logo
28 MART 2024

Bayramınız mübarek olsun

22.02.2002 00:00:00
Bugün Kurban Bayramı. Aziz milletimizin ve İslam aleminin bayramlarını tebrik eder, insanlığa hayırlar ve bereketler getirmesini yüce Allah'tan niyaz ederiz

Hac ve KurbanHayat bir bütün olarak ubudiyet çizgisinde ele alındığında görülür ki, kulun, boşa harcayacağı bir anı, veya bir kaç kuruşu, herhangi bir işi, hatta sözü yoktur. Düşünce, fikir, fiil, mevki ve servetiyle insan, inancının mümessili olduğunun idraki içinde hayatını yaşamalı ve değerlendirmelidir. İbadetler kulu bu ölçüye kavuşturmak, hayatın tamamını bu manada değerlendirmek içindir. Her ibadet ayrı bir mana ile hayatımızı şekillendirip, yönlendirir. Hac ve kurban bu manada fevkalade öneme haiz birer ibadettir. Her anı ve her cüz'ü için ciddi yorumlar yapıldığında bu ibadetlerin hayatın bir özü ve bir seyri olduğunu görmek mümkündür. Bu cümleden olarak hac ibadeti bütün olarak imkânların seferber edildiği hem bedenî, hem de mali bir ibadettir. Mal ve canın Allah yolunda kullanılacağının, gerektiğinde de her ikisinin de terkedilip Allah'a gidilebileceğinin bir ifadesidir. Hac farizası için bir noktaya yönelen ve ilahi bir gündemin çerçevesinde birleşen Müslümanların her türlü dünya işlerinde aynı mana bütünlüğünde hareket etmelerinin kaçınılmaz bir misalidir. Bu yönüyle hac ibadeti dünya tarihinin en büyük sosyal hadiselerinden biridir. Bütün Müslümanların süpergüç tabir edilen devletlerin, hatta kendi zayıf iradelerinin dışında; ilahî bir program ile ana merkezde toplanmaları, aynı şartlar altında yalnız Allah'ın kulu odukları için, "Mü'minler, ancak kardeştir" gerçeği ile kucaklaşmaları, yardımlaşmaları her türlü dünya işlerini müzakere ve iştişare etmeleri tamamıyla ilahî bir kongre olmasının gereğidir.

Bilhassa bütün ittifakların İslâm aleyhine kurulup, faaliyette bulundukları şu asırda, Müslüman, her ibadetini, hususen hac farizasını bir fırsat-ı ilahi olarak düşünüp değerlendirmelidir. En son ve yegâne doğru olan cihanşumûl dinine, milyarlarca insan gücüne, sanayi ve teknolojinin damarındaki kanı olan petrol zenginliklerine, coğrafya olarak da dünyanın merkezine sahip olmalarına rağmen, en mahrem yeri olan kalbinde dahi inancına yer bulmayanların hiç bir hak ve hürriyet iddiasında bulunmaya güçleri yetmez.

