Banka parasını dağıtana ceza yok
11.01.2002 00:00:00
İstanbul'da çalıştığı Emlak Bankası Şubesi'nin kasasından aldığı 38 milyar lirayı banka çevresinde dağıtan güvenlik görevlisine, "cezai ehliyeti" olmadığı gerekçesiyle ceza verilmedi
Adli Tıp Kurumu'nun hazırladığı raporu dikkate alan İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi, sanık Arif Korkut'un o sırada ağır sters altında bulunduğunu belirterek, sanığın 1 yıldan az olmamak kaydı ile şifa bulmak üzere tedavi görmesini kararlaştırdı.
İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Arif Korkut katılmadı. Mahkeme Heyeti Başkanı, Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulu tarafından sanığın akli dengesine ilişkin hazırlanan raporda, Arif Korkut'un, "suç öncesi işten atılma gibi stresör bir faktör yaşadığı ve olay tarihinde ceza ehliyetine müessir, kişide şuur, hareket serbestisi ile olayları değerlendirip onlardan sağlıklı sonuçlara varabilme yeteneğini ortadan kaldıracak mahiyette ve derecede eksitatif bir tablo içinde olduğunun" bildirildiğini söyledi.
Heyet başkanı, aynı raporda, sanığın 5 yıl süreyle 6 ay aralıklı olarak tedavi olmasının öngörüldüğünü tutanağa yazdırdı.Mahkeme heyeti, bu raporla sanığın olay sırasında "cezai ehliyeti" olmadığının anlaşılması üzerine Arif Korkut'a, TCK'nın 46. maddesinin 1. fıkrası uyarınca ceza verilmesine gerek olmadığını kararlaştırdı. Heyet, ayrıca sanığın 1 yıldan az olmamak üzere şifa bulunana kadar bir hastanede tedavi görmesine karar vererek davayı bitirdi.
OLAYIN GEÇMİŞİİstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Arif Korkut'un, 22 Haziran 2001 tarihinde, güvenlik görevlisi olarak çalıştığı Emlak Bankası Kocamustafapaşa Şubesi'nin kasasından silah zoruyla 38 milyar lira aldığı anlatılıyordu. Sanığın, aldığı parayı Kuva-i Milliye Caddesi üzerinde çevreye savurarak dağıttığı ve havaya ateş ettiği belirtilen iddianamede, Korkut'un, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden "cezai ehliyetinin olmadığına" dair raporunun bulunduğu, ancak bunu değerlendirme yetkisinin mahkemeye ait olduğu kaydediliyordu. İddianamede, sanık Arif Korkut'un "gasp" suçundan 22.5 ile 30 yıl arasında ağır hapis cezasına çarptırılması öngörülüyordu.
Adli Tıp Kurumu'nun hazırladığı raporu dikkate alan İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi, sanık Arif Korkut'un o sırada ağır sters altında bulunduğunu belirterek, sanığın 1 yıldan az olmamak kaydı ile şifa bulmak üzere tedavi görmesini kararlaştırdı.
İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Arif Korkut katılmadı. Mahkeme Heyeti Başkanı, Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulu tarafından sanığın akli dengesine ilişkin hazırlanan raporda, Arif Korkut'un, "suç öncesi işten atılma gibi stresör bir faktör yaşadığı ve olay tarihinde ceza ehliyetine müessir, kişide şuur, hareket serbestisi ile olayları değerlendirip onlardan sağlıklı sonuçlara varabilme yeteneğini ortadan kaldıracak mahiyette ve derecede eksitatif bir tablo içinde olduğunun" bildirildiğini söyledi.
Heyet başkanı, aynı raporda, sanığın 5 yıl süreyle 6 ay aralıklı olarak tedavi olmasının öngörüldüğünü tutanağa yazdırdı.Mahkeme heyeti, bu raporla sanığın olay sırasında "cezai ehliyeti" olmadığının anlaşılması üzerine Arif Korkut'a, TCK'nın 46. maddesinin 1. fıkrası uyarınca ceza verilmesine gerek olmadığını kararlaştırdı. Heyet, ayrıca sanığın 1 yıldan az olmamak üzere şifa bulunana kadar bir hastanede tedavi görmesine karar vererek davayı bitirdi.
OLAYIN GEÇMİŞİİstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Arif Korkut'un, 22 Haziran 2001 tarihinde, güvenlik görevlisi olarak çalıştığı Emlak Bankası Kocamustafapaşa Şubesi'nin kasasından silah zoruyla 38 milyar lira aldığı anlatılıyordu. Sanığın, aldığı parayı Kuva-i Milliye Caddesi üzerinde çevreye savurarak dağıttığı ve havaya ateş ettiği belirtilen iddianamede, Korkut'un, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden "cezai ehliyetinin olmadığına" dair raporunun bulunduğu, ancak bunu değerlendirme yetkisinin mahkemeye ait olduğu kaydediliyordu. İddianamede, sanık Arif Korkut'un "gasp" suçundan 22.5 ile 30 yıl arasında ağır hapis cezasına çarptırılması öngörülüyordu.
