Tercüman'dan Nazlı Ilıcak'ın 29 Ekim Resepsiyonu konusunda AKP'li milletvekillerine bir çağrısı var: Resepsiyonu toptan boykot edin!

"Sezer, AK Parti liderini, bakanları istiskal ediyor, onlar, başlarının açık olması imtiyazından yararlanarak, o davete gitmek için neredeyse can atıyor. Görüntü bu. Böyle bir davranışa, "sağduyu" veyahut "gerginlik yaratmama arayışı" filân denmez. Düpedüz teslimiyetçilik! Hani meşhur hikâye. İki adam birbirinin peşi sıra yolda ilerliyormuş. Arkadakine biri yanaşmış ve "Şu adamın ensesini görüyor musun, yapıştır tokadı sana 10 milyon lira vereyim" demiş. Adam 10 milyon lirayı almış, öndekinin ensesine vurmuş.

-Yahu niye vuruyorsun?

-Hiiiç... öyle istedim.

Kavga büyümemiş, gene biri önde, diğeri arkada, yürüyüş devam etmiş. Bir 10 milyon lira daha, yeniden enseye şaplak.

Tokadı yiyen sükûnetle dönmüş, bu hareketin sebebini öğrenmeye çalışmış. İşte arkadakinin cevabı: "Sende bu ense, arkadaşta da bu kadar para olduktan sonra daha çok tokat yersin"

Hakkına sahip çıkmayı bilmeyenler de darbe üstüne darbe yemekten kurtulamazlar. Haklarını aramayanlar, haklarına kavuşamazlar. Bence bütün AK Partililer Çankaya resepsiyonunu boykot etmeli. Bu bir kavganın başlangıcı filân değil. Sadece "Yumuşak başlı isem kim demiş uysal koyunum / Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boynum" mesajı. Böyle bir davranış, rencide edilen Türkiye'nin "zencileri" ile dayanışma olarak değerlendirilecektir."