logo
13 MAYIS 2024

BİZ TÜRK MİLLETİYİZ

Kayseri Milli Kahramanlarımızı Anma Programı’nda konuşan BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş “Türk milleti Türkiyeli değildir, Türkiye Türk milletinindir” dedi
15.04.2013 00:00:00
ORHAN DEDE / KAYSERİ
Yeni Mesaj gazetesinin düzenlediği Milli Kahramanlarımızı anma Programı Kayseri Erciyes Üniversitesi Sabancı Kültür Merkezi’nde düzenlendi. Kayseri halkının büyük ilgi gösterdiği program Atatürk, silah arkadaşları ve şehitlerimizin anısına saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Pertevniyal Valide Sultan Camii imam hatibi kurra hafız Mustafa Yıldırım’ın muhteşem Kur’an tilavetinden sonra alanında uzman 20’den fazla akademisyen, gazeteci ve hukukçu konuşmacıların konuşmaları sık sık alkışlarla kesildi. Konuşmalardan sonra sahne alan Grup Nefes’in Türk sanat musikisi ve kahramanlık türküleri verdiği müzik ziyafetinden sonra Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş konuşmasını yapmak üzere alkışlar arasında kürsüye geldi. “Kayseri bizim ana kucağımız, baba ocağımızdır” diyerek sözlerine başlayan Prof. Dr. Haydar Baş konuşmasının başında Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur’a teşekkür etti.

Türkiyelilik bize uymaz
Türk ve Türk milleti kavramlarıyla oynanmaya başlandığını ifade eden Prof. Dr. Haydar Baş, “Türk kelimesiyle bilerek ya da bilmeyerek son zamanlarda oynanmaya başlandı. Anadolu dendiği zaman akla Türk milleti gelir, Türk milleti dendiği zaman da akla Anadolu gelir. Türkiyelilik gibi zorlama kelimelerle bu milleti ifade etmek mümkün değildir” dedi.

Anadolu’ya Hacı Bektaş aşısı
Kayseri'deki programda Anadolu’yu Hacı Bektaş-ı Veli’nin Türkleştirdiğini söyleyen Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hacı Bektaş-ı Veli Anadolu’da öyle bir medeniyet inşa ediyor ki, burada Yezdani var, Keldani var, Süryani var, Rum var, Ermeni var. Onları önce İslamlaştırıyor, sonra bir bilek bir yürek yapıyor. Bu insanlar Hacı Bektaş-ı Veli’ye bakarak ne diyorlar biliyor musunuz? Türklük bu kadar güzel ahlaksa biz de Türkoğlu Türk’üz diyorlar. Anadolu’nun Türkleşmesi işte bu şekilde olmuştur. Yani et ve kafatası üzerinden bu milleti ayıramazsınız. Hacı Bektaş-ı Veli’yle birlikte bir millet kimliği oluştu. Nedir bu kimlik? Bu kimlik bir medeniyettir, bir kültürdür, bir siyasettir, bir dindir. Yani İslam medeniyeti, İslam kültürü ve İslam siyaseti. Bunun içinde Kürt var, Laz var, Çerkez var, Boşnak var, Arap var, Süryani, Keldani, Yezdani var. Bunlar yoğruldu, yoğruldu, yoğruldu pişiren fırının adı Hacı Bektaş adı Türkoğlu Türk oldu. Bu kimliği bir ahali kelimesiyle tefsir etmek hiç mümkün değildir. Neden? Çünkü ahali kendi etnik kabiliyetlerini taşıyıp sadece onları temsil edenlerin adına denir. Kültür birliği, maneviyat birliği, siyaset birliği, din birliği olan insanların adına millet denir. Onun için bu coğrafyanın tek milleti, Türk milletidir. Türk milleti Türkiyeli değildir, Türkiye Türk milletinindir.”

İnsana hakkını İslam vermektedir
Konuşmasında insan hakları konusuna da değinen Prof. Dr. Haydar Baş “insan haklarını insanlığa kazandıran İslam dinidir” dedi. BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş şunları söyledi: “Batının insan haklarını ilk defa gündem eden dünya olduğunu iddia ediyorlar. Bu büyük bir yalandır. Benim Bakü Devlet Üniversitesi’nde yaptığım doktora tezim 'Veda Hutbesi’nde İnsan Hakları’dır. Dediler bana ki, insan hakları batının eseridir. Yok, dedim. Nereden biliyorsun diye sordular. İslam dininden biliyorum dedim. İslam dininde kul hakkı diye bir hukuk, bir anlayış vardır. Vasım Hoca, ‘çok doğru konuşuyorsunuz’ dedi. Esasen insan haklarını insanlık tarihine hibe eden ilk kurum İslam dinidir. Hangi isimle beraber? Kul hakkı adıyla.”

