İŞKUR'a son 5 ayda iş için 324 doktora mezunu başvurdu ancak hiçbiri işe yerleştirilemedi. İş için kuruma başvuran yaklaşık 64 bin lisans ve yüksek lisans mezununun ise yüzde 3'ü işe yerleştirilebildi.
Küresel ekonomik krizle birlikte iş için İŞKUR'a yapılan başvurular genel olarak artarken bu eğilim eğitim düzeyi yüksek kesimler için de paralellik gösteriyor. Küresel ekonomik krizin etkilerinin ortaya çıkmaya başladığı 2008 yılı Ekim ayından 2009 yılı Şubat ayına kadar geçen 5 aylık dönemde, İŞKUR'a üniversitelerde öğretim üyesi olabilecek 324 doktora mezunu başvurdu. Başvuru sahibi doktora mezunlarından işe yerleştirilebilen olmadı.Ayrıca bu dönemde 59 bin 455'i lisans ve 4 bin 276'sı lisans üstü mezunu, iş beklentisiyle kuruma başvurdu. Lisans mezunlarının 1875'i, lisans üstü mezunlarının 56'sı işe yerleştirilebildi. Yani iş için kuruma başvuran yaklaşık 64 bin lisans ve yüksek lisans mezununun yüzde 3'ü iş sahibi olabildi.Şubat ayı itibarıyla kuruma kayıtlı işsizlerin 24 bin 557'si okur-yazar olmayanlardan, 561 bin 747'si lise altı eğitim seviyesindekilerden, 389 bin 455'i lise ve dengi okul mezunlarından, 175 bin 382'si de yüksek öğrenim mezunlarından oluşuyor.
Makine mühendisi bile sorun yaşışorTürk-İş Araştırma Müdür Yardımcısı Enis Bağdadioğlu, İŞKUR'un eğitim düzeylerine göre başvuru ve işe yerleştirmelerle ilgili verilerinin çok çarpıcı olduğunu söyledi. Bağdadioğlu, eğitim seviyesi yüksek olanların iş başvurusunun son aylarda artmasında ekonomik krizin etkisinin olduğunu ancak bunun yanında istihdam konusunda Türkiye'de bazı temel sorunlar bulunduğunu vurguladı. Önceki yıllarda kuruma niteliksiz, belli bir konuda uzmanlığı olmayan, eğitim düzeyi ilkokul, ortaokul gibi düşük iş gücünün başvurduğunu anlatan Bağdadioğlu, özellikle son bir yılda eğitim seviyesi yüksek kesimden kuruma gelen başvuruların önemli oranda arttığına işaret etti. Üniversite mezunu, bir alanda uzmanlığı olan bir çok gencin işsizlik sorunu ile karşı karşıya kaldığını dile getiren Bağdadioğlu, makine mühendisi gibi nitelikli, sanayinin ihtiyacı olan, üretime dönük bir alanda bile üniversite mezunlarının istihdam sorunu yaşadıklarına dikkati çekti. Bu verilerin Türkiye'de eğitim ile istihdam arasındaki ilişkinin kopukluğunu gösterdiğini belirten Bağdadioğlu, gençlere istihdam alanları yaratılamamasının bu tabloyu daha da olumsuz hale getirdiğini kaydetti.
Küresel ekonomik krizle birlikte iş için İŞKUR'a yapılan başvurular genel olarak artarken bu eğilim eğitim düzeyi yüksek kesimler için de paralellik gösteriyor. Küresel ekonomik krizin etkilerinin ortaya çıkmaya başladığı 2008 yılı Ekim ayından 2009 yılı Şubat ayına kadar geçen 5 aylık dönemde, İŞKUR'a üniversitelerde öğretim üyesi olabilecek 324 doktora mezunu başvurdu. Başvuru sahibi doktora mezunlarından işe yerleştirilebilen olmadı.Ayrıca bu dönemde 59 bin 455'i lisans ve 4 bin 276'sı lisans üstü mezunu, iş beklentisiyle kuruma başvurdu. Lisans mezunlarının 1875'i, lisans üstü mezunlarının 56'sı işe yerleştirilebildi. Yani iş için kuruma başvuran yaklaşık 64 bin lisans ve yüksek lisans mezununun yüzde 3'ü iş sahibi olabildi.Şubat ayı itibarıyla kuruma kayıtlı işsizlerin 24 bin 557'si okur-yazar olmayanlardan, 561 bin 747'si lise altı eğitim seviyesindekilerden, 389 bin 455'i lise ve dengi okul mezunlarından, 175 bin 382'si de yüksek öğrenim mezunlarından oluşuyor.
Makine mühendisi bile sorun yaşışorTürk-İş Araştırma Müdür Yardımcısı Enis Bağdadioğlu, İŞKUR'un eğitim düzeylerine göre başvuru ve işe yerleştirmelerle ilgili verilerinin çok çarpıcı olduğunu söyledi. Bağdadioğlu, eğitim seviyesi yüksek olanların iş başvurusunun son aylarda artmasında ekonomik krizin etkisinin olduğunu ancak bunun yanında istihdam konusunda Türkiye'de bazı temel sorunlar bulunduğunu vurguladı. Önceki yıllarda kuruma niteliksiz, belli bir konuda uzmanlığı olmayan, eğitim düzeyi ilkokul, ortaokul gibi düşük iş gücünün başvurduğunu anlatan Bağdadioğlu, özellikle son bir yılda eğitim seviyesi yüksek kesimden kuruma gelen başvuruların önemli oranda arttığına işaret etti. Üniversite mezunu, bir alanda uzmanlığı olan bir çok gencin işsizlik sorunu ile karşı karşıya kaldığını dile getiren Bağdadioğlu, makine mühendisi gibi nitelikli, sanayinin ihtiyacı olan, üretime dönük bir alanda bile üniversite mezunlarının istihdam sorunu yaşadıklarına dikkati çekti. Bu verilerin Türkiye'de eğitim ile istihdam arasındaki ilişkinin kopukluğunu gösterdiğini belirten Bağdadioğlu, gençlere istihdam alanları yaratılamamasının bu tabloyu daha da olumsuz hale getirdiğini kaydetti.