logo
20 NİSAN 2024

Bir millet ayağa kalkıyor

24.05.2002 00:00:00
ŞİFRE / Emre AKMAN

Yokoluşun eşiğinden "büyük bir silkinişle", Kuvay-ı Milliye uyanışı ile var olan, Müdafayı Hukuk örgütlenmeleri ile, tek bilek-tek yürek olan, İstiklal-i Tam anlayışı ile Misak-ı Milli sınırlarında bağımsız ve egemen bir devlet kuran milletimiz, yeniden kötü günler yaşıyor.

Türk milleti, devleti ilk cepheden mücadeleyi kazanamayan sömürgeci güçler, içeriden kuşatma taktiği ile bizi çürütmeye, yok etmeye çalıştı. Hayli de yol katetmiş bulunuyor.

Doğrudan siyasi ve silahlı mücadeleyi kazanamadı. Çünkü bizim ordumuz dünyanın en güçlü ordusu ve milletiz de dünyanın tek asker milletiydi.

Sevr'de İngiliz Lord Curzon'un Türk ordusunu dağıtma planına bu büyük millet topluca asker gibi durarak cevabını verdi.

Gazi'den sonra "sahipsiz kalan devlete" yabancı uzmanlar dadandı. Devrin Cumhurbaşkanı İnönü daha 40'lı yıllarda devletin bürokrasisinin Avrupalı uzmanlarca adeta istila edildiğinden yakınır. Ama sadece yakınır.

Kurtuluş mücadelesini veren tecrübeli kadroların hayat sahnesinden çekilmesinin ardından devlet ve millet büsbütün sahipsiz kalır. Geriye milletin tek bir güvencesi kalmıştır, ordusu...

Ancak, ordu arkasını dayayacağı güçlü bir siyasi irade, kararlı bir yönetim kadrosu olmadıktan sonra ne yapabilir ki?

İşte Kıbrıs örneği. Türk'ün Batı'yla ilk askeri açılımı olan Kıbrıs harekatı, siyasi irade ile taçlanamadığı için bugün kaybedilme noktasına gelmiştir.

Bugün ülkemiz, ABD-İsrail kıskacı, IMF ve AB dayatmaları ile yeniden büyük bir kuşatma altına alınmıştır.

Kuşatmayı kalıcı kılan, bu milletin, devletin ve askerin hukukunu korumakla görevli siyasi kadroların acziyeti, birikimsizliği ve iradesizliğidir.

Sahiplik duygusu yoktur, çünkü aidiyeti yoktur, özgüveni yoktur. Atatürk, "Beni Türk hekimlerine emanet edin" demişti. Bizim siyasilerimiz iktidarı ile muhalefeti ile çocuklarını ABD'de, İngiltere'de okutmaktadır. Bu anlayıştaki kadroların bu milletin evladına sahip çıkması mümkün mü?

Bu milleti öz evladı gibi sevmeyen bu millete lider olabilir mi? Milletinin çocuklarını öz evladı gibi seven lider, ABD'nin gıpta edeceği bir eğitim sistemi kurar ve bununla gıpta eder.

Çernobil virüsü gibi çatımıza sızan bu mikrop, siyasilerin bu köksüzlüğü, aidiyetsizliği, sahiplik duygusundan yoksunluğu, milletimize bulaştırılmak istenmekte. Tıpkı Kurtuluş Savaşı öncesinde olduğu gibi, "ABD olmadan, AB olmadan, IMF olmadan olmaz. Biz adam olmayız" anlayışı, iktidarı ile, muhalefeti ile, yenisi ile eskisi ile tüm partilerce propaganda edilmektedir.

İkinci adım olarak millet değişik etnik dini kimliklere bölünerek birbirine düşürülmek istenmektedir.

Yine devletle-millet, siville-asker, zenginle-fakir birbirine düşman edilmek istenmektedir.

Milletin maddi ve manevi değerleri ipotek altına alınmakta, elindeki, gönlündeki zenginliği çalınmak istenmekte, kendisine Batı'nın ihsan ettiği ile yetinmesi dayatılmaktadır.

