitli alanlarda imzalanan toplam 15 anlaşmaya ilave olarak Başbakan Miçotakis'in ziyaretinde "Sağlık ve Tıp Bilimleri ile Afet ve Acil Durum Yönetimi" konularında anlaşmalar imzalanması gündemde.

İki ülke ilişkilerindeki olumlu gidişatı yansıtacak şekilde, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Miçotakis tarafından ziyaret sırasında ortak açıklama yapılması planlanıyor.

İlişkilerde yeni döneme girilmişti

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 7 Aralık 2023'te Atina'da düzenlenen Yüksek Düzeyli İş Birliği Konseyi vesilesiyle Yunanistan'ı ziyaretiyle ilişkilerde yeni döneme girilmişti.

Söz konusu ziyarette, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı arasında imzalanan Dostane İlişkiler ve İyi Komşuluk Hakkında Atina Bildirgesi'yle iki taraf da dostane ilişkileri, karşılıklı saygıyı, barış içinde bir arada yaşamayı ve anlayışı geliştirmeye, aralarındaki her türlü anlaşmazlığı barışçıl yollarla ve uluslararası hukuka uygun olarak çözmeye kararlı olduğunu beyan etmişti.

Ziyaretten bu yana iki taraf da bildirgenin lafzına ve ruhuna uygun şekilde, karşılıklı güven inşa ederek, mevcut sorunları uygun şekilde ele almaya olanak sağlayacak ortam sağlanmasını hedefliyor ve bildirgeye bağlılıklarını sürdürüyor.

Taraflar, "Siyasi Diyalog", "Geliştirilmiş Ortak Eylem Planı ve Güven Artırıcı Önlemler" gibi sütunlar temelinde devamlı ve yapıcı istişarelerde bulunarak olumlu gündemi güçlendirmeye çalışıyor. 

Oğuz Murat Aci'nin ailesinin buruk anneler günü: 10 ailenin anneler gününü kutlamıyorum

Eyüpsultan'da meydana gelen kazada hayatını kaybeden Oğuz Murat Aci'nin annesi, oğlu olmadan ilk anneler gününü buruk geçirdi. 73 gündür oğlunun yokluğuna alışmaya çalışan anne Pervin Aci, 'Pazar günü gelmesin istiyorum. Herkesin anneler gününü kutluyorum. Yalnızca o 10 tane aileyi kutlamıyorum. Çocuğum baharında söndü. Muratım öldü ama biz de ölü olarak yaşıyoruz' dedi.
12.05.2024 10:32:00 / Güncelleme: 12.05.2024 11:12:06
İhlas Haber Ajansı
Oğuz Murat Aci'nin ailesinin buruk anneler günü: 10 ailenin anneler gününü kutlamıyorum
Oğuz Murat Aci'nin ailesinin buruk anneler günü: 10 ailenin anneler gününü kutlamıyorum

Eyüpsultan'da 1 Mart 2024 günü meydana gelen trafik kazasında arkadaşları ile ATV ile gittiği esnada arızalanması sonrası yol kenarında bekleyen Oğuz Murat Aci'ya lüks bir araç çarpmış, kaza sonrası lüks araç sürücüsü Timur C. olay yerine gelen annesi Yazar Eylem Tok ile birlikte ABD'ye kaçmıştı.

Kaza sonrası 1 kişi hayatını kaybetmiş 4 kişi de yaralanmıştı. Feci kazada hayatını kaybeden Oğuz Murat Aci'nin annesi Pervin Aci, oğlu olmadan ilk anneler gününü buruk geçirdi.

'Yalnızca o 10 ailenin anneler gününü kutlamıyorum'

Anne Pervin Aci, 'Murat gideli yetmiş gün oldu ama bana yetmiş yıl oldu. Pazar günü gelmesin istiyorum. Karanlık, hiç aydınlık yok. Gündüzüm ve gecemiz yok. 'Oğuzum, Oğuzum' diye diye ne yapacağımızı bilmiyoruz. Eşimin dediği gibi kimler geldi, kimler geçti, kimler benim yanımdaydı hiç hatırlamıyorum. Bir buçuk yaşındaki torunum elimden tutarak babasının mezarına götürdü ve bana, 'Babaanne amin' diye söyledi. Herkesin anneler gününü kutluyorum. Yalnızca o 10 tane aileyi kutlamıyorum. Eşi de bir şey yapamıyor. Çocuğum baharında söndü. Muratım öldü ama biz de ölü olarak yaşıyoruz. Adalete seslenmekten yoruldum' dedi.



'Oğluma bir gün 'Adalet tecelli etti' diyebilmem lazım'

Baba Özer Aci ise, 'Bugün yetmişinci gün oldu. Acımızı acısı diye paylaşan binlerce insanla beraber yol yürüyoruz. Geriye dönüp yetmiş güne baktığımızda pek ilerleme kaydettiğimizi söyleyemem. Ama mücadeleye devam etmek bir başarıdır. Ben bayrağı bıraksam dahi birileri bayrağı alarak yola devam edecektir. Şu ana kadar birçok yanlış haber çıktı. Baştan beri savunduğum şeyler ortaya çıktı. İlk bir veya iki gün basın susturuldu. Ben de yanlış ve eksik haber yapıldığını, basının susturulduğunu söylemiştim. İleriye baktığımızda doğrular ortaya çıktı. Bizim belki de acımızdan dolayı ama biz sürecin daha hızlı yürümesini istiyoruz. Bir an önce adaletin yerini bulmasını istiyorum. İlk baştan beri hep adalet ve hukuk dedim ve demeye devam ediyorum. Ben adaletin üstün olacağına, üstünlerin adaleti olmayacağına inanıyorum. Çocuk ve annesi gelip adalete teslim olurlar. Böylece yüreğimize bir nebze su serpilmiş olur. İnsan yetmiş gün öncesine döndüğünde bazı şeyleri hatırlar. Ben bazı günleri hiç hatırlamıyorum. Biz bu yetmiş günü ya daha uzun yaşadık ya da çok kısa yaşadık. Gecelerimiz gündüz oldu, gündüzlerimiz gece oldu, uyuyamadık. Az önce oğlumun mezarının yanından geçtim. Her gün ister istemez geçiyorum. Oğluma bir gün 'Adalet tecelli etti' diyebilmem lazım. Bunun için de mücadeleme devam edeceğim" ifadelerini kullandı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.