Türk milleti her yere adalet dağıttı
Türk milleti denince akla ilk gelen şeyin adalet olduğuna vurgu yapan BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş şöyle konuştu: “Türk milleti İslam’ı hayatına geçiren dünyanın tek milletidir. Araplar da İslam‘ı hayatlarına geçirmişlerdir ama bizim gibi İslam’ın nezaket ve nezafet kurallarına uygun bir tarzda çok uzun zaman sonra hayatlarına geçirme imkânı bulmuşlardır. Türkler Müslüman olduklarından itibaren bu nezaketi, nezafeti hayatlarında hâkim kılmışlardır. Gittikleri her coğrafyada can emniyeti, mal emniyeti, namus emniyeti, din ve vicdan emniyetini bütün insanlara yaşatmıştır. Onun için Türk milleti denilince akla ilk gelen şey adalettir.”

Haklar var ama kullandırılmadı
Türkiye’de her vatandaşın hukuk önünde eşit haklara sahip olduğu ve gereğini yaptığı takdirde istediği mevkiye gelmesine hiçbir engel olmadığının altını çizen Prof. Dr. Haydar Baş şöyle konuştu: “Türkiye’de hakkımız verilmedi diyenler var. Doğrudur. Sadece Güneydoğu’ya yapılmadı bu. Karadenizliler bilirler, Güneydoğu’ya bir hak verilmediyse Karadeniz’e üç, beş verilmedi. Bu bölgeyi temsil eden vekiller Karadeniz bölgesine hiçbir hizmet vermemiştir. Demirel’den sonra yol hizmetleri gelmeye başladı. Kuran kursları açıldı. Hala yolu olmayan köyler var. Yetmedi, arkadaşlar Türkiye’de Alevi kardeşlerimize de hiçbir hak verilmemiştir. Ama bizim Karadenizli silahını kuşanıp dağa çıkmadı, devletine isyan etmedi. Bektaşilikten, Caferilikten ve Alevilikten mağduriyet içinde olanlar da silahlarına sarılıp dağa çıkmadılar. Ne hikmetse Osmanlı’nın sonra dönemlerinde öyle bir akım başladı ki bu akıma bazı dini kurumların başında olan insanlar da alet oldular. Mesela İngiliz Muhipleri Cemiyeti’ni kuranlar sakalı göbeğinde olan hoca efendiler ve şeyh efendiler. Bugün şeyh olarak tanıdığınız âlim olarak bildiğiniz kerameti kendinden menkul insanlar Kürt Teali Cemiyeti’ni kurdular. İttihadı İslam Cemiyeti’ni kurdular. Bu yol kesilmedi, Mustafa Kemal’in istiklal mücadelesiyle birlikte bunlar kayboldular ama yok olmadılar. Üstleri küllendi. Mustafa Kemal sonrası bunlar mantar gibi tekrar ortaya çıkmaya başladı. Arkadaşlar mantar gibi ortaya çıkanlar Anadolu insanını ecnebilerle ittifak ederek istismar ettiler, kullandılar. Maalesef birçoğunu dağa çıkardılar. Şimdi bunun faturasını, hak vermedi diye devlete kesiyorlar. Türkiye cumhuriyeti vatandaşı olan Kürt, Laz, Çerkez, Boşnak, Süryani, Keldani, Rum, Ermeni hukuk önünde eşit haklara mı sahiptir, yoksa imtiyazları mı vardır? Eşit haklara sahiptir değil mi? Türkiye’de bir Kürt kardeşimiz doktor olabilir mi, hâkim, savcı, cumhurbaşkanı, başbakan, vekil ve bakan olabilir mi? Olabilir. Demek ki hukuk önünde bütün vatandaşlar gereğini yerine getirdikleri takdirde istedikleri yere gelebilirler. Şimdi bu akil denilen ukala adamlar devlet suç işledi diyorlar. Devlet suç işlemedi. Bu suçu devlet eliyle birileri işledi. Kim işledi? Ecnebi siyasetiyle Türkiye’de hükümran olan, onların talimatını hayata geçirme görevini üstlenen, icraat mevkiinde bulunan siyasiler önlerindeki hukuku ihlal ettiler, iptal ettiler ve bazı vatandaşlara eğitim hakkı vermediler, sağlık hizmetleri vermediler, sosyal imkânlardan mahrum bıraktılar. Bugün hukuk önünde devletin yasalarına göre benim Güneydoğulu kardeşimin hakkı bakidir. Bu hakları vermeyenlerle mücadele etmesi gerekirken devleti cezalandırıyorlar.”