Yıllarca içeriden satın aldıkları işadamı, aydın, bürokrat, politikacı hatta din adamları sayesinde projeyi nihayete erdirmek üzere olduklarını zannetmektedirler.

Bu pişkinlikle milletimize nihaî altın vuruşu hazırlandıkları, dinimizi, milli kimliğimizi, toprağımızı, yer altı ve yer üstü zenginliklerimizi talan etmek için süreci hızlandırdıkları anda, tam da zamanında millet sahibine kavuşmuştur.

Öyle milletine sahip ki, "Ben işçiyim, ben köylüyüm, ben memurum, ben polisim, ben sivilim, ben askerim, ben milletin kendisiyim" diye haykırarak milleti tek vücut haline getirmiş, Leyla ve Mecnun aşkında olduğu gibi, "Bu kol sizin kolunuz, sizin kolunuz benim kolum" diyerek millet onda tek bir bünye olmuştur. Dün, vatan tarlamdır anlayışı ile geri çekilen millet, bugün, "Vatan karnımın doyduğu, dayak yemediğim yerdir" anlayışına mahkûm edilmek istenmiştir.

Yine tarihte olduğu gibi, bu millet böyle bitti tükendi dendiği anda içinden çıkardığı deha çapında lideriyle, onun etrafında kenetlenen has kadroları ile bütünleşerek ayağa kalkmıştır.

Nasıl savaş yorgunu, ümitsiz, bedbin, dağılmış tesbih taneleri gibi saçılmış milleti, Gazi ayağa kaldırmışsa, Prof. Dr. Haydar Baş, öyle ayağa kaldırıyor.

Önce Mustafa Kemal'den bir örnek:

Gazi, milli mücadele için Samsun'dan Amasya'ya ilerlerken yolda karşılaştığı köylü ile sohbete başlar.

Köylü sorar, siz zabitansınız değil mi?

Atatürk: Evet, der.

Köylü: Eğer asker toplamaya geldiyseniz bilesiniz ki, benim için vatan şu gördüğünüz tarlanın ucundan başlar. Düşman tarlama tecavüz edinceye kadar artık elime silah almam ben.

Gazi soğukkanlılıkla dinler. Çünkü bu çığlık 33 yıl Rus harbini görmüş bir babanın evladının, Trablusgarp yenilgisini görmüş bir oğulun, Balkan hezimetini yaşamış bir köylünün, 4 yıl cihan harbinde dört cephede savaşmış bir milletin çığlığıdır.

Orduları dağıtılmış, silahları elinden alınmış, memleketin her bir köşesi bilfiîl işgal edilmiş bir milletin çaresiz hıçkırığıdır.

Mustafa Kemal Paşa, artık zafer kazanamayacağına inanan işte bu halkı İstiklal Harbine hazırlamış, genç bir devlet armağan etmiş bir liderdir.

Ülkemiz bu gün de aynı ahvali yaşarken, milletimiz tam da Atatürk gibi lider lazım diye iç geçirirken Prof. Dr. Haydar Baş, "Bu vatan bizimdir bizim kalacak" diye gürleyerek, eline Türk bayrağını alarak milletin önüne düştü. Onunla birlikte milyonlar ayağa kalktı. Dün Müdafayı Hukuk organizasyonları için Anadolu'yu il il dolaşan Gazi gibi, her hafta en az iki ilde Bağımsız Türkiye toplantılarına iştirak ediyor, on binlerce insan adeta yeniden diriliyor.

Ne mi söylüyor?
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk

Tokat depreminde 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı

Tokat'ta incelemelerde bulunan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Refik Tuzcuoğlu, "Şu ana kadar alınan 500 ihbardan 50 yapı incelendi, 5 yıkık, 15 de ağır hasarlı yapı tespit edildi" dedi.
19.04.2024 16:34:00
İhlas Haber Ajansı
Tokat depreminde 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı
Tokat depreminde 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Refik Tuzcuoğlu, Tokat'ta 5.6 büyüklüğündeki depremin merkez üssü olan Sulusaray ilçesinde incelemelerde bulundu.

