logo
29 MART 2024

Çevik Bir'i siyasette Demirel bitirdi

30.09.2003 00:00:00
Radikal'den Neşe Düzel, 28 Şubat sürecini deşmeye devam ediyor. Neşe Düzel'in dünkü mülakatına misafir olan kişi, dönemin Turizm Bakanı Bahattin Yücel'di. Çiller'e yakınlığı ile de tanınan Yücel, Süleyman Demirel'in olayların merkezinde olduğunu söylüyor!

SORU: Siz, 28 Şubat sürecinde kabinedeydiniz. İktidarınızı tehdit eden bir sorunolduğunu ilk ne zaman fark ettiniz?

YÜCEL: Sincan'da tankların yürümesiyle başladı olay.

SORU: Tankların yürüdüğünü öğrendikten sonra, bir toplantı yapmışsınız. Kimler vardı o toplantıda? Tansu Çiller'in tutumu nasıldı?

YÜCEL: Kendisinin irticaya asla alet olmayacağı konusunda askerleri ikna edeceğini düşünüyordu. Hatta kendisini 'askerlerin silah arkadaşı' olarak görüyordu. Toplantıda da tavrı öyleydi. 'Bana bırakın, ben askerleri ikna ederim' diyordu.

SORU: Peki siz o toplantıda, Sincan'da tankları yürüten generalin görevden alınmasını önerdiniz mi?

YÜCEL: Demokrasinin normal işlediği bir sistemde, eğer bir hükümet görevdeyse, bu hareketi yapan kişi emekli edilir. Zaten onu emekli edebiliyorsanız, siz hükümetsiniz demektir.

Emekli edemiyorsanız hükümet değilsinizdir. Ben o toplantıda 'Eğer siz hükümet olarak tankları yürüteni görevden alamazsanız, hükümet olamazsınız. Biz o zaman istifa edelim. Demokrasi böyle işler' dedim. Ayrıca, 'İçişleri Bakanı Sincan'da Kudüs Gecesi'ni düzenleyen belediye başkanını derhal görevden almalı' dedim. Bakan Meral Akşener belediye başkanını o gün hemen görevden aldı. Burada bir dengesizlik var. Sincan Belediye Başkanı yaptığı hatayı mesleğiyle ödedi ama...

SORU: Sincan'da tankları yürüten generali görevden alabilir miydiniz gerçekten?

YÜCEL: Hayır alamazdık. 'Ya sen gideceksin, ya onlar gidecek' tespitiydi bu. Demokrasi ancak böyle çalışır. O zaman askeri çevreler 'nasıl böyle bir şey teklif edilebilir' diye bana çok kızdılar. Ama normal demokrasilerde işleyiş böyle olur.

İşin içinde Çankaya seçimleri vardı

SORU: 28 Şubat sürecini önleyebilir miydi partiniz?

YÜCEL: Erbakan'la hükümet kurulduktan sonra bu süreç önlenemezdi. Ben böyle olacağını daha Refahyol koalisyonu kurulurken gördüm ve Tansu Çiller'e, 'Askerin de dahil olduğu Türkiye'deki etkili çevreler Necmettin Erbakan'ı başbakan olarak görmez. Hem adamın başı belaya girer, partisini kapattırırız, hem de biz çok sıkıntıya gireriz. Üstelik bir erken seçim olmazsa, cumhurbaşkanını bu parlamento seçecek. O zaman durum daha da tehlikeli olur' dedim.

SORU: Cumhurbaşkanını seçmek niye tehlikeli oluyor?

YÜCEL: Cumhurbaşkanlığı seçimleri Türkiye'de her zaman kıran kırana geçer, büyük gerginliklere, olaylara yol açar. Bu ülkede her genelkurmay başkanı kendisini cumhurbaşkanlığı koltuğuna layık görür. 28 Şubat döneminde de, toplumdaki 'irtica geldi, geliyor' duyarlılığını kullanarak, cumhurbaşkanlığı seçiminden kârlı çıkmak isteyenler vardı. Bunların başlıcaları, Süleyman Demirel ve Mesut Yılmaz'dı. Ordunun üst kademesinde de bazı kişiler kendilerini cumhurbaşkanlığına layık görünce, 28 Şubat'ta bunlar arasında bir örtüşme oldu.