Ayrıca hac ve kurban ibadetleri sayısız hikmetlerin ve sırların kaynağı olarak da üzerinde durulması, düşünülmesi gerekli ve zaruridir. Bunların bir kaçını hatırlatmakta fayda vardır. Sıra ile takip edecek olursak: En yakın aile ve çevre fertlerinden başlayarak onları, onlardan gelecek olanları, o ana kadar elde ettiği dünya nimetlerinden sadece yol ihtiyacı kadarını yanına alıp ve bütün bunların hesabını vermek üzere Cenab-ı Hakk'ın davetine icabet etmek, ilk akla gelendir. Dünyanın dört bucağından renk, ırk, coğrafya farkı gözetmeden bütün Müslümanların bir man'a ve o mananın mekân olarak tecelli ettiği makama yönelmeleri, bembeyaz ihramlar içerisinde, baş açık, yalın ayak bir vaziyette yanyana-omuz omuza bir araya gelmeleri her türlü engellerin aşılarak dünya hayatında da bir ve beraber olmanın gerekliliğini göz önüne sermektedir. Nasıl bir gücün meydana geleceğinin madde ve mana planındaki en güzel isbatını vermektedir. Her bölge için tahsis edilmiş mikat denilen ihrama girme mahallerinden itibaren tek bir şekil ve düşünce ile yola devam ederek arzu edilen eşitliği İslam'da mümükün olacağını her dünya işlerinin hallinin de ancak böyle geçekleşeceğini görerek, aynı mana ve ruh olgunluğu içinde Cenab-ı Hakk'ın huzurunda dua ve niyazda bulunmak, geçmişte pişmanlık duyarak af taleb etmek, mahşerde toplanan ve dünyaya tekrar dönsek Allah'a hakkıyla kulluk etsek diyenleri o anın heyecan ve korkusu içinde olanların bir benzerinden başka şey hatırlatmamaktadır. Milyonların Arafatta toplanmaları mahşerin bir ifadesidir. Herkes ilahî adaletin gölgesinde niyet ve amelinin hesabı için oradadır. Şeytan'ın Hz. Adem (as) ile Hz. Havva anamızı kandırıp Cennetten çıkmalarını temin ettikten sonra, yıllarca süren ayrılığın ardından pişmanlıkları neticesinde Arafat'ta bir araya gelmeleri bütün Müsülmanlar için sadece ilahi bir dersdir.

İlahî bir cazibe ile milyonların Arşı alâyı tavaf eden melekler gibi Kabe'nin etrafında dönmeleri Hacer-i Esvedi selamlamak, yüz sürüp öpmek gayretleri, bir mekândan ziyade o mekânda vuku bulan ilahî tecellilere mazhar olmak içindir. Bu bir dönüştür ki kâinatın zerreden kürreye dönüşünü anlatır. Bu dönüş ki, "geliş O'ndandır, gidiş O'nadır" gerçeğinin kâinat bütünü içerisindeki genel bir misâlidir. Bütün bunlar yapılırken şeytanın, nefsin ve bunlara ait arzu ve isteklerin reddedilmesi şarttır. Aksi taktirde şeytan ve nefis her an önümüze çıkarak yolumuzu saptırır. Allah ve Resûlünün emirlerini yerine getirmede, hele can ve mal gibi dünya nimetlerinin başında gelen hususlarda şeytan ve nefis insanları çok kolay kandırmaktadır. Nitekim Hz. İbrahim (as) ve Hz. İsmail (as)'a şeytan bu kapıdan girmek istemiş fakat muvaffak olamamıştır. Hz. İbrahim (as)'e oğlunu kurban etmemesi için uğraşan şeytan; Hz. İsmail (as)'da canını aziz tutarak babasına isyan etmesini istemiştir. Her defasında Hz. İbrahim (as) şeytanı taşlayarak kovmuş, emr-i ilahiyi yerine getirmekten vazgeçmemiştir. Bütün hacılar şeytan taşlama hadisesinde bu manayı idrak ile her emr-i ilahide karşısına çıkan şeytanı ve şeytanları karşımızda mücessem ve müşahhas olarak taşlama noktasında olmalıdırlar. Nefsini ıslah etmeden içindeki ve dışındaki şeytanları taşlamadan, reddetmeden kurtulamayacağını bilerek, karşısına her çıktığı yerde mutlaka onu aşması gerektiğine inanacaktır. Çünkü şeytanın bizi nerde, ne zaman ve hangi şartlar içerisinde kandıracağını bilemeyiz. Bu bakımdan her an dikkatli olmak şarttır. Yani her an bir mücadele ve mücahede ruhu ve azmi içinde olmak zorundayız.

