Somut proje ve kalkınma modelleriyle milletin tek umudu haline gelen BTP, Genel başkanlığa Prof. Dr. Haydar Baş'ın getirilmesiyle tek başına iktidarı göğüsledi
Seçim tarihi yaklaştıkça partilerdeki baraj korkusu, ittifak paniğine dönüştü. Yanısıra Meclis'te grubu bulunan partilerden anketlerde seçim barajına takılanlar, küskünlerin seçimi iptal ettirmelerine umut bağladı.
Son günlerde iç politika yorumcularının Türk seçmenin, seçime bir hafta kala hiç beklenmedik biçimde sürpriz yapabileceğini ve Meclis dışında bir oluşumun Demokrat Parti benzeri biçimde tek başına iktidara geme ihtimalini ima etmeleri, anketlerde barajın altında bulunan parti kurmaylarını paniğe sevketti.
BTP tek başına iktidarÖte yandan Bağımsız Türkiye Partisi'nin Genel başkanlığına Prof. Dr. Haydar Baş beyin getirilmesiyle, kamuoyu yoklamaları altüst oldu. Daha önceki anketlerde BTP'nin çeşitli illere göre oy oranları yüzde 27.6 ila 38.7 arasında değişirken, Prof. Dr. Baş'ın genel başkanlığa gelmesiyle BTP'nin çeşitli illere göre oy oranları yüzde 36.8 ila 49.2 arasında değişen oranlara fırladı.
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın somut proje ve mitingleriyle ülkenin doğusundan batısına estirdiği Bağımsız Türkiye rüzgarı, BTP'ye tek başına iktidarı sağlayacak noktaya tırmandı. BTP'nin somut projeleriyle umutlanan toplum, anketlerde yüzde 49.2'lik bir destekle BTP'yi tek başına iktidar yapma kararlılığına ulaştı.
StrategicResearches'in liderler bağlamında yaptığı geçen haftaki ankette sonuçlar şöyle: CHP-Deniz Baykal yüzde 5, ANAP-Mesut Yılmaz yüzde 4, DYP-Prof. Dr. Tansu Çiller yüzde 8, BTP-Prof. Dr. Haydar Baş yüzde 44, MHP-Dr. Devlet Bahçeli yüzde 6, AKP-R.Tayyip Erdoğan yüzde 13, YTP-İsmail Cem yüzde 5, SP-Recai Kutan yüzde 7, HADEP-Murat Bozlak yüzde 4, DSP-Bülent Ecevit yüzde 1, İP-Doğu Perinçek yüzde 1, diğerleri ise yüzde 3.
Küskünlerden medet umuyorlarKamuyu yoklamalarında Meclis'te bulunan partilerin tamamına yakınının barajın altında seyretmesinin yanısıra, toplumun yıpranmış eski yüzler yerine yeni politik simalar görmek isteme eğilimi, Meclis'te grubu bulunan partilerden 200-250 milletvekilinin adaylığını suya düşürüyor. Bu da küskünler hareketinin dikkate alınmasını zorunlu kılıyor.
Bu hareketi partilerin 'liste mağduru' milletvekillerinin başlatması ve düğmeye 11 Eylül'den hemen sonra basılması bekleniyor. Partilerin milletvekili listelerini 11 Eylül'de YSK'ya vermelerinin ardından, listelerde yer almadıklarını gören ya da yerlerini beğenmeyen milletvekillerinin geçmişte de olduğu gibi 'seçime karşı imza toplama harekatı' başlatması bekleniyor. 1999 seçimleri öncesinde de denenen bu hareketin, bu kez destek bulabileceği belirtiliyor. Seçim istemeyen DSP ve SP'nin yanısıra kurmaylarını tamamen kaybeden Mesut Yılmaz'ın elaltından küskünleri destekleyeceği iddia ediliyor.
Nitekim oy yüzdeleri barajın altında seyreden ve fakat seçimi istemediğini ifade edemeyen partiler, küskünler hareketinin muhtemel manevralarını ısrarla gündem ederek seçimi ertelemelerine zemin hazırlıyor.
Seçim tarihi değişebilirBaşbakan Bülent Ecevit'in ortaklarıyla yaptığı temasların ardından "Daha önce seçimi isteyen partiler, maalesef pişman oldular" açıklaması da iktidar ortakları içinde de seçimin çok ciddi bir sancı olarak durduğunu gösterdi.
DYP Genel Başkanı Tansu Çiller ise, seçimin ertelenmesi olasılığını değerlendirirken, "Macun tüpten çıktıktan sonra kolay kolay geriye girmiyor. Belki ufak tefek oynamalar gündeme gelebilir" şeklinde konuştu. Çiller, milletvekili adaylarının belirlenmesinin ardından memnun olmayanların biraraya gelebildiğini ifade etti. Çiller, "Burada belki ufak tefek oynamalar gündeme gelebilir, tarih konusunda da gelebilir. Zaten tarihi değiştirmek için gelecek bu baskı" şeklinde konuştu.
Çiller, "Son günlerde sadece solla meşgul olunması aslında istikrar açısından yeterli olmadığı gibi, yanlış alanda top oynanıyor. Merkez sağda bir birliktelik olmasını düşünüyorum" diye konuştu.
Öte yandan DYP Grup Başkanvekili Ali Rıza Gönül, DSP VE SP'nin seçimi istemediğini ve 100-110 milletvekili çoğunluğuna ulaşan küskünlerin seçimi erteletebileceklerini belirtti.
İsmail Cem başkanlığındaki Troyka'nın ayaklarını bir bir kaybetmesinin yanısıra CHP lideri Deniz Baykal ile görüşen Kemal Derviş'in beklenen rüzgarı oluşturamaması, seçim üzerindeki manipülasyonları gün geçtikçe güçlendiriyor.