Tokat Valisi Numan Hatipoğlu, Bakan Yardımcısı Tuzcuoğlu'na deprem hasarı hakkında bilgi verdi. İlçe hükümet konağı önünde gazetecilere açıklama yapan Tuzcuoğlu, "Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız olarak da Sayın Bakanımız Mehmet Özhaseki beyin hemen talimatlarıyla biz de kendi bakanlığımızın çalışmaları açısından her türlü önlemi, tedbiri ve gayreti ortaya koyduk. Arkadaşlarımızı çok hızlı bir şekilde bölgeye sevk ettik. Gerek çevre illerden buraya transfer ettiğimiz teknik arkadaşlarla, gerekse bakanlık merkezinden buraya yönlendirdiğimiz teknik ekiplerimize, hasar tespit ekiplerimizle birlikte gerek Yozgat ve Tokat'ta çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Şu anda 20 ekip 50 teknik personelle birlikte bu çalışmalarımız yürüyor, ihtiyaç halinde yine Sayın Valimizin, yine AFAD'ımızın koordinasyonunda teknik ekip sayılarımızı arttırabiliriz. Birkaç gün içerisinde de inşallah bu bölgedeki tüm hasar tespitlerini de tamamlamayı düşünüyoruz" dedi.

"Ağır hasar 99 öncesi yapılan binalarda"

Tuzcuoğlu yaptıkları incelemede depremde ağır hasar alan binaların 1999 yılı öncesi yapılan binalar olduğuna dikkat çekerek, "Gerek Tokat'ta gerek Yozgat'ta baktığımız zaman ağırlıklı olarak hasar gören yapıların yine 1999 öncesi binalar olduğunu tespit ediyoruz. Bunların çoğunluklu olarak 40-50 yıl öncesine ait kerpiç yapılar, yığma yapılar, mühendislik ve fen hizmetlerinden yoksun olan yapılmış olan binalar olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla ülkemiz bir deprem bölgesidir. Gerek kuzeyden geçen fay hatları, gerek Doğu Anadolu ve güneyden geçen fay hatları, gerekse Ege ile Ege'deki fay hatlarını göz önüne aldığınız zaman ülkemizin tamamı çok önemli bir deprem bölgesi oluyor. Himalayalar'dan Alp'lere kadar uzanan bu hat içerisinde bizim ülkemiz depremsellik açısından, risk açısından beşinci ülke konumunda. Öyle olunca muhakkak suretle biz yapılarımızı sağlam, sıkı ve mühendislik hizmetleri çerçevesinde inşa etmek zorundayız. Depremden çok fazla bir şey olmayabilir. Ama yapılarımız eğer ona dayanaklı değilse o zaman maalesef istenmeyen tablolarla karşı karşıya kalıyoruz" diye konuştu.

"500 ihbar geldi, 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı"

Tuzcuoğlu, depremin ardından 500'e yakın ihbar alındığını ifade ederek şunları söyledi:

"Değerli arkadaşlar Tokat ilimizde bakanlığımızın yapmış olduğu çalışmalarda 500 ihbar aldık şu ana kadar. Bu ihbarların sayısı artabilir. Özellikle şu anda hemşehrilerimizin bir kısmı evlerine giremiyorlar. Bunlar giriş yapmaya başladıkları zaman muhtemeldir ki orada birtakım ihbarlar da alınacak. Bu ihbarların sayısı artabilecek ve biz de yapılan her türlü ihbara teknik ekiplerimizle beraber hemen gidip yerinde inceleme, araştırma ve neticelerimizi ortaya koyacağız. Şu ana kadar incelenen 50 yapıdan 5 tanesi yıkık görünüyor. Yine 15 tane ağır hasarlı yapı görünüyor. Az önce de bahsetmiş olduğum gibi bunların büyük çoğunluğu yine kerpiç işte yığma yapılar. Mühendislik hizmetinden yoksula yapılmış olan yapılar. Diğerlerini de yine en kısa sürede tamamlamış olacağız. Kamu binalarımızla alakalı bir hasar görünmüyor. Bu sevindirici bir şey. Aslında depremle alakalı bizi en çok teselli bulduran konu bir can kaybı olmaması."