"Mourinho'yu Fenerbahçe'nin başına getireceğim"
6 sene sonra yeniden aday!
En kısa ziyaret
Jetle geldi, jet hızıyla döndü
Aziz Yıldırım'dan açıklama
'Henüz liste hazırlamadım'
Kamuda tasarruf paketini kim hazırladı?
Şimşek artık 'vizyonsuz' mu?
'Bir gece ansızın...' terörle mücadelede işbirliği yapabiliriz!
Miçotakis'le buzları erittiler
Çiftçi nasıl ayakta kalsın?
Dicle Elektrik çiftçilere hayatı zehir ediyor
CHP lideri kazanın 10. yılında Soma'da konuştu
Soma davası yeniden görülmeli
İzmir'de CHP-AK Parti yakınlaşması
'Birlikte çalıştığımız bir dönem olacak'
Şimşek'in tasarruf paketine CHP'den ilk tepki
Krizin faturası emekçiye ödetiliyor
15 gündür sürüyor, tatmin edici açıklama yok
Doğal afet değil insan eliyle felaket
3 ayda 2 milyon 167 bin ton buğday ithal edildi
İthalatla çiftçiyi ezmeye devam!
Y kuşağı ile Z kuşağı karşılaştırıldı
Kuşaktan kuşağa zorluk artıyor
İran ile Rusya arasında milli paralarla ticaret başlıyor
İran petrolünü riyal ile satacak
İsrail boşalta boşalta ilerliyor
360 bin Filistinli Refah'tan ayrıldı
"Mourinho'yu Fenerbahçe'nin başına getireceğim"
6 sene sonra yeniden aday!
En kısa ziyaret
Jetle geldi, jet hızıyla döndü
Aziz Yıldırım'dan açıklama
'Henüz liste hazırlamadım'
Kamuda tasarruf paketini kim hazırladı?
Şimşek artık 'vizyonsuz' mu?
'Bir gece ansızın...' terörle mücadelede işbirliği yapabiliriz!
Miçotakis'le buzları erittiler
Çiftçi nasıl ayakta kalsın?
Dicle Elektrik çiftçilere hayatı zehir ediyor
CHP lideri kazanın 10. yılında Soma'da konuştu
Soma davası yeniden görülmeli
İzmir'de CHP-AK Parti yakınlaşması
'Birlikte çalıştığımız bir dönem olacak'
Şimşek'in tasarruf paketine CHP'den ilk tepki
Krizin faturası emekçiye ödetiliyor
15 gündür sürüyor, tatmin edici açıklama yok
Doğal afet değil insan eliyle felaket
3 ayda 2 milyon 167 bin ton buğday ithal edildi
İthalatla çiftçiyi ezmeye devam!
Y kuşağı ile Z kuşağı karşılaştırıldı
Kuşaktan kuşağa zorluk artıyor
İran ile Rusya arasında milli paralarla ticaret başlıyor
İran petrolünü riyal ile satacak
İsrail boşalta boşalta ilerliyor
360 bin Filistinli Refah'tan ayrıldı

Miçotakis'in ziyareti 5 saat bile sürmedi

 
Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşmenin ardından Ankara'dan ayrıldı. Yunanistan Başbakanı'nın Ankara ziyareti sadece 4 saat 52 dakika sürdü!
13.05.2024 21:30:00 / Güncelleme: 13.05.2024 21:34:58
AHMET TURAN YİĞİT
Miçotakis'in ziyareti 5 saat bile sürmedi
Miçotakis'in ziyareti 5 saat bile sürmedi

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşmenin ardından Ankara'dan ayrıldı. Miçotakis günübirlik ziyaretin ardından Türkiye'den ayrılırken, Yunanistan Başbakanı'nı taşıyan uçak, saat 20.00'de Ankara'dan hareket etti. Miçotakis ve beraberindeki heyeti Ankara'ya getiren uçak, saat 15.08'de Esenboğa Havalimanı'na inmişti. Yunanistan Başbakanı'nın Ankara ziyareti 4 saat 52 dakika sürdü! Miçotakis, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ortak basın toplantısında "Yunanistan, var olan zorluklara rağmen Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne ortaklık sürecine destek vermeye devam etmektedir" dedi. Konuk Başbakan, Ankara'da yemek bile yemedi. 

