Kültürümüzün vazgeçilmez unlurlarıdır bayramlarımız ve bizlere lütuf olarak verilmiştir. O zaman bu lütuftan en geniş manada istifade edebilmeliyiz. U.Kepekçi'nin yazısı...
Sevinç ve neşe anlamına gelen bayramlar, insanlık için vazgeçilmez unsurlardır. Her milletin ve her inancın kendine has bayramları vardır. Müslüman Türk Milletinin de vazgeçilmez, dini bayramları vardır. Bunlar Ramazan ve Kurban bayramlarıdır. Bu bayramlar, Âlemlere Rahmet Hazreti Muhammed (sav) sayesinde bizlere lütfedilmiştir.Hz. Peygamber Mekke'den Medine'ye hicret ettiği zaman, Medinelilerin iki bayramı olduğunu öğrendi. Medineliler bu bayramlarında oyun oynar ve eğlenirlerdi. Bu durumu gören Hz. Peygamber, "Allah Teâlâ size kutladığınız bu iki bayrama bedel olarak daha hayırlısını, Ramazan Bayramı ile Kurban bayramını lütuf olarak vermiştir" (Ebû Davûd, Salat 239, Neseî, I'deyn, 1; Ahmed b. Hanbel, Müsned, III, 103, 178) diye buyurmuştur.Bayramdan istifade edinizBayramlar bize, mademki bir lütuf olarak verilmiştir. O zaman bu lütuftan en geniş manada istifade edebilmeliyiz. Millet olarak bayramlarımız, kültürümüzün vazgeçilmez unsurları arasındadır. Onun içindir ki sağlam yapımız, her türlü dejenere faaliyetlerine rağmen bozulmamaktadır. Aziz Milletimizin ve Devletimizin ebediyete kadar kalmasını istiyorsak; milli bütünlüğümüzü korumak zorundayız. Prof. Dr. Haydar Baş, dini bütünlüğümüzü milli bütünlüğümüzün teminatı olarak göstermek sadedinde; "Dini bütünlüğümüz milli bütünlüğümüzdür, Milli bütünlüğümüz dini bütünlüğümüzdür" demiştir. Atanızdan kalanlara sımsıkı sarılınızBayramda neler yapmalıyız diye bir soru aklımıza geldiğinde cevap olarak; "Atanızdan dedenizden size ulaşan ne varsa ona sımsıkı sarılın ve onu yaşatın, yeter" deriz. Onlar bize miras olarak öğle bir kültür bıraktılar ki; eğer kıymet bilirsek, ilelebet bize yeter artar bile...Amel defterimiz sevaplarla dolduRamazanla birlikte yemekten içmekten ve nefsi arzularımızdan kendi isteğimizle uzak durarak; Meleklere eş bir kıymet bulduk. Hatta daha ileri seviyeler elde ettik. Meleklerde yemek, içmek ve nefsi arzu yaratılıştan yoktur. Bizde var ama terk ettik. O zaman meleklerden üstün hallere eriştik. Saflaştık, tertemiz duygularla bezendik. Maddi manevi revizyondan geçtik. Bu durumu elde etmek için çabalar sarf ettik. Bir ay oruç tuttuk, teravih kıldık, Kur'an okuduk. Amel defterlerimiz lütuflarla sevaplarla doldu taştı. Ölçüye sığmayan sevaplar elde ettik.Şeytanın zinciri çözülecekRamazan ile birlikte şeytanlar zincire vurulur. Daha kolay sevap alırsınız.Ramazan bitince ise şeytanın zinciri çözülecek. Bir ay size bir şey yapamamanın acısını çıkarmak için şiddetli bir vaziyette saldıracak. Eğer korunmaz, gerekli tedbirleri almazsanız. Size zarar verir. Korunma ve tedbir ancak devamlı ibadetle olur. Bu konuda Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur. "Allah'ın en çok sevdiği ibadet, az da olsa devamlı olanıdır" (Buhârî, Îmân 32, Müslim, Müsâfirîn 221) Dost ile elde edilen yakınlık; dosta yakın durmakla devam eder. Dosttan uzak duran düşmana yem olur. Yani şeytanın oyuncağı olur. Allah muhafaza şeytan bizi eski halimizden daha beter durumlara döndürür. Elinde maskara oluruz. Rezil rüsva oluruz.Allah, kulunun ibadette sebatını da istemektedir. Hem de ölünceye kadar. "Sana ölüm gelinceye kadar Rabbine ibadet et" (Hicr, 15/99) Madem ki Allah'ın kuluyuz, dönüşümüz O'nadır ve hesaba çekileceğiz. O zaman hesabımızı O'nun hesabına uydurmak zorundayız. İşte O zaman bayramımız "bayram" olur. Cümlemizin bayramı kutlu olsun.