SORU: Nasıl bir örtüşme oldu?

YÜCEL: O zamanki Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı'nın adı cumhurbaşkanlığı için çok ciddi geçti. Kimse kimseyi kandırmasın şimdi. Birbirimize numara yapmayalım. Karadayı'nın, içinde böyle bir aslan yatmadığına beni inandırması çok güç. Genelkurmay İkinci Başkanı Çevik Bir de emekli olduktan sonra cumhurbaşkanlığı için televizyon programlarına kadar çıktı. Gerçi onu o gün orada harcadılar ama...

Çevik Bir'i Demirel harcattı

SORU: Kim harcadı?

YÜCEL: Demirel bir yakını aracılığıyla Çevik Bir'i siyasette bitirdi. (Recep Bahar'ın notu: Bu kişinin Fenerbahçe eski Başkanı Ali Şen olduğu iddia ediliyor) Cumhur-başkanlığı süresini uzatmak isteyen Süleyman bey, 'Dünyanın bugünkü siyasi ortamında cumhurbaşkanlığı makamı askeri bir darbe sonucu bir askerde kalamaz. Bende kalır' diye düşündü. İktidarı özleyen Mesut Yılmaz ise 'Benim iktidara gelmem halinde cumhurbaşkanlığı süresinin uzatılacağına dair Demirel'i kandırırım, sonra onu yarı yolda bırakırım' hesabını yaptı ve 28 Şubat'ta işte ikisi böyle bir oyuna gittiler. Demirel, Refahyol hükümetinin yı-kılmasında baştan sona ciddi inisi-yatif aldı. Elindeki bütün gücü kullandı. DYP'den ayrılanlara parti kurdurdu. 28 Şubat sürecinin asıl odak noktası askerlerden çok, Demirel'dir. 28 Şubat'ın odak noktası Çevik Bir değil, Demirel'dir. Ama Demirel bu oyunu Mesut Yılmaz'a karşı kaybetti. Çünkü Yılmaz, kendisi cumhurbaşkanı olmak istedi. ANAP'ın eridiğini görüp, son bir gayretle kendisini Çankaya'ya fırlatmayı denedi. Refah Partisi içinde Tayyip Erdoğan'la birlikte hareket eden kişilerle, Sezer'in cumhurbaşkanlığına adaylığının açıklanacağı gün saat 14'e kadar temas etti. Yılmaz cumhurbaşkanlığı için çok uğraştı ama olmadı.

Erbakan askerlerin bir dediğini iki etmedi

SORU: Peki Erbakan'ın davranışlarından rahatsız mıydı partiniz?

YÜCEL: Erbakanın bizi çok rahatsız edecek bir davranışı olmadı.

Refah Partisi'nin iktidardaki uygulamaları onu gerçek tabanından uzaklaştırdı. O tabana biz değişmedik mesajını vermek istediler. Yoksa Erbakan Başbakanlık'ta çok uzlaşmacıydı. Askerden gelen bütün teklifleri kabul etti. Askerlerin en kolay bütçe aldıkları dönemdir Erbakan dönemi. Özellikle Güneydoğu harcamalarını, teçhizat, silah alımlarını son derece itirazsız kabul etti. MGK Genel Sekreterliği'ne olağanüstü yetkiler veren, genel sekreterliğin herşeye müdahale etmesine imkân tanıyan bir yönetmelik Erbakan'ın başbakanlığında çıktı. Ayrıca Erbakan, imam hatip okullarının sayısının sınırlandırılması, İsrail'le ikili anlaşmalar yapılması, ortak tatbikatlar düzenlenmesi gibi kendi tabanına tamamen ters kararlar aldı. Hatta Tansu hanım o sıralar Diyanet'ten Alevilere bütçe ayrılması için talimatlar veriyordu. Tayyip Erdoğan ise şimdi ne diyor? 'Alevilik mezhep değil' diyor.

SORU: Eğer bütün siyasi partiler bir arada 28 Şubat'a karşı çıkmış olsaydı, bu postmodern darbe gerçekleşebilir miydi?

