Demokrat İttifak'ın kurmaylarından bazı DP milletvekili adayları, Demokrat Parti geleneğinin "Barajlar Kralı" diye ün yapmış "Baba"sı 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i ziyaret ettiler. Demirel, demokratik ittifaka tam destek verdi

Milletimizin yıllardır beklediği Demokrat İttifak'ın milletvekili adayları 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i konutunda ziyaret etti. Ziyarete DP Kocaeli milletvekili adayı Fuat Şengül, DP İstanbul milletvekili adayı İbrahim Berk, DP Afyon milletvekili adayı Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi, DP Ankara milletvekili adayı Dr. Abdullah Terzi, DP İzmir milletvekili adayı Ahmet Erimhan, DP İstanbul milletvekili adayı Selim Kotil ve bazı gazeteciler de katıldı. Ziyaretten çok memnun olduğunu ifade eden Demirel, "Böyle bir beraberliği yapabildiğiniz için sizleri tebrik ediyorum" diye konuştu. Demokrat Parti milletvekili adaylarını dinledikten sonra seçmen tabanında Demokrat İttifak'ın görüşlerini paylaşan çok insan olduğunu söyledi.

"Sizin görüşleriniz çok önemli"Demokrat Parti milletvekili adaylarının ziyaret sırasında Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu çok iyi mütalaa ettiğini söyleyen 9. Cumhurbaşkanı Demirel şöyle konuştu: "Tabandaki siyasetçiler olarak sizin görüşleriniz çok şeyi ifade eder. Siyaset bir gün meselesi değil, sizler de bunun içinde bir hayli zamandır bulundunuz ve siyasetin de sonu yok. Mühim olan mesele Türkiye'nin neye ihtiyacı olduğunu iyi anlamak ve iyi anlatmaktır. Onu siz çok iyi söylediniz. Ama mesele ondan sonra başlıyor yani seçim sonrası seçim öncesinden daha mühim. Ben de sizin gibi düşünüyorum. Tabanda sizin anlattığınız istikamette düşünen çok insan var. Gayret edin ben sizi tebrik ediyorum."

"İttifakı gerçekleştirdiğiniz için tebrik ediyorum"Ziyarette "DP Bursa milletvekili adayı Prof. Dr. Haydar Baş'a sevgilerimi söyleyin" diye konuşan Süleyman Demirel, "Böyle bir beraberliği yapabildiğiniz için sizleri tebrik ediyorum" dedi. Demirel şunları söyledi: "Türkiye'nin ana çözümünü, ana meselesini iyi anlamışsınız. Vatandaşlık vazifenizi çok iyi yapıyorsunuz. Haydar Bey'e sevgilerimi söyleyin lütfen. Böyle bir beraberliği yapabildiğiniz için sizleri tebrik ediyorum. Sizler olmasanız yanında lideri her zaman bir istikamete sevk etmek mümkün olmaz, ona yardımcı olun beraberlikten kuvvet çıkar. Böyle bir beraberliği yapmış olmanız çok iyi olmuş. Bu beraberliği seçim sonrasında da devam ettirin. Seçim sonrasında Türkiye şimdi yapamadığı toparlanmayı mecbur yapma durumunda olacak." 

"Dengesiz konuşmalar çok; ama sağduyu sahipleri daha çok""Türkiye'de her şey konuşuluyor. Belki bazı şeyler çok dengesizce konuşuluyor, bazı şeyler istenildiği kadar iyi konuşulmuyor. Ama bir şeye inanmak lazım... Bu ülkede sağduyu sahibi insan çok" diyen Demirel konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bütün hadise oraya gelip toplanıyor. Türkiye bu sağduyunun eseridir. Yani Türkiye'nin büyük menfaatleri söz konusu olduğu zaman hangi etnik gruptan gelirse gelsin Türkiye'nin menfaatini biliyor. Kendi menfaatlerini biliyorlar. Yani Türkiye'nin başına açılacak belaların sadece bir grubu değil, herkesi sıkıntıya düşüreceğini biliyorlar. Ve bugün bu kadar densizlik olduktan sonra Türkiye hala şu sükunetini muhafaza ediyorsa bu; doğulusu, batılısı, kuzeylisi, güneylisinin içindeki sağduyu sahibi insanların çokluğundandır. Köylüsü, kasabalısı, şehirlisi, esnafı, işçisi, okumuşu, okumamışı bir yerden sonra marjinallerin peşine düşmemiştir ve düşmeyecektir. Çatıyı bozmamak lazım? Çatıyı bozduğunuz takdirde çok sıkıntı olur. Çatı iyi kurulmuştur."

"Bölücülük anlamında dengesizlik yaygınlaştı""Dengesizliği, bölücülük anlamında söylüyorum. Kırıp dökmeler, otobüslere molotof kokteyli atmalar, şehirlerin, kasabaların meydanlarını muharebe yerlerine çevirmeler bunlar hoş şeyler değil" diye konuşan 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel şunları söyledi: "Seçim sonrasında tartışma olacaktır, anayasa bol bol tartışılacaktır. Anayasa zaten bugünün işi değil ki, 1876'dan beri anayasa tartışılıyor. Anayasa olursa her şeyin yani Türkiye'nin istediği şekilde bir anayasa olursa her şeyin hal olacağı kanaatinde. Onun da ne olduğunu söyleyen yok. Türkiye'nin istediği gibi bir anayasa şudur dediğin zaman onun karşısına geçip bir grup insan "hayır, o bizim istediğimiz değildir" diyecektir. Ama anayasaya çok ümit bağlandı. Anayasa yapmak kolay değildir. Herkesin fikrini alın, herkesin fikrinden birlik doğmaz ki? Farklı fikirler olacaktır bunun içerisinde. Aykırısı ile aynı fikirde olanı aynı kaba koyamazsın ki... Ne biçim anayasa olacak o? Bir anayasa yazacaksınız, birbirlerine benzeyen fikirler şunlar, aksi olanlar da bunlar diye anayasa olur mu? Türkiye'nin bugünkü sıkıntısı anayasa sıkıntısı değildir. Türkiye'nin sıkıntısı yönetim meselesidir. Yönetilme ve yönetebilme meselesidir."