Son dönemde bu ülkenin millî ve manevî değerlerine sahip çıkan bazı kurum ve kuruluşlara yönelik çok ilginç ve dikkat çekici seri baskınlar görülmeye başlandı. Öyle ki bu baskınlar "28 Şubat dönemi geri mi geldi?" sorusunu akla getirdi.

*Hafta sonu İstanbul'da özel bir dersaneye, valilik tarafından görevlendirildiklerini ileri süren 15 kişi tarafından teftiş adı altında yapılan uygulama öğrenci ve öğretmenleri tedirgin etti. Benzerî uygulamalardan BTP de nasibini aldı. BTP kurmayları tarafından bir komplo, bir baskın olarak nitelenen olaylardan üçü İzmir İl Başkanı Ali Değirmenci'nin İzmir'deki, BTP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Erimhan'ın İstanbul'daki, BTP Başkanlık Divanı Üyesi İzzet Yaşar'ın Ankara'daki evinde yaşandı.

Son günlerde BTP üst düzey yetkililerinin evlerine, işyerlerine "hırsızlık", "gaz kaçağı" süsü ile girmeler, baskınlar birbirini kovalamaya başladı. Bu olayların sıradan olaylar olmadığını söyleyen BTP yetkilileri, BTP'nin bir komplo ile karşı karşıya bulunduğuna dikkat çektiler. Hafta sonu İstanbul'da özel bir dersaneye, valilik tarafından görevlendirildiklerini ileri süren 15 kişi tarafından teftiş adı altında yapılan uygulama öğrenci ve öğretmenleri tedirgin etti. Benzerî uygulamalardan BTP de nasibini aldı. Son zamanlarda Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) üst düzey yöneticilerinin evlerine "gaz kaçağı" bahanesi, hırsızlık görüntüsü vs ile girmeler dikkat çekmeye başladı. Ancak olayın tanıklarına müracaat edildiğinde adi baskın süsü verilen olayların dersane baskınında olduğu gibi emniyet-istihbarat ve belediye personelince gerçekleştirilen bilinçli eylemler olduğu anlaşıldı. BTP kurmayları tarafından bir komplo, bir baskın olarak nitelenen olaylardan üçü İzmir İl Başkanı Ali Değirmenci'nin İzmir'deki, BTP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Erimhan'ın İstanbul'daki, BTP Başkanlık Divanı Üyesi İzzet Yaşar'ın Ankara'daki evinde yaşandı.

"Gaz kaçağı" bahanesi, "hırsızlık" süsü

İzmir Valiliği'nin, "gaz kaçağı" ihbarı ile polis ve itfaiyenin birlikte kapıyı kırarak girdikleri, gerekli tedbirleri aldıktan sonra evden ayrıldıkları açıklamasında bulunduğu evin sahibi Ali Değirmenci, bu olayda evinden birçok bilgi, belgeler ve dosyalar ile bir miktar paranın da kaybolduğunu söylüyor. Değirmenci, bu konuda şöyle konuştu: "Bir seyahatte idik. Eve döndüğümüzde gördük ki kapı açılmış ve kilit kırılmış. Kapının üzerine çekilmesi dahi düşünülmemiş. Kapı açık vaziyette bırakılmıştı. Komşulara 'bu nedir?' diye sorduk. 'Bir tüp kokusu geliyordu. Onun için polise haber verildi' dediler. Polis ile itfaiyeciler işbirliği halinde eve giriyorlar. Kapıyı kırarak içeri giriyorlar. Birtakım dökümanlar, notlarımız, belgeler vs karıştırılıyor. Bir kısım belgelerin kayıp olduğunu da söylemek istiyorum. Virane bir şekilde evi bırakarak ayrılıyorlar. Yeşilyurt Karakolunu aradım. 'Bu nedir?' dedim. 'Gaz kokusu dolayısıyla eve girmek zorunda kaldık' dediler. 'Kimler girdi? Giren görevlileri verebilir misiniz?' dedim. 'Giren görevliler burada yoktur' dediler. Arkasından bizzat karakola gittim. 'Bana zabıtlarınızı verin. Kim gelmiş? Hangi sebeple gelmiş? Bunları görmek istiyorum' dedim. Bütün dosyalara bakıldı, fakat ortada bir tutanak bulunamadı. Ben eve geldiğimde tüpü kontrol ettim. Kaçak olmadığını gördüm. Tüpte bir boşalma olmadığını bizzat müşahede ettim. 'Siz bunu neye göre yaptınız? Bir mahkeme kararınız var mı?' dedim. 'Yok' dediler. 'Peki bu bir arama ise savcının emri var mı?' dedim. 'Yok' dediler. 'Mesken dokunulmazlığı diye bir şey var. Bir eve habersiz, izinsiz nasıl girilebilir? Bunun bir suç olduğunu bilmiyor musunuz?' dedim. Henüz bir cevap alamadık. Hâlâ tutanak bekliyoruz. Bir tutanak olup olmadığı konusunda bize bilgi verecekler. Savcılığa suç duyurusunda bulundum. Savcı bey bile şaşırdı. 'Bu ne biçim iş. Biz sokağa çıkamayacak mıyız?' dedi. 'Bu görevliler, yetkililer sonuçlarına katlanırlar' dedi. Hemen dâvâyı açtı."

İlk ve tek değil

BTP yetkililerinden verilen bilgiye göre BTP İzmir İl Başkanı Ali Değirmenci'nin evine girilmesi bir ilk değil. BTP Genel Başkan Yardımcılarından Ahmet Erimhan'ın evine de bir süre önce çatıdan gizlice giren şahıslar evden sadece bilgisayar kasasını alarak kayıplara karıştı. Daha önce komşulr gece evinin etrfında polis kıyftli kişilerin dolaştığını belirtmişler.Olay ise , tam da BTP'nin İstanbul Çağlayan'da düzenlediği "Ne AB Ne ABD Bağımsız Türkiye" mitinginin yapıldığı saatlerde gerçekleşti. Polis tutanağına göre kapı tam bir profesyonellikle hiç zorlanmadan açılmış, en ufak bir parmak izi dahi bırakılmamıştı. Benzer bir olay da önceki akşam Ankara'da yaşandı. BTP Başkanlık Divanı Üyesi İzzet Yaşar'ın evine de girilerek bazı belge ve dökümanlar alındı. Türkiye'nin geleceğini çok yakından ilgilendiren olayların yaşandığı bir süreçte bunların meydana gelmesi "neler oluyor?" sorusunu sordurmaya başladı.

BTP'ye komplo süreci başlatıldı

BTP camiasına göre ardı ardına yaşanan bu olayların birbirleriyle çok yakından bağlantısı var. Bu olayların bağımsızlık yanlısı adreslere yöneltilmesinin altı çizilmesi gerektiği yorumları yapılıyor. BTP'ye yönelik bu kafa karıştırıcı baskınlarla ilgili olarak BTP Genel Başkan Yardımcısı Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi, son günlerde BTP'nin üst düzey yöneticilerine yönelik ciddi bir komplo süreci başlatıldığını söyledi. BTP'nin, ABD, AB, IMF ve misyonerlik konusunda ortaya koyduğu duruşun bazı kesimleri rahatsız ettiğini söyleyen Kepekçi, yetkililerin bu hukuk dışı olaylar için harekete geçmesini istedi. Dr. Kepekçi "Hiç bir baskı bizi yıldıramaz" dedi.