YÜCEL: Gerçekleşemezdi. 28 Şubat, Türk siyaset kurumunun en büyük ayıplarından biridir. İyi darbe, kötü darbe olmaz. 28 Şubat sürecine katkıda bulunanlar, 28 Şubat'tan sonra kurulan yönetimin kusurlarının da sorumluluğunu üstlerine almalılar. Bozulan ekonominin sorumluluğunu Demirel ve o zamanki Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı taşımalılar. Ayrıca 28 Şubat Susurluk'un üstüne gidilmesini de engelledi, bunu da unutmamak lazım.

SORU: Bugün baktığınızda, partinizin ne tür hatalar yaptığını düşünüyorsunuz?

MGK yolsuzlukları görmüyor

YÜCEL: İstifa edilmeliydi. Eğer DYP hükümetten çekilseydi, Demirel, Yılmaz ve Karadayı boşlukta kalacaktı.

28 Şubat'ı bir cümleyle özetle derseniz, 'Cambaza bak' derim. İnsanlara cambaz gösterilirken, o insanlar ceplerindeki paraları kaybetti, daha da fakirleşti. Türkiye'nin geleceğinin irtica tarafından tehdit edildiğini gören MGK, keşke yolsuzlukları da aynı şekilde bir tehdit olarak görseydi...
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'

Kırmızı bültenle aranan 2 suç örgütü lideri da İstanbul'da yakalandı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya İnterpol kırmızı bülteniyle 'Yasa Dışı Örgüt Faaliyetleri ve Kaçakçılık' suçundan uluslararası seviyede aranan Talgat Baisaov ve 'Dolandırıcılık' suçundan uluslararası seviyede aranan Maxat Rakhishov'un İstanbul'da düzenlenen 'Mahzen-23' Operasyonuyla yakalandığını açıkladı.
29.03.2024 08:28:00
Haber Merkezi
Kırmızı bültenle aranan 2 suç örgütü lideri da İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranan 2 suç örgütü lideri da İstanbul'da yakalandı
Bakan Yerlikaya X hesabından yaptığı paylaşımda Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Başkanlığı koordinesinde; İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğünce gerçekleştirilen 'MAHZEN-23' Operasyonu sonucu İnterpol kırmızı bülteniyle 'Yasa Dışı Örgüt Faaliyetleri ve Kaçakçılık' suçundan aranan Talgat Baisaov ve 'Dolandırıcılık' suçundan aranan Maxat Rakhishov'un yakalandığını duyurdu.

Kıskaç operasyonlarında 70 şüpheli yakalandı

Bakan Yerlikaya ayrıca, 20 ilde FETÖ'ye yönelik olarak son bir hafta içinde düzenlenen "KISKAÇ-11" operasyonlarında 70 şüphelinin yakalandığını duyurdu.


"FETÖ'cülere göz açtırmayacağız. Aziz milletimizin huzuru, birlik ve beraberliği için güvenlik güçlerimizin üstün gayretleriyle operasyonlarımız kararlılıkla devam edecek" diyen Yerlikaya, şu bilgileri paylaştı.

"Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Başkanlığı, TEM Daire Başkanlığı, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Başkanlığı koordinesinde; İl Emniyet Müdürlükleri, TEM ve KOM Şube Müdürlüklerince yapılan çalışmalar sonucu; Aksaray, Bolu, Gaziantep, Sakarya, Muğla, Mersin, Manisa, İstanbul, Kayseri, Kars, Erzurum, İzmir, Elazığ, Adana, Uşak, Denizli, Sivas, Mardin, Edirne ve Bursa'da FETÖ'ye yönelik eş zamanlı olarak düzenlenen "KISKAÇ-11" operasyonlarında şüphelilerin:
  • Örgütün sözde "Emniyet Mahrem Yapılanması" içerisinde faaliyette bulundukları,
  • Örgütün kripto haberleşme programı "ByLock" kullanıcısı oldukları,
  • Ankesörlü telefonlarla iletişim kurdukları,
  • Örgütün "Gaybubet Evi" olarak adlandırdıkları hücre evlerinde barındıkları,
  • İfade ve teşhislerde adlarının geçtiği, FETÖ soruşturmaları kapsamında haklarında kesinleşmiş hapis cezası ile aranma kaydı bulunduğu tespit edildi.

Operasyonlar sonucu: Çok sayıda dijital materyale el konuldu."

Yerlikaya, operasyonlara katılan polisleri de tebrik etti.