Ve Kurban!Cenab-ı Hak kulunu en çok sevdiği şeylerle imtihan eder. Bu bakımdan Hz. İbrahim (as)'ı oğlu İsmali ile imtihan etmiştir. Bir baba olarak Hz. İbrahim (as) en çok sevdiği oğlunu kurban etmekle emrolunur. Bu emir üzere oğlu İsmail'i elinden tutarak bayram yerine getirircesine, karşısına çıkan şeytanı taşlaya taşlaya bütün engelleri aşarak kendi elleriyle kurban etmeye götürür. Çünkü o bilmektedir ki, her şey Allah'tandır ve Allah içindir. Bir tarafta oğlunu kesmekle imtihan olan Hz. İbrahim, diğer tarafta da kendi canıyla imtihana tabi tutulan Hz. İsmail ve bunların karşısında şeytan.. Her kılığa girerek bunlardan birini mutlaka kandırmak istemektedir. Halbuki onlar Allah'a kul olmanın, O'nun yoluna kurban olmanın mana ve maksadını çok iyi biliyorlar. Onlar da en zor imtihan ile bütün insanlığa, hususen "inandım" diyebilen herkese şunu haykırıyorlar: Allah'a giden yolda şeytan ve nefis engeldir. Her fırsatta sizi kandırmak, saptırmak ister. Onu reddediniz, terkediniz, taşlayınız... Sadece ve sadcece Allah'a ve O'nun emirlerini haber verenlere kendi öz canınızı teslim pahasına dost olunuz. Çünkü onlar Allah için emrederler, Allah için isterler.
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
BTP İBB Adayı Cihan Erdoğanyılmaz: Gençler BTP’ye akın ediyor
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
Altınok'u aklayıp Yavaş'ı suçlamaya kalkan yandaşa kapak
'Siz merak etmiyor musunuz?'
Soykırım 174 gündür sürüyor
Can kaybı 32 bin 552'ye yükseldi
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
BTP İBB Adayı Cihan Erdoğanyılmaz: Gençler BTP’ye akın ediyor
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
Altınok'u aklayıp Yavaş'ı suçlamaya kalkan yandaşa kapak
'Siz merak etmiyor musunuz?'
Soykırım 174 gündür sürüyor
Can kaybı 32 bin 552'ye yükseldi

Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu

Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği, CHP Genel Başkanı Özgür Özel hakkında "Kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler' sözleri nedeniyle suç duyurusunda bulundu.
28.03.2024 16:32:00
İhlas Haber Ajansı
Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu
Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu
Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel'in bir mitingde 'Tayyip Bey çağırınca oraya dizilen kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler değil, dedesi Çanakkale'de kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi" ifadelerini kullanması üzerine hakkında suç duyurusunda bulundu.

Konuya ilişkin açıklamada bulunan Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği Başkanı Cafer Akın, 'CHP Genel Başkanı Özgür Özel haddini aşan açıklamalarda bulunmuştur. Bunun üzerine Kahramankazan 15 Temmuz Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği olarak suç duyurusunda bulunacağız. CHP Genel Başkanı hadsiz Özgür Özel, 15 Temmuz darbe girişimine karşı koyan vatandaşlarımıza utanmadan, sıkılmadan 'zibidi' dedi. 'Tayyip Bey'in çağrısına oraya dizilen kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler değil, dedesi Çanakkale'de kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi' ifadesini kullandı. CHP, Mustafa Kemal Atatürk'ün kemiklerini sızlatmaya devam ediyor. Özgür Özel'i kınıyoruz. 15 Temmuz şehit ve gazilerine zibidi diyemezsin, haddini bil' diye konuştu.

'Fetullahçı teröristlere inanç grubu güzellemesi yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i kınıyoruz'