Seçim tarihi yaklaştıkça partilerdeki baraj korkusu, ittifak paniğine dönüştü. Yanısıra Meclis'te grubu bulunan partilerden anketlerde seçim barajına takılanlar, küskünlerin seçimi iptal ettirmelerine umut bağladı.
Son günlerde iç politika yorumcularının Türk seçmenin, seçime bir hafta kala hiç beklenmedik biçimde sürpriz yapabileceğini ve Meclis dışında bir oluşumun Demokrat Parti benzeri biçimde tek başına iktidara geme ihtimalini ima etmeleri, anketlerde barajın altında bulunan parti kurmaylarını paniğe sevketti.
BTP tek başına iktidarÖte yandan Bağımsız Türkiye Partisi'nin Genel başkanlığına Prof. Dr. Haydar Baş beyin getirilmesiyle, kamuoyu yoklamaları altüst oldu. Daha önceki anketlerde BTP'nin çeşitli illere göre oy oranları yüzde 27.6 ila 38.7 arasında değişirken, Prof. Dr. Baş'ın genel başkanlığa gelmesiyle BTP'nin çeşitli illere göre oy oranları yüzde 36.8 ila 49.2 arasında değişen oranlara fırladı.
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın somut proje ve mitingleriyle ülkenin doğusundan batısına estirdiği Bağımsız Türkiye rüzgarı, BTP'ye tek başına iktidarı sağlayacak noktaya tırmandı. BTP'nin somut projeleriyle umutlanan toplum, anketlerde yüzde 49.2'lik bir destekle BTP'yi tek başına iktidar yapma kararlılığına ulaştı.
StrategicResearches'in liderler bağlamında yaptığı geçen haftaki ankette sonuçlar şöyle: CHP-Deniz Baykal yüzde 5, ANAP-Mesut Yılmaz yüzde 4, DYP-Prof. Dr. Tansu Çiller yüzde 8, BTP-Prof. Dr. Haydar Baş yüzde 44, MHP-Dr. Devlet Bahçeli yüzde 6, AKP-R.Tayyip Erdoğan yüzde 13, YTP-İsmail Cem yüzde 5, SP-Recai Kutan yüzde 7, HADEP-Murat Bozlak yüzde 4, DSP-Bülent Ecevit yüzde 1, İP-Doğu Perinçek yüzde 1, diğerleri ise yüzde 3.
Küskünlerden medet umuyorlarKamuyu yoklamalarında Meclis'te bulunan partilerin tamamına yakınının barajın altında seyretmesinin yanısıra, toplumun yıpranmış eski yüzler yerine yeni politik simalar görmek isteme eğilimi, Meclis'te grubu bulunan partilerden 200-250 milletvekilinin adaylığını suya düşürüyor. Bu da küskünler hareketinin dikkate alınmasını zorunlu kılıyor.
Bu hareketi partilerin 'liste mağduru' milletvekillerinin başlatması ve düğmeye 11 Eylül'den hemen sonra basılması bekleniyor. Partilerin milletvekili listelerini 11 Eylül'de YSK'ya vermelerinin ardından, listelerde yer almadıklarını gören ya da yerlerini beğenmeyen milletvekillerinin geçmişte de olduğu gibi 'seçime karşı imza toplama harekatı' başlatması bekleniyor. 1999 seçimleri öncesinde de denenen bu hareketin, bu kez destek bulabileceği belirtiliyor. Seçim istemeyen DSP ve SP'nin yanısıra kurmaylarını tamamen kaybeden Mesut Yılmaz'ın elaltından küskünleri destekleyeceği iddia ediliyor.
Nitekim oy yüzdeleri barajın altında seyreden ve fakat seçimi istemediğini ifade edemeyen partiler, küskünler hareketinin muhtemel manevralarını ısrarla gündem ederek seçimi ertelemelerine zemin hazırlıyor.
Seçim tarihi değişebilirBaşbakan Bülent Ecevit'in ortaklarıyla yaptığı temasların ardından "Daha önce seçimi isteyen partiler, maalesef pişman oldular" açıklaması da iktidar ortakları içinde de seçimin çok ciddi bir sancı olarak durduğunu gösterdi.
DYP Genel Başkanı Tansu Çiller ise, seçimin ertelenmesi olasılığını değerlendirirken, "Macun tüpten çıktıktan sonra kolay kolay geriye girmiyor. Belki ufak tefek oynamalar gündeme gelebilir" şeklinde konuştu. Çiller, milletvekili adaylarının belirlenmesinin ardından memnun olmayanların biraraya gelebildiğini ifade etti. Çiller, "Burada belki ufak tefek oynamalar gündeme gelebilir, tarih konusunda da gelebilir. Zaten tarihi değiştirmek için gelecek bu baskı" şeklinde konuştu.
Çiller, "Son günlerde sadece solla meşgul olunması aslında istikrar açısından yeterli olmadığı gibi, yanlış alanda top oynanıyor. Merkez sağda bir birliktelik olmasını düşünüyorum" diye konuştu.
Öte yandan DYP Grup Başkanvekili Ali Rıza Gönül, DSP VE SP'nin seçimi istemediğini ve 100-110 milletvekili çoğunluğuna ulaşan küskünlerin seçimi erteletebileceklerini belirtti.
İsmail Cem başkanlığındaki Troyka'nın ayaklarını bir bir kaybetmesinin yanısıra CHP lideri Deniz Baykal ile görüşen Kemal Derviş'in beklenen rüzgarı oluşturamaması, seçim üzerindeki manipülasyonları gün geçtikçe güçlendiriyor.