YSK: Oy sayımında iftar molası olmayacak

Yüksek Seçim Kurulu (YSK), Bahçe İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı'nın yaptığı Ramazan ayı nedeniyle oy sayımı sırasında iftar saatinde kısa bir mola verilmesi talebinin reddedildiğini ve sayımın aralıksız yapılacağını açıkladı.
29.03.2024 07:40:00 / Güncelleme: 29.03.2024 07:42:27
İhlas Haber Ajansı
YSK: Oy sayımında iftar molası olmayacak
YSK: Oy sayımında iftar molası olmayacak
Bahçe İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı'nca Yüksek Seçim Kurulu'na gönderilen yazıda, sandık kurullarınca saat 17.00 itibarıyla sayım ve döküm işlemlerine başlanacağı ancak Ramazan ayı içerisinde bulunulması nedeniyle sadece su ile orucun açılması durumunda sağlıklı bir oy sayımının yapılamayacağı, sandık kurulu görevlilerinin iftar saatinde kısa bir mola verip veremeyeceği konusu gündeme belirtildi.

Konuyu inceleyen ve kararını açıklayan YSK, Bahçe Seçim Kurulunun talebinin, 298 Sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun'un 'Zarfların açılması, oyların sayım ve dökümü' başlıklı 100'üncü maddesinin birinci fıkrasında, 'Oyların sayım ve dökümüne derhal başlanır, açık ve aralıksız yapılır' hükmü bulunduğu hatırlatıldı. YSK'nın Sandık Kurullarının Görev ve Yetkilerine Dair 138 Sayılı Genelgesinde de aynı yönde düzenleme bulunduğuna dikkati çeken kurul, bu sebeple 'oy sayım ve döküm işlemlerinin aralıksız yapılması gerektiğine' oy birliğiyle karar verildiği paylaşıldı.

Şanlıurfa'da zincirleme trafik kazası: 3 kişi öldü, 6 kişi yaralandı

Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde zincirleme trafik kazasında 3 kişi öldü, 6 kişi yaralandı.
28.03.2024 22:45:00
Anadolu Ajansı
Şanlıurfa'da zincirleme trafik kazası: 3 kişi öldü, 6 kişi yaralandı
Şanlıurfa'da zincirleme trafik kazası: 3 kişi öldü, 6 kişi yaralandı

Siverek-Şanlıurfa kara yolunun 3'üncü kilometresi Siverek Devlet Hastanesi yakınlarında, Mehmet Karakayalı idaresindeki 34 SRM 01 plakalı otomobil, Kudbettin Kazancı yönetimindeki 07 GHV 87 plakalı hafif ticari araç ve Hamdullah Kınış'ın kullandığı 63 N 5314 plakalı motosiklet çarpıştı.

Çevredekilerin ihbarı üzerine bölgeye 112 Acil Servis, polis, jandarma ve itfaiye ekipleri sevk edildi.

Kazada yaralanan 9 kişi Siverek Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Yaralılardan İbrahim Erol, Hamdullah Kınış ile kimliği henüz belirlenemeyen 1 kişi yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Kaza nedeniyle ulaşıma kapanan kara yolu, araçların kaldırılmasının ardından yeniden trafiğe açıldı.

Şanlıurfa Valisi Hasan Şıldak, sosyal medya platformu X hesabından, Siverek ilçesinde meydana gelen kazada 3 kişinin hayatını kaybettiğini, 6 kişinin de yaralandığını belirterek, şu ifadelere yer verdi:

"Kazaya trafik ve sağlık birimlerimiz tarafından en hızlı şekilde müdahale edilmiş, yaralılar hastaneye kaldırılmıştır. Kazada hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum." 

Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu

Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği, CHP Genel Başkanı Özgür Özel hakkında "Kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler' sözleri nedeniyle suç duyurusunda bulundu.
28.03.2024 16:32:00
İhlas Haber Ajansı
Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu
Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu
Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel'in bir mitingde 'Tayyip Bey çağırınca oraya dizilen kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler değil, dedesi Çanakkale'de kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi" ifadelerini kullanması üzerine hakkında suç duyurusunda bulundu.