Özel'den özür beklediklerini söyleyen Akın, 'Aziz Türk milleti evlatları, söz konusu vatan olduğunda canlarından geçerek darbecileri ve darbeciliğe alkış tutanları durdurmuşlardır. 15 Temmuz'da devletinin çağrısıyla milletle kol kola şehadete yürüyerek tanklara siper olan aziz şehitlerimizin aileleriyle birlikte şehitlere 'zibidi' deme hadsizliğini gösteren Fetullahçı teröristlere inanç grubu güzellemesi yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i kınıyoruz. Her halükarda ülkeyi sizin kurtarmayacağınız kesin. Tankların arasından sıvışıp giderken, televizyon karşısında kahvenizi yudumlayarak izlediğiniz 15 Temmuz'da meydanlarda can veren, kan veren o 'zibidi' dediğiniz korkusuz kahramanlardan öğrenecek çok şeyiniz var. Asıl zibidi kim biliyor musunuz' O gece darbe oluyor diye alkış tutanlar, o gece kadeh kaldıranlar, o gece tankların arasından sıvışanlar, o geceden sonra darbecileri savunanlar, kahpe teröristlerle iş birliği içerisinde olanlar; millet siz siyasi malzeme yapın diye kurtarmadı bu vatanı. Ne Çanakkale'de kefensiz yatan atalarımız ne de 15 Temmuz'da karşı koyarken şehit olan yiğitlerimiz. Kahraman gazilerimiz, bu ülke için zerre faydası olmayanlar, ülke yönetimine talip olmaktan utanmıyorlar. CHP Genel Başkanı Özgür Özel'den şehit ailelerimiz ve gazilerimizden acilen özür dilemesini bekliyor ve şiddetle kınıyoruz' dedi.

'Atatürk'ün kurduğu bir partide gazilere ve şehitlere bu söylem kabul edilemez niteliktedir'

Özel'in sözlerinin kabul edilemez olduğunu söyleyen Avukat Burakhan Çınar ise, 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve aziz milleti için bir an olsun gözünü kırpmadan şehit olan ve yine bu uğurda gazi olanlara CHP Genel Başkanı'nın TV kanallarında da görüleceği üzere açık bir şekilde 'zibidi' şeklindeki hakaretini derin bir üzüntü ile hep beraber izledik, takip ettik. DEM Parti ile kent uzantısı neticesinde PKK'lı kişileri ilçe yönetimlerine sokan bir partinin genel başkanının her mitingde, hatta kendi partisinin genel başkanlık seçimlerinde dahi Selahattin Demirtaş'a, Osman Kavala'ya selam gönderirken, gazi veya şehit gibi kelimelerin nasıl bir maneviyat oluşturduğunu anlaması bizler tarafından beklenemez. Türk Ceza Kanunu'nun belirli maddelerini ihlal etmesi ve gazilerimiz ile şehit ailelerimiz üzerinde nasıl bir etki uyandırdığı kamuoyunun takdirindedir. Bu nedenle Kahramankazan Cumhuriyet Başsavcılığımıza şikayetçi olmak için burada bulunuyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu bir partide gazilere ve şehitlere bu söylem kabul edilemez niteliktedir. Bu nedenle de Özgür Özel'i kınıyoruz ve kendisinden şikayetçiyiz. Yüce Türk adaleti gereğini yapacaktır' ifadelerini kullandı.

Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı

Adaylardan Mehmet Akarca 120, Ömer Kerkez 138 oy alırken, 9 boş oy, 71 de geçersiz oy kullanıldı. Salt çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle seçime 11. tur oylamayla devam edilecek.
28.03.2024 16:24:00
Anadolu Ajansı
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılmaya başlanan başkanlık seçimlerinin onuncu turunda da hiçbir aday salt çoğunluğu sağlayamadı.

Mehmet Akarca, Yargıtay Başkanlığı görevine 24 Mart 2020'de seçilmiş, 4 yıllık görev süresi pazar günü itibarıyla dolmuştu.

Bu kapsamda Yüksek Mahkemenin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay'da pazartesi günü sandık kuruldu ve Yargıtay üyeleri sandık başına gitti.

Seçimin ilk dokuz turunda hiçbir adayın, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamaması üzerine bugün, Akarca ve Kerkez'in katıldığı onuncu tur oylama yapıldı.

Oylama sonucu Yargıtay Başkanı Akarca 120, 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez ise 138 oy aldı. Seçime katılım 338 olarak kayıtlara geçerken, kullanılan oylardan 9'u boş, 71'i ise geçersiz sayıldı.