Türk demedi

Azınlıkların iki ülke arasında "beşeri bir dostluk köprüsü" rolünü üstlenebileceklerini söyleyen Miçotakis, azınlıkların iki ülkenin renkliliğine katkıda bulunduğunu, Trakya'da Hıristiyan ve Müslüman nüfusun ahenk içinde bir arada yaşadıklarını dile getirdi. Miçotakis, Lozan Anlaşması çerçevesinde azınlıkların dini bir azınlık olduğunu iddia ederek, Yunanistan'da "eşit vatandaşlık ilkesi" ışığında Müslüman vatandaşlara iyi davranıldığını savundu. Müslüman azınlığın Yunanistan'ın sosyal ve kültürel hayatına katkısının çok büyük olduğuna işaret eden Miçotakis, "Ne yazık ki Türkiye'deki Hıristiyan azınlığın sayısı ufalmıştır ancak burada da tabii ki dini özgürlük ve Hıristiyan eserlerinin UNESCO anlaşmalarında ve şartlarında öngörüldüğü gibi koruma altına alınması gerektiğine inanıyoruz. Çünkü açıklıkla ve samimiyetle dile getirdiğim gibi Sayın Cumhurbaşkanı, Kariye Camii'nin tekrar bir ibadet yeri olarak işlev görmesi bizim için üzüntü yaratan bir gelişme oldu. Bu olağanüstü mekanın bütün insanlığın bir eseri olduğuna, bütün insanlığa ait olduğuna inanıyorum" ifadelerini kullandı. Miçotakis, Batı Trakya Türklerinden 'Müslüman azınlık' diye bahsetti.

Van'da işten çıkarılan işçiler yürüyüş düzenledi

Van'da DEM Partili belediyeler tarafından işten çıkarılan işçiler, yürüyüş yaparak kararı protesto etti.
13.05.2024 14:36:00
İhlas Haber Ajansı
Van'da işten çıkarılan işçiler yürüyüş düzenledi
Van'da işten çıkarılan işçiler yürüyüş düzenledi
DEM Partili Van Büyükşehir Belediyesi ile İpekyolu Belediyesi, 1 Mayıs İşçi Bayramı'ndan 1 gün sonra çok sayıda işçinin iş akdine son vermişti. İşten çıkarılan işçiler, HAK-İŞ Van Şubesi öncülüğündeki eylemlerini sürdürüyor.

Protestolar kapsamında sendika binası önünde bir araya gelen işçiler; Soydan Kavşağı, ardından Maraş Caddesi'nden devam ederek İpekyolu Belediyesi binasına kadar yürüdü.

Ellerindeki pankartlarla belediye önünde davullu protestolarını sürdüren işçiler, daha sonra basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını okuyan Hizmet-İş Sendikası Genel Başkan Vekili Halil Özdemir, Türkiye, 31 Mart Yerel Seçimlerini geride bırakırken, bazı belediyelerde seçimden icraata geçilemediğini belirtti. Seçim sonrası halkın yüksek beklentisinin hayal kırıklığına dönüştüğünü ifade eden Genel Başkan Vekili Özdemir, 'Hizmetin konuşulması gereken bir zamanda, bazı CHP'li ve DEM'li belediyelerin işçilere yaptığı baskılar, tehditler ve kıyımlar konuşuluyor. Bunlardan biri de Van Büyükşehir ile İpekyolu belediyeleridir. Her iki belediyede de 31 Mart seçimlerinde yönetime gelen belediye başkanları, maalesef Van halkını hayal kırıklığına uğratmıştır. Van Büyükşehir ve İpekyolu belediyelerinde 1 Nisan'dan beri emekçiler sendikal baskıya uğruyor, iş akitleri haksız ve hukuksuz bir şekilde feshediliyor. Van Büyükşehir Belediyesi BELVAN A.Ş.'de 225, VASKİ Genel Müdürlüğüne bağlı iştirak şirketi VANSU'da 170, İpekyolu Belediyesinde 280, toplam 700'e yakın arkadaşımız haksız ve hukuksuz bir şekilde ekmeğinden ediliyor' dedi.