Konuya ilişkin açıklamada bulunan Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği Başkanı Cafer Akın, 'CHP Genel Başkanı Özgür Özel haddini aşan açıklamalarda bulunmuştur. Bunun üzerine Kahramankazan 15 Temmuz Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği olarak suç duyurusunda bulunacağız. CHP Genel Başkanı hadsiz Özgür Özel, 15 Temmuz darbe girişimine karşı koyan vatandaşlarımıza utanmadan, sıkılmadan 'zibidi' dedi. 'Tayyip Bey'in çağrısına oraya dizilen kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler değil, dedesi Çanakkale'de kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi' ifadesini kullandı. CHP, Mustafa Kemal Atatürk'ün kemiklerini sızlatmaya devam ediyor. Özgür Özel'i kınıyoruz. 15 Temmuz şehit ve gazilerine zibidi diyemezsin, haddini bil' diye konuştu.

'Fetullahçı teröristlere inanç grubu güzellemesi yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i kınıyoruz'

Özel'den özür beklediklerini söyleyen Akın, 'Aziz Türk milleti evlatları, söz konusu vatan olduğunda canlarından geçerek darbecileri ve darbeciliğe alkış tutanları durdurmuşlardır. 15 Temmuz'da devletinin çağrısıyla milletle kol kola şehadete yürüyerek tanklara siper olan aziz şehitlerimizin aileleriyle birlikte şehitlere 'zibidi' deme hadsizliğini gösteren Fetullahçı teröristlere inanç grubu güzellemesi yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i kınıyoruz. Her halükarda ülkeyi sizin kurtarmayacağınız kesin. Tankların arasından sıvışıp giderken, televizyon karşısında kahvenizi yudumlayarak izlediğiniz 15 Temmuz'da meydanlarda can veren, kan veren o 'zibidi' dediğiniz korkusuz kahramanlardan öğrenecek çok şeyiniz var. Asıl zibidi kim biliyor musunuz' O gece darbe oluyor diye alkış tutanlar, o gece kadeh kaldıranlar, o gece tankların arasından sıvışanlar, o geceden sonra darbecileri savunanlar, kahpe teröristlerle iş birliği içerisinde olanlar; millet siz siyasi malzeme yapın diye kurtarmadı bu vatanı. Ne Çanakkale'de kefensiz yatan atalarımız ne de 15 Temmuz'da karşı koyarken şehit olan yiğitlerimiz. Kahraman gazilerimiz, bu ülke için zerre faydası olmayanlar, ülke yönetimine talip olmaktan utanmıyorlar. CHP Genel Başkanı Özgür Özel'den şehit ailelerimiz ve gazilerimizden acilen özür dilemesini bekliyor ve şiddetle kınıyoruz' dedi.

'Atatürk'ün kurduğu bir partide gazilere ve şehitlere bu söylem kabul edilemez niteliktedir'

Özel'in sözlerinin kabul edilemez olduğunu söyleyen Avukat Burakhan Çınar ise, 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve aziz milleti için bir an olsun gözünü kırpmadan şehit olan ve yine bu uğurda gazi olanlara CHP Genel Başkanı'nın TV kanallarında da görüleceği üzere açık bir şekilde 'zibidi' şeklindeki hakaretini derin bir üzüntü ile hep beraber izledik, takip ettik. DEM Parti ile kent uzantısı neticesinde PKK'lı kişileri ilçe yönetimlerine sokan bir partinin genel başkanının her mitingde, hatta kendi partisinin genel başkanlık seçimlerinde dahi Selahattin Demirtaş'a, Osman Kavala'ya selam gönderirken, gazi veya şehit gibi kelimelerin nasıl bir maneviyat oluşturduğunu anlaması bizler tarafından beklenemez. Türk Ceza Kanunu'nun belirli maddelerini ihlal etmesi ve gazilerimiz ile şehit ailelerimiz üzerinde nasıl bir etki uyandırdığı kamuoyunun takdirindedir. Bu nedenle Kahramankazan Cumhuriyet Başsavcılığımıza şikayetçi olmak için burada bulunuyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu bir partide gazilere ve şehitlere bu söylem kabul edilemez niteliktedir. Bu nedenle de Özgür Özel'i kınıyoruz ve kendisinden şikayetçiyiz. Yüce Türk adaleti gereğini yapacaktır' ifadelerini kullandı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.