Sekizinci tur oylamada diğer aday Muhsin Şentürk 96 oy almış, 3 oy geçersiz sayılmış, boş oy ise kullanılmamıştı.

Seçime 1 Nisan Pazartesi günü 11. tur oylamayla devam edilecek. Bu turda Muhsin Şentürk de oylamaya katılabilecek.

Seçimlerde üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması gerekiyor.

Okullar 1 Nisan'da tatil olacak mı?

31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri dolayısıyla okullar 1 Nisan 2024 Pazartesi günü tatil edildi
28.03.2024 15:32:00 / Güncelleme: 28.03.2024 15:37:04
AA
Okullar 1 Nisan'da tatil olacak mı?
Okullar 1 Nisan'da tatil olacak mı?

Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB), 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri dolayısıyla okullar 1 Nisan 2024 Pazartesi günü tatil edildi.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin imzasıyla illere gönderilen genelgede, eğitim kurumlarının, 31 Mart Pazar günü yapılacak Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nde, seçmenin oy kullanmasına imkan verecek şekilde hazırlanacağı belirtildi.

Genelgede, seçimlerin ardından Bakanlığa bağlı eğitim kurumlarının, eğitim-öğretime hazır hale getirilmesi amacıyla 1 Nisan 2024 Pazartesi gününün tatil edildiği bildirildi.

Öte yandan 1 Nisan günü yönetici ve öğretmenler, aylık karşılığı ders, varsa ek ders, ders niteliğinde yönetim, hazırlık ve planlama görevlerini yapmış sayılacak. 

Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde

Geçen yıl yaşanan müsilaj tehlikesiyle büyük bir mücadele gerçekleştirmek zorunda kalan Marmara Denizi, atıkların denize boşaltılması devam ettiği için bu yıl da ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkacak. Marmara şimdiden alarm vermeye başladı
28.03.2024 14:55:00 / Güncelleme: 28.03.2024 15:00:59
Ahmet Haydar Tarhanlı
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Müsilaj, kapalı denizlerde zaman zaman ortaya çıkan bir salgıdır. Fitoplankton adı verilen mikro alglerin aşırı çoğalması sonucu ortaya çıkar. Bu mukoza benzeri yapı, suyun içindeki mikroorganizmalar için uygun bir beslenme habitatı oluşturur ve zararlı canlılar da bu salgının üzerinde toplanır.

Denizin üstünde gördüğümüz beyaz, köpük benzeri yapı aslında "buzdağının görünen kısmıdır". Denizin altında ise bu salgı bir tül gibi uzanır.

Marmara Denizi, geçen yıl su yüzeyini ve derinlerini saran müsilajla boğuştu. Müsilajın yoğunluğu arttı ve çevresel kaygılara neden oldu. Bu sene de müsilaj tehlikesiin Marmara'yı tehdit edeceği ifade ediliyor.

Müsilajın temel sebebi, atıkların denize boşaltılması. Bu sebep temelden çözülmedikçe müsilaj sorunu artarak devam edecek.

Deniz biyoloğu Mert Gökalp, "Marmara Denizi feryat ediyor. Bu, Marmara Denizi'nin foseptik çukuru olabileceğinin bir sinyali" uyarısını yapıyor.

Profesör Mustafa Sarı, Marmara Denizi'ne arıtmadan atık boşaltımının acilen durması gerektiğini vurguluyor.

Hidrobiyolog Levent Artüz ise bu durumun bir zincir ve sonuç olduğunu ifade ediyor.

Gelecekte ne bekliyor?

Müsilajın yakın ve uzak gelecekte Marmara Denizi'ni, deniz canlılarını ve çevresinde yaşayan insanları nasıl etkileyeceği henüz net değil.

Ancak çözüm için atık yönetimi, arıtma tesislerinin etkin kullanımı ve bilinçli tüketim önemlidir.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.