U?UR KEPEKÇİ / ugurkepekci@yenimesaj.com.tr
Sevinç ve neşe anlamına gelen bayramlar, insanlık için vazgeçilmez unsurlardır. Her milletin ve her inancın kendine has bayramları vardır. Müslüman Türk Milletinin de vazgeçilmez, dini bayramları vardır. Bunlar Ramazan ve Kurban bayramlarıdır. Bu bayramlar, Âlemlere Rahmet Hazreti Muhammed (sav) sayesinde bizlere lütfedilmiştir.Hz. Peygamber Mekke'den Medine'ye hicret ettiği zaman, Medinelilerin iki bayramı olduğunu öğrendi. Medineliler bu bayramlarında oyun oynar ve eğlenirlerdi. Bu durumu gören Hz. Peygamber, "Allah Teâlâ size kutladığınız bu iki bayrama bedel olarak daha hayırlısını, Ramazan Bayramı ile Kurban bayramını lütuf olarak vermiştir" (Ebû Davûd, Salat 239, Neseî, I'deyn, 1; Ahmed b. Hanbel, Müsned, III, 103, 178) diye buyurmuştur.Bayramdan istifade edinizBayramlar bize, mademki bir lütuf olarak verilmiştir. O zaman bu lütuftan en geniş manada istifade edebilmeliyiz. Millet olarak bayramlarımız, kültürümüzün vazgeçilmez unsurları arasındadır. Onun içindir ki sağlam yapımız, her türlü dejenere faaliyetlerine rağmen bozulmamaktadır. Aziz Milletimizin ve Devletimizin ebediyete kadar kalmasını istiyorsak; milli bütünlüğümüzü korumak zorundayız. Prof. Dr. Haydar Baş, dini bütünlüğümüzü milli bütünlüğümüzün teminatı olarak göstermek sadedinde; "Dini bütünlüğümüz milli bütünlüğümüzdür, Milli bütünlüğümüz dini bütünlüğümüzdür" demiştir. Atanızdan kalanlara sımsıkı sarılınızBayramda neler yapmalıyız diye bir soru aklımıza geldiğinde cevap olarak; "Atanızdan dedenizden size ulaşan ne varsa ona sımsıkı sarılın ve onu yaşatın, yeter" deriz. Onlar bize miras olarak öğle bir kültür bıraktılar ki; eğer kıymet bilirsek, ilelebet bize yeter artar bile...Amel defterimiz sevaplarla dolduRamazanla birlikte yemekten içmekten ve nefsi arzularımızdan kendi isteğimizle uzak durarak; Meleklere eş bir kıymet bulduk. Hatta daha ileri seviyeler elde ettik. Meleklerde yemek, içmek ve nefsi arzu yaratılıştan yoktur. Bizde var ama terk ettik. O zaman meleklerden üstün hallere eriştik. Saflaştık, tertemiz duygularla bezendik. Maddi manevi revizyondan geçtik. Bu durumu elde etmek için çabalar sarf ettik. Bir ay oruç tuttuk, teravih kıldık, Kur'an okuduk. Amel defterlerimiz lütuflarla sevaplarla doldu taştı. Ölçüye sığmayan sevaplar elde ettik.Şeytanın zinciri çözülecekRamazan ile birlikte şeytanlar zincire vurulur. Daha kolay sevap alırsınız.Ramazan bitince ise şeytanın zinciri çözülecek. Bir ay size bir şey yapamamanın acısını çıkarmak için şiddetli bir vaziyette saldıracak. Eğer korunmaz, gerekli tedbirleri almazsanız. Size zarar verir. Korunma ve tedbir ancak devamlı ibadetle olur. Bu konuda Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur. "Allah'ın en çok sevdiği ibadet, az da olsa devamlı olanıdır" (Buhârî, Îmân 32, Müslim, Müsâfirîn 221) Dost ile elde edilen yakınlık; dosta yakın durmakla devam eder. Dosttan uzak duran düşmana yem olur. Yani şeytanın oyuncağı olur. Allah muhafaza şeytan bizi eski halimizden daha beter durumlara döndürür. Elinde maskara oluruz. Rezil rüsva oluruz.Allah, kulunun ibadette sebatını da istemektedir. Hem de ölünceye kadar. "Sana ölüm gelinceye kadar Rabbine ibadet et" (Hicr, 15/99) Madem ki Allah'ın kuluyuz, dönüşümüz O'nadır ve hesaba çekileceğiz. O zaman hesabımızı O'nun hesabına uydurmak zorundayız. İşte O zaman bayramımız "bayram" olur. Cümlemizin bayramı kutlu olsun.
U?UR KEPEKÇİ / ugurkepekci@yenimesaj.com.tr