HABER MERKEZİ
Avrupanın eski büyük güçleri artık savunma gücü açısından Rusya ile Asya ülkelerine ayak uyduramıyor. Kuzey Atlantik İttifakı NATOya üye büyük Avrupa ülkelerinin orduları geçtiğimiz 12 yıl içinde gittikçe küçüldü. Küçülme özellikle de İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya ve İspanyada kendini hissettiriyor. NATOnun Avrupalı üyelerinde asker sayısı 2000 yılından bu yana yüzde 25 oranında azaltılırken geçtiğimiz yıl toplam asker sayısı 1 milyon 860 bine geriledi. Askerî harcamalar da 2006ya göre yüzde 11 oranında kısıldı.
ABD başı çekiyor ama...
Stockholm Uluslararası Barış Araştırma Enstitüsünün (SIPRI) 2012 yıllığına göre geçen yıl ülkeler, savunmaya 1 trilyon 738 milyar dolar harcadı. ABD, 711 milyar dolarla açık ara önde yer alırken, ikinci sırada 143 milyar dolarla Çin, üçüncü sırada ise 72 milyar dolarla Rusya yer alıyor. Türkiye ise 17.9 milyar dolarla 15. sırada bulunuyor. İngilterenin harcaması 62.7, Fransanın ki 62.5, Almanyanın ki ise 46.7 milyar dolar. Rusya ve Çin, savunma harcamalarını her yıl yüksek oranlarda arttırırken; Almanya, Fransa ve İngiltere azaltıyor.
ABDnin 1999 yılındaki savunma harcaması 281 milyar dolar iken, Çininki o yıl 37 milyar dolardı. Çin aradan geçen 13 yılda harcamasını neredeyse 4 kat arttırırken, ABD sadece 2.5 kat arttırdı. Bu oran Almanya, İngiltere ve Fransa açısından 2 katın çok çok altında kaldı. 2008den bu yana ise her 3 ülke kriz nedeniyle savunma harcamalarını buduyor.
ABDlilerde de para yok
Nitekim Almanya Savunma Bakanlığı Siyasî İşler Dairesinden Yarbay Michael Angerer, başta Almanya olmak üzere NATO üyelerinde askerî yapılanmanın yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini belirterek, durumu şu sözlerle açığa vuruyor: Para her yerde giderek azalıyor. Amerikalılarda da azalıyor. Bu nedenle Avrupalı müttefiklere de daha fazla sorumluluk yüklemek istiyorlar. Böylece bir yanda tasarruf yapıp diğer yanda NATO ve AB için kaynak sunma baskısı artıyor. Bu fark ediliyor, hissediliyor ve bu sorunların çözümü üzerine düşünmekten başka seçenek yok. Artık her şeyi tam anlamıyla yapabilen 28 orduya birden sahip olma lüksümüz olmayacak.
Hollandalılar tanklarını elden çıkarırken talimlerini Almanyada yapıyor. Tasarruf baskısıyla birlikte müttefiklerin birbirine bağımlılığı da arttı. Artık hiç kimse askerî açıdan tek başına hareket edebilecek durumda değil. Ancak bu, ciddi durumlarda herkesin dâhil olması anlamına geliyor.
Avrupanın eski büyük güçleri artık savunma gücü açısından Rusya ile Asya ülkelerine ayak uyduramıyor. Kuzey Atlantik İttifakı NATOya üye büyük Avrupa ülkelerinin orduları geçtiğimiz 12 yıl içinde gittikçe küçüldü. Küçülme özellikle de İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya ve İspanyada kendini hissettiriyor. NATOnun Avrupalı üyelerinde asker sayısı 2000 yılından bu yana yüzde 25 oranında azaltılırken geçtiğimiz yıl toplam asker sayısı 1 milyon 860 bine geriledi. Askerî harcamalar da 2006ya göre yüzde 11 oranında kısıldı.
ABD başı çekiyor ama...
Stockholm Uluslararası Barış Araştırma Enstitüsünün (SIPRI) 2012 yıllığına göre geçen yıl ülkeler, savunmaya 1 trilyon 738 milyar dolar harcadı. ABD, 711 milyar dolarla açık ara önde yer alırken, ikinci sırada 143 milyar dolarla Çin, üçüncü sırada ise 72 milyar dolarla Rusya yer alıyor. Türkiye ise 17.9 milyar dolarla 15. sırada bulunuyor. İngilterenin harcaması 62.7, Fransanın ki 62.5, Almanyanın ki ise 46.7 milyar dolar. Rusya ve Çin, savunma harcamalarını her yıl yüksek oranlarda arttırırken; Almanya, Fransa ve İngiltere azaltıyor.
ABDnin 1999 yılındaki savunma harcaması 281 milyar dolar iken, Çininki o yıl 37 milyar dolardı. Çin aradan geçen 13 yılda harcamasını neredeyse 4 kat arttırırken, ABD sadece 2.5 kat arttırdı. Bu oran Almanya, İngiltere ve Fransa açısından 2 katın çok çok altında kaldı. 2008den bu yana ise her 3 ülke kriz nedeniyle savunma harcamalarını buduyor.
ABDlilerde de para yok
Nitekim Almanya Savunma Bakanlığı Siyasî İşler Dairesinden Yarbay Michael Angerer, başta Almanya olmak üzere NATO üyelerinde askerî yapılanmanın yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini belirterek, durumu şu sözlerle açığa vuruyor: Para her yerde giderek azalıyor. Amerikalılarda da azalıyor. Bu nedenle Avrupalı müttefiklere de daha fazla sorumluluk yüklemek istiyorlar. Böylece bir yanda tasarruf yapıp diğer yanda NATO ve AB için kaynak sunma baskısı artıyor. Bu fark ediliyor, hissediliyor ve bu sorunların çözümü üzerine düşünmekten başka seçenek yok. Artık her şeyi tam anlamıyla yapabilen 28 orduya birden sahip olma lüksümüz olmayacak.
Hollandalılar tanklarını elden çıkarırken talimlerini Almanyada yapıyor. Tasarruf baskısıyla birlikte müttefiklerin birbirine bağımlılığı da arttı. Artık hiç kimse askerî açıdan tek başına hareket edebilecek durumda değil. Ancak bu, ciddi durumlarda herkesin dâhil olması anlamına geliyor.