Van Büyükşehir Belediyesi ile İpekyolu Belediyesinin Van halkına hizmet etme noktasında mücadele etmesi gerekirken, işçilerle mücadele yolunu seçtiğini dile getiren Özdemir, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Oysa emek deyince, emekçi deyince, ekmek deyince, hak, hukuk, adalet deyince, barış, özgürlük, kardeşlik deyince, en çok bunların sesi çıkıyordu. Mazbatayı alınca 700'e yakın emekçiyi işinden, aşından, özgürlüğünden ettiler. Şimdi demezler mi size, 'Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu'. Nerede emekçi söyleminiz' Nerede kaldı adaletiniz' Nerede kaldı özgürlük ve kardeşlik' Demek ki her şey, seçimi kazanana kadarmış. Lütfen, söylemlerinizin arkasında durun. Emekten yanı mısınız, emek düşmanı mısınız' Barışçıl mısınız savaşçı mısınız' Kardeşlikten kastınız nedir' Söyleyin de anlayalım. Oy isterken işçiyi kardeş bil, kazanınca ötekileştir. Böyle politika olmaz ama her atı alan Üsküdar'ı geçemez. Bu adaletsizliğe, bu kıyıma, bu hak gaspına sessiz kalmayacağız.'

Yapılan basın açıklamasının ardından oturma eylemine geçildi.

Yargıtay Başsavcılığı için Erdoğan'a sunulacak 5 isim belli oldu

Görev süresi haziranda dolacak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Şahin'in yerine Yargıtayda yapılan aday belirleme seçiminde en yüksek oyu alan 5 Yargıtay üyesi Yaşar Şimşek, Muhsin Şentürk, Hakan Yüksel, Mustafa Erol ve Yusuf Kuzu'nun isimleri sıralı liste halinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sunulacak.
13.05.2024 12:56:00
Anadolu Ajansı
Yargıtay Başsavcılığı için Erdoğan'a sunulacak 5 isim belli oldu
Yargıtay Başsavcılığı için Erdoğan'a sunulacak 5 isim belli oldu
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin'in görev süresinin dolacak olması nedeniyle yapılan seçimde en yüksek oyu alan 5 Yargıtay üyesi Yaşar Şimşek, Muhsin Şentürk, Hakan Yüksel, Mustafa Erol ve Yusuf Kuzu, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı için aday oldu.

Şahin, 2020'de 4 yıllığına Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı olarak atanmıştı. Şahin'in görev süresinin haziran ayında dolacak olması nedeniyle Yargıtay üyeleri, yeni Başsavcı adaylarını belirlemek için sandık başına gitti.

Yargıtay Büyük Genel Kurulunca yapılan ve 8 adayın katıldığı seçim sonucu, Yaşar Şimşek 86, Muhsin Şentürk 77, Hakan Yüksel 56, Mustafa Erol 33, Yusuf Kuzu ise 31 oy alarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı adayı olarak belirlendi.

Diğer adaylardan mevcut Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin ile Ali Doğan ve Veli Dalgalı ise ilk 5'te yer alamadı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan 5 adaydan birini seçecek

Yargıtayda yapılan seçim sonucu en çok oyu alan 5 üye, Başsavcılık görevi için aday gösterilmiş sayılıyor.

Bunun ardından, adayların ismi sıralı liste halinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sunulacak. Erdoğan, sıralamaya ve aldıkları oya bakmadan, 15 gün içinde adaylardan birini Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı olarak seçecek.

Yeni seçilecek başsavcı, yaş haddinden emekliye ayrılmazsa 4 yıl görev yapacak.

Yargıtay Başkanı 36. turda da belirlenemedi

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılan başkanlık seçimlerinin 36. tur oylamasında da hiçbir aday seçilme yeterliliğini sağlayamadı

13.05.2024 11:54:00 / Güncelleme: 13.05.2024 11:57:23
AA
Yargıtay Başkanı 36. turda da belirlenemedi
Yargıtay Başkanı 36. turda da belirlenemedi

Yargıtay Başkanlığı görevine 24 Mart 2020'de seçilen Akarca'nın 4 yıllık görev süresi 24 Mart itibarıyla doldu.

Bu kapsamda Yüksek Mahkemenin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay üyeleri 25 Mart Pazartesi günü sandık başına gitti.

Seçimin ilk 35 turunda hiçbir adayın, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamaması nedeniyle 36. tur oylaması yapıldı.

Oylama sonucu, Akarca 111, 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez ise 169 oy aldı. Seçime katılım 327 olarak kayıtlara geçerken, 36 oy geçersiz sayıldı. Boş oy rakamı ise 11 oldu.

Salt çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle seçimin 37. tur oylaması yarın yapılacak.

Seçimlerde üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması gerekiyor. 

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.