'Konuş, sen nerelisin' diyen DEM Partili Salğucak'a soruşturma

31 Mart yerel seçimlerinde oy vermek için Ömer Keçecigil Okuluna giden askeri ve polis personellerine 'Konuş, sen nerelisin'' diyen DEM Partili Süleyman Salğucak, seçim kanuna muhalefet suçundan dolayı Şırnak İl Emniyet Müdürlüğünde ifadesi alındı.
19.04.2024 16:21:00
İhlas Haber Ajansı
'Konuş, sen nerelisin' diyen DEM Partili Salğucak'a soruşturma
'Konuş, sen nerelisin' diyen DEM Partili Salğucak'a soruşturma
Avukat Ramazan Demir, Şırnak'ta taşımalı seçmen olduğunu düşündüğü kişilere 'Konuş sen nerelisin'' diyerek tepki gösteren Süleyman Salğucak'a soruşturma açıldığını duyurdu.

31 Mart günü Şırnak'a oy vermek için taşınan asker ve polisler tek sıra içeri girerken tepki gösteren 61 yaşındaki Süleyman Salğucak'a soruşturma açıldı.

Avukat Ramazan Demir, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Şırnak savcılığı 'Konuş, sen nerelisin' sözünden dolayı Süleyman Salğucak'a 'Seçim kanununa muhalefetten' soruşturma açmış" diye belirtti.

Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı, Salğucak hakkında 'Seçim kanununa muhalefet' ve 'Seçmenin oy kullanmasını engelleme' iddialarıyla ilgili soruşturma açtı.

Mersin'de şafak operasyonu: 78 gözaltı

Mersin'de haklarında çeşitli suçlardan yakalama kararı bulunan şahıslara yönelik sabah saatlerinde gerçekleştirilen şafak operasyonunda 78 kişi gözaltına alındı
19.04.2024 11:20:00
İhlas Haber Ajansı
Mersin'de şafak operasyonu: 78 gözaltı
Mersin'de şafak operasyonu: 78 gözaltı
Mersin'de haklarında çeşitli suçlardan yakalama kararı bulunan şahıslara yönelik sabah saatlerinde gerçekleştirilen şafak operasyonunda 78 kişi gözaltına alındı.

İl Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, dolandırıcılık, yaralama, hakaret, hırsızlık ve tehdit gibi suçlardan haklarında yakalama kararı bulunan şahısların yakalanmasına yönelik Asayiş Şube Müdürlüğü Aranan Şahıslar Büro Amirliği koordinesinde operasyon düzenlendi. İl genelinde 30 adrese düzenlenen şafak operasyonunda 78 kişi yakalanarak gözaltına alındı.

Gözaltına alınan şahıslarla ilgili işlemlerin sürdüğü bildirildi.

İstanbul-Tahran seferini yapan uçak Elazığ'a zorunlu iniş yaptı

İran'ın hava sahasını tüm uçuşlara geçici olarak kapatmasından dolayı İstanbul-İran seferini yapan uçak, Elazığ Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı
19.04.2024 10:29:00
İhlas Haber Ajansı
İstanbul-Tahran seferini yapan uçak Elazığ'a zorunlu iniş yaptı
İstanbul-Tahran seferini yapan uçak Elazığ'a zorunlu iniş yaptı
İran'ın hava sahasını tüm uçuşlara geçici olarak kapatmasından dolayı İstanbul-İran seferini yapan uçak, Elazığ Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı. Uçak yaklaşık 2 saat sonra tekrar havalandı.

İran'ın hava sahasını tüm uçuşlara geçici olarak kapatmasından dolayı İstanbul-Tahran seferini yapan Meraj Airlines uçağı, Elazığ Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı. Bir süre havalimanında bekleyen yolcular, yaklaşık 2 saat sonra hava sahasının açılmasıyla birlikte yeniden Tahran'a havalandı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.