Asla "Ordu yalakalığı" yapmadan.. Yine asla "ordu düşmanlığına" da bulaşmadan, serinkanlı biçimde yaklaşalım konuya. Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Yaşar Büyükanıt, Şemdinli'deki bombalama olayına adı karışan astsubay Ali Kaya'ya ilişkin sorular üzerine şöyle demişti:- Tanırım, iyi çocuktur. Ancak suç işlemişse cezasını çeker.Büyükanıt, sadece "tanırım iyi çocuktur" demekle kalsa, tartışalım.Ama "suç işlemişse cezasını çeker" diye devam ettirmişse sözlerini, ne denilebilir ki?Fakat, son 48 saate damgasını vuran olay, "yargıyı etkilemeye teşebbüsle" sınırlı değil...Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya, Şemdinli İddianamesi'nde Büyükanıt'a yönelik şu suçlamalarda da bulunuyor:- Örgüt kurmak.. Sahte belge düzenlemek.. Görevi kötüye kullanmak.Zehir zemberek suçlamalar bunlar.Dileriz savcı bey, bu konuyu yeterince iyi incelemiştir, iddiaları sağlıklı bir zemine dayanıyordur.Dileriz konu, Van 100. Yıl Rektörü Prof. Yücel Aşkın Davası'na benzemez!***Bu arada, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, kendisinin de, hükümetin de soruşturma süreciyle uzaktan yakından ilgisi olmadığını açıkladı.Başbakanlıktan yapılan açıklamada da "hiçbir ilgimiz yok" deniliyor.Fakat, Van Savcısı'nın Büyükanıt'a yönelik suçlamalarının "tamamen siyasi olduğu" konusunda yaygın bir kabul var.Hükümetin, bir ilimizdeki savcıdan, bir Paşa hakkında suçlamalarda bulunmasını istemesi, kendi ayağına kurşun sıkmaktan farksızdır ama gelin de inandırın!Ahali arasında "iddianame siyasidir. Büyükanıt'ın önü kesilmek isteniyor" diyenler, çoğunlukta.Konu yargıya intikal etmişken..Genelkurmay Başkanı Org. Özkök'ün Başbakan ile olağanüstü görüşme talebinde bulunması..Daha sonra aynı konuyu Çankaya Köşkü'ne taşıması..Devletin zirvesinde de konunun "siyasi olduğuna" inanıldığını ortaya koymuyor mu? ŞAkir Süter/ Akşam